[enderhafızım]

Sahabeye benzemek

SAHABEYE BENZEMEK

Muhammed (sav) Allah (cc)'ın rasulüdür. Onunla beraber bulunanlar kafirlere karşı çok şiddetli kendi aralarında gayet merhametlidirler. Sen onları rüku ve secde halinde görürsün. Onlar Allah'ın lutfunu ve rızasını isterler onların simaları yüzlerindeki secde izlerinden belli olur. Onlar filizini çıkarmış onu güçlendirmiş sonra gürbüzleşmiş de sapı üzerinde doğrulmuş bir ekin gibidir. (Fetih 29)


Allah (cc)'nun Kur'anı kerimde methettiği Rasulullah (sav)'in övdüğü sahabe-i kiramın hayatı baştan başa bir iman bir ibadet bir ahlak bir fazilet kaynağıdır. Asırlarca bütün müslümanlar islamı kabul eden her müslüman kalbindeki iman ateşini onların şerefli hayatlarından almıştır.
Rabbimiz ayeti kerimesinde şöyle buyuruyor: Muhacirler ve Ensardan ileri geçenlerle güzel ameller işleyerek onların izinden giden müminlerden Allah (cc) razı olmuştur. Onlarda Allah'tan razı olmuşlardır. Allah onlara içinde ebedi kalmak üzere altından nehirler akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu en büyük mutluluktur.

Sahabe-i kiram (r.anhüm) Allah için - Allah'ın dinini yaşamak ve yaşatmak için canlarını mallarını harcamasını bilmişlerdir. Allahın dini uğrunda çile çekmişler ızdırap çekmişler aç kalmışlar susuz kalmışlar acılara ve sıkıntılara göğüs germişlerdir. Bir çoğu dinleri uğruna evlerini barklarını mallarını bırakıp hicret etmiştir.
İşte onların hayatından bir kaç örnek dikkatle ve ibretle dinleyelim:
Abdullah ibn Cahş (ra) peygamberimizin halasının oğlu. Uhud Gazvesinden önce Sa'd bin ebi Vakkas'a rastladı. İkisi çok iyi arkadaştı. Abdullah ona; Allah'a dua etmeyecek misin diye sordu. Sa'd (ra): Elbette dedi.
Sonra ikiside bir kenara çekilerek dua etmeye başladılar. Önce Sa'd (ra) dua etti 2Ya Rab!


Düşmanla karşılaştığımızda karşıma içlerinden güçlü azgın birisi çıksın. Karşılıklı çarpışalım. Zaferi bana nasip et. Ben onu yere sereyim ganimetini de ben alayım.
Abdullah (ra) onun (sad'ın) duasına "amin" dedi. Sonra kendisi dua etmeye başladı. Onun duası da başkaydı.
Ya Rab! Düşmanla senin uğruna savaşayım ve sonunda senin yolunda şehid olayım. Bağrım yarılsın burnum kulağım koparılsın ve yarın senin huzuruna böyle geleyim ve sen bana sor; Ey Abdullah bütün bunlar niçin oldu? Ya Rabb! Senin uğrunda Rasulullah (sav)'in yolunda diyeyim.
Abdullah (ra) böylece şehid edilmiş olarak bulunuyordu.

DEĞERLİ MÜSLÜMANLAR!
İşte iman budur. İşte Allah Rasulu (sav)'e muhabbet budur. İşte islam için bela ve musibetlere sabır budur.
Sahabe-i kiramın hayatlarını öğrendikten onların Allah ve rasulu (sav)'e bağlılığını gördükten sonra bugün bizim hayatımızdan islam namına utanmamak mümkün değildir.
Malesef onlar bizim gibi nefislerinin esiri ve şeytanın oyuncağı olmamışlardır. Onlar bizim gibi menfaatlerine yenilmemişlerdir. Onlar bizim gibi sıcak döşeklerde yatıp sabahlara kadar mışıl mışıl uyumamışlardır.
O halde müminler! AllahAllah Rasulu (sav)'in ve onun sahabesinin hayatlarını iyi anlayalım. Onların Allah'ın dini için islam için çektikleri çile ve ızdırablardan ibret alalım. Onların Allah ve Rasulu (sav)'e olan bağlılıklarını örnek alalım. Onlar her zaman ve her yerde Allah'a yöneliyorlar Rasulullaha yöneliyorlardı. Bir tek davaları vardı. O da yeryüzünde Allah'ın hakimiyetini (islamı) tesis etmekti. Uğrunda mal can feda edilmesi gereken tek davada budur. Onlar bunu yapmıştı.
Hutbemi Abdullah İbni Ömer (ra)'ın şu ibretlik sözleriyle son veriyorum;
Onlar Muhammed (sav)'in Ashabıdır. Kabe-i Muazzamanın Rabbi olan Allah'a yemin ederim ki onlar dosdoğru yoldadır. Bu sebeple (Ey Müminler) yolunuzu ve ahlakını onlarınkine benzetin.