Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > Allah(c.c)

Konu Kimliği: Konu Sahibi YaŞuHa,Açılış Tarihi:  07Haziran 2011 (19:29), Konuya Son Cevap : 27 Ocak 2023 (18:55). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 07Haziran 2011, 19:29   Mesaj No:1
Medineweb Emekdarı
YaŞuHa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:YaŞuHa isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13867
Üyelik T.: 24 Mayıs 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:
Yaş:31
Mesaj: 1.005
Konular: 399
Beğenildi:29
Beğendi:5
Takdirleri:53
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Allah'tan başkasının kanunlarına başvurmak

Allah'tan başkasının kanunlarına başvurmak

Allah'tan başkasının kanunlarına başvurmak
ALLAH'TAN BAŞKASININ KANUNLARINA BAŞVURMAK
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيم
Allah-u teala şöyle buyuruyor:
"Hüküm vermek yalnız Allah'a aittir. Kendisinden başkasına değil, sadece O'na ibadet etmenizi emretti. Dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler."(Yusuf: 40)
Bu ayeti kerime gösteriyor ki ister bir şahsın, isterse bir zümrenin olsun, Allah'tan başkasının hükmünü kabul eden kimse kimin hükmünü kabul ediyorsa ona ibadet ediyor demektir.
Allah-u teala şöyle buyuruyor:Ey Muhammed! Sana ve senden öncekilere indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâguta muhakeme olmak istiyorlar. Oysa onu reddetmekle emrolunmuşlardı. Şeytan onları derin bir sapıklığa saptırmak ister." (Nisa: 60)
Bu ayeti kerime ile Allah-u teala, insanlara apaçık bildirdiği kendi kanunlarından başka adı ve zamanı ne olursa olsun tüm diğer beşeri kanunlara muhakeme olmayı kabul edenlerin şirke girdiklerini beyan ediyor ve böylelerini hayretle karşılıyor. Çünkü bu tür kimseler hem iman ettiklerini iddia ediyorlar hem de Allah'ın kanunlarından başka kanunlara muhakeme olmak istiyorlar!... Ki, bu davranışları onların imanlarında yalancı olduklarını ve iman iddialarının sadece ağızlarında geveledikleri boş laflardan ibaret olduğunu, yüzlerine vururcasına apaçık gösteriyor. Çünkü, Kur'an-ı Kerim'de beyan edilen Allah'ın mükemmel kanunlarının dışında herhangi bir kanun veya ilkeye muhakeme olmak veya gerçek zorlama olmaksızın -kalbi imanı tasdik etse bile- bunu istemek, ayette bahsedildiği gibi tâguta muhakeme olmak demektir.
İmam Şa'bi, bu ayetin nuzül sebebi hakkında şöyle diyor: Bir münafık ile bir yahudi kendi aralarında anlaşmazlığa düştüler. Yahudi, müslüman görünen münafığa Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in rüşvet kabul etmeyeceğini bildiğinden dolayı, Rasulullah'a muhakeme olmayı teklif etti. Münafık ise, yahudilerin rüşvet aldığını düşünerek yahudilere muhakeme olmak istedi. Nihayet Cüheynelilerden bir kahine muhakeme olmaya karar verdiler.
Bunun üzerine Allah-u teala:
"Sana ve senden öncekilere indirilenlere inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun?" (Nisa: 60) ayetini indirdi."
Bu ayetin nüzul sebebi hakkında başka bir rivayet ise şöyledir:Birbirinden davacı iki kişiden birisi:
"Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in huzurunda muhakeme olalım" dedi. Öbürü ise:
"Yahudi Ka'b b. el-Eşref'in huzurunda muhakeme olalım" dedi.
Sonra Ömer radiyallahu anh'e muhakeme olmaya gittiler ve ona meseleyi anlattılar. Ömer radiyallahu anh Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in huzurunda muhakeme olmayı istemeyene:
"Doğru mu?" diye sordu. Adam: "Evet" deyince Ömer radiyallahu anh boynunu vurarak adamı öldürdü. Bu olay üzerine Allah-u teala (Nisa: 60) ayeti kerimesini indirdi."
Allah-u teala şöyle buyuruyor:
"Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet. Onların heva ve heveslerine uyma. Allah'ın sana indirdiğinin bir kısmından seni saptırmalarından sakın. Eğer Allah'ın hükmünden yüzçevirirlerse bil ki Allah bir kısım haramları sebebiyle onları musibete uğratmak istiyor. Muhakkak ki insanların birçoğu fasıktırlar. Cahiliyenin hükmünü mü istiyorlar. Yakinen (seksiz, şüphesiz) inanan bir millet için Allah'tan daha iyi hüküm veren kim vardır." (Maide: 49-50)
Müfessir İbn-i Kesir bu ayeti kerimeyi şöyle açıklıyor:
"Bütün hayırları kapsayan, bütün kötülükleri yasaklayan, uydurma heves ve arzulara meyilden alıkoyan, Allah'ın hükmünün dışına çıkanları Allah-u teala reddediyor.
Kulların kendi elleriyle koydukları ve Allah'ın şeriatine dayanmayan bütün kanunların boş ve geçersiz olduğunu bildiriyor.
Mesela tatarların Cengiz Han diye bilinen krallarından alınma krallık buyrukları vardır ki bununla hüküm verirler. Nitekim bu yasayı onlara kral koymuştur. Ve bu kanunların ismi Ye'saktır. Bu kanunlar, yahudilik, hristiyanlık ve İslam dininden alıntılar yapılarak, bir de buna kralın fikirleri katılarak hazırlanmıştır. Ondan sonra gelenler bunu izlenen bir hüküm haline getirmiştir ki onlar Allah'ın kitabından ve Rasulullah'ın sünnetinden önce bu hükümlere uyarlar. Böyle davrananlar kafirdirler. Küçük büyük bütün meselelerde Allah ve rasulünün hükmüne dönünceye kadar onlarla savaşılır." (İbn-i Kesir Tefsiri)
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi YaŞuHa 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Aile Edep demekti Şiirler ve Şairler YaŞuHa 2 2126 04 Mayıs 2014 21:47
Kardeşimize dua lütfen Dua Bölümü MusabBinumeyr 4 2380 04 Aralık 2013 19:38
Kilonuz mu var? sorun degil artık/Medineweb Diyet/Spor gün ışığı 4 2673 27 Kasım 2013 21:45
Üzüm çekirdeği mucizesi Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp YaŞuHa 2 2324 27 Kasım 2013 21:34
Peki Anne senin yüregini kim sogutacak? Makale ve Köşe Yazıları Mihrinaz 7 3119 26 Kasım 2013 20:23

