Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GÜNCEL.::. > Üyelerimizin Tanışma Bölümü > Hafta'nın Misafiri

Konu Kimliği: Konu Sahibi NUR,Açılış Tarihi:  21Haziran 2009 (22:01), Konuya Son Cevap : 28Haziran 2009 (20:43). Konuya 57 Mesaj yazıldı

Beğeni Aldı4Kez Beğenildi
Yeni Konu aç  Konu Kapatılmıştır
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 23Haziran 2009, 16:31   Mesaj No:21
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

4: Bize çalışan bir müslüman ve olarak 24 saatinizi nasıl değerlendirdiğinizden, ve araştırmalarınızda kullandığnız başucu kaynaklarınızdan bahsedebilir misiniz biraz....

Araştırmalarımda daha çok Hayran 2.3 den faydalanıyorum



5: Hiç tanımadığınız bir insana tebliğ görevinizi yerine getireceksiniz, nereden başlar, nasıl bir yol/yöntem izlersiniz kalbini islama açmasını ve farkı fark etmesini sağlayabilmek için ?
Muhammed Hamidullah'ın bir sözü var:
"SEN ÖYLE GÜZEL YAŞA Kİ;
BU GÜZELLİĞİ MERAK EDİP DE SANA SORSUNLAR
O ZAMAN İSLAM DERSİN"
Malcom X 'in de şöyle bir sözü var:
En güzel nasihat, iyi örnek olmaktır

Tebliğ için bazen söze bile gerek kalmayabilir.Allah Rasulunun tavırlarlarından bir çok kişinin İslama girdiği siyer kitaplarında yazılıdır.
Alt 23Haziran 2009, 17:10   Mesaj No:22
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen Ecrin - Bugun 13:50:19 PM
Hayırlı olsun hocam sizi yormama adına 2 soru soracağım sadece.

1-Kuranı ele alırken, onun akidevi/mistik/hukuki/siyasi yönlerinden (din içinde geçerli bu) birini baz alarak bütüncül kısmını bir tarafa bırakıp sadece bu yönler ile ilgili formülasyon içerdiği fikriyle hareket eden müellif/müfessir vs. olduğunu görüyoruz böyle davranış sergilemenin menfi yönleri nelerdir?Ne gibi zararlar doğurur?

