Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05 Ağustos 2015, 14:56   Mesaj No:3

Mihrinaz

Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Mihrinaz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:68
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:43
Mesaj: 12.398
Konular: 1269
Beğenildi:11842
Beğendi:8986
Takdirleri:26241
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: OMU İslam hukuku 1 -14 ÜNİTE ÖZETLERİ

7.ÜNİTE
EVLİLİKTEN DOĞAN MALİ HAK VE SORUMLULUKLAR


Mehir: Sözlükte ‘ücret’ manasına gelen mehir, fıkıh literatüründe ‘sadak, nihle, ferida, taul, hiba, ecr, Nikah kelimeleriyle de ifade edilir. Nikâh akdinin sonucu olarak kocanın karısına ödemek zorunda olduğu para veya mal anlamında kullanılır. Mehir kadının bedeli veya ondan istifade imkânının karşılığı değil, bir ömür boyu beraber yaşama isteğinin sembolik bir alametidir ve hediye kabilindendir.
Mehrin Meşruiyeti
Mehir Kur’an ve sünnet nassları ile sabit bir ödemedir. Sahih nikah sonrasında kocanın yükümlülüklerinden biri olan mehir ödeme zorunluluğunun delili ile ilgili bir çok ayet ve hadis gösterilebilir.“Kadınlara mehirlerini bir bağış olark verin” Malikiler mehiri nikahın bir rüknü olarak değerlendirmişlerdir.
Mehir olabilecek şeyler
Para, mali değeri olan ve şer’an müslümana yasak oamayan (mütekavvim) mal ve eşya, ekonomik değeri olan menfaat -mesela bir mülkün belirli bir süre kullanımı belirli bir süre hizmette bulunmak- Mehir olarak belirlenebilir. Ekonomik değeri olmayan mesela, bulunduğu yerden başka bir yere göç etmemek mehir olarak belirlenemez. İlk dönem Hanefi fakihler Kur’an öğretmenin mehir olamayacağını savunmuşlarsa da sonraki dönem hanefi fakihler bu tür hizmetler karşılığında zaruretten ücret alınmasına ve bunun mehir olarak belirlenebileceğine hükmetmişler. Çoğunluk fukahaya göre belirlenen mehrin geçersiz olması akdin geçersizliğini gerektirmez. Ancak Malikiler böyle bir evliliği geçerli saymamaktadır.
Mehrin Miktarı
Hanefiler alt sınırın on dirhem olabileceğini söylerken bunun daha az ve daha fazla olabileceğini de söyleyenler de vardır. Çoğunluk belirlenmediği görüşündedir.
Mehrin Sahibi
Mehir sadece kadının hakkıdır. Dilediği gibi harcayabilir. Yakınları maddi bir şey talep edemezler. Hediyeler buna dahil değildir.
Mehir Çeşitleri
1- Mehr-i müsemma: Miktarı belirlenmiş olan mehir
a- Mehr-i Muaccel (peşin acele)
b- Mehr-i Müeccel (daha sonra ödemek üzere anlaşılan mehir)
2- Mehr-i Misil: Kadının emsalleri dikkate alınarak belirlenmiş olan mehir
Ölçüsü; Yaş, güzellik, mal, dindarlık, bekarlık veya dulluk, şehir, zaman, akıl, bilgi, güzel ahlak, çocuklu olup olmamak.
Mehire hak kazandıran durumlar
Kadının evliliğinin seyrine göre mehrin tamamına veya yarısına hak kazandığı durumlar olduğu gibi kadının üzerinden mehrin düştüğü durumlar da vardır
1- Mehrin tamamına hak kazandığı durumlar
Sahih yada fasit evlilik sonucu birleşme gerçekleşmişse;
Nikah yapılmış fakat birleşme olmadan eşlerden biri ölmüşse;
Nikah yapılmış, birleşme gerçekleşmemiş fakat sahih halvet gerçekleşmişse;
Hanefilere göre böyle durumlarda kadın mehrin tamamını hak eder. Şafiiler sahih halvetin bu tesirini kabul etmez. Malikilere göre zifaf gerçekleşmese bile bir yıl aynı evde kalmakla mehir hak edilir.
Sahih Halvet:Bir başka kimsenin görmediği aniden gelmediği başbaşa kalmaktır.
Aklı başında üçüncü bir kişi bulunmayacak,
Birleşmeye engel hissi bir durum hasıl olmuş bulunacak,
Bu engel ay hali, lohusalık, ramazan orucu dışındaki bir engel olacak.
2- Kadının mehrin yarısına hak kazandığı durumlar
Sahih halvetten önce boşanırsa mehrin yarısını hak eder.
3- Kadının mehir hakkını kaybettği durumlar
Kadının sebep olmasıyla ayrılık gerçekleşirşe kadın mehir hakkını kaybeder
Müt’a: Menfaat, faydalanma. Talaka izafesi ile kullanıldığında, mehir belirlenmeksizin kıyılan nikahta birleşme ya da halvet olmadan, daha sonradan belirlenen ücret. Bu durumda ki kadına ‘mütevvida’denir. Müt’a mehri misilin yarısını geçemez. Bu vacip müt’adır.
Bunun dışında mehir belirlenmiş olsun olmasın cinsel temastan sonra boşanmış eşe müt’a vermek müstehap;
Mehir belirlenmediği halde cinsel temes olmadan boşanan eşe ise müt’a vermek mübah sayılmıştır.

