Ve Aşk Kulunun Alnından Öpüverir/Ali Parlak

[ali70]

BENİ BİR SEN YANLIŞ ANLAMADIN ALLAHIM

Korkuyorum konuşmaktan Allahım
Bir gün bir kulunu incitirim diye
Kimin neyden nasıl incineceğini
Nereden bilebilirim ki...

Artık susuyorum Allahım
Şöyle bir dalayım dedim gayrıya
Bana göre değilmiş anladım
Ben sana aitim döndürme artık gayrıya...

Kime ne söylediysem,
Dilim sürçmese bile,
Hangi konuda olursa olsun,
Mutlaka beni yanlış anlamıştır...

Ama biliyorum ki...
Dilim sürçse bile...
Beni hiç bir zaman yanlış anlamadın,
Senden başkasına döndürme bir daha Allahım...




Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[ali70]

BANA BİR ADIM ATANA

Sevgilin(sav) söyledi Allahım,
Şöyle buyurmuşsun:
"Kulum bana bir karış yaklaşırsa,
Ben ona bir arşın yaklaşırım,
Bana bir arşın yaklaşırsa, ona bir kulaç yaklaşırım.
Bana yürüyerek gelirse, Ben ona koşarak gelirim.''


Ne büyük bir mutluluk bu anlatılmaz...
Ne diyebilirim ki,
Seninle doluyum ey YAR,
Damarlarımda akan kan Seni çağlar
Göğsümü süsleyen kalbim seni söyler
Hayat verdiğin nefesim sana döner.


Bu beden Seninle güzel olur,
Seninle süslenir ancak,
Sensiz geçen ömür bir zindan olur ancak.
Kendini kendinden gizleyen sevgilim...
Sev kendini garibinin kalbiyle.
Öyle sev ki... Sevgi bile kıskansın...


Bırakma yapayalnız...
Seni bulan neyi kaybetmiş?
Seni kaybeden neyi bulmuş?
İşte...
Sana döndüm yüzümü...
Bak attım adımımı...






Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[ali70]

YAZ BENİ

Seni düşünmeden geçirdiğim her bir an için,
Seninle bakmadığım her renk için,
Seninle söylemediğim her söz için,
Yarattıklarının adeti kadar,
Af diliyorum Rabbim...

Günah sorarsan dağlar gibi, dağlar bile anlatmaya kafi değil,
Amel sorarsan hiç yok, onu da veren sensin...
İbadet sorarsan, onu lütfeden de sensin...
Zikir sorarsan, nasıl kendime mal edebilirim ki, gözlerimden bakan senken...
Sen de biliyorsun ki, bana ait hiç bir şey yok... Benliğim bile benim değil...

Eğer bana ait zerre ağırlığınca sevap varsa amel defterimde,
Onu da bağışladım ihtiyaç sahiplerine...
Huzurunda çırılçıplak kaldığım tek sevgilim
Dışımı herkes bilir ama içimi sadece sen...
Sana Sende olmayan yokluk ile huzurundayım.

Ne diyeyim ki...
Dilim konuşamaz ki...
Huzurunda diller lal olurken,
Gözlerden yağmur boşalırken...
Bir hiç olarak geldim huzuruna, kulunum kapında...

Günahsız olmak istesem meleklerin var,
Mükemmel olmak istesem, nebilerin var,
Alim olmak istesem, veli kulların var,
Seni çok seveyim desem aşık kulların var,
Ben huzurunda hiçliği tercih ettim Allahım...

Sen Kahharlığın ile Azameti bürünmüşken,
Senin gazabından korkmamak mümkün mü?
Cennetine koyduktan sonra bir kere de olsa,
Bana öfkeyle bakacağını bilsem,
Cennet bile bana cehennem olur...

Senin için ölürüm bilirsin,
Ama senin için yaşamaya çalışıyorum sen istedin diye,
Sen kalemsin Aşkım, yaz beni dilediğince...
Eyvallahım da Sensin,
Sevgim de...

Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[ali70]

UTANIYORUM

Yılların günahı birikmiş üzerime, kokuyorum.
Dünyayı kirlettiğim için kendimden iğrenir oldum.
Senin kaç sevgilinin kalbini kırdım onu bile bilmiyorum.
Söylesene diyorsun: ''Adım mı ağır geldi dudaklarına,
Yoksa nefesin mi yetmedi bir soluğu benle paylaşmaya.''

Böyle söyleyip, yüreğimi dağlama sevgilim.
Beceremiyorum hiç bir şeyi biliyorum.
Ama yine de Sensiz yapamıyorum.
Bana yürüyerek gelene koşarak gelirim diyorsun ya,
Hah işte ondan... Duydum... Kapına geldim...

