Tekil Mesaj gösterimi
Alt 31 Mayıs 2010, 11:29   Mesaj No:1

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kur'an gerçekten zor anlaşılır bir kitapmıdır?

Kur'an gerçekten zor anlaşılır bir kitapmıdır?

Benim bir yazıma karşılık cevap veren bir kardeşimiz beni uyararak aşağıdaki cevabı yazmış. Her zaman hata yapabileceğim bilinciyle bu cevabı da ciddiye aldım ve kur’anın verdiği bilgiler doğrultusunda tekrar kendimi yargılayarak, izlediğim yolun doğruluğunu test etme, kur’an ile karşılaştırma gereği duydum. Gelin bunu birlikte yapalım. Bir kardeşimiz bakın benim yazdığım yazılara karşılık neler söylemiş.


(KURAN´i kendi ideallerinize, kafanıza veyahut ta keyfinize göre yorumlayamazsınız. Üstelik bunu meale bakarak hiç yapamazsınız.
MEALDEN HÜKÜM CIKARILMAZ. HÜKÜM orijinalden ancak çıkarılabilir, bunu yapmak içinde ictihad yapacak kadar ilme sahip olmak gerekir.
Bir tıp kitabini okuyarak, ameliyata giremezsiniz. Tip Fakültesini bitirmeniz, doktor olmanız gerekir.)

Yukarıdaki düşünce de bir mantığın eseri onun için dikkatle düşünüp kur’an süzgecinden geçirmeden reddetmek büyük yanlış olur. Bu sözleri birlikte düşünelim. (KURAN´i kendi ideallerinize, kafanıza veyahut ta keyfinize göre yorumlayamazsınız.) Bu söz bence çok doğru. Eğer herkes kendi düşüncesine göre yorumlar yaparsa din, din olmaktan çıkar beşerin yarattığı kendi dini olur. Bu sözlere itirazım asla olamaz. Hiçbir kitabın yazarı zor anlaşılan ve herkesin okuduğunda kendince başka manalar çıkaracak bir kitap asla yazmaz. Kitabı yazanın amacı, okunduğunda herkes tarafından anlaşılsın ve olabildiğince kitap anlaşılır olsun. İşte Rabbin kelamına söylenen sözleri de bu mantıkla değerlendirelim lütfen. Devamındaki sözler üzerinde düşünelim şimdide.

(Üstelik bunu meale bakarak hiç yapamazsınız.
MEALDEN HÜKÜM CIKARILMAZ. HÜKÜM orijinalden ancak çıkarılabilir.)

Önce meal ne demek onu anlayalım. Bu kelimeyi sözlükten baktığımızda tam karşılığı olarak şöyle yazıyor. (Anlam, kavram, mefhum Ortaya çıkan şey, sonuç, netice.) Demek ki meal edilen kitabın anlamını hiç değiştirilmeden ortaya çıkan sonuç netice olduğunu görüyoruz. Demek ki mealde kendi düşünceni eklemeden bire bir çeviri olduğu çok açık. Tabi elimizdeki meallere baktığımızda onca değişik anlamların verildiğini gördükçe yapılan yanlışların vebalinin büyük olduğunu söylemek isterim. Demek ki burada bile kendi düşüncelerimize, inançlarımıza, ideallerimize uyacak sözlerle meal yapılan kur’anlar olduğu çıkıyor ortaya. Birde kur’an tefsirleri var. Tefsir sözcüğü de kapalı anlaşılmayan bir sözü açıklamak, yorumlamak anlamında kullanılmıştır. Şimdi bu bilgiler ışığında arkadaşımızın söylediği sözleri değerlendirelim. Rabbin söylediklerini meale bakarak anlamamızın mümkün olmadığını söylüyor. Hâlbuki meal hiç değişikliğe uğratılmadan sözlerin bire bir tercümesi idi. Meale bakarak hüküm çıkaramazsınız dediğinde her şeyden önce bizleri, anlayarak kur’anı okumaktan alıkoyar bu düşünce. Madem ben mealden Rabbin ne söylediğini anlayamayacağım neden anlayarak okuyayım? İşte bu düşünce bizleri kur’anı anlamamıza en büyük engel olmuştur. Önümüze birbirinden farklı mealler konunca insanlar korkmuş, ürkmüş ve tedirgin olmuşlardır. Rabbim buna sebep olanları elbette cezalandıracaktır. Şimdide mealden hüküm çıkaramazsınız sözü üzerine düşünelim. Allah sözlerini anlaşılmayacak ya da zor anlaşılacak bir şekilde mi göndermişte bizler anlayamıyoruz. Ya da Rabbim hükmünü açıkca vermemişte bizler mi hüküm çıkaracağız? İşte yapılan en büyük yanlış da buradan kaynaklanıyor zaten. Eğer Rabbin verdiği hüküm açık değil de zor anlaşılır ise, her kez kendince hükümler verecekse, nasıl olurda bu dinde birlik ve beraberlikten söz edebiliriz? Allah bizlerin hüküm çıkarması için değil verilen hükmü uygulamamız ve anlamamız için indirdiğini söylüyor kur’anı. Gelin kur’ana bakalım gerçekten Rabbim muhkem ayetleri açıkca söylememiş mi bizlere? Gerçekten kur’an herkesin anlayamayacağı zor bir kitap mı?