ÇEYİZ Arapça’da ‘cehaz’ kelimesi ile ifade edilen Türkçe’de ‘çeyiz’olarak yaygınlık kazanan kelime, gelinin baba evinden koca evine götürdüğü elbise ve ev eşyasını ifade eder. Eşe bir ev temin ve tefriş etme yükümlülüğü kocaya aittir. Buna göre kadının herhangi bir eşya ya da çeyiz hazırlama ve koca evine götürme zorunluluğu yoktur.
Uygulamada yaygınlık kazanan çeyiz götürme hadisesi dini hükümlerin değil sosyal yapının bir ürünüdür. Kadının götürdüğü çeyiz tamamen kendi hakkı ve mülküdür. Kadın kocasından aldığı mehri ev eşyası almak için kullanmak zorunda da değildir. Ancak kocasından çeyiz hazırlamak üzere aldığı ve mehir dışındaki meblağı çeyiz için kullanması ve artan meblağı iade etmesi gereklidir.
Hanefilere göre koca tarafından hazırlanançeyiz kocaya aittir. Ancak çeyiz mülkiyeti konusunda karı-koca arasında anlaşmazlık çıkar, taraflar iddialarını ispatlayamazlarsa, yeminleriyle birlikte her birinin kullandığı eşyanın kendisine ait olduğuna hükmolunur.
Şafiiler ise eşyanın kimin tarafından kullanıldığına bakmaksızın iisi arasında eşit olarak paylaştırır.
Malikiler çeyizin kadının yükümlülüğünde olduğunu savunmuşlar, miktarı konusunda kadına ödenen mehrin mikarı ile örf ve adetin dikkate alınacağını ayrıca bu yükümlülüğün doğabilmesi için, mehrin kendisine zifaftan önce altın, gümüş veya para olarak ödenmesi gerektiğini söylemişlerdir. Bu görüşün dayanağı örftür.
NAFAKA

İkiye ayrılır; evlilik sırasındaki evlilik nafakası, iddet sırasındaki evlilik nafakası.
Dayanakları nasslardır.
Evlilikte nafaka yükümlüsü kocadır. Kocanın nafaka yükümlülüğü Hanefilere göre, nikah akdinin tamamlanması ile, Maliki Şafii ve Hanbeliye göre kadının kocasına teslim edildiği andan itibarendir.
Yine çoğunluğa göre zengin veya fakir olması, sıhhatli, sakat veya hasta olması sonucu değiştirmez kadının zengin olması dikkate alınmaz.
Zahiriler bu konudan çoğunluktan ayrılarak zengin kadının fakir kocasına nafaka verebilir.
Evlilik Nafakasının Kapsamı
Yiyecekler ve içecekler
Giyecekler
Mesken
Tedavi masrafları ve ilaçlar
Hizmetçi
Nafakanın miktarında eşlerin mali durumları, sosyal sevileri, Çevrenin örf ve adetleri dikkate alınır.
Evlilik Nafakasının Şartları ve Düşmesi
Fasit ve batıl nikah: Nafaka sorumluluğu getirmez, nikah sahih olmalı
Kadın eşi ile birlikte evliliğin gereklerini yerine getirmeli
Çalışmasına kocası izin vermediği halde kadın çalışırsa nafaka alamaz
Not: Ehl-i kitap kadın nafaka alır.
İddet Dönemindeki Evlilik Nafakası
Ayrılan kadın iddet süresince nafaka alır. Ama bu süre içinde düşen evlilik nafakasıda vardır (ayrılık sebeplerine göre değişir)
a-Ayrılık koca tarafından gerçekleşirse kadın nafaka hak eder
Yine lian, İ’la muhaca yoluyla yahut eşi Müslüman olduğu halde, kocanın islamı kabul etmemesi sebebiyle ayrılık meydana gelmişse,k ocanın buluğ muhayyerliğini kullanarak nikahın feshini istemesi,
b-Kocanın irtidat etmesi ,hürmet-i müsahere meydana getirecek bir fiil işlemesigibi tasarruflar
c-Ayrılığın hanımın hukuka uygun tasarrufları neticesinde gerçekleşmesi,
Kadının Nafaka Hakkının düştüğü durumlar
a-Kadının hukuka uygun olmayan sebepleri neticesinde ayrılık meydana gelmişse, nafaka düşmez.
b-Ölüm iddeti bekleyen kadına nafaka düşmez hamilelik de sonucu değiştirmez.
Fakihler bu konuda ittifak halindedirler. Onlar bu hükme varırken, kadının nafaka hakkının erkeğin malından olduğunu, ölen kimsenin de mülkiyet hakkının sona erdiği görüşünden hareket etmişlerdir.
Ayrıca kocası ölen kadının kocaya mirasçı olacağından, buradan alacağı miras o payı ile nafakasını temin edebileceğini düşünmüşlerdir.


