Konu Başlıkları: Kerbela Saati.. /İbrahim İnecik
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 06 Ağustos 2014, 18:56   Mesaj No:5

ali70

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:ali70 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36490
Üyelik T.: 14 Aralık 2013
Arkadaşları:17
Cinsiyet:
Memleket:karaman
Mesaj: 812
Konular: 38
Beğenildi:236
Beğendi:586
Takdirleri:449
Takdir Et:
Standart Cevap: Kerbela Saati.. /İbrahim İnecik

Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Anlamsız Bakışlar arasında; kaybolmuşluğun Kerbelasını yaşıyorum..
Öte beri sayılan Bir sevdanın en acıyan ; en Deruni zerresinden geliyorum..
Bilmezsin.. Bilmezler.. Halımı..
Anlıyorum...
Varsın; Alem dursun gözlerinin ferinde..
Devriyeler volta atsın Ruhumun yalnızlığa açılan sokaklarında..
Ses etmem ..
Bilirsin....
En Irâk diyardan seslensen; hiç üşenmeden önüme çıkan dağları; yerle yeksan eder gelirim..
İnsanlar boş boş bakıyor. Boş bakışlar içinde gezen bir insan için dünya Kerbeladır. Acıyan bir sevda... Bilmezler ki, bilseler de anlamazlar ki... Anlayana selam olsun.
Bakmasını bilen göz için alem gözlerinin önünde dururken sen O’nu seyredersin. Ruhun yalnızlığa açılan sokaklarına dalmak, garipliktir. Kalabalık içinde yalnızlığı yaşamak dehşetlidir. Ses edemez insan. Çünkü ses edeni bilir. Varlık dağları zaten yerle yek san olmuştur.


Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Üşenmişliğimi yakmıştım bir gece vakti..
Kent kar altında kalmışken..
Cadde'de ifritler dolaşıyordu..
Meydanın ortasında; Kasıla kasıla Pusu Kurmuşlardı da kalbime...
İçinde ''Sen''i sakladığım için.. el değdirmedim Kimseye ..
Ne varsa artık ;Ölümüne..!!! deyip..!!
Neyse..
Vahdetten kesrete geliş, suyun kar haline dönüşüne benzer. Alem kar altında vesselam. Caddelerde ifritler dolaşıyor, ifritle mücadele cihada dönüşüyor. İfritsiz yer sadece cennette kalıyor. Her yerde cirit atan ifritler, insan kalbine pusu kurarlar her an... An be an... Hiç boş durmaz ifritler. Ama içinde ‘’Sen’’ olan bir kalbe kimse el değemez. Onun içinde herkes kalbine ‘’Sen’’ saklayabilirse, el değemez kimse. Neyse artık ölümüne, ölmeden önce ölmeyenler bilebilir mi, anlayabilir mi bilmiyorum. Neyse..


Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Vakitlerden Ayazdı...
Şehri Ayrılık sarmış.. ruh'um ''Zulem'' içinde..
Her yerde ; seni aramıştım...
Sabahın Seyri belirsizdi... Ağaçlar yeni uyanmış.. Duvarlarda Yumruk izlerim..
Fatih Camii'nden çıkanlar Hızlı adımlarla geçiyordu önümden...
Göremediler.. Bilmediler .. halımı...
Haklıydılar..
Onlar Ölümlü.. Ben Ölümü Öldürmüş bir fakirdim..
Vakit kış. Biz baharı görmedik daha efendim. Her ruh ayrılık ateşiyle yanar durur. Ayrılık ateşiyle yanan ruh için dünya şehri zulümdür. İnsan her yerde arar sevgiliyi. Sabahı gelen ağaçlar uyanır, sabahın ışıklarıyla dünya duvarındaki iz ve işaretlerini görür. Hiç bir şey gizli kalmaz ki... Ölümlü olanlar namazını kılar dağılır dünyaya. Ölümü öldürmüşler ise daima namazda... Nasıl görsünler bilsinler ölmeden ölenin halini...


Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Neyzenler vardı ..
Üflediler kamışa.. Güvercinler uçuştu..
Yusufçuk Kuşlarını ürküttüler...
Pencerene baktım sonra.. her zaman ki yerimdeydim..
Perde aralandı..
Gözlerini gördüm... Gözlerin beni gördü..
Kalbimden iki damla yaş düştü avuçlarıma..
Bedenim titredi...
Saat bilmem neydi... hatırlamıyorum...
Uzunca bir zaman önceydi..
Eski İbrahim Ölmeden Önceydi..
Sanırım benim için.. Kıyamet vaktiydi...
Baktım.. Baktın.. Baktık...
Aradaki Mesafelere rağmen.. Gördük Biz'i..
Ama..
Rah-ı Yâr'den Kopalı çok olmuş sanırım...
Bu baktığım Dilberin gözleri..
Dil-i Atâş'lara attı tüm zerremi..
Neyzen üfler kamışa, güvercinler uçuşur. Güvercin zanneder ki ben üflüyorum kamışa. Yusufcukların nerden haberi olsun neyzenden. Her şeyi güvercin yapıyor zannederken. Bak ki pencerene, görürsün onu. Hiç bir zaman ayrılmadı ki o yerinden. Sen yokken de vardı, senden sonra da olacak her zamanki yerinde... Yeter ki perdeyi arala da bak. Onunla göz göze gelmezsen gel yanıma. Bütün gözlerden bakan zaten o... O sana bakarken kalbden gelen yaş, bedende zil zal yaratır... Neyse... Saat O... Gün O... Zaman O... Ne mutlu eski seni öldürüp, yeni senle dirilene. Eski seni öldürenin kıyameti kopmuştur bu da biline. Önce bakarsın, sonra sen ölürsün O bakar, sonra hayat verir Onunla bakarsın. Aradaki mesafeler kalkar, şah damarından yakına geliverir. Biz’i biz ile biz görüverir. Yardan ayrılalı bir ömür olmuş. Bakarsın dilberin gözlerine, tüm zerre yanıverir ataşlarda...


Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Anlamsız Bakışların sardığı kentte Bir sabah...
Kaybolduğum ''Sen''ler içinde Kerbela'mı yaşadım..
Ab-ı hayattan bir damla beklerken..
Ellerine başka bir el değmiş..
Anladım...
Anladım .. Yâr...
anladım...
Anlamayanların arasında, anlamsız bakışlar sarar dünyayı. İşte bu Kerbela’da, abı hayatı içmişsen eğer, ellerine bir başka elin değer. İşte o zaman onunla yer, onunla tutarsın. İşte buna da kuş dili derler. Anlayan anlar. Selam olsun...


Alıntı:
İBRAHİM İNECİK Üyemizden Alıntı Mesajı göster

İbrahim İNECİK

www.medineweb.net
Saygılar İbrahim kardeşim. Şiirine fakirin gözüyle bir şerh yazma cüretinde bulundum kusura bakmazsan. Şiirinizin her satırı tefekküre davet ediyor insanı. Ne anladığımı anlatmaya çalıştım, fazla da açmadan. Çünkü açarsam çok uzar. Sevgilerimle...
__________________
Hay'dan gelir, Hu'ya gideriz.
Alıntı ile Cevapla