[nurşen35]

Bugünün Gençleri Yarının İhtiyarlarıdır

Dinimiz , ihtiyarlara hürmet etmeye büyük önem vermiştir. İmam-ı Azam hazretleri , İmam-ı Ebu Yusuf'a , '' İlim sahiplerine hürmet et ! yaşlılara saygı göster , gençlere sevgi göster ! buyurdu.
Hangi inançtan , ırktan olursa olsun her yaşlıya saygı göstermelidir. Ancak müslümanların ihtiyarlarına saygı göstermesinin sevabı daha başkadır. Hadisi şerifte buyuruldu ki ;
'' Yaşlılarımıza hürmet ve ikram , Allah'ü Teala'ya saygıdandır. Büyüklerimizi saymayan , küçüklerimize acımayan bizden değildir. ''
Şu üç şey Allah'ü Teala'ya tazimdendir;
Müslüman olarak yaşlanan kimseye ikram
Kur'anı Kerimi ezberleyene ikram
İlim sahibine ikram

Müslüman olarak ihtiyarlayan kimseye ikram eden , Nuh aleyhisselama ikram etmiş gibi sevap alır. Nuh aleyhisselama ikram eden de Allah'ü Teala'ya ikram etmiş olur.
Allah'ü Teala buyurdu ki;
'' Müslüman olarak ihtiyarlayana azap etmekten haya ederim ''
Bunu ashabına bildiren Peygamberimiz (sav) ağlamaya başladı. Sebebi sorulunca da
'' Allah'ü Teala, kendisinden haya ettiği halde , O'ndan haya etmeyene ağlıyorum'' dedi
Bir Hadis-i şerif meali şöyledir ;
'' Bir genç , bir yaşlıya yaşından dolayı hürmet ederse , onun yaşına varınca , Allah'ü Teala , ona gençleri hürmet ettirir.''
Evet burası etme, bulma dünyasıdır. Bugünün gençleri yarının ihtiyarlarıdır. Bundan dolayı , tanıdık tanımadık bütün yaşlıların, dedelerimizin , ninelerimizin duasını almaya çalışmalıyız.
Hüseyin Hilmi bin Said (kuddise sirruh) buyurdu ki
'' Bir evde bir yaşlıya hizmet ediliyorsa o evde yapılan duaları Allah'ü Teala kabul eder''
Birgün sabah namazı vaktinde , Hz. Ali mescide giderken yolda bir ihtiyara rastlar. Onun ak sakalına hürmet edip önüne geçmeyip ardından yavaş yavaş yürümeye başladı.
Mescidin kapısına vardığında ihtiyar içeri girmeyip yoluna devam etti. Ancak o zaman Hz. Ali , onun müslüman olmadığını anladı.
Mescidde Resulullahı (sav) rükuda buldu. Güneşin doğma zamanı yaklaşmış idi. Cemaate uyup namazını kıldı.
Namazdan sonra Eshab-I güzin ;
- Ya Resulallah (sav) birinci rükuda adet-i şerifinizden fazla durdunuz . O kadar ki ; güneşin doğması yaklaştı. Sebebi ne idi ? diye sordular. Resulallah Efendimiz (sav)
- Semi Allahü limen hamideh , dedikten sonra kıyama kalkmak istediğimde , Cebrail aleyhisselam , başımı tutup kalkmama engel oldu. Hikmetinin ne olduğunu bilmiyorum.
Allah'ü Teala , Cebrail aleyhisselama
'' Habibime sebebini bildir , eshabına açıklasın '' buyurdu. Cebrail aleyhisselam dedi ki;
- Ya Resulallah (sav) mübarek başınızı rükudan kaldırmak istediğiniz zaman Allah'ü Teala bana , '' Habibimin arkasını tut, rükudan kalkmasın ki , Ali yolda bir ak sakallı ihtiyara hürmet edip , yavaş yürümekte cemaat sevabından mahrum kalıyor. Kalmasın Habibime yetişsin.'' diye emretti. Ben de gelip emredileni yaptım , Ali 'de yetişmiş oldu.
Hikmeti budur.





HAKİKATLER (Alıntı )