8.ÜNİTE

Nikah ile ilgili sorunlar akdin sıhhatiyle ve maksadıyla olmak üzere 2'ye ayrılır
1)AKDİN SIHHATİYLE İLGİLİ SORUNLAR
a) Kızın istemediği biriyle evlendirilmesi: Evlilikte esas olan tarafların rızasıdır. rızasız nikah olamaz bu sebebden kızın istemediği biriyle evlendirilmesi uygun değildir. Velinin evlendirebileceğini savunanlar “velisiz ve iki adil şahitsiz nikah olmaz” hadisini ve” inanıncaya kadar müşriklerle kızlarınızı nikahlamayınız” ayetini delil alırlar.
b) Kızın veliden izinsiz evlenmesi: Kadın ve erkeğin evlenirken eşini seçme hakları mevcuddur. O yüzden kadın özgürce eşini seçme hakkına sahiptir. pey. (s.a.v) döneminde zorla evlendirilen kızların durumunu peygamberimiz kınamış ve istemiyorsa nikahı bozabileceğini söylemiştir. Örneğin Hizam binti Hansa’nın olayı ..fakat nikah alanilik ve süreklilik arzeder bu yüzden veliden izinsiz ile habersiz arasında fark vardır
ŞAFİLERDE ergen kızın nikahında dahi veli şarttır.
HANEFİLERDE şart değilse de kadının dengi olmayan bir erkekle evlenmesi halinde velinin akde müdahale ederek bozdurması mevcuddur. kız veliden izin aldığı takdirde kendi nikahını da kıyabilir başkasının nikahını da
MALİKİLERDE iki şahit tehdit edilse evlendiğimizi kimse bilmeyecek denilse bu nikah sahih olmaz
c) Eşlerin birbirlerine denk olması: Arızı vasıflarda değil lazımı vasıflarda aranmalıdır. Hadiste denklik için dört madde verilmiştir 1-güzellik 2-soyu 3-malı 4-dindarlığı
d) Eşinden habersiz ikinci evlilik:
e) Farklı dinden biri ile evlilik: İslam alimlerinin neredeyse çoğunluğu böyle bir evliliği özel şartlar dışında mekruh görmüşlerdir. Hanefiler buna ilaven küfür diyarında oturan gayri müslim bir bayanla müslümanın evliliğini tahrimen mekruh saymışlardır
Müs. Bayanın gayri müslim erkekle evlenebileceğini mümkün görenlerin görüşleri
-Eşitliğe aykırıolduğu -Yasaklayici hükmün olmayışı
-Aslonanın mübahlık olduğu -Artık caiz görülmesi gerektiği
Müs. Bayanin ehli kitap dahil hiçbir gayri müslim erkekle evlenemeyeceğini söyleyenlerin delilleri:
-İlgili ayetin ehl kitap erkeklerini de içine aldığı
-Ruhsatın olmaması
-Hadislerde yasaklanmiş oluşu
Temel hükme göre onlarla evlilik haramken müslümanla evlilik helal
f) Nikahın tescil ettirilmeyip imam nikahıyla yetinilmesi
2) NİKAH AKDİNİN MAKSADIYLA İLGİLİ SORUNLAR a) Başka maksatları gerçekleştirmek için kıyılan nikahlar: Özellikle dul kadınların hacca gidebilmesi için, yurt dışında oturum alabilmek için, memurların eş durumundan nakil olabilmeleri için, emekli maaşından istifade amaçlı
b) Ergen olmayan çocukların evlendirilmesi: Akrabalığı ömürlük kılmak, onlara seçim hakkı bırakmamak, kafalarının sonradan karışmasını önlemek, velinin çocuk üzerinde otorite koyma isteği ... gibi sebeblerle evlendiriliyorlardı fakat h.a.k bu çocukların velileri tarafından bu şekilde evlenmelerini yasaklamışdır.
c) nişanlılık döneminde iletişimi meşru kılmak
İSLAMIN AİLE HUKUKU İLE İLGİLİ GETİRDİĞİ YENİLİKLER
MEHİRler mutlaka verilecek, geri almak kati suretle yasak MÜŞRİK kadınlarla da erkeklerle de evlenmek yasak; ehli kitapla evlilik belli şartlara bağlı EVLENDİRME bekar ve dul kadın izni alınmadan evlendirilemez, izni alınmadan kıyılan nikahı feshettirmeye kadın yetkili olur
KADININ NİKAHI kendi nikahınıda başkasının nikahınıda kıyamz,velisi bizzat mescitte kendi bulunmadan yada izni alınmadan kadının nikahı kıyılamaz...