Viranelerden geldim...
Çöktüm kapına...
Boynum bükük...
Senin beni çağırmana ihtiyacım var Allahım...
Senden gelecek bir hayra o kadar çok ihtiyacım var ki.

Utanıyorum Allahım... Yüzüm yok...
Ama... Gidecek yerim de yok...
Senin çok güzel kulların var,
Ama benim Senden başka kimsem yok...
Sen benim her şeyimsin...
Seni yanımdayken bile özlüyorum.

Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Ali Parlak]

Rahmân ve Rahîm Allah'ın adıyla.

1. Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?

2. Yükünü senden alıp atmadık mı?

3. O senin belini büken yükü .

4. Senin şânını ve ününü yüceltmedik mi?

5. Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.

6. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.

7. Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul,

8. Yalnız Rabbine yönel.



---------------------------

Biz senin göğsünü açıp genişletmedik mi?

İnşirah...
Göğsün açılması.
Ferahlık, huzur.
Kalb gözünün açılması.
İnşirah isteyenler bu sureyi çok okusun. En azından günde 70 defa...

Yükünü senden alıp atmadık mı?

O senin belini büken yükü .

İnşirah ile insanın sırtındaki tüm yük üzerinden atılır.

Dünyaya ait her ne varsa yüktür insana.
İnsan bu yüklerini üzerinden atmakla mükelleftir...

Ha atamadı mı?
İnsanın yükü başına gelen güçlüklerle atılır.
Bu güçlüklere zorluk ya da belalar diyebilirsin.
Ama ne dersen de,
Günah yüklerini senin yerine atarlar.
Onun için bu güçlüklere hiç üzülme.
Çünkü, inşirahı yaşıyorsun demektir.
Yani;

O zamaaaaaan:

Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır.

Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık daha vardır.

Başına gelen zorluklara üzülme.
Çünkü üzerinden senin atamadığın yükü Rabbin atıyor demektir.
Bil ki karşılaştığın zorluğun arkasından ferahlayacaksın.

Dayanamıyor musun?

Kafanı dağıtman lazım. Nasıl mı?

Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul

Bırak dünyaya ait ne varsa.

Yalnız Rabbine yönel.
Çünkü gerçek kurtuluş Rabbinin yanındadır.





Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Ali Parlak]

AŞK NEDİR?

Bazı insanlar Allah aşkından bahsedince yanlış anlıyorlar. Allah aşkını, insanın insana aşık olması gibi bir aşk zannediyorlar. İnsanın Allah'a aşık olmasını, insanlar arasındaki romantizim gibi algılıyorlar. Bu tamamen bilmedikleri konuda hüküm vermeye çalışmaktır.

Bilinmesi gereken bir konu; İnsanların Allah'a aşık olması gibi bir şey şirktir. Çünkü böyle bir durum ikilik gerektirir. Ortada iki şey varsa, biri diğerine ortaktır. Ortaklığın olduğu yerde ise şirk vardır.

İlahi aşkı anlamadan yorum getirmeye çalışanlar şöyle bir hataya düşüyorlar. Sanki Allah dışarıda bizden ayrı bir yerde karşımızda duruyor da, biz ona aşıkmışız gibi düşünüyorlar. Diyorlar ki; ''Allah'a aşık olduğunuzu iddia ederek Allah'ı mı kendi seviyenize indiriyorsunuz, yoksa kendinizi mi Allah'ın seviyesine çıkarıyorsunuz?'' İşte bu gibi sorular da sorulabiliyor.
Allahu Teala bizden ötede bir yerde ve biz ona aşıkız. Haşa Allah korusun... Böyle bir düşünceden Allah'a sığınırım... Çünkü bu düpedüz şirktir... Şirkten Allah'a sığınırız... Aşk nedir? Aşk Allahtır. Allah var ve de başka hiç bir şey yoktur. Yok olanlar La'da, Allah ise İlla'dadır. Aşkın özü ise La ilahe İllallahtır. Allah vardır ve başkada hiç bir şey yoktur. İşte bu aşktır.