Alt 27 Ocak 2023, 18:55   Mesaj No:2
Medineweb Baş Editörü
Mihrinaz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: Mihrinaz isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 14593
Üyelik T.: 15 Kasım 2011
Arkadaşları:68
Cinsiyet:Anne
Memleket:MEDİNEWEB
Yaş:43
Mesaj: 12.364
Konular: 1263
Beğenildi:11775
Beğendi:8956
Takdirleri:26191
Takdir Et:
Standart

Allah kendisinden bağımsız olarak eşyaya tesir etme gücünü başkasına da verebilir mi; bu tevhid inancına ters olmayabilir mi diye cehaletle düşünen kafir olur mu?

Cevap
Değerli kardeşimiz,

- Allah, kendisinden bağımsız olarak eşyaya tesir etme gücünü başkasına vermez. Bu tevhid anlayışına terstir.

- Sebepler belli hikmetler için vardır; fakat gerçek tesirleri yoktur. Ancak, yaratma noktaları hariç sebeplerin görünürde var olan etkileri -Allah’ın izniyle- söz konusudur. Örneğin, bir ekmeği elde etmek için buğday tohumunu toprağa ekmek, toprağı sulamak, kendisine gereken hava ve ışık almasını sağlamak...

Bu sebeplere riayet etmeyen ekmek bulamaz... Ancak “Bu esbabın tesiri ile bu ekmek elime geçti.” diyorsa, şirke girer, tevhidi bulmaz...

