Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Ocak 2008, 22:47   Mesaj No:29

KalbinNûru

Medineweb Sadık Üyesi
KalbinNûru - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:KalbinNûru isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 25
Üyelik T.: 14Haziran 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Yaş:41
Mesaj: 549
Konular: 49
Beğenildi:8
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz

Ashâb-ı Kirâm R.Anhüm ecmain Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-i anlatıyor:
Zeyd b. Sâbit Hazretlerinden Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in durumu hakkında bilgi istediler. Hz. Zeyd: “Eğer O’nun bütün durumlarından soruyorsanız, O bir denizdir ki, kenarı yoktur. O’nun ahlâk ve ahvâli uçsuz bucaksız bir denizdir. Eğer bazı durumlarından sorarsanız lâyıkıyla içyüzüne erebildiğim bazı bilgileri size aktarayım.” der ve şunları anlatır: “Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e komşu idim. Kendisine vahy geldiği zaman bir adam yollayarak beni çağırırdı. Ben de huzuruna girer ve nazil olan vahyi yazardım. Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzurunda biz bazen dünya işlerinden konuştuğumuz zaman o da ahlâkının büyüklüğünün eseri olarak bizimle dünya işlerinden bahsederdi. Biz âhiretten bahsetsek bizimle beraber âhiret işlerinden bahsetmeye koyulur, eğer biz tutup da yemekten bahsetsek bu sefer de bizimle yemekten bahseder, yemeklere ve birtakım yiyeceklerin fayda ve zararlarına dair bilgi verirdi. Anlatmış olduğum bu hususların hepsini size Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’den haber vermekteyim.”

Amr b. As -radıyallâhu anh- anlatıyor: “Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- aralarında ülfet ve yakınlık doğsun da İslâm’a girsinler diye toplumdaki şerli kişilere lütuf ve kerem ile muamele eder, güler yüz gösterirdi. Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bana da iltifat ederlerdi. Hatta o derecede ki, ben Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’ın yanında en sevgili olduğum zannına kapıldım ve kendisine Ebu Bekir, Ömer, Osman mı, yoksa ben mi hayırlıyım, diye sordum. Üçüne de: ‘Ebu Bekir, Ömer, Osman’ diye cevap verdi. Bu esnada ben böyle bir soruyu sorduğuma pişman oldum. Zannımda yanılmıştım. Meğer Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in bana hüsn-i muamelesi bana iltifat içinmiş!”

Hz. Aişe -radıyallâhu anh- nakleder: Bir adam gelip Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzuruna girmek için izin istedi. Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- içeriden adamın sesini duyunca “Bu adam kabilesi içinde yaramaz ve kötü biridir!” dedikten sonra huzuruna kabul edip ona hilim ve kerem ile davrandı. Hz. Aişe -radıyallâhu anh- diyor ki: “O adam gittikten sonra ben: Ya Rasûlullâh, içeri girmeden önce onun kötülüğünden bahsettiniz, huzurunuza girince ise güler yüz ve tatlı dille davrandınız. Bunun sebeb-i hikmeti nedir?” dedim. Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle cevap verdi: “Ey Aişe, insanlar arasında azılı kötü kişiler vardır ki, ahali onların şerrinden korunmak için kendi hâline terk eder, karşılaştıklarında da onunla müdara ederler. Maksat onun kötü söz ve davranışlarının önüne geçmektir. Ben de o adamın kötü söz söylemesine fırsat vermemek için ona karşı iltifatta bulundum”

Hz. Aişe -radıyallâhu anh-, Peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in ahlâkını soran bir Müslüman’a: “O’nun ahlâkı Kur’ân idi” cevabını verdi. Keza yine böyle bir soruya şu cevabı verdi: “Mü’minun Suresi’ni okuyabiliyor musun? Bu sureyi onuncu âyetine kadar oku! işte Allah Rasûlü’nün -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ahlâkı böyle idi.”

Birgün fakir bir kadın, iki kızı ile Hz. Aişe’yi -radıyallâhu anh- ziyaret etmişti. Evde onlara ikram edebileceği ancak bir hurma vardı. Onu da getirip kızların annesine ikram etti. O da hurmayı ikiye bölüp çocuklarına yedirmişti. Hz. Aişe -radıyallâhu anh- bu durumu peygamberimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e anlatınca şöyle buyurdu: “Çocukları hakkıyla sevmek ve onları korumak cehennemden kurtuluştur.”
Prof.Dr.Hüseyin ALGÜL
Alıntı ile Cevapla