Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > .::MEDİNEWEB DİN HİZMETLERİ ALAN BİLGİSİ SINAVLARI-(DHBT).::. > DHBT-1-Sınav Konuları > Deneme Sınavlar/Paylaşımlar

Konu Kimliği: Konu Sahibi Medineweb,Açılış Tarihi:  16 Şubat 2013 (21:55), Konuya Son Cevap : 18 Ağustos 2013 (20:10). Konuya 46 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme: Değerlendirme: Toplam 1 oy almıştır,  ortalama Değerlendirmesi 5,00 puandır.
Alt 18 Şubat 2013, 09:37   Mesaj No:21
Medineweb Üyesi
ayşe yüsra - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:ayşe yüsra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 21919
Üyelik T.: 23 Kasım 2012
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Mesaj: 99
Konular: 1
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TEST-1

selamun aleykum
2012 yılına ait soruları indirmeden görebileceğim bir yer var mı?
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 11:51   Mesaj No:22
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TEST-1

Alıntı:
ayşe yüsra Üyemizden Alıntı Mesajı göster
selamun aleykum
2012 yılına ait soruları indirmeden görebileceğim bir yer var mı?


aleyküm selam içeriği kopyalamaya açlıştım ama yapamadım


[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

burdan bakabilirsiniz indirmeden
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:00   Mesaj No:23
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları Tecvid -TEST-21
1: Hem ince hem kalın okunabilen harf aşağıdakilerden hangisidir?

a:Gaf: ق‎
b: Ra: ر‎‎
c:Lam: ل‎‎‎
d: Dal: ﺩ‎

2: Aşağıdaki durumlardan hangisi Izhar-ı Kameriyye olur?

a: Elif Lam ( ال )okunduğu zaman
b: Elif Lam ( ال )okunmadığı zaman
c:Elif Lam'dan ( ال )öncekii harf esre olduğu zaman
d:Elif Lam'dan( ال ) sonra lafzatullah geldiği zaman


3: Aşağıdaki duraklardan hangisinde mutlaka durmamız gerekir?

a:Lam Elif (Vakfı La) ال
b:Tı (Vakfı Mutlak)ط‎‎
c:Cim(Vakfı Caiz)ج
d:Min (Vakfı Lazım)م

4: Aşağıdakilerden hangisi Meddi Lazım çeşitlerinden değildir?

a:Kelime-i Muhaffefe
b:Harfi Musakkale
c:Kelime-i Musakkale
d:Tul-Tavassut-Kasr

5: Meddi arız ne demektir?

a:Med harfi ile Hemze aynı kelimede gelmesidir
b:Med harflerinden sonra sebebi med olarak sükûnu lâzım gelmesidir.
c:Uzatma harflerinden sonra sebebi med olarak sükûnu ârızın gelmesi ile oluşan meddir.
d:Uzatma harflerinden önce sebebi med olarak sükûnu lazımın gelmesi ile oluşan meddir.


6: Aşağıda verilen durak işaretlerinden hangisi yanlıştır?

a: ( م ) Vakfı Lâzım: Geçildiğinde mana bozulabilir gerekçesiyle, durulması önemle istenen durak işaretidir.
b: ( ج ) Vakfı Câiz: Geçmek ve durmanın mümkün olduğu fakat durmanın daha evla olduğu durak.
c: ( ط ) Durma manasına gelen bir işarettir. Kesin geçilmesi gerekir
d: ( ق‎ ) Durulduğunda, uygun olan bir ayetten başlanması

7:Kur'anı Hangi kıraat ve rivayetle okuyoruz?

a:İmam Asım kıraati, Hafs Rivayeti
b:İmam Nafi kıraati, Kalun rivayeti
c:İmam Asım kıraati, Şu'be rivayeti
d:Hiçbiri


8:Verilen örnekte sırasıyla "ر‎‎" harfinin durumları aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir? (Sağdan sola doğru)

a:Kalın, İnce, Kalın
b:İnce, İnce, Kalın
c:Kalın, Kalın, İnce
d:İnce, Kalın, Kalın

9: Tecvid İlminin hüküm nedir?

a:Farzı ayn'dır.
b:farzı Kifaye'dir
c:Vacip'tir
d:Müstahap'tır


10:Asli medden fazla uzatmayı gerekli kılan sebeplere ne denir?

a:Sukün
b:Şedde
c:Sebebi med
d:Harfi med

11:Kendisinden önceki harfin sesini uzatan harfe ne denir?

a:Sakin nun
b:Sakin mim
c:Hükmür-ra
d:Med harfi

12: Meddi Tabii'nin Hükmü Nedir?

a:Farz
b:Vacip
c:Farzı ayn
d:Sünnet

13: Bir şeyi güzel yapmak,süslemek anlamındaki kelime hangisidir?

a:Tecvid
b:Sadaka
c:Hediye
d:Sünnet

14:Boğaz harfleri kaç tanedir?

a:4
b:5
c:6
d:7

15:Dil kısmından kaç harf çıkar?

a:10
b:21
c:15
d:18


CEVAPLAR:

1:Cevap: B
2:Cevap: A
3:Cevap: D
4:Cevap: D
5:Cevap: C
6:Cevap: C
7:Cevap: A
8:Cevap: C
9:Cevap: B
10:Cevap: C
11:Cevap: D
12:Cevap: B
13:Cevap: A
14:Cevap: C
15:Cevap: D
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:02   Mesaj No:24
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları Tecvid -TEST-22
1:Mahreçleri aynı sıfatları farklı olan iki harften ,sakin olan birincisinin,harekeli olan ikincisine idğam edilerek okunmasına ne denir?

a: İdğamı Mütecaniseyn
b:İdğamı Misleyn
c:İdğam
d:İdğamı Mütekaribeyn

2:Nun ve Mim dışındaki harflerin birbirine idgam edilmesine ne denir?

a:İdğam Mealğunne
b:İdğamı Şemsiyye
c:İdğamı Misleyn Mealğunne
d:İdğamı Misleyn Bilağunne

3:Sakin nun veya tenvinden sonra"ن‎‎‎‎"harfi gelirse ne olur?

a:Dudak İhvası
b:İzhar
c:İhfa
d:İdğamı Mealğunne

4:Sakin nun veya tenvinden sonra "ر‎"harfi gelirse ne olur?

a:İdğamı bilağunne
b:İdğamı Mealğunne
c:İdğamı Misleyn Mealğunne
d:İdğamı Misleyn Bilağunne

5: Harflerin kendisinden ayrılması mümkün olmayan lazımî sıfatlarında ve zatlarında yapılan hatalara ne denir?

a:Lahn'i Hafî
b:Lahn'i Celî
c:Lahn'i Şart
d:Lahn'i Mucip

6:Tenvinin mânası ne demektir?

a:Gizlemek
b:Açığa çıkarmak
c:Durmak
d:Nunlamak

7:İhfâ ne demektir?

a:Gizlemek
b:Açığa çıkarmak
c:Durmak
d:Nunlamak

8: Allah diridir, yaratıcıdır, âdildir, zengindir ve hidayet vericidir. Bu beyt hangi tecvid harfinin kaidesine aittir?

a:Meddi tabiî
b:Meddi Munfasıl
c:İzhar
d:Lahn'i Mucip

9:Birinci harfin zat ve sıfat olarak tamamen ikinci harfe dönüşmesine ne denir?

a:Lahn
b:Gunne
c:Tam idğam
d:Yarım idğam

10:Kasr ne demektir?

a:Uzatmak
b:Kısaltmak
c:Gunnelemek
d:Okumadan geçmek

11:Hemze Kaç gruba ayrılır?

a:Üç
b:Bir
c:Dört
d:İki

12:Med harfleri kaç tanedir?

a:Üç
b:İki
c:Altı
d:Bir

13:Aşağıdaki beyt hangi tecvid kelimelerinin kaidesini ifade eder?