9. ÜNİTE
BOŞANMA SİSTEMLERİ

1-Serbesti Tanıyan Sistemler Serbest boşanma veya hususi boşanma diye isimlendirilir. Evlenme tarafların iradeleriyle gerçekleştiği gibi boşanmada tarafların iradesiyle gerçekleşir. Eşlerin boşanmak için mahkemeye gitmelerine gerek yoktur ilk ve ortaçağda yaygındır
2- Boşanmayı Yasaklayan Sistemler Evlilik eşlerin ruhlarını birleştirdiğinden boşanmak yasaktır. Roma hukukunun ilk dönemlerinde bu görüş benimsenmiştir Hristiyan Katolik mezhebincede benimsenmiştir Bu sisteme göre erkek ve kadın nikâhlanmış ve zifafa girmişlerse bundan sonra boşanmak yasaktır. Ancak zifafa girilmemişse Papa nın müsadesiyle nikâh akdi bozulabilir.
3-Boşanmaya Mahkeme Kararına Bağlayan Sistemler Boşanmanın mahkeme kararına bağlanma düşüncesi hirsitiyanlığın Protestan mezhebininde gayretiyle bugün bir çok İslam ülkesi de dahil çoğu hukuk sistemlerince benimsenmiştir. Türk medeni kanunun yürürlüğe girdiği 5 Ekim 1926 ‘dan itibaren türkiyedede boaşamaya yetkili makamların mahkemeler olduğu kabul edilmiştir . Mahkeme kararıyla boşama sistemi benimsenmiştir.
4-İslam Hukukuna Göre Boşama Sistemi
İslam Hukuku boşanma hususnda nevi şahsına has bir sistem izlemiştir .
-İslamda kocanın boşaması kabul edilmekle birlikle boşama yetkisi tamamen kocaya ait değildir
-Boşama yetkisi kadına üçüncü bir şahsa veya mahkemeye verilebilmektedir .
-Kocanın boşama yetkisinin tamamen kayıtsız şartsız olmayıp bazı hallerde boşaması haramdır .
İslam Hukukunda boşama hakkı 3 ile sınırlandırmıştır ( ettalagu merratan )
Boşama öncesinde nasihatte bulunma ,bir müddet ayrı kalma ,arabulucuk yapmaları için hakem tayın etme gibi yollar izlenir

BOŞAMA İLE İLGİLİ KAVRAMLAR
Boşanma hakkı husunda kadın ve erkek eşittir. Ancak bu hakkı kullanma husunda kadın ve erkek farklı prosedürü uygular. Bunun nedeni kadın ve erkeğin mali sorumluluklarının farklı olmasıdır
Erkek =talak ve tefrik Kadın = tefviz-i talak, hulu veya tefrik yollarını kullanır
TALAK: Bağı çözmek serbest bırakmak anlamındadır. Istılahta ise nikah sözleşmesini belli lafızlarla bozmak demektir. Özel anlamıyla boşama ehliyetine haiz olan kocanın tek taraflı iradesiyle evli hanımını belli lafızlar kullanarak derhal veya gelecekte bir zman itibariyle boşamasıdır.
TEVFİZ-İ TALAK Tevfiz bir işi bir kimseye ihale ve sipariş etmek demektir. Erkeğin tek taraflı iradesi ile boşama yetkisini hanımına veya bir başkasına devr etmesidir.
***Tevfiz-i talak nikah esnasındada olabilir sonradanda verilebilir
*** Burada devredilen boşama hakkı ortak kullanım anlamındadır.
MUHALEA Dilde gidermek çıkarmak, soymak soyunmak anlamındadır Kadının bir bedel karşılığında evlilik bağından kurtulması hususunda kocasıyla anlaşmasıdır.
Hulu = Kadının aldığı mehrin tamamını vermesidir
Sulh = Kocasından aldığı mali yardımların bir kısmını vermesidir
Fidye = Aldığından fazlasını vermesidir
Mübaree= Kadının kocasındna alacağı bütün haklarından vazgeçmesidir
*****Muhaleada tarafların rızasının şart olduğunu cumhur benimsemiştir
TEFRİK İki şey arasını ayırmak anlamında olan bu kelime ıstılahta hakimin karı koca arasını bir sebebe binaen ayırması anlamındadır buna KAZAİ boşanma denir.
Nikah akdi esnasında bulunan eksiklik eşler arasında cinsel iktidarsızlığın bulunması , tedavisi imkansız bulaşıcı veya tiksinti verecek birhastalık eşlerden birinin kayıp olması gibi sebepler.