Allah ve kul ilişkisinde aşkın yeri nedir?
Aşkın ne olduğu bilinirse bu sorunun cevabı daha netlik kazanır. Allah ile kul arasında, kullar arasında görülen aşk, meşk ilişkisine benzer bir şey yoktur. Olamaz da zaten. Çünkü böyle bir aşkın olması için ikinci bir ilah lazım. Halbuki Allah'tan başka ilah yoktur. Aşk, asla ortaklık kabul etmez. Aşk zuhura çıktı mı kul da yok olur, alem de... Tıpkı güneş çıktığında yıldızların yok olması gibi...
Kulun aşktan bahsetmesi tamamen mecazidir ve Aşk, Allah'ın varlığı karşısında, kulun kendi hiçliğinin farkına varmasıdır. Allah'tan bahsedildiği anda benlik öyle bir sevgiyle dolar ki, işte o andan itibaren ben denen benlikten eser kalmaz. İkilik yok olur. İlla Allah vardır o anda... An bu andır zaten. Ama işte burdan sonrası sırdır. İlla Aşk, tecelli ettiği anda kendi Tekliğinde yalnızdır. O'ndan başkası yoktur ki aşktan bahsetsin. Sadece Allahın kendisi söyler, kendisi işitir... O'ndan başkası yoktur. İşte bu anı yaşayan kul, aşktan bahsettiğinde, anlarız ki, ikilik yok olmuştur. O kendi miracında yok olmuş, teklikte tekliği yine teklik ile seyrediyor demektir. Hatta O'nunla bile değildir. Sadece O, ondan kendini seyran ediyor demektir.

Kuran'da Rabbimiz bizden böyle birşey mi bekliyor diye bir soru sorulabilir.
Evet Rabbimiz bizden böyle bir şey bekliyor. Allah bizden La ilahe İllallah dememizi istiyor. Söylemek yetmez, yaşamamızı istiyor. Çünkü;
Bu sözü dilden söylemek islamdır.
Bu sözü kalpten söylemek imandır.
Ama bu sözü söyledikten sonra tüm hücrelerinle yaşamak aşktır.

Aşk konusunda Allah'tan size gelmiş bir delil mi var? diye soruyorlar. Evet var. Kur'an'ı Kerim...
Bakara 165- '' İnsanlar arasında Allah'ı bırakıp da O'na ortak koşanlar vardır. Onları Allah'ı severcesine severler. Mü'minlerin Allah'a olan sevgisi daha güçlü bir sevgidir.''
Güçlü bir sevgi ile Allah'ı sevmek. Allah aşkından kaçanlar işte bu ayetten kaçıyorlar...

Bakara 163- ''Sizin ilahınız tek bir ilahtır; O'ndan başka ilah yoktur; O, Rahman'dır, Rahim'dir (bağışlayan ve esirgeyendir.''
İşte bu tekliği yaşamaktır aşk...

Allah dedi ki: "İki ilah edinmeyin: O, ancak tek bir ilahtır. Öyleyse benden, yalnızca benden korkun." (16/51)
Tek... Başka yok... Yani uzun sözün kısası: AŞK = TEVHİT

Allah aşkını anlamayanların yanıldıkları nokta, bizim Allah'a aşkımızdan bahsederken kullandığımız cümleleri, sanki bir kula olan aşkımız gibi, Allah'a aşık olduğumuzu sanmalarından ve yanlış algılamalarından kaynaklanıyor.

Yoksa bizim bahsettiğimiz Aşk, Tevhittir...

Tevhidi tüm hücrelerimizle yaşamaya çalışıyoruz hepsi bu...

Yoksa kulun Allah'a olan aşkı gibi bir densizlikten Allah'a sığınırım. Bu düpedüz ikiliktir, şirktir...

Bir yerlerde Aşk'tan bahsedildiğini duyarsanız bir daha, hemen hüküm vermeyin... Anlayın ki Tevhitten bahsediyorlardır...

Aşk nedir? Tevhiddir...
Tevhit nedir? La ilahe illallah' tır...



Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[ali70]

Mest-u hayranım


Mestu hayranım,
Zar-u giryanım,
Her dem lisanım,
Hu demek ister.

Gözümden yaşlar,
Akmaya başlar,
Cümle kurt, kuşlar,
Hu demek ister.

İrfan isteyen,
İhsan isteyen,
Canan isteyen,
Hu demek ister.

Gece ol kaim
Gündüzün saim
Ehl-i Hak daim
Hu demek ister

Terk et sivayı
Olma mürai
Seven Hudayı
Hu demek ister

Hu İsm-i Azam,
Hu, hu der bu can,
Aşıklar her an,
Hu demek ister.

Bendimi tut gel,
Bir şeyhe el ver,
Ölmezden evvel,
Hu demek ister

Gayriyi koyan
Kalbini yuyan
Aşkını diyen
Hu demek ister


Kuddusi

[Ali Parlak]

RABBİM

Ey gönlümün gülü,
Desen ki,
''Gönlüme girmene lafım yok,
Ama malumdur ki
Karga gül bahçesinde gezmekle bülbül olmaz,
Bilesin sende...''

Ne desem ki? Haklısın...
Ben bir karga bile olamadım ki...