Medh ve senaya muktedir olan kimse, sen kiram ve ihsanı yüksek olanların sehâvetini, muktedir olduğun derece vasfeyle. Ve zalîm olan kimseye itibar etme. Takvayı ziyade et. Ölünceye kadar ilmi ve ilâhî rızatı istemeye devam eyle....

a:Kalkale
b:İdğamı Mütecaniseyn
c:İdğamı Mütekaribeyn
d:İhfâ

14:Harflerin arızî sıfatlarında yapılan hatalara nedenir?

a:Lahn'i Hafî
b:Lahn'i Celî
c:Lahn'i Şart
d:Lahn'i Mucip

15:Mahreçleri veya sıfatları birbirine yakın olan iki harften,sakin olan birincisinin,harekeli olan ikincisine katılarak okunmasına ne denir?

a:İdğamı Mütekaribeyn
b:İdğamı Mütecaniseyn
c:İdğam
d:Hiçbiri

CEVAPLAR:

1:Cevap A
2:Cevap D
3:Cevap D
4:Cevap A
5:Cevap B
6:Cevap D
7:Cevap A
8:Cevap C
9:Cevap C
10:Cevap B
11:Cevap D
12:Cevap A
13:Cevap D
14:CevapA
15:Cevap A

Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:05   Mesaj No:25
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları Tecvid " TEST-23
1: Cezm'li ب (be) harfinden sonra harekeli م (mim) harfi gelirse ne olur?

a:İdğamı Meal gunne
b:İzhar
c:İdğamı Mütecaniseyn
d:İdğamı Mütegaribeyn

2: هـ‎‎ (He) Harfinin harekesi esre, he den önceki harfin harekeside üstün veya ötre olursa هـ‎‎ (he) harfi nasıl okunur?

a:Uzatılmadan okunur
b:Uzatılarak okunur
c:Her iki şekilde okunur
d:Hiç biri

3:Aşağıdaki secenekelerden hangisi İşmam'ın tarifi arasına girer?

a:İki kelime arasında az bir süre nefes almadan durarak okumak
b:Son harfin harekesini belli edecek şekilde okumak
c:Harekesi ötre olan harfin ötresini belli etmek için dudağı öne doğrıu büzerek okumak
d: Harekesi esre olan harfin ötresini belli etmek için dudağı öne doğru büzerek okumak

4: Ârizi sükun nedir?

a:Durulduğunda ve geçildiğinde var olan sükundur
b:Durulduğunda ortaya çıkan geçildiğinde kaybolan sükundur
c:Durulduğunda ve geçildiğinde okunmayan sükundur
d:Hiçbiri

5:Cezmli ل (lam)dan sonra harekeli ر (ra) harfi gelirse ne olur?

a:İdğamı Meal gunne
b:İdğamı Bila gunne
c:İdğamı Şemsiyye
d:İdğamı Mütegaribeyn

6: Kur'an-ı Kerimde İmâle okunuşu Hangi sürede geçmektedir?

a:Hûd
b:Nuh
c:Lut
d:Ankebut

7:Muâneka Vakfı ne demektir?

a:Nefes yetmezse durulabilir
b:Mutlak durulması gereken yerdir
c:Durulabilir veya geçilebilir
d:Birinde durulursa diğerinde geçilmesi gereken vakıftır

8:Meddi Lin'in sükunu aşağıdakilerden hangisidir?

a:Sükunu Caiz
b:Sükunu Lâzım
c:Sükunu Ârız
d:Sükunu Vacip

9:Kat'ı hemze ile Vasıl hemzesi arasındaki fark nedir?

a:Her ikiside mutlaka okunması gerekir
b:Vasıl hemzesi mutlaka okunur Kat'ı hemzesi ise okunmaz
c:Her ikiside okunmaz
d:Kat'ı hemzesi mutlaka okunur, Vasıl hemzesi ise okunmaz

10:Kendisinden önceki durak işaretine uyan vakıf işareti hangisidir?

a:Cim ج
b:Sâd ص
c: Kef ك
d: Ze ز

11: Aşağıdaki seçeneklerden hangisinde sekte olan süreler doğru olarak verilmiştir?

a: Yasin, Mutaffifin, Secde, Fussilet
b: Fussilet, kıyame,Yasin, Mücadele
c: Ankebut, Fussilet, Kehf, Ahzap
d:Yasin, Kıyame, Mutaffifin, Kehf

12: Harekeler kaç tanedir ve nelerdir?
a:5, Üstün, Esre, Ötre, Cezim, Şedde
b:4, Üstün, Esre, Ötre, Cezim
c:3, Üstün, Esre, Ötre
d:6, Üstün, Esre, Ötre, Cezim, Şedde,Tenvin



13:Kur'an-ı Kerimde Teshil ile okuyuş Hangi sürede geçmektedir?

a:Nûh
b:Lût
c:Yusuf
d:Fussilet

14:Lâzımî sükun hükmü nedir?

a:Farz
b:Sünnet
c:Vacip
d:Caiz


15:هـ ‎‎ (He) Harfinin harekesi ötre, هـ‎‎ (he)'den önceki harfin harekeside üstün veya ötre olursa هـ‎‎ (he) harfi nasıl okunur?

a:Uzaltılmadan okunur
b:Uzatılarak okunur
c:Her iki şekilde okunur
d:Hiç biri



CEVAPLAR:

1:Cevap:C
2:Cevap:A
3:Cevap:C
4:Cevap:B
5:Cevap:D
6:Cevap:A
7:Cevap:D
8:Cevap:C
9:Cevap:D
10:Cevap:C
11:Cevap:D
12:Cevap:C
13:Cevap:D
14:Cevap:C
15:Cevap:B
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:09   Mesaj No:26
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları KARMA -TEST-24
1: Hac kimlere farzdır?

1:Cevap: Sağlık ve servet yönünden haccetme imkânına sahip, hür, akıllı ve bulûğ çağına erişmiş Müslümanlara farzdır. Bu şartları taşıyan kişinin, imkân elde edince, geciktirmeden bu farzı yerine getirmesi gerekir. Hayatında bir defa hac yapmış olan Müslüman’ın bir daha haccetmesi gerekmez; ancak nafile olarak hac yapabilir.

2:Eda şekli bakımından kaç çeşit hac vardır?

2:Cevap:Aynı hac mevsiminde, umresiz veya umre ile birlikte yapılması bakımından hac, ifrad, temet tu' ve kıran olmak üzere üç şekilde eda edilir.

3:Ifrad haccı nasıl yapılır?

3: Cevap: Ifrad haccı, aynı yılın hac mevsimi içinde umre yapılmaksızın, eda edilen hacdır. Ifrad haccı yapmak isteyen kişi, hac mevsimi içinde Mekke’de bulunan bir kişi ise, bulunduğu yerde; dışarıdan gelenler ise mikat mahallinde hac için ihrama girer. Arafat ve Müzdelife vakfelerini yapıp, bayram günü Akabe cemresine taş attıktan sonra tıra ş olarak ihramdan çıkabilir. Ifrad haccı yapan kimsenin kurban kesmesi gerekmez. Daha sonra, ziyaret tavafını ve hacla ilgili diğer görevleri de yerine getirir.

4:Temettû' haccı nasıl yapılır?

4:Cevap:Temettu’ haccı, aynı yılın hac mevsiminde önce umre yapıp ihramdan çıktıktan sonra yeniden hac için ihrama girilerek yapılan hacdır. Temettu’ haccı yapmak isteyen kişi, mikat sınırında veya daha önce umreye niyet ederek ihrama girer, umre yaptıktan sonra ihramdan çıkar. Daha sonra zamanı gelince hac için ihrama girer. Haccını eda ettikten sonra ihramdan çıkar. Temettû' haccı yapanların şükür kurbanı kesmesi vaciptir.