SÜNNİ TALAK Erkeğin kendisiyle zifafa girdiği karısını cinsel ilişkide bulunmadığı temizlik döneminde bir talakla boşamasıdır. Kitap ve sünnetin ruhuna uygun olan boşamadır.
****Buhari ‘ye göre Sünni talakta boşamanın iki şahit huzunda yapılması gerekir.(şartlar arasına ilave etmiştir)
BİD’İ TALAK Kocanın hayızlı hanımını veya temzilik döneminde cinsel ilişkinin peşinden yada temizlik süresi çinde olmakla beraber birden fazla hakkını bir seferde kullanmasıyla hanımını boşamasıdır.
***Sünni talakla ilgili prosedürün ( nasihatta bulunma arabulucuk bi müddet ayrı kalma) uygulanmamsıda bidi talak olarak nitelenir
***Dört mezhep alimleri bu tür boşamayı ‘’üç ‘’ olarak görmekte iselerde gerek sonraki gerekse günümüz araştırmacıları çoğunluğun teşkil ettiği görüşe göre bu tür boşanmalar geçersiz sayılması yada ‘’bir’’ oalrak kabul edilmesi gerekriği görüşünü benimserler
RİC’İ TALAK Dönüşü kolay olan anlamındadır. Hangi durumdaki boşamalar rici olur
Erkeğin; a- Gerdek sonrasında b-Şiddet içermeyen açık ifadelerle(Hanefi mezhebine göre)c- Kadının boşama boşanma karşılığında herhangi bir tazminat ödemeksizin gerçekleşen boşanmaya rici boşama denir d- Ayrıca çoğunluğun görüşüne göre ila müddetinin bitimindeki ayrılıkta rici boşamadır.
*****İLA =Erkeğin eşine yanaşmamaya yemin etmesidir Bu durumda erkek en fazla 4 ay eşinden uzak kalabilir.

RİCİ TALAKTAN SONRA NASIL BİR YOLLA EŞE DÖNÜLÜR
Mehir ve nikah akdine ihtiyaç duymaksızın eşinin iddeti içinde hanımına dönebilir.
Hanefiye göre = dönmüş olmak için eşine ayrı bi beyanda bulunması gerekli değildir
Şafiiye göre=Erkeğin bu durumda kararını eşine beyan etmesi gerekir
*****Koca pişman olup eşine dönmek isterse hanımın buna itiraz etme engel olma hakkı yoktur
*****Ancak kadın eşine zulum ve haksızlık yaptığını ve bunlara devam etmek için birleşmek istediğini ispatlara mahkeme kararıyla engellenebilir.
BAİN TALAK: Kesin ayrılığı gerektiren boşanma türü olup bu şekilde boşanma gerçeklşetiğinde söz kadına geçmiş olmaktadır. Bu boşanmada eşlerin sadece bir talak hakkı eksilmiş olur. Rici talaktan farkı eşlere tanınan diğer iki hakka dönüş prosedürünün biraz farklı ve zor olmasıdır
***Bain talak dönüşü olmayan talak değildir
Hangi durumlardaki talak Baindir ?
a-Erkeğin cinsel birleşme öncesinde boşaması
b-Kapalı ve şiddet içeren lafızlarla yapılan boşama ( Hanefiye göre )
c-Kadının boşama tazminatı vererek boşaması
d-Kadının tefviz-i talak hakkını kullanrak boşaması
e-Rici boşanma sonrasında erkeğin eşine dönmeden iddetinin bitmesi
f-Mahkemenin eşleri boşaması halinde
g-Ebu hanifeye göre ila müddeti bittiği halde erkeğin hanımına dönmemesi durumunda ( çoğunluğa göre rici talak ) Bain boşanmada eşlerin boşanma haklarından biri eksilmiştir . Bu birinci yada ikinci boşanmaysa iddet süresince yada iddet bitiminde tarafların beraberce pişman olmalarıyla yeniden mehir belirlnerek ve yeni niklah akdiyle bir araya gelmeleri mümkünüdr
*****Kadın bu durumda birleşmeyi istemezse olmaz . Bain talakı rici talaktan ayıran en önemli özellik budur
*****Mahkemeye boşanma davası açıldığında mahkemenin boşama kararı vermesi durumunda eşler bir bain talakla boşanmış olur .
BEYNUNET-İ KÜBRA
Eşlerin 3. Boşama haklarını kullanmaları halinde söz konusu durum beynuneti kübradır. Büyük Bain demektir. Ve artık kadın gerçek manada başkasıyla evlenmeden eşine dönemez…

