Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20 Şubat 2016, 20:00   Mesaj No:6

su damlası

Medineweb EDİTÖRÜ
su damlası - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: su damlası isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 13055
Üyelik T.: 18 Aralık 2010
Arkadaşları:18
Cinsiyet:-
Memleket:sivas
Mesaj: 10.613
Konular: 696
Beğenildi:8184
Beğendi:9416
Takdirleri:26189
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: "Gönlünün Nerede Olduğuna Bak…"



Kalabalıklar....
Varlığmızı yok eden kalabalıklar..
Kalabalıkların içinde olmak demek aslında "kimseyi farketmeme" gibi bir eksikliği de ortaya çıkarır, en çok da kendini farketmezsin. Bazen de kendini farketmemek için de kalabalıklara karışabilirsin, bu da bir tepki.
Kalabalıklarda kimseyi farkedememek de bir bakıma içimizin kalabalığındandır zaten.

Çokluk,çoğu zaman yokluğu çoğaltır.

Çoğalarak azalmak, çağımızın hastalığı.
İçimizin yokluğu dışıımıza vurmuşsa, tenhalar bile bize kalabalık gelir.
Ama içimizde gereksiz çokluklar başgösteriyorsa , kalabalıklarda bile yalnızızdır..
Böyle de bir çelişkili ya da daha doğrusu zıt durumlar ortaya çıkabilir..

Ve plastik çiçeklere dönüşen ruhlarımız hissizlikle yoğrulur hep, yokluk kokar.

Ruh hissetmezse, kalp acı duymaz.
Kalp acımazsa ruh hissetmez, bu bir kısır döngü.


Ruh, gel-gitlerde yaşamaya alışmıştır ama insanoğlu ruhunu gözden çıkarmak için elinden geleni yapmıştır. Ruhunu yitirmeye başlayan biri, kalbine hiç bir şey sığdıramaz oysaki..
Her şey ağır gelir kalbe. Çünkü ruh huzur ister, kalp ise sevmeyi.
Huzursuz ruh, sevmeyi, aşkı kalbe sığdıramaz, açıkta kalır.
Açıkta kalanlar ise sevmeyi başaramayan ruhsuzlar değil, sevmeyi aşkı kalbine bir türlü sığdıramayanlardır.
"Huzursuz Suskunlar"dır yani onlar.


Med- cezir manzaraları....Deniz...Gökyüzü ..Kuşlar..
İçimizde havalanan kuşlar....Göçebe ruhlar...
Var olmanın dayanılmaz yokluğu..
Kapılar....Uzayıp giden yollar...Bitmeyen yolculuklar..,Kum saatinden dökülen kum taneleri..
Duvarlar....Duvarlar....Duvarlar...Alışkanlığımız olan duvarlar...
Bizi bize hapsederken, zamanın vurdumduymazlığını, o kum saatinin dökülen kumlarına resmeden duvarlar...
Duvarlar çok şey...

Duvarlara aşinaydık biz oysa, severdik duvarları..

Kapıları sürgülüydü içimizin..
Karşılama törenlerinde yakılan;
tütsülü suskun sözcükler kadar ağırdı hayat..
Solgun bir hüzündü ezberi kalbimizin..
Hangi kapıyı çalsak karşılayan bizi;
Gülüşü bozuk mavi bir ölüm...

La Edri
__________________

"Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα...
Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα...
Â'râftα.....
Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..."
Alıntı ile Cevapla