5:Kıran haccı nasıl yapılır?

5:Cevap:Kıran haccı, aynı yılın hac mevsiminde umre ve haccın ikisine birden niyet edilip ihrama girilerek yapılan hacdır. Kıran haccı yapmak isteyen ki şi, mikat sınırında veya daha önce umre ve haccın her ikisine birden niyet ederek ihrama girer. Umre yaptıktan sonra, ihramdan çıkmayıp, aynı ihramla haccı da eda eder, sonra ihramdan çıkar. Kıran haccı yapanlarınşükür kurbanı kesmesi vaciptir.


6: Hac yerine fakirlere sadaka verilebilir mi?

6:Cevap:Kişi kendisine farz olan hac ibadetini yerine getirmekle yükümlüdür; fakirlere sadaka vermekle bu sorumluluktan kurtulmaz. Bu itibarla hac yerine sadaka veren kişi hac ibadetini yerine getirmiş olmaz. Ancak bir defa hacca gidip farz olan haccını ifa eden ki şinin, nafile olarak hacca gitmek yerine, muhtaçlara sadaka vermesi daha uygundur.

7: Vekâlet yoluyla hac yapılabilir mi?

7:Cevap:Kendisine farz olan hac ibadetini yerine getirmeden sağlığı bu görevi yerine getiremeyecek kadar bozulan kişinin ücretini ödemek suretiyle birini yerine vekil gönderip hac yaptırması veya vasiyeti üzerine ölümünden sonra varislerinin kendisine bedel olarak hac yaptırmaları gerekir. Veda haccı esnasında Has'am kabilesinden genç bir kadın Hz. Peygamber'e (s.a.s.) gelerek: "Ya Rasulallâh! Allâh'ın hac hususundaki farz emri babama çok yaşlı iken erişti. Deve üzerinde bile duracak halde değil. Onun yerine vekâleten hac edebilir miyim?" diye sormuş, bunun üzerine Rasulullah (s.a.s.): "Evet! Vekâleten hac edebilirsin!" buyurmuştur (Buharî, Hac, 1; Müslim, Hac, 71). Üzerine hac farz olan kişinin, yerine vekil (bedel) gönderebilmesi için, bizzat haccı edâ etmekten âciz olması gerekir; aksi takdirde, kendi yerine başkasını hacca göndermesi câiz değildir.

8: Ölü adına hac yapılabilir mi?

8:Cevap: Üzerine hac farz olup da, bunu yerine getiremeden ölen kişi, vasiyet etmişse, vasiyetinin ye- rine getirilmesi gerekir. Vasiyet etmemişse, varisleri isterlerse onun adına hac yapabilirler. Nitekim hacca gitmeyi adayan, fakat edâ edeme- den ölen bir kadının kardeşi, ne yapması gerek- tiğini öğrenmek amacıyla Hz. Peygamber'e (s.a.s.) geldiğinde, Hz. Peygamber, "ölen kardeşinin borcu olsaydı öder miydin?" diye sormuş, adam da, "evet ya Rasulallâh!" deyince, Allah Resulü (s.a.s.): "O halde Allah'a karşı olan borcunu da öde! Çünkü o ödenmeye daha lâyıktır." buyurmuştur (Nesâî, c. 5, s.147).

9:Hacca gitmemiş bir kimse, başkasının yerine bedel olarak hacca gidebilir mi?

9:Cevap:Hacca bedel (vekil) gönderecek kimse, haccın nasıl yapılacağını bilen ve hac yapabilecek nitelikleri taşıyan, bulûğ çağına erişmiş, akıllı, tercihen daha önce hac yapmış Müslüman bir kimseyi hac yapmak üzere vekil tayin eder. Bununla birlikte, daha önce hac yapmamış kişi de, vekil olarak hacca gönderilebilir. Ayrıca, ölü ya da hayatta olsun başkası adına nafile hac yapılarak sevabı bunlara bağı şlanabilir. Başkası adına yapılacak nafile hac için, vekilin ehil olması ve adına haccettiği kimse için niyet edip ihrama girmesi yeterlidir.

10:Hacda kesilmesi gereken kurbanlar, harem dışında kesilebilir mi?

10: Cevap:Hac ve umre sırasında Harem’de kesilen kur- banlık hayvanlara ve Kâbe’ye ve Harem bölgesi- ne hediye olmak üzere kesilen kurbana hedy denir. Hedy kurbanları, vacip ve nafile olmak üzere ikiye ayrılır. Kıran veya Temettu’ haccı yapanların hedy kesmeleri ile ceza kurbanları, ihsar kurbanı ve harem bölgesinde kesilmesi adanan kurbanlar vaciptir. Hac veya umre yapılırken, bir yükümlülük bulunmadığı halde kesilen kurban- lar ise nafiledir. Hedy kurbanları, ister vacip, isterse nafile ol- sun, harem bölgesi içinde kesilir. Harem bölgesinde kesilmez ise, vacip olanların harem bölgesinde yeniden kesilmesi gerekir. Ancak nafile olarak kesilenlerin yeniden kesilmesi gerekmez. Hacda bulunan kişilerin, hac kurbanı (hedy) dışında, bayram münasebetiyle nafile olarak kurban kesmek istemeleri halinde, bunu vekâlet yoluyla Türkiye’de kestirmeleri daha uygun olur.

11:Kadınlar yanlarında mahremi olmaksızın hacca gidebilirler mi?

Yolculuğun her devirde kendine özgü sıkıntı ve tehlikeleri bulunmaktadır. Bu nedenle kadınların uzun yolculuklara yanlarında mahremleriyle birlikte çıkmaları uygundur.Ancak yanında refakat edecek bir mahremi bulunmayan kadın, şayet yol güvenliği varsa, tek başına yolculuk yapabilir. Hac, uzun bir yolculuğu gerektiren meşakkatli bir ibadettir. Kadının tek ba şına bu yolculuğa çıkması bazı olumsuz sonuçlar doğurabilir. Ancak, yanında mahremi olmayan kadınlar, güvenilir bir hac organizasyonuyla hacca gidebilirler.

12:Hacda iken adet gören kadınlar ne yaparlar?

12: Cevap:Adetliyken ihrama giren veya ihrama girdikten sonra adet görmeye başlayan kadınlar, tavafın dı şında haccın bütün menasikini yerine getirebilirler. Ancak tavaf edemezler. Bu durumda olan kadınlar ifrad haccına niyet ederler. Daha önce kıran veya temettu' haccına niyet edip de, Arafat'a çıkma vaktine kadar umrelerini tamamlama imkânı bulamamış iseler, haclarını ifrad haccı olarak tamamlamaya niyet ederler. Ziyaret tavafı dışında diğer görevlerini yerine getirirler ve temizlendikten sonra ziyaret tavaşarını yaparlar. Ziyaret tavafını yaptıktan sonra adet gören kadınlar, ülkelerine dönmeden önce, vacip olan veda tavafını yapacak imkân bulamazlarsa, bu tavafı terk ederler. Bundan dolayı birşey gerekmez. Adetliyken ihrama girecek ve ihrama girdikten sonra adetleri bitmeden Arafat’a çıkmak durumunda kalacak hanımlar, ihrama girerken ifrad haccına niyet etmelidirler.

13:Adeti geciktirmek için hacda ilâç kullanmanın hükmü nedir?

13:Cevap:Kadınların, bazı yan etkileri bulunduğu için adet geciktirici ilaçlar kullanmak yerine, ziyaret tavafı dı şında diğer görevlerini yerine getirip, temizlendikten sonra ziyaret tavaşarını yapmaları uygun olur. Ancak, temizleninceye kadar Mekke'de kalma imkanı bulunmayanların, bu ilâcı kullanmalarında sakınca yoktur.

14:Umre nedir, nasıl yapılır?

