Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Nisan 2015, 15:16   Mesaj No:1

FECR

Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart “Maket Kabe” ve “Kutsal Pasta” İle Metalaş(tırıl)an Din

“Maket Kabe” ve “Kutsal Pasta” İle Metalaş(tırıl)an Din

“Maket Kabe” ve “Kutsal Pasta” İle Metalaş(tırıl)an Din
Dinlerin varoluş nedeni ve peygamberlerin gönderiliş amaçlarından en önemlisi şirk ve sömürünün ortadan kaldırılmasıdır. Şirk ve sömürü birbirini tamamlayan mekanizma ve uygulamadır. Başka bir deyişle şirk ve sömürü, aynı gerçekliğin farklı izdüşümleridir. Dindar bir toplumda sömürünün beslendiği en önemli kaynak şirktir. Tevhid dinini hakim kılmayı amaçlayan peygamberlere karşı çıkışın en önemli nedeni, toplumun maddi ve manevi kaynaklarını sömüren “mütegallibe” ve “ekabir” güruhunun bundan mahrum kalma güdüsüdür. Kureyş’in ileri gelenlerinin tevhid eksenli Muhammedi davete karşı çıkışlarının ardında inançtan ziyade, Mekke ve Kabe’nin yönetimini elinde bulundurduğu için hac mevsimi ve haram aylarda (dört ay) yapılan ibadet, kurban adak ve ticaretten elde ettikleri büyük gelir ve iktidardan mahrum olma güdüsü yatıyordu. İslam peygamberinden önce de Kabe, tüm Arap kabileleri için kutsaldı. İslam öncesinde Arap kabileleri, savaşılması yasak dört haram ayda hac vazifesini yerine getirmek, Mekke ve Taif’te bulunan büyük putlarına ibadet etmek, kurban adamak ve Ukaz pazarında ticaret yapmak için Mekke’ye akın ederdi. Başka bir deyişle haccın hem ibadi hem ticari boyutu vardı.

Dolayısıyla tevhid, Allah’ı birlemek anlamının ötesinde, insanı ve toplumu içsel (enfüsi) ve dışsal (afaki) bir biçimde sömüren anlayış, mekanizma ve uygulamalara karşı duruşun bir ifadesidir. Aslına bakılırsa tevhid, yeryüzünde toplumsal, iktisadi ve siyasi adaletin tecellisidir. Bir toplumda şirkin ortadan kalkması demek, o toplumun zihni ve kalbi düzeyde Allah’ı birlemesi anlamına gelmez. Şirk, toplumda sömürünün tasfiyesi ve adaletin temini ile ortadan kaldırılacak bir ameliyedir.

Ali Şeriati’nin ifadesiyle, geçmişten gelen birikimsel sürece bağlı olarak zamanla, “dinin kültürü” yerine “kültürün dini” hakim olduğu olduğu için, din ve iman duygusu, günümüzde modern söylem formu ve pratikleri içinde her geçen gün metalaştırılmaktadır. Metalaştırıldığı oranda şirke ve sömürüye “hizmet” edilmektedir. Geçmişin politeist (çok tanrıcılık) ve pagan (müşrik) toplumlarında görüldüğünden daha fecaat durumlar, modern hurafelere bürünmüş dindarlığın zihniyet ve uygulamalarına yansımaktadır. En son Üsküdar Belediyesi’nin Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde inşa ettirdiği Kabe maketi ve Zile Müftülüğü’nün içinde ayetlerin yazılı olduğu Kur’an’ı Kerim’e benzer Kutlu Doğum pastası yaptırması örnekleri, bilinçli olmasa da, dine dair “meta fetişik pagan kültürü”nün modern versiyonundan başka bir şeye “hizmet” etmemektedir. Maket Kabe’nin önünde Kur’an okuyanlar, ihrama girenler ve tavaf edenlerin dini duygularını araçsallaştırmaya ve metalaştırmaya hizmet etmenin karşısında durmak, şirke ve sömürüye karşı çıkmaktır. Ayrıca özellikle son yıllarda devletleştirilen din anlayışı ile hepten bağlamından çıkartılan ve adeta tiyatral bir sirk gösterisine dönen Kutlu Doğum haftası etkinlikleri, ancak Kur’an biçimli bir yaş pasta yapımı ile zıvanadan çıkarılabilirdi. Müşrik toplumların tanrıları için helvadan yaptıkları putları acıkınca yemelerini çağrıştıracak şekilde, Kutlu Doğum pastasının da kesilerek yenilmesi ameliyesi, bu işi yapanlar farkına varsa da varmasa da, hatta çok iyi niyetle böyle bir işe kalkışsa da, dini metalaştıran şirk ve sömürü dinine hizmet ettiklerinin farkında bile değillerse, artık din anlayışlarını kontrolden geçirmelerinin zamanı gelmiş ve toplum olarak buna tepki göstermek bir vecibe halini almıştır.

İktidara yaranma ve yanaşma kültürünün ayyuka çıktığı günümüz Türkiyesi’nde, ne yazık ki, her geçen gün böylesi uygulamalar ile bağlamından kopartılan din, meta fetişik bir bağlamda zihniyet dünyası ve duyguları şeyleştirmekte ve nesneleştirmektedir. Dinin ana ekseni olan tevhid, ahlaktır, yaratılışa uygun davranıştır, adalettir, istikamet üzre yol almaktır, söz ve davranışında doğru ve dürüst olmaktır, hakkaniyete dayalı paylaşımdır, mazlumun yanında “ol”uştur, zalime karşı çıkıştır ve erdemli duruştur. Din, gösteriş, metalaştırılan ameliye, görkemli törenler, “kutsal pasta” kesme törenleri, maketten kabe yapımı ve itikatlaştırılan iktidar uygulamaları değildir. Bu tip uygulamalarla ile şirk ve sömürüye “hizmet” eden din anlayışının Müslümanlığı bağlamından kopardığı ve ümmetin geleceği adına büyük tehlikeler içerdiğinin farkındalığı ile hareket edilmelidir. Aksi taktirde, kimi tarikat ve cemaatler aracılığı ve bu tipten uygulamalar ile araçsallaştırılan din anlayışı, ümmetin ve bu toplumun ensesinde boza pişirmeyi amaçlayanlara “hizmet” edecektir. Bizden söylemesi…

ADEM ÇAYLAK-Milat Gazetesi
__________________
Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir
(Müslim)
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi FECR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Yumurta Akı ve Yanık Tedavisi Pratik / Faydalı Bilgiler FECR 0 81 14 Ekim 2023 13:25
Düğünlerimiz İslam'ın neresinde? Adap-Edep-Ahlak Esma_Nur 1 260 02 Ağustos 2023 17:34
Mezuniyet Programı mı Meyhane Açılışı mı Belli... Adap-Edep-Ahlak FECR 0 171 13Haziran 2023 12:35
Evinize Kem Gözlü Ahmak Bir Adamı Davet Eder... Adap-Edep-Ahlak Esma_Nur 4 200 05Haziran 2023 11:15
Bizi Allah'tan Alıkoyan Kaç Şeyi Hayatımızdan... Muhtelif Konular FECR 0 181 10 Nisan 2023 21:38