Sen beni bilirsin ey sevgilim...
Ben beni bilmez miyim...

Sevecek yüz yok ki bende...
Seni sevmeyi beceremiyorum ki...

Senin için ölürüm bilirsin,
Ama Senin için yaşamaya çalışıyorum...

Yaşamayı bile beceremiyorum,
Bir damla su yapsan beni,
Gider rakıya damlarım...

Yasaklarından uzaklaşamıyorum,
Sana doğru her adım attığımda,
Yüz üstü kapaklanıyorum...
Her defasında düşmeyi nasıl beceriyorum anlamıyorum.
Bak yine yerle yeksan oldum,
Tut elimden kaldır beni...

Sev beni ne olur...
Sev ki ihsanına nail olayım...

Bilirim bir yere giderken eli boş gidilmez,
Ben de elim boş gelmedim...
Ey sevgilim...
Sana hediye bula bula dağlar kadar suç buldum getirdim.

Belim iki büklüm...
Çok ağır geliyor bu suçlar Rabbim...
Duydum ki senin Af denizin uçsuz bucaksızmış,
Afüvv ismine güvenerek sana geldim...



Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Ali Parlak]

SECDE

Allah ile geçen tek bir anın değeri,
Boşa geçen bütün sonsuz anlara değişilmez.
İşte bak yine secdedesin...
Senin alnını secdeye koyup öpen bir Rabbin var,
Ve O'nunlasın...
Tekrar... Ve tekrar...
Ayrılmak istemiyor insan.
Garip değil mi?
Sadece o an da beynine daha çok kan gidiyor.
Kulluğunu gösteriyorsun...
Ne güzel bir makam... Kulluk... Secde...
Ya Resulullah diyor birisi,
Dua et bana da sana cennette komşu olayım,
O mübarek ağızdan dökülen cümle:
''Sen de çok secde ederek bana yardımcı ol.''
Secde de sen sen olmaktan çıkıyorsun biliyor musun?
Kafa mim, kollar ha, kasıklar mim, ayaklar dal...
Muhammed(sav) yazıyor biliyor musun?
Secdeyi yapınca sen sen değil sevgilin oluyorsun.
Ve Yüce Mevla da, sen olan habibinin alnından öpüveriyor.
Alnındaki öpücüğü hissedebiliyor musun?
Sana secdeyi nasip edene şükrediyor musun?
Elhamdülillah...


Ali Parlak
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[ali70]

EŞEKTEN ALINACAK DERS

Bir gün, bir çiftçinin eşeği kuyuya düşer. Adam ne yapacağını düşünürken, hayvan saatlerce anırır.

En sonunda çiftçi, hayvanın yaşlı olduğunu ve kuyunun da zaten kapanması gerektiğini düşünür ve eşeği çıkartmaya değmeyeceğine karar verir.

Bütün komşularını yardıma çağırır. Her biri birer kürek alarak kuyuya toprak atmaya başlarlar. Amaçları, hem eşeği kuyuya gömmek, hem de kuyuyu kapatmaktır.

Eşek ne olduğunu fark edince, önce daha beter bağırmaya başlar. Sonra, herkesin şaşkınlığına sesini keser.

Birkaç kürek toprak daha atılır... Sonra kuyuya bakılır. Çünkü eşekten hiç ses çıkmamaktadır.

Millet gözlerine inanamaz.

Eşek sırtına düşen her kürek toprakla müthiş bir şey yapmakta, toprağı aşağıya silkeleyerek yukarı çıkmasına basamak hazırlamaktadır.

Bir süre sonra komşular toprak atmaya devam edince, herkesin şaşkınlığı altında eşek kuyunun kenarından dışarı bir adım atıp, koşarak uzaklaşır!

Kıssadan Hisse:

Bu dünyada yaşadığımız müddetçe hayat üzerimize hep toprak atacaktır. Her türlü pislik üzerimize atıldıkça bağırmayı kesmemiz gerekiyor. Çünkü kuyudan çıkmanın sırrı, bu pisliği silkeleyip üzerimizden atarak, bir adım yükselmektir.

Sıkıntılarımızın her biri bir adımdır.

En derin kuyulardan bile yılmayarak, usanmayarak çıkabiliriz. Silkelenin ve biraz daha yukarı çıkın.

Mutluluğun 5 basit kuralını unutmayınız:
1. Kalbinizi nefretten arındırın - Affedin.
2. Düşüncelerinizi endişelerinizden arındırın - Çoğu zaten hiç gerçekleşmez.
3. Basit yaşayın ve elinizdekilerin kıymetini bilin.
4. Daha çok verin.
5. Daha az bekleyin.


alıntı