Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27 Aralık 2007, 20:04   Mesaj No:23

KalbinNûru

Medineweb Sadık Üyesi
KalbinNûru - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:KalbinNûru isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 25
Üyelik T.: 14Haziran 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Yaş:41
Mesaj: 549
Konular: 49
Beğenildi:8
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Hz. Muhammed Mustafa -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz

Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem) dinî tefekküre engel teşkil eden, kindarlık ve çekememezlik doğuran, vakar ve ağırbaşlılığı gideren şakaları doğru bulmaz, bu tür sakıncalar taşımayan şakaları kendisi yaptığı gibi ashabının da birbirine yapmasına mâni olmazdı. Şimdi birkaç misâl verelim:
Rasûl-i Ekrem (sallâllâhu aleyhi ve sellem) yanına on yaşında bir çocuk iken gelen ve uzun süre terbiyesi altında kalan Enes b. Mâlik (r.a)’a “iki kulak sahibi” diyordu. Âlimler bu sözü Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in; “Hz. Enes (r.a)i, konuşulanı dikkatle dinlemeye, anlamaya özendirmek için yapılmış bir lâtife” olarak yorumlarlar
Hz. Enes (r.a) nakleder: Sür’at-i intikali ve anlayışı kıt bir kişi Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem den bir binek hayvanı istedi. Peygamberimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) de:“Ben seni dişi deveden doğmuş bir hayvana bindirmek istiyorum” deyince adam:“Ben yavru hayvanı ne yapayım? O beni taşıyamaz ki!” demekten kendini alamadı. Peygamberimiz(sallâllâhu aleyhi ve sellem), sözündeki inceliği kavrayamamış olan kişiye: “Devenin küçüğünü de büyüğünü de dişi deve doğurmaz mı? Benim kastettiğim, dişi deveden doğmuş ve insanı taşıma çağına gelmiş büyük devedir” diye açıklama yapmak durumunda kaldı.
Yine Hz. Enes (r.a) nakleder: Çölden şehre geldikçe çiçek, meyve ve bitkilerden hediye getiren Zahir adlı kimseye Peygamberimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem)“Zahir bizim badiyemiz (tarlamız)!” diye takılır,“Biz de onun şehriyiz!”diye eklerdi. Çünkü Peygamberimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem)de çöle dönen Zahir’e şehir ürünlerinden alır verirdi. Bir- gün Zahir çölden gelmiş, pazarda mallarını satacak yer ararken Peygamberimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) takip etmiş ve onu arkasından yakalayıp elleriyle gözlerini kapatmıştı. Zahir:“Kimdir o?” derken, göz ucuyla süzünce Rasûlullâh (sallâllâhu aleyhi ve sellem)olduğunu anlamıştı. Bu sırada Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem) şaka ile: “Bu köleyi kim alacak?” diyor; Zahir: “Bana kimse kıymet biçmez Ya Rasûlullâh! Zira benim yüzüm çirkindir!” deyince Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem)şöyle buyurdu: “Ey Zahir, dıştan bakanlara göre öyle fazla kıymet biçilmezse de senin Allah katında değerin çok büyüktür.”
Bilhassa bu misâlde görüyoruz ki, Hz. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem), bir pazarcı esnafı ve bir köylü ile şakalaşıyor. Peygamber (sallâllâhu aleyhi ve sellem)böylesine halkın arasında idi, onlardan biriydi

Hasan-ı Basrî Hazretlerinden naklolunduğuna göre, birgün Peygamberimiz (s.a.s.)’in huzuruna yaşlı bir kadın (rivayete göre Zübeyr b. El Avvam’ın annesi Safiyye) gelir ve: “Yâ Rasûlullâh, cennete girmem için Allah’a dua eder misin?”te giremez”deyiverir. Kadın buradaki lâtifeyi anlamamış olacak ki, ağlayarak geri gider. Bu esnada Peygamberimiz (sallâllâhu aleyhi ve sellem) orada bulunan sahâbilere: “Varın Safiyye kadına haber verin, Cenâb-ı Hakk yaşlı kadınları 33 yaşına indirip gençlik hâlleriyle cennetine alacaktır!”buyurur.

Meşru ve makul şakaları yapabilmek, o insanlara karşı samimî ve iyi niyetli olmayı gerektirir. Görüldüğü gibi Peygamberimiz [I](sallâllâhu aleyhi ve sellem) yaşlı bir kadına bile şaka yapabil*mektedir ki, bu O’nun her zümreden insana sıcak ve samimî bir sevgi beslediğini gösterirProf.Dr.Hüseyin ALGÜL
Alıntı ile Cevapla