14:Cevap:Sözlükte ziyaret etmek anlamına gelen umre, dinî bir kavram olarak, belirli bir vakte bağlı olmaksızın usulüne göre ihrama girdikten sonra, tavaf ederek Kâbe’yi ziyaret etmek ve diğer bazı dinî görevleri yerine getirmek suretiyle yapılan ibadettir. Arafe ve Kurban Bayramı günleri dışında senenin her zamanında yapılabilen bu ibadetin ömürde bir defa yapılması sünnet-i müekkededir. Bununla birlikte daha fazla da yapılabilir. Hz. Peygamber, “Umre, kendisiyle diğer umre arasında işlenilen (küçük) günahlara kefarettir. Hacc-ı Mebrûr'un kar şılığı ise ancak cennettir.” buyurmuştur (Buharî, Umre, 1; Müslim, Hacc, 437). Umre için dışarıdan gelenlerin miket mahallerinde, Mekke’de bulunanların ise hill bölgesinde ihrama girmesi gerekir. Ihram umrenin şartlarındandır. Umre yapmak isteyen kişi, umre yapmaya niyet eder ve telbiye okuyarak ihrama girer. Bundan sonra Kâbe’yi tavaf edip Safâ ile Merve arasında sa’y ettikten sonra tıraş olarak ihramdan çıkar. Tavaf umre’nin rüknüdür; sa’y ve tıraş olmak ise umrenin vacibidir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:10   Mesaj No:27
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları KURBAN -TEST-25
1:Kurban ne demektir?

Cevap:Kurban; Allah’a yaklaşmak ve O’nun rızasına ermek niyetiyle kesilen hayvan demektir. Akıllı, hür, mukim ve dini ölçülere göre zengin sayılan mümin, kurban kesmekle hem Cenab-ı Hakka yaklaşır hem de fakirlik sebebiyle kurban kesemeyenlere yardım etmek suretiyle onlarla arasında bir sevgi bağı kurar.

2:Kurban kesmek yerine sadaka vermekle, bu ibadet yerine getirilmiş olur mu?

Mezheplerin çoğuna göre kurban kesmenin hükmü sünnettir. Hanefi fıkhında tercih edilen görüş ise, vacip olduğudur. Ancak bir ibadetin farz olmayışı, onu ibadet olmaktan çıkarmayacağı gibi,şeklinin de değiştirilmesini gerektirmez. İbadetlerin; şekil, şart ve rükünleri olduğu gibi; hikmetleri, amaçları ve teşri gerekçeleri de vardır. İbadetlerdeki bu özelliklerin birbirinden ayrı düşünülmesi mümkün değildir. Fıkhî hükmü ister vacip, ister sünnet olsun; kurban ibadeti ancak kurban olacak hayvanın usûlüne uygun olarak kesilmesiyle yerine getirilebilir. Bedelini infak etmek suretiyle, kurban ibadeti yerine getirilmiş olmaz. Allâh Teâlâ’nın rızasını kazanmak niyetiyle, karşılıksız olarak fakir ve muhtaçlara yardım etmek, iyilik ve ihsanda bulunmak da Müslüman’ın önemli vazifelerinden biridir. Zaruret derecesinde muhtaç kimseye yardım etmek, dinimizde farz kabul edilmiştir. Ancak, bu iki ibadetin birbirinin alternatifi olarak sunulabileceği anlamına gelmez.

3:Kurbanın dinî dayanağı nedir?

Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur’an- ı Kerim’de deliller bulunmaktadır. Saffat Suresinde (37/107); Hz.İbrahim’in oğlu Hz. İsmail’in yerine bir kurbanın, Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak verildiği açıkça bildirilmektedir. Ayrıca Kur’an’da kurban ibadeti ile ilgili ba şka ayetler mevcuttur. (bk. Hacc, 22/28, 34, 36, 37) Hz. Peygamber (a.s.) de, kurbanı bir ibadet olarak kabul etmiş ve bizzat kendisi de kurban kesmiştir. Hz. Peygamber'in (a.s.), yedi deveyi kurban olarak kestiği, Medine'de ise boynuzlu ve alacalı iki koyun kurban ettiği rivayet edilmektedir. (Buhârî, Hacc, 117, 119; Müslim, Edâhî, 17) Ayrıca Hz. Peygamber (a.s.), Kurban Bayramında, Allah katında en sevimli ibadetin kurban kesmek olduğunu, kurbanın kesilir kesilmez Allah katında makbul olacağını ve kurban edilen hayvanın boynuzu, tırnağı da dahil olmak üzere her şeyinin kişinin hayır hanesine yazılacağını ifade etmiş; bu ibadetin Allah rızası için yapılmasını tavsiye etmiştir. (Tirmizî, Edâhî, 1; İbn Mâce, Edâhî, 3)

4:Kimler kurban keser?

Cevap:Kurban kesmek, akıllı, buluğ çağına ermiş, dinen zengin sayılacak kadar mal varlığına sahip ve misafir olmayan Müslüman’ın yerine getireceği mâlî bir ibadettir. Temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 20 miskal (80.18 gr.) altın veya bunun değerinde para veya eşyaya sahip olan kişi dinen zengindir; dolayısıyla Allah'ın kendisine bah şetmiş olduğu nimetlere şükran ifadesi ve Allah yolunda fedâkârlığın ni şanesi olarak kurban kesmelidir.

5: Ailede zengin olan karı-kocadan her birinin kurban kesmesi gerekir mi?

Cevap:İbadetlerde sorumluluk ve bu sorumluluğun bir neticesi olan ceza ve mükâfat da bireyseldir. Bu nedenle, dinen zengin olan karı-kocadan her birinin ayrı ayrı kurban kesmesi uygun olur.

6: Yolcunun kurban kesmesi gerekir mi?

Cevap:Yolcu kurban kesmekle mükellef değildir. Ancak kesmesi halinde sevabını kazanır. Sefer halinde iken kurban kesenler; bayram günleri içinde memleketlerine dönerlerse, yeniden kurban kesmeleri gerekmez. Sefer halinde iken kurban kesmeyip de bayram günlerinde memleketlerine dönenlerin, kurban kesmeleri uygun olur.

7: Kurban ne zaman kesilir?

Cevap:Kurban (udhiye), eyyâm-ı nahr (kurban kesme günleri) denilen, Zilhicce ayının onuncu, on birinci ve on ikinci; Kurban Bayramının bir, iki ve üçüncü günleri kesilir. Kurban kesim vakti, bayram namazı kılınan yerlerde bayram namazı kılındıktan sonra; bayram namazı kılınmayan yerlerde ise ikinci fecrin doğuşundan, sabah namazı vaktinin girmesinden sonra başlar; Zilhiccenin on ikinci, Kurban Bayramının 3. günü güneş batıncaya kadar devam eder. Bu geçen süre içinde gece ve gündüz kurban kesilebilir. Ancak geceleri kesmek mekruhtur. Kurban Bayramının birinci günü kesmek daha faziletlidir.

8: Kurban Bayramı günlerinde kesilmeyen kurban ne yapılır?

Cevap: Maddi imkana sahip oldukları halde, Kurban Bayramı günlerinde kurban kesemeyenler, daha sonra bunun sevabına nâil olmak için bedelini fakirlere sadaka olarak verebilirler.

9:Hangi hayvanlar kurban olarak kesilir?