2-Kuranda dikkat edildiğinde, namazın geçtiği bütün ayetlerde zekat/infak konusuda vardır...
Bu iki durumu ayırıp yani zekat vermeyip namaz kılan /namaz kılmayıp zekat veren inhisarcı anlayışlar hakkında ne düşünüyorsunuz?İşin içinde bir garabet yok mu?
1-Kur'an'a bu şekilde yaklaşmak parçacı anlayışın ürünüdür.Sadece bir ayeti gözönüne alarak yaklaşılırsa metodik hatalar olur.Mesela;Medine ortamında inen bir ayeti Mekke ortamı içine oturtmaya çalışırsak içinden çıkılmaz bir duruma gireriz.Mesela "onları bulduğunuz yerde öldürün veya onlarla cihad edin,savaşın " emirlerini Mekke ortamında uygulamaya çalışırsan din adına cihad değil din adına cinayet işlemiş oluruz.Savaşılması gereken ortamda da "Onların yanından güzellikle ayrıl ve selam ver geç" gibi emirlerini uygulamaya çalışırsak da yine dini/Kur'anı anlamamış oluruz.
Kur'ana parçacı yaklaşıldığında ayetin siyak ve sibakıyla irtibat kesilmiş olur ve ayetin vermek istediği mesaj kaybolur.
İnsanların arasındaki bir çok ihtilafın kaynağı da Kur'ana bütüncül yaklaşma değil,parçacı yaklaşmadır.Tekfircilik anlayışının temellerinden birisi de bu anlayıştır.Bir ayetle kendi gibi düşünmeyenleri tekfir etmekten çekinmezler.
2-İnsanlar hayatlarının bazı bölümlerini Allah'a, bazı bölümlerini hevalarına bölmenin bir ürünüdür bu anlayış.
Maalesef müslümanlar arasında amelsizlik çoğalıyor.Namaz ve zekat kelimeleri Kur'an'da bir çok yerde beraber kullanılarak Müminlerin özelliklerinden olduğu belirtilir.Bu ikisinden birisinin eksik olması demek dini parçalara ayırmaktan farksızdır.Hz.Ebu Bekir hilafeti zamanında namaz kılıp da zekat vermeyenlere karşı savaş açtığı rivayetlerde geçer.Mümin olduğunu iddia eden namaz da kılar zekat da verir.
Alt 23Haziran 2009, 17:38   Mesaj No:23
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen YorgunSavaşçı - Bugun 13:51:44 PM
Abim size tek bir sorum olacak Rabıta Kurana göre Şirkmidir değilmidir.
Rabıta'dan kasıtın ne olduğu önemlidir.Rabıta yaptığını söyleyen kimseler eğer Allah'ın bir takım sıfat/isimlerini birilerine hasrediyorsa bu şirke girer.Mesela;Bir takım kimselerin/şeyhlerin müridlerini her daim gözetlediğini,gördüğünü,içinden ne geçirdiğini bildiğine inanıyorsa bu inanışta şirk unsurları vardır.Bu şekilde düşünen kimselere ve özellikle müslüman olduğunu iddia ediyorsa ve ibadi noktasında eksiklikleri yoksa bu insanın karşısına geçip "sen müşriksin" ifadesini kullanmak tebliğ açısından faydadan çok zarar getirir.Ama o insana Kur'andan ayetler sunup,tevhidin ne olduğunu anlatarak ve şu şu özellikler şirk unsurlarıdır diyerek o kişiyle güzel bir dialog kurulmuş olsa belki de o insanın şirki unsurları terketmesi daha çabuk olacaktır.İnsanlarla iletişim kurarken onlarla en güzel şekilde tebliğ yapmak islam davetçilerinin özelliklerindendir.Hz.Peygamber a.s Hz.Ebu Zer'in Hz.Bilali Habeşi'nin zenciliği ile alay etmesini görünce Ebu Zer'e kızmış ve "Sende şirk alametleri/cahiliyye alametleri görüyorum" diye uyarmıştır.Hz.Ebu Zer de hatasını anlayıp Bilali Habeşi'den özür dilemiştir.
Kişilerin şahsına yönelik ithamlar olayı nefsaniye sokar ve öğüt alacak olan kişi bile öğüt almaktan uzaklaşabilir.Bunun için gerek tasavvuf erbabı olsun gerek diğer islami cemaatlerle olan ilişkilerde dikkatli olmakta her zaman fayda vardır diye düşünüyorum
Alt 23Haziran 2009, 20:13   Mesaj No:24
Medineweb Emekdarı
Emekdar Üye - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Emekdar Üye isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 16627
Üyelik T.: 11 Şubat 2012
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Yaş:47
Mesaj: 4.081
Konular: 315
Beğenildi:48
Beğendi:0
Takdirleri:149
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Soruları cevapladığınız için teşekkürler.
Karşımda kurani kavramları araştıran biri olunca müteşabih ayetleri nasıl yorumladığınızı bu konuda ne düşündüğünüzü merak ediyorum açıkçası...
Alt 23Haziran 2009, 20:19   Mesaj No:25

NUR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:NUR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 127
Üyelik T.: 10 Eylül 2007
Arkadaşları:4
Cinsiyet:
Memleket:ankara
Yaş:31
Mesaj: 1.805
Konular: 527
Beğenildi:30
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

-Malumunuz 19. y y.dan günümüze kadar gelen ehl-i Kur'an hareketi var.Her davranışını önce Kur'an söylemiyle yapan , diğer tüm değerleri devredışı bırakan bu harekete bakış açınız nedir?Vehhabiler sizce doğru bir yolda mıdır?

-Kur'an çalışmalarınızda sizin en fazla hangi kavram dikkatinizi çekti ve nedeni nedir?

