Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 Kasım 2012, 19:48   Mesaj No:9

enderhafızım

Medineweb Emekdarı
enderhafızım - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:enderhafızım isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5879
Üyelik T.: 28 Aralık 2008
Arkadaşları:32
Cinsiyet:Bay
Memleket:İst
Yaş:38
Mesaj: 3.185
Konular: 1383
Beğenildi:166
Beğendi:17
Takdirleri:216
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Can Demiryel (Seslendirdiği Şiirler)




Göçebe

"Şimdi secde etmeliyim çarmıhımı vurup sırtıma/
Damlayan tüm hüznümle sunmalıyım kendimi,şimdi secde etmeliyim/
Düşe dalmalıyım sonra bir meleğin eşliğiyle girilmemiş rüyalara girmeliyim/
Kaçıncı düşündedir bilmediğim sevdiğimin yanı başına güller sunmalıyım/
Kulağına son şarkımızı fısıldayıp,
Düşlerimden uyanmalıyım uyanık halimle şükre dalmalıyım/
Ey yar!
Göçebe gibiyim/yerleştir ben bir düşüne

Yazan: Filiznur ATALAN
Okuyan: Can Demiryel

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]






----------------------------------------------------------








ŞAHİT OL KALEM!...

dökülsün aynanın sıraları !…
göğsümde kişneyen atların ,
toynaklarına vurup duran
sesin ritmiyle
doğrult beni! …

kandillerin bir bir döküleceği günde ,
nur ile süzül defterime ;
şahit ol kalem! ..
nun.kaleme ve yazdıklarına and olsun ki *

her şey aşk için !…

istikametlerimde şefkâtli ellerin
anne merhametiyle ,
bütün köşelerini tutuyorum hayatın ;
artık sevgisizliğe sobe ! ..

dağların yürütüldüğü günde
kesilir adımların, toprak tutmaz
ayak uçların ;
şahit ol kalem! ..
nun. kalem ve yazdıklarıma and olsun ki*

her şey aşk için !…

firak perdesinin ardında seyredilen
dağların hızlı adımlarıyla
erişilecektir vuslata …

* nun. kalem ve yazdıklarına and olsun ki
kalem 68/1

Yazan: Filiznur ATALAN
Okuyan: Can Demiryel

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]







----------------------------------------------------------








Mülteci Yalnızlığım

Aczimin külliyatında
tüm istikametlerim sana
hiçliğimin en hat safhasında
bir tek rotasın
bir tek seyir
bir tek seni zayi edemedim
içimin dehlizinde
kitabelerde biriken
figanımsın
gecenin kertiğine
büzüşmüş izbeliğimle
istifledim manasızlığımı
….

gidişinin menziline
düşlerimde öbeklendikçe sen
ömrümün ehramında
gediklerden
yontuyorum seni
bir ok gibi
sığıntılığım


bitmek bilmeyen mevsimsizliğin
ikliminde
tökezlediğim taşlar
kanatır ayak uçlarımdaki gölgemi
hibe edeceğim neyim kaldı ki
marazi serkeşliğimden
başka
usumda kuyulanan
sesin
mülteci yalnızlığımda
girdin düşlerime
….

Ey…! vefasız şimdi,
avuçlarımda sakladığım
örümceğin zehrini
akıtıyorum
damarlarıma
sana olan istikametlerimi siliyorum
usumun haritasından
idrakine varamadığım
sevdanı bıraktım kapının eşiğine

Yazan: Filiznur ATALAN
Okuyan: Can Demiryel

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]






----------------------------------------------------------






Yürek Kavisleri

Yürek kavislerimden akıp giden vuslatın can suyu!
Bir çığlığa sarılır gibi, tutundum eteğinden,
bir kuyuya atar gibi kendimi
attım en derin dehlizlere,
şimdi salacağım kısrağı dağ uçlarına,
Musa’nın asasını alıp açıyorum dağların yolunu,
Fizan’a çıksa bile yollar,
yolların çoğul ekinden atıyorum kendimi,
çöl örtüyor ayak uçlarımı …

Hadra yağmurlarında bir diken gibi baş tutacağım,
omuzlarından aşağıya batan kıymık gibi şimdi özlemin
Bu vadinin yorganı kısa geliyor,
baş açık yatılmıyor iki dağın arasına,
neyleyim

İrileşip, küçülen gözlerimi saklayacak çınar altları da yok buralarda
biraz daha içinden geçmeliyim tünellerin, karları erir yüreğimin
belki o ıslanmadan ısınır…
belki ben

Cümle kapısında kalıyor bütün cevapsız sorular,
kuru bir dal gibi atıyorum kozasına eylül’ün
Bilseydim böylesi gelecek, ve içime dert olacak,
kapının eşiğine dökerdim tüm erimiş ruhumu,
sonra eşiğinde kalıp olurdu sevdam,
basıp basıp geçesin diye

Sözlerin mevsimi hüznün dallarına tutunmuş bir rüzgar gibi
çeşm ile topluyorum yaprakları,
katmerli güllerin boynu bükük,
bahçede lâl olmuş bülbül,
göçlerin kanatları intizam ile dizilmiş,
göğümdeki bulanıklık değil…

Yağmurun tozu toprağı yıkayıp arıttığı gibi,
açıyorum kalbimi ve yıkıyorum İnşirah
Ardında zırhımı kuşanıyorum,
’’Seni bilecek işaretler
gönder ey Burhan,
ifade ve beyan berraklığı ver dilimize,
Eman ver bize ey
Eman sahibi’’diyerek…

Uzakta ki sırrın sesinden geçiyor,
bir ok gibi sığınıyorum, bürünene, yanıyor
içim, İbrahim’in gülşenlere düşüşü gibi…

Yazan: Filiznur ATALAN
Okuyan: Can Demiryel

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Alıntı ile Cevapla