- Bu konuda mealini özetle vereceğimiz hadisin ifadesi çok açıktır:

Hudeybiye'de yağmurun yağdığı bir gecenin sabahında, Hz. Peygamber (asm) Allah’ın şöyle buyurduğunu söyledi:

“Kullarımdan bazıları mümin olarak, bazıları da kafir olarak sabahladı. Her kim, 'Allah’ın fazlı ve rahmetiyle üzerimize yağmur indirildi.' demişse, bana iman etmiş yıldızların tesirini inkar etmiştir. Her kim de 'Falanca ve falanca yıldız sayesinde üzerimize yağmur indirildi.' derse o da yıldıza iman etmiş beni ise inkar etmiştir.” (Buhari, Ezan 156, Istiska 28, Megazi 35, Tevhid 35; Muslim, Iman 125)

Bediüzzaman Hazretleri de sebepler dairesi ile tevhid dairesinin her birine -kendi makamlarında- riayet etmek gerektiğini şu sözlerle ifade etmiştir:

“Buna binaen, bu (sebepler ve tevhid) dairelerin her birisi için ayrı ayrı makamlar, ayrı ayrı hükümler vardır. Ve her makamın iktiza ettiği hükme göre hareket lâzımdır. Aksi takdirde, daire-i esbabda iken tabiatıyla, vehmiyle, hayaliyle daire-i itikada bakan Mütezile olur ki, tesiri esbaba verir. Ve keza, daire-i itikadda iken, ruhuyla, imaniyle daire-i esbaba bakan da esbaba kıymet vermeyerek Cebriye mezhebi gibi tembelcesine bir tevekkülle nizâm-i âleme muhalefet eder.” (bk. İşarat’ül-İ’caz, s. 41-42)

Demek ki, insan içinde bulunduğu dünya hayatı bakımından lazım olan sebeplere yapışması; itikad olarak da her şeyi Allah’tan bilmesi gerekir.

Sebepler dairesi, birçok hikmetbinaen, Allah tarafından ortaya konulmuş bir nizam örgüsüdür. Allah’ın kâinatta cari olan kanunlarla düzenlenmiş bu nizama riayet etmek şarttır.

Bununla beraber, sebepler dairesinde olan insanların bakış açısı kendi tabiatları, hayalleri ve vehimleri ile şekillenir. Bu ortamda düşündüğü zaman, elmayı ağaçtan, yumurtayı tavuktan, rızkı topraktan bekler. Çünkü, bakış açısına, hayaline, vehmine çarpan bunlardır. Bu takdirde, Mutezile gibi tesiri esbaba vermiş olur.

Şayet tevhid makamında ise, kişinin bakış açısı, ruhuyla ve imanıyla şekillenecektir. Bu takdirde, esbabı bütün bütün yok farz ederek cebriye gibi düşünür.

Bu iki düşünce de yanlıştır.

Doğrusu, sebepler dairesinde sebeplerin gerekli olduğuna inanmakla beraber, tevhid inancının gereği olarak hakiki tesirin yalnız Allah’a ait olduğunu düşünmek gerekir.

Demek ki, “La ilahe illallah” hakikatinin gereği olarak, en ufak bir işte bile sebeplerin tesiri yoktur. “İnsanlar için ancak emeklerinin karşılığı vardır.” (Necm, 53/39) mealindeki ayette sebeplerin görünürdeki fonksiyonlarına işaret edilmiştir.
Sorularla İslamiyet sitesi
__________________

~~~ Bilmediklerimi Ayaklarımın Altına Alsam Başım Göğe Ererdi ✒~




Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Başkasının Kusuru Bizim Günahımızı Örter mi? Mihrinaz Makale ve Köşe Yazıları 0 05 Şubat 2024 22:34
Başkasının engelli raporuyla araba almak caiz mi ? muallime Soru Cevap Arşivi 2 01 Ağustos 2022 23:13
Kendi Hayatınıda Başkasının Hayatınıda Hazmedememiş Hanımlar(!) Mihrinaz Kişisel Gelişim ve Psikoloji 3 14 Ocak 2016 14:28
En hayırlı kadın başkasının hayalinde gezmeyendir kurt26 Videolar/Slaytlar 0 15 Kasım 2015 23:21
Başkasının ayıplarını sergileyen ve akları karalayanlar! EyMeN&TaLhA Makale ve Köşe Yazıları 3 22Haziran 2013 18:00

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.