-
__________________
EN GÜZEL AŞK: ALLAH!
Alt 24Haziran 2009, 09:25   Mesaj No:26
Medineweb Emekdarı
Yitiksevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Yitiksevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2
Üyelik T.: 10 Nisan 2008
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:MALAZGIRT
Yaş:47
Mesaj: 5.078
Konular: 295
Beğenildi:124
Beğendi:24
Takdirleri:153
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

1:Fecr abim Kuran kıssaları hakkında okuduğum bir çok kaynakta İsrailiyat olduğu bildirilmekte ve Mimarının Kab'ul Ahbar gibi Hz Osman döneminde Müslüman olan zatlar olduğu bildirilmekte ve bir çok kıssanın tevratta geçtiği belirtilmekte ama yaptığım araştırmalarda tevrat'a ulaşamadım?

2:Sahabe dokunulmazlığı ile ilgili hadisler ne kadar sahih.

3:Benim sahabem gökteki yıldızlardır hangisine uyarsanız hidayete erersiniz diye nakledilen hadis gereği muaviyenin yaptığı katliamların aynısına uyman uygun duruma gelmezmi?
Alt 24Haziran 2009, 10:33   Mesaj No:27
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen muhammed can - Dün 18:50:39 PM
abi misafirliğinizden faydalanmaya devam edelim inşaallah.

1-kur'an'i çalışmalarda esas alınması gereken metod nasıl olmalı?

2-ümmetin içinde bulunduğu parçalanmışlığın temel sebepleri nelerdir?

3-vahdet vahdet diyen sözde tevhidi hareketlerin vahdete ulaşmalarının önündeki özel/tüzel nedenler nelerdir?

4-oldum olası hep islam kardeşliğinden söz edilir/ederiz ancak yeryüzünün tüm coğrafyasında kardeşlerimizin kanları akıtılıp namuslarımız çiğnenirken sözde kanaat önderleri dediğimiz kesimler harekete geçirilmeyen/geçmeyen sorumsuz kardeşlik olgusunun altında yatan temel sebepler nelerdir?

5-ticaretle uğraştığınızı ifade etmiştiniz peki kur'an'i çalışmalar yapan yaşayan ve tevhidi hayata aktarmaya çalışan bir müslüman olarak yaşadığımız sistemin kapitalist ticaret ortamında çektiğiniz ticari sıkıntılar nelerdir
1-Kur'an çalışmalarında farklı farklı yöntemler vardır.Bu yöntemlerin kendilerine göre (+)ları ve (-) leri vardır.Sanıyorum bu konuda Murat Kayacan'ın bu (+) ve (-) lerle ilgili bir faydalı bir yazısı vardı.O yazıda Kur'an okuma/çalışma metodlarından bahsediyordu.
A-Analitik Okuma
B-İcmali Okuma
C-Karşılaştırmalı Okuma
D-Konulu Okuma
E-Nüzul Sıralı Okuma
F-Kelime Çözümlemesi Yaparak Okuma
Bu tür okumaların kendine göre avantajları ve dezavantajları vardır.Tek bir okumadan daha çok bu okumaların olumlu yönlerini ele alarak okumak gerekir diye düşünüyor.Bir de çalışmayı yaparken teorik mi yoksa pratik mi bir konuyu araştırdığın/yaptığın da önemlidir.Çünkü yapacağın Kur'an çalışmasının şekline göre faydalanma şekli de değişkenlik gösterebilir

2-Ümmetin parçalanmaşlığının tek sebebi şudur demek kolay değildir.Ama temel etkenlerden birisi insanların vahiyden uzaklaşmış olmalarıdır.İnsanlar kendi durumlarını olumlu ya da olumsuz değiştirmedikçe Allah da onların durumu olumlu ya da olumsuz değiştirmez.
Parçalanmışlığa siyasi düşünce farklılıkları,mezhebsel fıkhı farklılıklar,gaybi konulardaki inançsal farklılıkların Müslümanlar arası ilişkileri etkilemesi,İslam düşmanlarının sistematik olarak Ümmetin birliğini yıkma çabaları,nifak tohumları gibi sebebleri de saymak mümkündür
3-Vahdete ulaşılamamasının sebebleri olarak şunları söylemek mümkündür herhalde:
-Müslümanlar arasında kardeşlik duygusunun kaybolması
-Mezhep bağnazlığı
-Milliyetçilik,ırkçılık
-Kur'an'ın kimi ayetlerini kendilerince yanlış anlayıp birbirlerini tekfir etmeleri
-İslam düşmalarının nifak tohumları ekmesi
şimdilik aklıma gelenler bunlar