ÜNİTE 11
İSLAM FIKHINDA BOŞANMA YOLLARI
TALAK YOLU İLE BOŞANMA

İslam hukuku kendine has bir boşanma sistemine sahiptir. Ne serbest boşanmayı ne boşanmayı tamamen engellemeyi (yasaklamayı) ne de boşanmanın tamamen mahkemeler de yapılmasını kabul etmiştir. Bu bağlamda evlilik kadar boşanmayı da hak gören islam hukuku İslam da boşanmayı birden fazla yola ayırmıştır. Bunlar
1-Talak yoluyla boşanma
2-Tefviz-i talak yoluyla boşanma
3-Muhalea () hul’u) talakla boşanma
4-Mahkeme yoluyla boşanm
1.Talak yoluyla boşanma İslam hukukunun erkeğin hanımı tek taraflı olarak boşayabilme yetkisidir. Kur’an sünnet icma ve akıl yoluyla meşruiyet kazanmıştır.
Kitap Delili (Kur'an'da): Nisa 4/19-20-34-55-128) ayetler Bakara 2/237 ve Bakara 2/228
Sünnet Delili: Hz.Peygambere hanımlarından ayrılan arkadaşlarının haberi ulaştığında zaman zaman onların hanımlarını boşama şekli ve zamanı ile ilgili itirazlarda bulunmasına rağmen onların boşama yetkilerini kullanarak ayrılmaları karşısında ses çıkarmamıştır.
İcma Delili: Hz.Peygamberden sonraki dönemlerde hanımını boşayan erkeklerin bu eylemleri karşısında hiç bir islam aliminin erkeğin hanımını boşama yetkisine itirazı söz konusu olmamıştır. Bu da tüm alimlerin bu konuda icma ettiğini göstermektedir.
Akıl Delili: Bu şekilde boşama olması için kadının rızası şart değildir.