Cevap: Bu hayvanlar hangi nitelikleri taşımalıdır? Kurban; koyun, keçi, sığır, manda ve deveden olur. Bunların dı şındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler. Kurban olabilmesi için, kurbanlık hayvanın süt dişlerini değiştirmiş olması gerekir. Bu da, deve 5; sığır ve manda 2; koyun ve keçi 1 ya şını doldurunca gerçekleşir. Kurbanlık hayvan bu yaşını doldurduğu halde dişini değiştirmemişse, yine de kurban edilebilir. Bu hayvanlar arasından sadece 6 ayını tamamlayan koyun, bir yaşını doldurmuş gibi gösterişli olması halinde kurban edilebilir. Kurban edilecek hayvanın, sağlıklı, azaları tam ve besili olması, hem ibadet açısından, hem de sağlık bakımından önem arz eder. Bu nedenle, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bir veya iki gözü kör, boynuzları kırık, dili, kuyruğu, kulakları ve memesi kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban olmaz. Ancak, hayvanın doğuştan boynuzsuz olması,şaşı, topal, hafif hasta, bir kulağı delik veya yırtılmış olması, kurban edilmesine mani teşkil etmez.

10: Kulağı delinmiş hayvan kurban olur mu?

Cevap: Hadis-i şerişerde hayvanların kurban edilmesine engel teşkil eden kusurlar; belirgin körlük, hastalık, topallık ve iliği yok denecek kadar zayışık olarak belirlenmiştir. (bk. Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 6) Bunların dışındaki kusurlar ise, müctehitler tarafından, kendi dönemlerindeki hayvanların değerini düşüren kusurlar esas alınarak tespit edilmiştir. Günümüzde, yaşayan hayvanların sayısını tespit etmek, ülkemize girip çıkan hayvanları kontrol altına almak ve sağlıklı olduklarına işaret etmek amacıyla marka takmak için hayvanların kulaklarının delinmesi bir kusur değil, hayvanın sağlıklı olduğunun göstergesidir. Bu itibarla kulakları delinen hayvanın kurban edilmesinde sakınca yoktur. Kaldı ki, fakihlerin çoğunluğu kulağın delinmesini kusur kabul etmemişlerdir.

11:Kurbanlık hayvanlardan hangileri ortak olarak kesilebilir?

Cevap: Koyun veya keçinin bir kişi tarafından; sığır, manda ve devenin ise, yedi kişiye kadar ortaklaşa kurban olarak kesilebileceği Hz. Peygamber'in hadisleri ve uygulamalarla sabittir. (Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 7- 8)

12: Kurban bayıltılarak kesilebilir mi?

Aslolan kurbanlık hayvanı bayıltmadan, eziyet etmeksizin kesmektir. Ancak yıkılması ve kesilmesin- de zorluk bulunması ve bu sebeble eziyet çekecek olması halinde hayvanın bayıltılması, kurban olarak kesilmesine engel değildir. İhtiyaç halinde, canlı olarak kesmek kaydıyla, kurbanlık hayvanın uygun tekniklerle bayıltılmasında bir sakınca yoktur. Ancak hayvan henüz kesilmeden, şok etkisiyle ölürse, kurban olmayacağı gibi, eti de yenmez.

13:Vekalet yoluyla kurban kesilebilir mi?

Cevap: Kurbanı, kişinin kendisi kesebileceği gibi, vekalet yoluyla başkasına da kestirebilir. Zira kurban mal ile yapılan bir ibadettir; mal ile yapılan ibadetlerde ise vekalet caizdir. Vekalet yoluyla kurban kestiren kişi, kendi bulunduğu yerde birisine vekalet verebileceği gibi, başka bir yerdeki kişi veya kuruma da vekalet verebilir. Vekalet, sözlü veya yazılı olarak ya da telefon, internet, faks ve benzeri iletişim araçları ile verilebilir.

14: Ölü kurbanı var mıdır?

Cevap: Ölü kurbanı veya kabir kurbanı diye bir kurban çeşidi yoktur. Ancak, ölü adına veya sevabı ölüye ba- ğışlanmak üzere kurban kesilebilir. Vasiyeti yoksa, ölen kimseler için mirasçılarının kurban kesmeleri gerekmez. Ancak bir kimse, sevabını ölmü ş bulunan anne veya babasına yahut diğer yakınlarına bağışlanmak üzere, çeşitli hayır kurumlarına, fakir ve muhtaç kişilere bağışta bulunabileceği gibi, kurban da kesebilir. Ölenin kendisi için kurban kesilmesine dair vasiyeti yoksa, kesen kimse, bu kurban etini fakirlere yedirebileceği gibi, kendisi ve zenginler de yiyebilir. Vasiyet varsa, tamamen fakirlere yedirilmesi veya dağıtılması gerekir. Ölen kimsenin vasiyeti olmaksızın, sevabı onun ruhuna bağışlanmak üzere kesilen kurbanın her hangi bir zamanda kesilmesi caiz ise de, Kurban Bayramı günlerinde kesilmesi daha faziletli ve daha sevaplıdır. Ölenin vasiyyeti gereğince kesilen kurban ise, ancak Kurban Bayramı günlerinde kesilir.

15: Kurbanlık hayvan tartıyla alınabilir mi?

Cevap: Kurbanlık hayvan, kilo birim fiyatı belirlenmek suretiyle canlı olarak tartılıp alınabilir. Kurban edilmek üzere satın alınmak istenen hay- vanın fiyatı, kesildikten sonra eti tartılarak da belirle- nebilir. Ancak kilo fiyatının rayiç bedelişeklinde belirsiz bırakılmayıp, kesin olarak belirlenmesi ve derisi, kellesi ve sakatatının satıcıda kalmak üzere akitten istisna edilmemesi gerekir.

16: Taksitle kurban alınabilir mi ?

Cevap: Kişi, mülkiyetinde bulunan ve kurbanlık vasfını taşıyan hayvanı, kurban olarak kesebilir. Bu itibarla ister peşin, ister taksitle olsun, satın aldığı hayvan kişinin mülkiyetine geçtiğinden, bu hayvanın kurban edilmesinde sakınca yoktur.

17: Alınan kurbana, daha sonra başkaları ortak edilebilir mi?

Cevap: Büyükba ş hayvanlar, bir kişiden yedi kişiye kadar ortak olarak kurban edilebilir. Böyle bir hayvan, yedi kişiye kadar ortak olarak satın alınabileceği gibi, alındıktan sonra veya elde bulunan büyükbaş hayvana, yedi kişiyi geçmemek kaydıyla başkaları da ortak edilebilir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:12   Mesaj No:28
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları KARMA -TEST-26
1:Büyük günah işleyen kimsenin iman açısından durumu nedir?

Cevap: İslâmî esaslara eksiksiz olarak inandığı halde, çeşitli sebeplerle, şirk, küfür ve münafıklık dışındaki büyük günahlardan birini işleyen kimse, işlediği günahı helâl saymıyorsa mümindir. Ancak bu kimse için tövbe kapısı açıktır. fiartlarına uygun tövbe ederse, Allah bu kimsenin günahını bağışlar. “Günahına tövbe eden, günah işlememiş gibi olur.” Yüce Allah ahirette günahkâr mümini dilerse affeder, dilerse günahı ölçüsünde cezalandırır. Ve onu, cezasını çektikten sonra, cennetine koyar.

2:Ecel nedir? Ömür kısalır ya da uzar mı?

Cevap:Ecel, kelime olarak mutlak vakit, bir şeyin müddeti veya bir şeyin müddetinin sonu demektir. Dinî bir terim olarak ecel, insan ömrünün sonu anlamına gelmektedir.Ecel hayatın son bulması ve ölümün gerçekleştiği zamandır. Bu anlamı ile her canlı için tek bir ecel vardır. Bu ecel Allah’ın kaza ve takdiriyle olup, asla değişmez. Belirlenen ecel, vaktinden ne önce gelebilir ne de o vakitten sonraya kalabilir. Bu hususla ilgili olarak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır. “…Her milletin bir eceli vardır. Onların eceli geldi mi, ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler.”(Yunus,49);“Alla h, eceli geldiğinde hiçbir kimseyi asla ertelemez. Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.”(Münâfikûn, 11)

3: Ruh göçü (Reenkarnasyon) ve İslâm’daki yeri nedir?

