[YaŞuHa]

Cennet Yolunda, Yolda Kalanlar ...

Cennet Yolunda, Yolda Kalanlar ...
Hatırlarsınız bundan beş altı yıl önce örtülü olarak çalışan kardeşlerimiz, o zamanlarda çıkan bir kanunla yakın takibe alınmış, her resmi kurum müfettişlerle dolup taşmış, bir yığın soruşturmalar savunmalar arkasından, müslüman hanımlar şu guruplara ayrılmıştı;


1-Çaresiz çalışıp rızık kazanmak zorunda olanlar başlarına peruklarını geçirerek yada tamamen başlarını açarak çalışmaya devam etmişti.

2-Bir başka gurup müslümanda hiç ihtiyacı olmadığı halde paradan ve kariyerden vazgeçemeyerek hiç düşünmeden başını açmış bu bozuk düzene asimile olup gitmişti.


3-Üçüncü grup kardeşlerimiz ise örtü mücadelesi vermiş ne pahasına olursa olsun asla inandıklarından ödün vermeyeceklerini bildirip ya işden uzaklaştırılmış yada istifa etmişti.

birinci ve ikinci grup müslümanlar duruma kısa sürede alışmış iş hayatının içinde cedelleşmeye devam edip giderken, üçüncü grup müslümanlar ise kendi aralarında tekrar ikiye ayrılmıştı;

1- Allah rızası için bedel ödemenin hazzını bütün iliklerine kadar yaşayıp "Rabbim beni bu imtihanda desdekleyip yüreklendirdiğin için sana hamdolsun, izzet ve şeref sendendir, ve "müminler onlardırki nefislerini satıp karşılığında cenneti satın almışlardır." diye kalpleri mutluluktan kıpır kıpır oluyordu. Ve pek çok arkadaşımız özelliklede egitimciler artık zamanlarını Allah yolunda çalışmalara adamış, eskiden sekiz saat çalışırken şimdi mesai saatleri dahada artmış, ilim ögrenen ilim ögreten kervanına katılmışlardı. Allahın selamı rahmeti bereketi ve magfireti onların üzerine olsun inş.

2- Bu ikinci grup ise işden uzaklaştırılmak onlara aşağılandıklarını hissettirmiş, artık toplum içinde bir degerlerinin olmadığını düşünüp, bu haksızlık sanki islama degilde onun kendi nefsine yapılmış gibi içi kişisel kinle dolmuş, vakti nasıl geçirecegini bilemeyip bunalımından ev halkınada kendisinede dünyayı dar edip en sonunda psikiyatride bulmuşlardı kendilerini. Bir doktor arkadaşımın tesbiti bu; şöyle diyordu ben geçmiş istatistiklerde hiç görmediğim kadar şu son yıllarda deprasyon hastası müslüman hanım görüyorum. Bu artış beni çok şaşırtıyor. Müslümanlar şöyle olmalıdeğilmiydi:


Başlarına bir musibet geldiğinde şu ayetleri dikkate alıp:


Andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette çok eziyet verici (sözler) işiteceksiniz. Eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir. (AL-İ İMRAN SURESİ / 186)

Her nefis ölümü tadıcıdır. Biz sizi, şerle de, hayırla da deneyerek imtihan ediyoruz ve siz bize döndürüleceksiniz. (ENBİYA SURESİ / 35)

İnsanlar, (sadece) "İman ettik" diyerek, sınanmadan bırakılacaklarını mı sandılar? (ANKEBUT SURESİ / 2)


Andolsun, onlardan öncekileri sınadık; Allah, gerçekten doğruları da bilmekte ve gerçekten yalancıları da bilmektedir. (ANKEBUT SURESİ / 3)

Andolsun, biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele. (BAKARA SURESİ / 155)

Bu ayetler ışığında başlarına gelen musibetin bir imtihan oldugunu düşünüp sabredip kaderini kabullenmeli değilmi? bir başka açıdanda;

Size ne musibet dokunmuşsa, bilinizki bu kendi ellerinizle işlediklerinizden dolayıdır. (EŞ ŞUARA /30)

Bu ayetin verdiği mesajı dogru alıp demekki ben ne yapmış olmalıyımki bu musibet başıma geldi deyip, hemen tevbe edip halini düzeltmeli ve aşağıdaki ayetin gereğini yapıp;

Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin. Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir. (BAKARA SURESİ / 153)

Namaz Sabır ve Dualarla Rabbimize sığınmalı değilmiydik. Bize ondan başka dost ve yardımcı varmı ve ondan başka şifaveren varmıki biz Allaha degilde doktorlara sıgınıyoruz, sanırım Allaha sığınacak yüzümüzün olmadığını bildiğimiz için doktorlara sığınmak kalıyor geriye diyordu doktor arkadaşım. işte bu gruba giren müslüman hanım kardeşlerimize önce manen şifa sonra madden şifa diliyoruz, çünkü ruhlar arınmayınca bedenlerin düzelemeyeceğini biliyoruz.

Biliyorsunuz son günlerde bu örtü yüzünden işten atılan arkadaşlarımız için af çıktı isteyen tekrar işine dönebilir diye. Yaşanan bunca olaylar içinde beni en çok üzen şu ki; sanki bizim mücahideler dört gözle bu affı bekliyormuş !!!!!!!!
Fakat hiçbir sıkıntısı olmadığı halde hatta altında özel arabası bile olabildiği halde bu affa sanki gökten inen bir rahmet gibi sarılıp, derhal başlarını açıp iş hayatına dönen,

Allahın rızasını, ebedi hayatlarını; makama paraya daha lüks yaşama değişen kardeşlerimize dir küskünlüğüm. soruyorum

Sizce bu yaptığınız karlı bir alışveriş oldumu??


İşte Yüce Rabbimin ,rızasına kabul edip cennete davet edeceği insanları
böylece farklı farklı eleklerle eliyor ilk elekde üstte kalanları başka bir elekle daha eliyor yine üstte kalanları başka bir elekle daha eliyor taki Allaha samimi bir şekilde teslim olup son eleğin üzerinde;

Nefislerini Allah için satanlar kalana dek.

Andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette çok eziyet verici (sözler) işiteceksiniz. Eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir. (AL-İ İMRAN SURESİ / 186)


Andolsun, biz sizden mücahid olanlarla sabredenleri bilinceye (belli edip ortaya çıkarıncaya) kadar, deneyeceğiz ve haberlerinizi sınayacağız (açıklayacağız). (MUHAMMED SURESİ / 31)


İşte Allah, size ayetlerini böyle açıklar; ki akıl erdiresiniz diye!! (BAKARA SURESİ / 242)
__________________

Güzelliğin bir zerresi olan Leyla için uykuları sürgün etmek çok değilse,
Güzelliğin kaynağı olan Mevla için bir ömrü feda etmek az bile...