Talak Yoluyla Boşanmaya Ehliyetli Olan Kocada Olması Gereken Özellikler
1.Erkek: Erkek boşadığı kadının kocası veya vekili olmasıdır
2.Akıl: Akıl sahibi olmayanların dini ve hukuki sorumlulukları bulunmadığı için evlilik esnasında akıl hastası olan erkeğin boşama yetkisi yoktur.
3.Reşid: Hukuki tasarrufların geçerli olabilmesi için aklın yanında şahsın reşid olması gerekir. Yani akıllı olarak buluğ çağına gelmiş olan kimselerın boşama yetkileri vardır. Fakat klasik islam hukuku ergenlik çağına gelmemiş kız ve erkek çocukları velileri tarafından evlendirileceği kabul görmüştür. Bu durumdaki erkek çocuğunun boşama yetkisinin olmadığı açıklanmıştır. Nihayet 1917 tarihli Aile Kararnamesi ile küçüklerin aileleri tarafından evlendirilmesi yasaklanmıştır. Doğal olarak geçerli olmayan evliliğin boşama hakkı da olmaz. Keza belli bir yaşdan sonra rüşdünü kaybetmiş şahsında boşama ehliyeti yoktur.
4.Kasıt: İslamda emeller niyetlere göre değer ifade eder anlayışıyla kişi kasıtsız olarak kasti aşan ifadelerden sorumlu değildir. Ancak boşanma konusunda erkek açık ifadelerle boşarken kastına bakılmazsa da kinayeli laflarla boşadığında, şahıs bu ifadelerle boşanmayı kast etmiştir.
Yanlız islam hukukçularından bazıları kasd ile ilgili bazı konularda genel kural dışına çıkmışlardır.
1) Şaka ile söylenen boşama sözcuklerinin sözcüklerinin hukuki sonuçlar doğurabileceğini belirtmiştir.
2) Kastın bozulduğu sarhoşluk halinde aşırı kızgınlık durumunda ve tehdit altında ki boşamalar sözlerle gerçekleşmiş olsa da hukukçuların çoğunluğu tarafından boşama geçersiz sayılır.
Kocanın Yetkisini Kullanma Şekilleri
1.Sözlü Olarak: a. Açık İfadelerle: Sarfedilen boşama sözcukleriyle erkeğin iç maksadına bakılmaksızın hukuken boşanma gerçekleşir.b.Kapalı İfadelerle: Erkeğin kinayeli şekilde yaptığı ifadelerdir.Yani kişinin babanın evine git gibi sözlerin boşama amacıyla söylediğini ifade etmişse boşanma gerçekleşmiştir.
2.Yazılı Olarak: Erkek hanımına onu boşadıgını yazdığı ifade hanımın eline geçtiği andan itibaren boşanma gerçekleşmiştir.
3. İşaret İle: Dilsiz olan kocanın kendine has işaretlerle niyetini anlatması
4.Vekalet Yoluyla: Bu yöntemde erkeğin bizzat kendi boşanmayı gerçekleştireceği gibi bu yetkiyi mahkemelere vermesidir. Vekilin bu işi gerçekleştirmesidir.
2) Tevfız-i Talak Yoluyla Boşanma
Meşruiyet
1.Kitap: Kur'an'da (Ahzab 3/28-29 ) ayeti
2.Hadis: Hz.Aişe (ra) Resulullah bizi muhayyer bıraktı biz onu tecih ettik o bunu talak saymadı.
3.İcma:Talak yetkisinin devredilebileceği konusunda sahabenin icması vardır.
İslam alimlerine göre kadın kendisine devredilen bu tür yetkiler sayesinde tek taraflı iradesi ile kendisini evlilik bağından kurtarabilecektir.
Talak Yetkisi Devrinde Tarafların Ehliyeti
Tevfiz-i talakta talak yetkisini devreden koca -talak yetkisi devredilen kadındır.
Bu yetkinin geçerli olabilmesi için hem devreden hem de devralanın sahip olması gereken bazı şartlar vardır.
DEVREDENİN EHLİYETİ (ERKEK)
1.Boşanma hakkına sahip olmak: Erkek nikahta evlendiği hanımını ve ric’i talakla boşayıp henüz iddeti bitmemiş olan hanımını boşama hakkına sahiptir.
a.Akıl: Erkeğin akıllı (hukuki ehliyete sahip olmalıdır) ancak yetkiyi devrettikten sonra kocanın adlı dengesinin bozulması önceki yetki devrini iptal etmez.
b.Buluğ: Buluğ çağına gelmeyen erkek hanımını boşama hakkına sahip olmadıgı için hakkın devride söz konusu olamaz.
c.Kasıt: Erkek kinayeli laflarıyla boşama yetkisini devrettiğinde boşama yetkisini devretmeye niyet etmiş olmalıdır.
Kendisine Boşama Yetkisi Devredilenin Ehliyeti (KADIN)
1) Kendisine boşama yetkisi devredilen kadının bu erkekle evli ya da talakla boşanması ve henuz iddet bekliyor olması gerekmektedir.
2) Ebu Hanifeye göre kadına tek talak hakkının verilebileceği savunulmuş. Fakat bu hak 1 veya 2 talak gibi sınırlıysa yanlızca devr aldığı kadar hakkını kullanabilir.
3) Boşama hakkını devralan ancak dilediği zaman gibi geniş bir ifadeyle kullanmışsa bu ehliyeti kullanmada sınır yoktur. Yetkiyi alan o mecliste boşama ehliyeti mevcut olup meclis sonrasında boşama ehil değildir.
Tevfiz-i Talak İle Boşanma Sonuçları
a. Erkeğin üç talak hakkını kullanma yetkisini devredebileceğini kabul eden ekseri hukukçulara göre erkeğin 3 talak hakkıda kullanılmış olur.