4-En büyük sebebi enaniyet duygusu.Her lider/şeyh/kanaat önderi illa kendi etrafında birleşilmesini istiyor.Herkes ben yönetici/idareci/kanaat sahibi/danışılacak,fikirleri uygulanacak lider olmak istiyor.Hiç biri de ben (Lafın gelişi) çaycı,kapıcı,memur,işci,esnaf vs olmaya razı olurum,yeter ki vahdet sağlansın diyemiyor.Hz.Ömer'e oğlunu yönetici yapmak için teklifte bulunan sahabeye Hz.Ömer:"Bir evden bir tane kurban yeter" diye cevap vermiştir.
Afganistan'da Ruslara karşı verilen savaşta sağlanan vahdet,Rusların çekilmesinden sonra vahdet korunamamış ve liderlik istekleri yüzünden Müslümanlar birbirlerini katletmişlerdir maalesef.
5-Kapitalist sistem sadece ticari hayatımızı kapsamamış,müslümanların evinin içerisine hatta düşüncelerine bile girmiştir.Ticaret yapan ile memur,işçi ve diğer işlerle iştigal edenler arasında fazlaca bir fark yoktur.Bazıları kapitalist sistemin bazı şeylerin etkisi halinde iken diğerleri de başka yönlerden kapitalizmin çarkları arasında gidip gelmektedir.Cahiliyye anlayışları veya yaşantıları tek bir alana hasretmek olayı basite indirgemek olur.Nasıl ki İslam bütün insanlara/hayata hükmetmeye yönelmişse,cahiliyye de insanın yaşam alanlarına hükmetmeye çalışmaktadır.
Alt 24Haziran 2009, 11:40   Mesaj No:28
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen Ecrin - Dün 19:13:13 PM
Soruları cevapladığınız için teşekkürler.
Karşımda kurani kavramları araştıran biri olunca müteşabih ayetleri nasıl yorumladığınızı bu konuda ne düşündüğünüzü merak ediyorum açıkçası...
Tefsir usülünde tartışmaları konulardan birisidir muteşabih konusu.
İnsanların müteşabihe yüklediği anlam farklılığından dolayı ihtilaflı olmaktan kurtulunmaştır.Kur'an ayetlerinde bu konuda kendini tanımlarken kimi yerde "Kur'an muhkemdir" ifadesini kullanırken kimi ayette mesela;39/Zümer-23.ayette Kur'an'ın muteşabih olduğunu belirtiyor.Ali İmran suresi 7.ayette ise "Kur'an'ın bir kısmının meteşabih,bir kısmının muhkem olduğunu" belirtiyor.Metaşabihin kelime anlamı "benzeşen,benzeyen" demektir.Alimlerin ihtilaf sebebi Ali İmran 7.ayetteki" Müteşabihleri Allah bilir" cümlesinden sonra gelen "ve" bağlacı tartışmaların odağını oluşturuyor.Kimileri İlimde ileri gidenler(Rasihun) müteşabihleri bilirler demişler,kimileri de Allah'tan başka kimse bilemez demişlerdir.
Bu tartışmalar boyutuna girmeden;şu vardır ki bu Kur'an anlaşılması,yaşanılması için indirilmiş bir kitabtır.Biz bu kitabtan sorumlu tutulacağız.Anlamadığımız kitaptan sorumlu tutulmamız Allahın adil olma sıfatına ters gelir.Kur'an anlamaya çalışmalıyız,bu açıdan baktığımızda Kur'an bütünüyle muhkemdir diyebiliriz.
Kur'an'da anlamı açık olmayan veya başka ayetlerde açıklanan,mücmel olan ayetler de vardır,bu ayetlerin yorumunda farklılıklar vardır,yani ayetler arasında benzeşmeler,ayetlerin farklı anlatım şekilleri vardır ki bu Kur'anın özelliklerinden birisidir.Bu açıdan baktığımızda Kur'an muteşabihtir diyebiliriz.
Allah, ayetleri birbirine benzeyen/müteşabih ve yer yer tekrar eden Kitap'ı sözlerin en güzeli olarak indirmiştir. Rablerinden korkanların, bu Kitap'tan tüyleri ürperir, sonra hem derileri ve hem de kalbleri Allah'ın zikrine yumuşar ve yatışır. İşte bu Kitap, Allah'ın doğruluk rehberidir, onunla istediğini doğru yola eriştirir. Allah kimi de saptırırsa artık ona yol gösteren bulunmaz.39/Zümer-23