Cevap: Tenasuh, reenkarnasyon, hulûl kavramlarıyla da ifade edilen ruh göçü, ruhların beden değiştirerek dünyaya tekrar tekrar gelmelerine inanmaktır. Ruh göçü inancı, Hindistan ve Çin’in büyük bir bölümü başta olmak üzere, dünyanın bazı bölgelerinde varlığını sürdürmektedir. Bu inanca sahip olanlara göre, ruhun bir defa dünyaya gelmesiyle, evreni tanıması mümkün değildir. Bunun için, bir beden ölünce ruhu, başka bir bedene geçer. Bu yeni bedende ruh öncekine oranla daha da olgunlaşır. Söz konusu intikal her ömrün sonunda başka bedende ve varlıkta gerçekleşebilir. Nitekim su, bulut ve gök gürültüsüne dönüşüyor. Yumurta kuş biçimine geliyor. Palamut, meşe ağacı oluyor. Odun ateş ve kül hâlini alıyor.

Tenasüh inancı İslâm’la bağdaşmaz. İslâm inancına göre ruh, ezelî olmayıp sonradan yaratılmıştır. O, bedenin tamamlayıcısıdır. Ölümle bedenden ayrılan ruh, tekrar başka bedenlerle dünyaya gelmeyecek, ahirette beden yeniden yaratılınca, ruh tekrar ona iade edilecektir.
Dolayısıyle dünyadaki ameline göre, mükâfat veya cezaya muhatap olacaktır. Kur’ân’da ruh göçünün olmadığı kesin olarak ifade edilmektedir: “Nihayet onlardan birine
ölüm gelince: ‘Rabbim! Beni dünyaya geri gönderiniz ki, terk ettiğim dünyada salih bir amel yapayım’ der. Hayır! bu sadece onun söylediği boş bir sözden ibarettir. Onların arkasında, tekrar dirilecekleri güne kadar (devam edecek, dönmelerine engel) bir perde (berzah) vardır.”(Mü’minûn, 99-100

4: Melekler gaybı bilebilirler mi?

Cevap: Gayb bilgisi yalnız Allah’a mahsus olduğundan, melekler gaybı bilemezler. Ancak Allah onlara bildirebilir. Kur’an’da Allah’ın Hz. Adem’e varlıkların isimlerini öğrettiği, sonra da bunları meleklere göstererek isimlerini söylemelerini istediği, meleklerin de, “Seni bütün eksikliklerden uzak tutarız. Senin bize öğrettiklerinden başka, bizim hiçbir bilgimiz yoktur…” dedikleri bildirilmektedir. (Bakara, 31-32)

5: Kur’an’da Yüce Allah, kendisiyle ilgili olarak bazen “biz” ifadesini kullanmaktadır. Bunun anlamı nedir?

Cevap: Kur’an-ı Kerim’de Allah Teâlâ bazen, kendisiyle ilgili olarak “biz” ifadesini kullanması, O’nun azamet ve şanının yüceliğine işaret eder. Hemen bütün dillerde saygı ve yücelik ifadesi olarak bu tür ifade biçimine başvurulmaktadır.

Kur’an’da, Yüce Allah’ın zat ve sıfatlarından bahseden ayetlerde genellikle tekil zamir, fiillerinden bahsedildiğinde ise bazen tekil, bazen de çoğul zamir kullanılmıştır. Nitekim, “Sizi, Biz yarattık”(Vâkıa, 57),

“Üstlerindeki göğe bakmazlar mı? Onu nasıl bina ettik, nasıl donattık”(Kâf, 6),

“Andolsun, insanı Biz yarattık”(Kâf, 16),

“Allah gökleri görebileceğiniz direkler olmaksızın yarattı. Yeryüzüne de, sizi sarsmasın diye
sabit dağlar yerleştirdi ve orada her türlü canlıyı yarattı. Gökten de yağmur indirip, orada her türden güzel ve faydalı bitki bitirdik” (Lokman, 10), “Biz geceyi ve gündüzü (kudretimizi gösteren) iki alâmet yaptık” (İsrâ, 12) gibi, fiilleriyle ilgili ayetlerde, hem tekil, hem de çoğul zamir kullanılmıştır. Kendi zâtı ve uluhiyeti ile ilgili şu ayetlerde ise, tekil zamir kullanılmıştır: “fiüphe yok ki Ben, Rabbinim senin.” (Tâ-hâ, 12),“fiüphe yok ki Ben, Allah’ım, Benden başka hiçbir ilâh yoktur. O hâlde bana ibadet et.” (Tâ-hâ, 14) ,“O, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayan Allah’tır.” (Haşr, 22)

6:İlham nedir? İlham ile amel edilebilir mi?

Cevap: İlhâm, Allah'ın doğrudan veya melek aracılığıyla iyilik telkin eden bilgileri insanın kalbine
ulaştırması, feyz yoluyla kalbe gelen özel bir anlam ve bilgi, kalbe konulan iyilik hissi, hayır duygusu demektir. Bir ayette, Allah'ın insan benliğine hem takvâyı hem de fücuru (kötülük duygusunu) ilham ettiği belirtilmektedir (fiems, 8).
İnsan kalbine bazı bilgilerin ilham edilmesi mümkün olmakla birlikte ,bunlar genel geçerliliği bulunan kesin bilgi kaynağı teşkil etmez ve dinî konularda delil olarak kullanılamaz. Zira ilhama dayalı bilgiler kontrolü mümkün olmayan sübjektif bir nitelik taşır.

7: Özürlü kime denir, nasıl abdest alır, özrü sebebiyle elbisesine bulaşan necasetin hükmü nedir?

Cevap: Dinmeyen burun kanaması, yaradan kan sızması, idrar tutamama, devamlı kusma, kadınların
hayız ve nifas dışındaki akıntısı gibi bedenî rahatsızlıklar, en az bir namaz vakti süresince devam
etmesi hâlinde, özür olarak kabul edilmiştir. Böyle olan kimseye de özürlü denir.

İslâm dini kolaylık dinidir; kişiye gücünün üstünde yük yüklemez. Özürlü sayılan kişilerin ibadetlerini yerine getirebilmeleri için birtakım kolaylıklar getirmiştir. Özürlüler, her vakit için abdest alır ve mazeret teşkil eden rahatsızlığından başka abdest bozan bir hal meydana gelmedikçe, bu abdestle o vakit içerisinde dilediği gibi namaz kılar, Kur'an-ı Kerim okur ve diğer ibadetlerini yaparlar. Namaz vaktinin çıkmasıyla veya başka abdest bozan bir hâlin meydana gelmesiyle özürlü kimsenin abdesti bozulur.

Kişiyi özürlü kılan hal, bir namaz vakti boyunca hiç meydana gelmezse, özür ortadan kalkmış
olur ve o kimse özür sahibi olmaktan çıkar. Özürlü kimseden akan kan, irin, idrar gibi şeylerin çamaşıra bulaşması hâlinde, bundan kaçınılması mümkün değil ve temizlendiğinde tekrar
bulaşacaksa çamaşır yıkanmadan namaz kılınabilir. Fakat elbiseye tekrar bulaşmayacaksa, yıkanması gerekir.

8: Defin ve cenazenin yıkanması konusunda yapılan vasiyet geçerli midir?

Cevap: Sağlığında kendisini belirli bir kimsenin yıkamasını, cenaze namazını kıldırmasını ve defnetmesini
yahut da belirli bir yere defnedilmesini vasiyet eden kişinin, bu vasiyeti bağlayıcı değildir. Ancak, ölünün yakınları, dilerlerse bu vasiyeti yerine getirebilirler.

9:Cenaze geçerken ayağa kalkmanın dini hükmü nedir?

Cevap: Dinimize göre, ister Müslüman olsun, isterse kâfir, bütün insanlar saygıdeğerdir. Nitekim
Kur'an'da, "Andolsun, biz insanoğlunu şerefli kıldık." buyurulmaktadır (İsrâ, 70).