b. Ric’i veya bain telak sayılır. (iki görüş vardır.)
c. Bu şekilde kendi isteği ile boşanan kadın mehr-i müeccel, müt'a, iddet nafakası gibi mali haklarını kocadan alamaz çünkü boşanmaya kendi karar vermiştir.
3) Muhalea Yoluyla Boşanma
Kadının kocasını boşama yoludur. Kadının mutsuz oldugu durumlarda eş kusursuzdur kadın boşanmayı istemektedir. Bu yola hulu boşanma denir yani Muhalea boşanmadır.
Meşruiyet
1. Kitap Delili: Bakara 2/229)
2. Sünnet Delili: Sabit b. Kays'ın hanımı Cemile binti Sehl; Hz.Peygambere gelerek kocasının din ve ahlaki açıdan bir eksikliği olmamasına rağmen ondan hoşlanmadığını belirtip boşanmak istediğini söyledi. Kocasının kendisine mehir olarak verdiği bahçeyi kastederek bahçeni geri verir misin diye sordu ''O'' evet dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber Sabit b Kays'a bahçeni al ve onu boşa dedi.
3. Sahabe Kavli: Raşit Halifeler döneminde de böyle uygulamalar olduğunu görülmüştür.
4. İcma Delili:
Muhalea Ehliyeti
Muhaleha yapacak kadın ve erkeğin bazı ehliyetlerinin olması gerekir.
Kocanın Ehliyeti:
a. Akıl-buluğ-kasıdın yanında -hem zeka hem iradeye yönelik ehliyetininde tam olması.
b. Vekilinde bu ehliyete sahip olması gerekir.
Kadının Ehliyeti:
a. Kadın sahih nikahla evli olmalıdır. Kadının gerdeğe girip girmemesi önemli değildir. Ric’i talakta boşanmış olmakla beraber henüz iddet bekleyen kadında hulu yapmaya ehliyetlidir.
b. Akıllı ve reşit olmalı.
c. Teberru yapma ehliyeti olmalıdır (savurganlığı, bunaklığı ve akıl hastalığı nedeniyle hacr altına alınmamalıdır)
d. Ölüm hastalığı halindeki kadın hulua ehliyetli ise de, terekesinin üçte birini aşacak şekilde bedel ödemeyi taahhüt ettiğinde, hulu gerçekleşmiş olamakla beraber, kocası terekenin üçte birinden fazlasın alamaz. Çünki bu haldeki şahıs ancak malının üçte birini bağışlamaya yetkilidir. Koca ise, muhalaya başvurmakla hanımına yabancı olmuştur.
e) Bedelsiz olarak gerçekleşecek olan hulu sözleşmesi için kadının –c ve- d şıklarındaki özellikleri taşıması gerekmez.
Mubadele (Bedel)
Kadının kendi rızasıyla boşanmayı istediği için ödeyeceği miktardır.
Miktar: Kur'an ve sünnette belirtilmemiştir.
Mahiyeti: Muhalea bedeli mal olmalıdır. Mal olmayan şeyler muhalea bedeli de sayılmayacaktır. Hanefilere göre hul’u bedeli: şer’an kendisinden isifade edilmesi mümkün olan, mevcud olan ayn (mütekavvim mal) olmalıdır. Bunlra dışında kalan haklar ve menfaatler hul’u bedeli sayılmaz çünki onlara göre bunlar mal değildir.
Alimlerin çoğunluğuna göreyse mal: eşya, hak ve menfaatleri kapsadığından bunlar bedel olarak kabul edilir. Bedelin sözleşme meclisinde verilmesi şart değildir, bu borç sonra da ödenir. Kadın kocasından alacağı mehri ve iddet nafakasını almamak üzerede hul’u yapabilir.
Mubadele Bedel Almayı Mubah Kılan Durumlar
1. Hoşnutsuzluk ve aksilik erkekten kaynaklandıgında, kocanın hanımını hulu yapmaya zorlaması caiz değildir. Bu taktirde kocanın aldığı meblağ helal olmaz. bu hükmün delil olduğu ayet (Nisa 4/20-4/19)
2. Her ikisi de birbirinde hoşlanmıyor. Kadın-koca haklarını yerine getiremeyeceklerinden korkuyorlarsa ittifakla hulu yapması ve kocanın bedel alması caizdir.
3. Kadının çirkinliği ve kötü davranışları yüzünden kocasından nefret eder onun hakkını yerine getiremeyeceğinden korkar ve boşanmak için aldığı mal varlığını geri vermeyi bile isterse koca bu bedeli alabilir.
Muhaleda sebep olma zorunluluğu
Kadının muhaleayı talep edebilmesi için gerekli olan sebepler 2’ye ayrılır
1.Naaşlarda Muhalea Sebepleri
a.Aile hukukunu çiğneme korkusu.(bakara/229)
b.Kadının kocasını sevmemesi.
2.Hukukta Muhalea Sebepleri
a.Kadının tek taraflı olan Nüşuzu.
b.Kadının fuhuş yapması.
c.Kadının boşanma isteği.
d.Hakemlerin hulu kararı.
e.Kocanın nüşuz ve kusuru
Hulu Yolu İle Boşanma Hükmü
Bu boşanmanın talak veye fesih olduğu şeklinde iki görüş vardır
Hulunun talak olduğunu savunanlar: kadından bedel alınarak gerçekleşen boşanmanın bir talak sayılması gerektiği görüşündedirler.
Hz.Ali, Hz.Osman, İbn Mesud, Hasan Basri, Mücahid, Mekhul, İbrahim en-Nehai ayrıca Hanefiler,
Malik, Evzai ve bir görüşünde Şafii bunu benimsemiştir:
2) Hulunun fesih olduğunu savunanlar Şafii, Ahmed bin Hanbel, Davud bin Ali, Sahabeden İbni Abbas, İshak Bin Kahüye, Ebu Sevr, Zeydiyye
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla