Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB MİZAH.::. > MultiMedya-İzleme Vb > Gündem/ Manşetler

Konu Kimliği: Konu Sahibi nurşen35,Açılış Tarihi:  23 Şubat 2018 (18:49), Konuya Son Cevap : 23 Şubat 2018 (18:49). Konuya 0 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 23 Şubat 2018, 18:49   Mesaj No:1
Medineweb Emekdarı
nurşen35 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:nurşen35 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 38944
Üyelik T.: 09 Şubat 2014
Arkadaşları:61
Cinsiyet:Bayan
Mesaj: 9.476
Konular: 1144
Beğenildi:4414
Beğendi:3686
Takdirleri:14203
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Diyanet'e 19 Öneri Sunuldu

Diyanet'e 19 Öneri Sunuldu

Diyanet'e 19 Teklif!
Sitemiz yazarı Ali Bozkurtun, "Tartışılan Temel Dini Konulara Doğru Bakış" isimli kitabında ilginç bölümler yer alıyor. Bu ilgin bölümlerden biri de; Diyanet İşleri Başkanlığınca Uygulanmasının Sağlanması Arzu Edilen Bazı Hususlar başlıklı bölüm. Bu bölümü okuyucularımızla paylaşıyoruz.





Bu bölümde bir ilahiyatçı, eğitimci ve cami cemaati müdavimi olarak uygulanması zor olmayan ayrıntı kabilinden sayılabilecek, ancak Diyanet İşleri Başkanlığınca uygulanmasının faydalı olacağını düşündüğüm bazı tekliflerde bulunacağım:

1. Her Cuma günü Müslümanları, İslam Dini hususunda bilgilendirmek ve bilinçlendirmek için verilen Cuma hutbelerinin dikkatle dinlenmesinin son derece önemli olduğu izahtan varestedir. Ancak okunan hutbelerin beklenen dikkatle dinlenmediği de bir gerçektir. Cemaatin verilen hutbeyi dikkatle dinlemesi için, her il ve ilçe müftüsünün bulunduğu merkezin en büyük camilerinden birinde, birkaç haftada bir hutbe okumasının faydalı olacağını düşünüyorum. Müftü yardımcıları ve vaizler de diğer büyük camilerde bu hizmeti yürütebilirler. Minberde il/ilçe müftüsü ve benzeri değişik bir hatibi gören cemaat, kuşkusuz verilen hutbeyi daha dikkatli bir şekilde dinleyecektir. Cuma hutbesinin dikkatle dinlenmesine yapılacak olan bir katkı, elbette önemli bir hizmet olur.

2. Hutbe bir hamd, sena, dua ve tebliğ olduğuna göre hutbeye dâhil olan bütün metinlerin ve hutbenin sonunda okunan Nahl Suresi 90. ayetin de, tecvid üzere tilavet edilme yerine konuşma aksanıyla okunması gerekir. Bu konuda bütün camilerde birlik sağlanmalıdır.

3. Hutbelerde Allaha hamdı sena, şükür ve duanın yanı sıra Müslümanlara dini konularda bilgi ve nasihat yer almaktadır. Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanındaki uygulama ve insanların dinleme tahammülleri göz önünde bulundurularak hutbelerin uzatılmamasına özen gösterilmelidir. Bazı camilerde özellikle hutbe metninin dışına çıkan bazı hatipler, hutbelerini fazla uzatabilmektedir. Bu tür durumlar faydadan çok zarar getirir. Bazen çevrenin koşullarına ve cemaatin duyacağı ihtiyaca göre hutbe metninin dışına çıkılması ihtiyaç olabilir; ancak bunu yaparken cemaatin sabrını zorlamamak gerekir. Bu hususta, hatipler gerekli hassasiyeti göstermelidir.

4. Hutbelerin sonunda özel hastalara dua isteği, konferansa davet, yardım toplama gibi duyuruların yapılması hutbenin ibadet olma özelliğine ve bütünlüğüne gölge düşürmektedir. Bu konularda nasıl davranılması gerektiği bir kural olarak belirlenmelidir.

5. Mezar taşlarına, Toprağı bol olsun,gibi dini geleneklerimizle bağdaşmayan yazılar yazılmaktadır. Halkımızın, belediye mezarlık müdürlüklerin, cenaze sahiplerinin ve kabir yapan şirketlerin bu konuda bilgilendirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Kabir taşlarına, ne gibi ibarelerin yazılabileceği ve ne tür ibareleri yazmaktan kaçınmak gerektiği anlatılmalıdır. Ahiret hayatına açılan birer kapı gibi olan kabristanlarda İslamın özüne uymayan cümleler, şiirler, temenniler görüntü ve bilgi kirliliğine neden olmaktadır. Mezar taşlarına nelerin yazılabileceği iyi anlaşılırsa, yazılmaması gereken şeyler, kendiliğinden saf dışı kalır.