İnsana hayattayken saygı gösterilmesi gerektiği gibi, ölümünden sonra da saygı gösterilmesi gerekir. Hz. Peygamber, yanından geçen bir cenaze için ayağa kalkmış, orada bulunanların kendisine bunun bir Yahûdî cenazesi olduğunu haber vermeleri üzerine, "o da bir nefis (insan) değil miydi?" buyurmuştur (Buhari, Cenaiz, 50; Nesâî, Cenâiz, 45-47; İbn Mâce, Cenaiz, 35).

Cenazeye şahit olan kişi, vefat edenin yakınlarına taziyede bulunup üzüntülerini paylaşmalı, onlara ve cenazeye saygılı davranmalı, ayrıca bundan ibret almalı ve tefekkür etmelidir. Ayağa kalkmak da bu ruh hâlinin bir ifadesidir. Sonuç olarak, cenaze için ayağa kalkmak, zaruri olmamakla birlikte, ölüye ve yakınlarına saygının ifadesi olarak güzel bir davranıştır.

10:Namaz kılarken kaç rekât kıldığı konusunda tereddüt eden kimse ne yapmalıdır?

Cevap: Yapılan ibadet ve amellerin her türlü şüpheden uzak olması gerekir. Şüphe ve tereddütler amelin değerini düşürür ve kararsızlıklar meydana gelir. Buyüzden sözgelimi dört rekâtlı bir namazı üç rekâtmı, yoksa dört rekât mı kıldığında ilk defa şüpheeden kimsenin bu namazı yeniden kılması gerekir.Nitekim Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Sizden biri namazında kaç rek'ât kıldığı hususundaşüpheye düşerse namazı yeniden kılsın"(Zeylâî, Nas-bu'r-Râye, II, 173).

Namazda sürekli olarak şüpheye düşüp kaç rekât kıldığı hususunda kesin bir kanaate varamayankimse, kıldığına emin olduğu en az rekât sayısınıesas alarak namazına devam eder. Hz. Peygamber,"Sizden biri namazında şüphe ederse, üç mü dörtmü kıldığını bilemezse, şüpheyi bıraksın ve en az rekâtı esas alarak namazına devam etsin" buyurmuştur(Nesâî, “Sehv”, 24; İbn Mâce, “İkâme”, 132).

Buna göre dört rekâtlı bir namaza başlayan kimse, kıldığı rekâtın birinci rekât mı ikinci rekât mı olduğunda kuşkuya düşüp, bir tarafı tercih edemezse, kendisini birrekât kılmış sayar ve birinci sayılan rekâtın ikinci;üçüncü sayılan rekâtın da dördüncü rekât olma ihtimali bulunduğu için, her bir rekâtın sonunda ihtiyaten teşehhüt miktarı oturur, böylece dört oturuş yapmış olur ve sonunda sehiv secdesi yaparak namazını tamamlar
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:12   Mesaj No:29
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları KARMA -TEST-27
1. “Ra” harfinin ne zaman hem ince hem de kalın okunması caizdir?

A) Ra sakin ama makabli meksur olursa
B) Ra sakin makabli sakin olursa
C) Kesreden sonra gelen sakin ra dan sonra kesreli bir istila harfi gelirse
D) Ra sakin olup makabli meftuh ya da mazmum olursa

2. Gizli bir ses ile harekeyi okuyarak göstermeye ne denir?

A) İşmam
B) Revm
C) Kasr
D) Tul

3. Aşağıdaki seçeneklerden hangisinde ehli sünnet mezhepleri bir arada verilmiştir?

A) Selefiyye- Maturidiyye -Hariciye
B) Eşariyye –Selefiyye- Ğaliyye
C) Selefiyye- Maturidiye –Eşariyye
D) Eşariyye- Batıniyye- Şia

4. Bayram gününde oruç tutmanın hükmü nedir?

A) Mekruh
B) Haram li aynihi
C) Haram li gayrihi
D) Tahrimen Mekruh

5. Aşağıdakilerden hangisi cehennem isimlerinden değildir?

A) Sakar
B) Darul Huld
C) Cahim
D) Hutame

6. Aşağıdakilerden hangisi haccın farz olmasının şartlarından değildir?

A) Sağlık
B) Müslüman olmak
C) Yol güvenliği
D) Haccı vakti içinde yapmak

7. Kadın cenazesinin başına örtülen kefen bezine ne denir?

A) Hamir
B) Habir
C) Himar
D) Tımar

8. Tavafta kısa adımlarla koşarak ve omuzların silkerek çalımlı yürümeye ne denir?

A) Iztıba
B) Remel
C) Hervele
D) Meşy

9. Aşağıdaki vecihlerin hangisi kesre halinde yoktur?

A) Tul
B) Tavassut
C) Revm
D) İşmam

10. İhram yasaklarının kalkmasına ne denir?

A) Tahayyül
B) Tahallül
C) Tahasür
D) Tedebbür

11. Boykot antlaşmasını yazıp Kabenin duvarına asan kimdir?

A) Mansur b. İkrime
B) Mansur b. İklime
C) Mansur b. İnan
D) Mansur b. Ubeyd

12. Hz. İsa’nın çarmıha geriliş sahnesini tasvir eden resmin Arapçası aşağıdakilerden hangisidir?

A) Salib
B) Saleb
C) Salebe
D) Sebeb

13. Hangisi Bizantizmin diğer isimlerinden biri değildir?

A) Gallikanizm
B) Sezaropapizm
C) Markolinalizm
D) Sezar papacılık

14. Bir kimseye bedelsiz olarak belli bir süre kullanmak üzere bir malın verilmesini konu alan bir sözleşmeye ne denir?

A) Ariyet
B) Ayriyet
C) Ehliyet
D) Azriyet

15. Herhangi bir sebepten dolayı bir malı alıkoyan kişiye ne denir?

A) Rehin
B) Râhin
C) Mürtehin
D) Merhun

CEVAPLAR
1. C
2.B
3.C
4.C
5.B
6.D
7.C
8.B
9.D
10.B
11.A
12.A
13.D
14.A
15.C
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 Şubat 2013, 12:14   Mesaj No:30
Medineweb Emekdarı
Medineweb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medineweb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13301
Üyelik T.: 04 Şubat 2011
Arkadaşları:6
Cinsiyet:erkek
Yaş:37
Mesaj: 4.833
Konular: 926
Beğenildi:339
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: yeterlilik sınavına hazırlık soruları - TESTLER

yeterlilik sınavına hazırlık soruları KARMA -TEST-28
1:Kadınların erkeklerle aynı safta namaz kılmasının hükmü nedir?

Cevap: İster cuma, ister bayram, ister cenaze namazı,isterse başka bir namaz olsun, kadınlar erkeklerlebirlikte namaz kıldıkları takdirde, erkeklerden ayrı,uygun bir yerde namaza durmaları gerekir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s) namaz saflarını önce erkekler, sonra erkek çocuklar, en arkada da kadınlar olmak üzere düzenlemiş; "Namazda erkek saflarınınen faziletlisi en önde olanı, fazileti en az olanı ise enarkada bulunanıdır. Kadın saflarının en faziletlisi iseen arkada kalanı, en az faziletlisi ise en önde olanıdır."(Müslim, “Salat” , 132; Ebu Dâvud, “Salat”, 97. Tirmizi, “Mevakıt”, 52; Nesai, “İmame”, 32; İbn Mace, “İkame”,52) buyurmuştur. Bu şekildeki uygulama, kadınların ikinci sınıf konuma indirgenmesi anlamına olmayıp, herkesin anlayabileceği tabiî, fıtrî birtakım sebepler yüzünden, hem kadınların hem de erkek cemaatin daha fazla huşu ve sükûn içerisinde namaz kılabilmeleri içindir.