Enam 57: De ki: Şüphesiz ben Rabbimden gelen apaçık bir delile dayanıyorum. Siz ise onu yalanladınız. Çabucak gelmesini istediğiniz (azap) benim yanımda değildir. Hüküm ancak Allah'ındır. O hakkı anlatır ve O, doğru hüküm verenlerin en hayırlısıdır.

Demek ki din ve iman adına hükmü yalnız Rabbim veriyormuş. Bizlere düşende verilen hükmü uygulamak olmalıdır. Rabbin kur’anda anlaşılması zor bir hüküm verip daha sonrada bizlerin sorumlu olacağını söylemek Rabbim e karşı yapılacak en büyük saygısızlık değil midir sizce?

Arkadaşımızın sözlerinde geçen; ( HÜKÜM orijinalden ancak çıkarılabilir.) sözleri üzerine düşünelim şimdide. Bu düşüncenin doğru olduğunu kabul edersek milyarlarca insanın Arapça bilmesi gerektiği gibi bir zorunluluk çıkar ortaya. Çünkü bizim dinimizde, inancımızda diğer dinlerin kendilerince uyguladıkları bir dini sınıf yoktur. Bu durumda madem kendi inancımızı bizzat yaşayacağız o zaman herkes Arapça öğrenmelidir diye bir sonuca varmamız gerekir. Elbette bunu söylemenin mantıklı olmadığı açıktır. Eğer bunu kabul edersek dini öğrenebilmek için çok azınlık olan bir sınıfın emrine girip onların sözlerine göre iman etmiş olmuyor muyuz? Daha açıkçası İslam da ruhban sınıfı yoktur dediğimiz halde, açıkca bir ruhban sınıfı yaratmış olmuyor muyuz farkında olmadan? İşte bunun farkında bile değiliz. Bakın Allah Araplara neden Arapça bir kur’an indirdiğini ne kadar güzel anlatıyor aklı zere kadar olan, Rabbin ne demek istediğini ne anlatmak istediğini çok iyi anlayacaktır.

Fussilet 44.; Eğer biz onu başka dilde bir Kuran yapsaydık onlar mutlaka, "Onun âyetleri genişçe açıklanmalı değil miydi? Başka dilde bir kitap ve Arap bir peygamber öyle mi?" derlerdi….


Demek ki Yüce Rabbim o günkü topluma indirilen ayetlerin iyice anlaşılması ve itaat edilmesi için, o toplumun dilinden indirmiş kur’anı. Yoksa tüm Dünya âlem Arapça okusun anlamasa da olur dememiştir. Açıkça amacın söyleneni anlamak ve uygulamak olduğu anlaşılıyor. Buradan yola çıkarak her ırk ve millet de kur’anı anladığı dilden okumalı ve yolunu bilerek anlayarak çizmelidir. Rabbin sizler için kolaylaştırdım dediği kitap nasıl olurda başka dillere çevrilmez? Bunu Rabbim söylemiyor da birileri bize empoze ediyorsa, bunun amacını, maksadını çok iyi düşünmeliyiz. Amaç herkesin kur’ana müracaatını kesip, toplumu istediğimiz yöne çevirmek ve onları amacımız doğrultusunda kullanmak olduğu aşikârdır.