6. Belediyelerce mezarlık olarak tahsis edilen yerler, kısa zamanda dolmakta ve yeni mezarlıklara ihtiyaç hâsıl olmaktadır. Bu gidişle, büyük yerleşim birimlerinde mezarlık yeri tahsisi giderek sorun haline gelecektir. O halde Diyanet, İslam fıkhında var olan kolaylıklardan yola çıkarak belediyelere bu konuda çözüm yolu gösterebilir. Mezarlıkların kısa sürede dolmaması için gösterilecek en pratik çözüm yolu; defn-i sani (ikinci defin), defn-i salis (üçüncü defin) ve defn-i rabi (dördüncü defin) ruhsatıdır. Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanından beri kullanılmakta olan Cennetül-Mualla ve Cennetül-Baki mezarlıklarında bu ruhsat uygulandığı için, söz konusu mezarlıklar halen defin işlemine açıktır.

7. Aile mezarlıklarının düzenlenmesinde aşırılıklar görülmektedir. Yer tahsisli de olsa, görüntü itibarıyla genel mezarlıktan çok farklı olmamalı, kabirlerde ihtişam özentisi olmamalıdır.

8. Kuran Kursu öğreticileri ile imam hatipler için, eğitim formasyonu zorunlu hale getirilmelidir. Çünkü Kuran Kursu öğreticileri ile imam hatipler, hem çocuklara hem de yetişkinlere eğitim vermektedirler.

9. Bütün Türkiyede sabah namazının ezanı, Ramazan ayı hariç, güneşin doğmasına bir saat kala okunur; ancak imsak saati bundan 40-50 dakika öce başlar. Yolculuğa çıkacak olan veya mesaiye gitmeden önce biraz daha uyumak isteyen ve benzeri mazeretleri olan kişi, namaz vaktinin girmesinden hareketle, henüz ezan okunmadan namaz kılabilir; fakat bunun için ezanı kendisinin okuması gerekir. Yalnız şu hususta da dikkatli ve temkinli olmakta yarar vardır: Ramazan ayında imsak saati ile birlikte ezan okunmaktadır. Ezanın okunması birkaç dakika sürer, eğer namazımızı erken kılmak istiyorsak, ezandan on beş dakika sonra kılmamız ihtiyatlı bir davranış olur. Bu noktada yapmak istediğim teklif şudur: Sabah namazının ezanı okunduktan sonra insanlara namaz kılmaları için bir süre beklemelerini teklif etmek biraz tuhaf kaçacağına göre, ezanı namazın tereddütsüz kılınabileceği vakitte okumak daha uygun olur. O zaman da şu sorun ortaya çıkar: Bütün insanlar imsak saatinin başladığından nasıl haberdar edilebilirler? Bu noktada sela devreye girebilir. İmsak saatinin başladığı sela ile duyurulur. Ezan ise diğer aylarda olduğu gibi güneşin doğmasına bir saat kala veya imsak saatinden 45 dakika sonra okunur. Sala ile ezan arasındaki vakitte ise mukabele/cüz okunur.

10. Camilerin kadınlara açık bölümlerine, kadınların cami adabı ile ilgili bilgilerin bulunduğu panolar/tabelalar asılmalıdır. Kadınlar, camiye az devam ettikleri için bu konudaki bilgilerinin yetersiz olması doğaldır.

11. Aynı şehirlerde, bütün camilerde vakit ezanlarının aynı dakikada başlamasına özen gösterilmelidir. Özellikle sabah namazlarında bu hususa yeterince dikkat edilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır.

12. Zekâtların, dernek ve vakıf gibi tüzel kişiler tarafından hangi şartlar altında toplanabileceği hususunda hem tüzel kişiler hem de halk yeterince aydınlatılmalıdır.

13. Ehliyetsiz kimseler tarafından yapılan dini faaliyetler sırasında ve bir takım ticari konularda, din sömürüsü yapılamasının önüne geçmek için, daha çok irşada ihtiyaç bulunduğu göz önünde bulundurulmalıdır.

14. İrşad hizmetini yürüten kişilerin üslupları, İslamiyetin güzelliğini yansıtacak biçimde olmalıdır. Bunun için hizmet içi eğitim seminerlerinde, uzman kişilerce, özel programların uygulanması cihetine gidilebilir.

15. Değişik törenlerde din görevlileri tarafından yapılan dualar uzatılmamalı, hele hele tören sahiplerinin duygularını tatmin aracı olma boyutuna asla vardırılmamalıdır.

16. Bazı düğünlerin, dine uygun olan ve olmayan ön kabulüyle iki ayrı tören halinde yapılmasındaki garabetlerin yanı sıra, insanların düğün sırasında günah olan davranışlardan kaçınamayacağı gibi yanlış kanaatler hususunda da insanlar aydınlatılmalıdır. Ayrıca dini geleneklere uygun olarak yapılmaya çalışılan düğünlerde; dinlenmediği halde uzun vaazlar verilmesi, yine dinlenmeyeceği bilindiği halde Kurandan uzun bölümler okunması, gelin ile damat salona girerken taleel bedrü aleyna ilahisinin söylenmesi, Kerbela olayını anlatan acıklı kasidelere yer verilmesi ve duanın fazla uzatılması gibi hatalar işlenmemesi için de gerekli uyarılar yapılmalıdır.