2: Mesleği gereği sürekli olarak yolcu olan kişi namaz ve oruç ibadetlerini nasıl yerine getirebilir?

Cevap: İslâm dini Ramazan ayında oruç tutamayan hasta ve yolcuların sonradan kaza etmelerini emreder. Mazeret devam ettiği sürece ruhsat da devam eder. Sürekli mazereti bulunan kişiler, mazeretleri ortadan kalkınca, zamanında tutamıkı Ramazan oruçlarını kaza ederler. Kur'anı Kerim'de; "… Kim de hasta veya yolcu olursa, (oruç) tutmadığı günler sayılınca başka günlerde tutsun." buyurulmaktadır. (Bakara, 185) Namaz yolculuk sebebiyle kazaya bırakılamaz. Ancak seferi sayıldığı sürece dört rek'atlı farz namazlar iki rek'at olarak kılınır. Devamlı olarak uzun yola giden kaptan ve sürücülerin durumu da aynıdır.

3: Astım hastalarının ağızlarına püskürttükleri sprey orucu bozar mı?

Cevap: Sprey kullanmak zorunda olan astımı hasta, Ramazan orucunu tutmayıp, tutamağı günler sayıınca fidye verebilir.İleride sağlığına kavuşursa, fidye vermiş olsa da, tutamadığı orucunu kaza eder. Ancak böyle bir kişi oruç tutmak isterse, kullanmak zorunda kaldığı sprey orucunu bozmaz


4: Nisap ne demektir? Miktarı ne kadardır?

Cevap: Nisap, zekât, sadaka-i fıtır ve kurban gibi ibadetler için konulan bir zenginlik ölçüsüdür. Nisap, asgarî zenginlik ölçüsü şeklinde de tanımlanabilir. Borcundan ve aslî ihtiyaçlarından fazla olarak bu kadar mala sahip olan kişi dinen zengin sayılır. Böyle bir kişi, zekât veya sadaka alamayacağı gibi; sadaka-i fıtır vermek ve kurban kesmekle de yükümlü olur. Fazla olan bu malın nâmi olması ve üstünden bir yıl geçmesi halinde zekatının verilmesi gerekir. Zenginliğin asgari sııı olan "nisap" Hz. Peygamber tarafından belirlenmiştir. Bu asgarî sınırlar, o dönem İslâm toplumunun ortalama hayat standardıdıı ve zenginlik ölçüsünü göstermektedir. Hadislerde belirlenen nisap miktarları şöyle sıralanabilir; 80,18 gr. altın veya bunun tutarında para veya ticaret mı; 40 koyun veya keçi, 30 sığır, 5 deve. Nisap miktarının belirlenmesinde kullanılan bu malların, o dönemin en yaygın zenginlik aracı olduğu açıktır. Nisanın bu mallar üzerinden belirlenmesi, sosyal ve ekonomik şartların fazla değişmeği ileriki dönemlerde de aynen korunmuştur.


5:Bir zengin vadeli alacağına dair bir senedi fakire zekât olarak verebilir mi?

Cevap:Zekât gıda ve giyim eşyaları gibi aynî olarak, para, döviz, altın gibi nakdî olarak da verilebilir. Senet ise; bir hakkın, bir malın, ödünç bir paranın kime ait olduğunu belirten, iki veya daha fazla kişi arasında tanzim edilmiş bir belgedir. Dolayısıyla üzerinde yazıı miktardaki parayı temsil etmektedir. Bu nedenle, zekât mükellefi olan bir zengin, vadesinde ödeneceğini kesin olarak bildiği senedi, zekâtına mahsuben fakire ciro edebilir.

6:Taksitli olarak zekât verilebilir mi?

Cevap: Asıl olan kişinin üzerine terettüp eden zekâtı ödemesidir. Bu itibarla, zekât bir defada ödenebileceği gibi, taksitle de ödenebilir.

7:Zekât vermenin belirli bir zamanı var mıdır?

Cevap:Zekât vermenin belli bir zamanı olmayıp, farz olduğu andan itibaren verilmesi gerekir. Bunun için belli bir ayı veya Ramazanı beklemeye gerek yoktur. Ancak, zekât vermekle yükümlü olanların, yükümlü oldukları andan itibaren en ısa zamanda zekâtlarını vermeleri uygun olur.

8:Ticaret malının zekâtı neye göre hesaplanır?

Cevap: Zekât, ileride elde edilmesi muhtemel kârdan değil, mevcut sermayeden ödenmesi gereken mali bir ibadettir. Bu itibarla, ticaret malının zekâtı verilirken, kârsız olarak zekâtının verildiği tarihteki değeri esas alınmasıdır.

9:Alacakların zekâtı nasıl verilir?

Cevap: Geri ödeneceği kesin olan alacakların, her yıl alacaklı tarafından zekâtlarının ödenmesi gerekir. Alacak tahsil edilmeden önce zekâtı verilmemişse, tahsil edildikten sonra, geçmiş yıllara ait zekâtlar da ödenmelidir. İnkâr edilen veya geri alınma ihtimali olmayan alacakların her yıl zekâtının verilmesi gerekmez. Şayet böyle bir alacak daha sonra ödenirse, alacaklı bu tarihten itibaren zekât mükellefi olur; geçmiş yıllar için zekat ödemez.

10: Ziynet eşyasına zekât verilir mi?

Cevap: Altın ve gümüş dışındaki ziynet eşyaları zekâta tabi değildir. Altın ve gümüşten yapılış ziynet eşyaları ise, zekât için gerekli diğer şartları da taşıdığı takdirde zekâta tabidir. Bu itibarla altından yaıış zîynet eşyaları, 80.18 gr. veya daha fazla ve üzerinden bir yıl geçmiş ise zekâta tabîdir.

11: Emlâkçılar, mülkiyetindeki dairelerin zekâtını vermekle yükümlü müdür?

Cevap: Emlâkçıların ticari amaçlı olarak alınıp satılan daireler zekâta tabidir. Buna göre, büro, ikamet gibi kullanım amaçlı olmayıp alıp satmak için emlâkçıların ellerinde bulunan dairelerin, borçları çıktıktan sonra değeri nisap miktarına ulaşış ve üzerinden bir yıl geçmiş ise kırkta bir oranında zekâtının verilmesi gerekir.

12:Şirket ortakları nasıl zekât verirler?

Cevap: Fiilî olarak bir şirketin ortağı olan kişi, şirketin büro, alet vb. duran varlıkları dışındaki dönen varlı- ğından kendi hissesine düşen miktarın, nisaba ulaşması ve üzerinden bir yıl geçmesi halinde zekâtını vermesi gerekir. Sanayi sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin; duran varlıkları (üretim aletleri, makine vb.) zekâttan muaf; borçlar, malzeme, işçilik, üretim, pazarlama, yönetim, finansman vb. giderlerin maliyet hesapları yapılıp çıkarıldıktan sonra dönen varlıkları(yarı mamul ve üretilmiş mallar, hammaddeler, nakit para, çek vs.) ise net kâr ile birlikte % 2,5 oranında zekâta tabidir.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Diyanet Yeterlilik Sınavına Hazırlık çalışmaları f_kryln Deneme Sınavlar/Paylaşımlar 2 23 Şubat 2019 21:39
Diyanet Yeterlilik Sınavına Hazırlık sharpx İmam-Hatip/Müezzin DHBT Sınavı 0 09 Temmuz 2014 03:28
Yeterlik sınavına hazırlık soruları TEST HACC Medineweb Fıkıh 5 15 Nisan 2014 17:24
Yeterlik sınavına hazırlık soruları TEST SİYER Medineweb Siyer 3 11 Ocak 2014 15:13
Yeterlilik sınavına hazırlık soru cevap(diyanet ilmihalı 1.cilt 200-300 sayfa arası) serpil Fıkıh 2 08 Kasım 2012 04:32

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.