Şimdi aynı soruyu soralım kendimize Rabbim kur’anı Arapça indirip bizlerinde mecburen Arapça öğrenmesini mi istemiş olabilir, yoksa herkes anladığı dilden okusun ve öğrensin mi demek istiyor bu ayetiyle yorum sizlerin. Günümüzde dikkat edin kur’anı anlamadan okumanın sevap olduğunu söyleyenler, bizleri dini yaşamak için kur’ana değil, kendi yazdıkları tefsirlere yönlendirmiyorlar mı? Bu durumda soralım kendimize, her birisinin bir diğerinden çok çok farklı tefsirleri ve Rabbin hükümleri karşısında hangi velinin ya da âlimin, mezhebin kitaplarına uymamız en doğru seçim olur, önerisinde bulunan ve Rabbin katında en doğrusunun o olduğunu söyleyebilecek, garanti verebilecek var mı aramızda? Bakın kur’anı anlayarak okumaktan uzaklaştırıldığımızda nasıl bir ikilem ve yanlışın içinde bocaladığımız çıkıyor ortaya.

Yine verilen cevapta bakın nasıl bir yöntemden bahsediliyor. (bunu yapmak içinde ictihad yapacak kadar ilme sahip olmak gerekir.) Demek ki kur’anın muhkem ayetlerini yani dinin anası, temeli olan Rabbin açıkça ve her konuda örnekler verdim dediği ayetleri anlamak öyle herkesin harcı değil, arkadaşımızın sözlerinden bu anlaşılıyor. Demek ki kur’an öyle kolay anlaşılan bir kitap değil demek ki, bu arkadaşımızın söylediğine göre. İslam ı yaşamak için bir velinin sözleri ardı sıra, imanımızı yaşamamız gerektiği çıkıyor ortaya bu sözlere inanırsak. Bakalım bu düşünce doğrumu Rabbimde onaylıyorsa neden olmasın, bizde öyle yaparız. Gelin birlikte bakalım. Önce gerçekten bir velinin ardına düşmemizi mi istiyor ona cevap arayalım, daha sonrada kur’anın açıklığı ya da detaylı olup olmadığına delil arayalım.

Araf 3: Rabbinizden size indirilene uyun; O'nun berisinden bir takım velilerin ardına düşmeyin! Siz ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.

Bakar mısınız lütfen rabbim ne diyor? Size indirilene uyun sakın velilerin ardına düşmeyin. Ama bize arkadaşımız ne söylemişti hatırlayalım? (ictihad yapacak kadar ilme sahip olmak gerekir.) Demek ki kur’anın muhkem ayetlerini anlayabilmemiz için âlim olmamız gerektiği söyleniyor. Fakat Yaratan sana indirdiğime uy diyerek bizi dikkatle kur’ana özellikle yönlendiriyor, madem anlaşılması zor neden yapıyor rahman acaba bunu. Bakın Rabbin sözleri ile bizlere söylenen uyuyor mu? Madem anlayamayız demek ki kur’anı anlayan bir âlim velinin peşi sıra giderek onun yönlendirmesi ile yaşamamız söyleniyorsa din, neden açıkca Rabbim bizleri uyarıp VELİLERİN ARDINA DÜŞMEYİN diyor. Bu ayetleri hiç mi görmüyoruz da, bize söylenen ayetlerin tam tersi fikirlere inanıyoruz düşünen yok mu? Bakın Allah kur’an için neler söylüyor, acaba anlaşılması zor, açıklanmayan detaylı olmayan, özet bilgilerden oluşan bir kitaptan mı bahsediyor?

YAZI DEVAM EDİYOR

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi HALUK GÜMÜŞTABAK 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
İbretlik bir kıssadan hisse. Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler kamer34 6 2415 21 Nisan 2011 20:45
Kendi ellerimizle cehennemin kapısını açmayalım. Makale ve Köşe Yazıları HakikaT 10 4664 12 Nisan 2011 11:36
Allah Kur'an ayetlerini elçisine, RÜYASINDA vah... Makale ve Köşe Yazıları yakuti 7 2480 20 Mart 2011 18:44
Bakara 85. ayetten almamız gereken önemli dersler. Makale ve Köşe Yazıları kamer34 6 2397 16 Mart 2011 11:48
Kader konusunu kur'an ışığında nasıl anlamalıyız? Makale ve Köşe Yazıları talibetün 5 1988 11 Mart 2011 20:19