17. Ezanı dinleme ve içinden tekrar etme sünnetlerini ihya etmek için, ezan okunduğu sırada, camilerde vaaz verme ile Kuran okumaya ara verilmelidir.

18. Hem ezan hem de kamet namazın sünnetlerindendir. Namaz vakti geldiğinde ezan okuyacak kişinin, cemaatle namaza başlanacağı zaman ise kamet getirecek şahsın yetişkin (baliğ) olması gerekir. Çünkü bu durumlarda ezan okuyan ve kamet getiren kişi, bu işi hem kendi adına hem de namaz kılmakla mükellef olan ve namaz kılacak olan kişilere vekâleten yapar. Bir çocuk, namaza ait bir sünneti yerine getirmek üzere yetişkinlerin vekâletini alma yetkisine sahip değildir. Çocuk yaştakiler, müezzinliğin ezan ve kamet dışındaki bölümlerini yapabilirler. Bu konuda Diyanet İlmihalinde yeterli bilgi bulunmakla birlikte Türkiyenin muhtelif yerlerinde değişik camilerde, alıştırmak maksadıyla, baliğ olmamış dinihaber.com çocuklara ezan okutulup kamet getirtilmektedir. (Çocuklar tarafından kamet getirilmesi hususu daha yaygındır.) Din görevlileri, bunu iyi niyetle yaptıklarından, uyarıldıklarında ikna olmamaktadırlar. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığının bütün görevlilere iletilmek üzere bir tamimde bulunmasına ihtiyaç vardır. Hiç kimse on sekiz yaşından önce müezzin olarak atanamayacağına göre on beş yaşından itibaren gençleri bu işe alıştırmak için yeteri kadar vakit bulunmaktadır.

19. Hz. Peygamber (s.a.v.), ölen kimselere, bugün uygulanan şekliyle, bir telkinde bulunulmamış ancak onlar için dua etmiştir. Ölülere telkin yapılıp yapılamayacağı hususunda mezheplerin görüşleri ise şöyledir: Hanefi mezhebine göre, bu konuda net bir yasaklama olmadığı için, insanlar telkin yapıp yapmamakta serbesttirler. Maliki mezhebine göre ise ölen kişiye telkin yapmak mekruhtur. Şafii mezhebiyle bir kısım Hanbelî âlimine göre ise telkinde bulunmak Müstehaptır. Bu tartışmalardan anlaşılan şudur: Ölmüş kişiye telkinde bulunmak dinin bir gereği değildir. Farz, vacip veya sünnet olarak görülmesi mümkün olmayan telkinin güzel bir adet olarak değerlendirilmesi mümkündür. Bu husustaki teklifim şudur: Ölen kişiye bir şey telkin edilemeyeceğine göre, telkin içerik olarak duaya dönüştürülebilir. Telkin olarak okunan metinin içeriğinin bir kısmıyla yaşayan insanlara nasihat, bir kısmıyla de ölen kişi için Allaha dua etmek yerinde olur. Bilim çevrelerinin ve özellikle Diyanet İşleri Başkanlığının bu konuda bir çalışma başlatmaları mümkündür.

Kaynak: Dinihaberler.com
__________________
O (cc)’NA SIĞINMAK AYRICALIKTIR
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi nurşen35 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Gündem Korona Aşısı Gündem/ Manşetler Esma_Nur 6 1274 10 Aralık 2020 12:20
DHBT Muhteşem Özetler DHBT-Hazırlık/Notlar/Özetler nurşen35 4 1975 08 Aralık 2020 18:40
Kıssaları Hayatımıza Taşıyalım Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler nurşen35 1 767 08 Aralık 2020 17:46
TENKİD Serbest Kürsü nurşen35 0 714 08 Aralık 2020 12:44
Vitir Namazını Niye Kılıyoruz Biliyor musunuz... Namaz-Abdest-Teyemmüm nurşen35 0 796 04 Aralık 2020 13:56

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Beyninizi genç tutan 7 öneri / medineweb Nesli_Nur Serbest Kürsü 5 21 Ocak 2019 19:15
Sağlikli dişler için 5 pratik öneri su damlası Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp 1 20 Mart 2014 10:28
Eşlerin aralarındaki sorunlarını halledecek 50 öneri MERVE DEMİR Evlilik-Nikah Konuları 6 02 Kasım 2012 02:20
Huzuru bulmak için 100 öneri..!!! talibetün Serbest Kürsü 4 04 Ocak 2012 14:53
Evlilik problemleri nasıl çözülür? 9 öneri KuM TaNeSi Evlilik-Nikah Konuları 0 13 Nisan 2009 22:58

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.