Ali İmran 7.ayeti dikkate aldığımzda ise Kur'anın bazı gaybi haberleri(cennet,cehennem,kıyamet halleri) vardır ki bunların yorumunu yaparken dikkatli olmak gerekir,yorumu mutlaklaştırmak,illa bu yorum doğru dememem gerekir.Bu gibi konularda Allah en iyisini bilir demek en güzelidir.
Müteşabih konusunda iki taraftan birisini seçmek değil de iki tarafı uzlaştırmak belki de tartışmaları asgariye indirmeye yarayabilir.
Alt 24Haziran 2009, 12:15   Mesaj No:29
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen NUR - Dün 19:19:57 PM
-Malumunuz 19. y y.dan günümüze kadar gelen ehl-i Kur'an hareketi var.Her davranışını önce Kur'an söylemiyle yapan , diğer tüm değerleri devredışı bırakan bu harekete bakış açınız nedir?Vehhabiler sizce doğru bir yolda mıdır?

-Kur'an çalışmalarınızda sizin en fazla hangi kavram dikkatinizi çekti ve nedeni nedir?
Ehli Kur'an hareketi ile Vehhabi hareketi farklı hatta zıt özellikleri vardır
Ehli Kur'an, Kuraniyyum ekolu diye de bilinir.Bu ekol Kur'an'dan başka kaynak kabul etmezler.Kur'an dışındaki,hadis,siyer,tarih,tefsir gibi günümüze kadar verileri tümden reddederler.Ayıtlamacı değil,tümden yoksaymacı bir anlaşıdır.Bu arada tabiiki Peygamber de devreden çıkarılmış olmaktadır.Peygambersiz bir Kurân anlayışı tesis edilmeye çalışılmıştır.Bunlara göre Kur'an "temel kaynak" değil "TEK KAYNAK"tır.Diğer kaynakların hiç bir değeri yoktur.Kur'anı temel kaynak kabul etmek farklı,tek kaynak kabul etmek farklıdır.Temel kaynak kabul edildiğinde tarihten günümüze kadar bilgilerin bilgi değeri vardır,Tek kaynak kabul edildiğinde tarihten gelen tüm bilgiler çöpe atılır.
Bu ekol Kur'an'a yaklaşmada uç noktayı temsil ediyor.
Vehhabiler ise selefi hareketin bir ürünüdür.Selefilerin içerisinde mutedil olanları olduğu gibi uç ve tekfirci olanları da mevcuttur.Bugün Vehhabilere baktığımızda selefilerin yolundan çok Amerikanın yolundan gittiğini görüyoruz.Bazı göstermelik islamın hükümlerini uygulamakla İslam temsil edilmiş olmuyor.
2-Kavramlar konusuna gelince;
Kur'an kavramları araştırmaya başlayınca bir çok kavramın bir biriyle irtibatlarını ilişkisini gözlemledim.Kavramların geçtiği ayetleri dikkatli okuyunca ayetlerde o kavramın açılımlarını farkediyorsunuz.Ama ayetin sadece mealine bakarak kavramların açılımlarını net olarak göremeyiz.Meallerde 5-6 farklı kavramı Türkçeye tek bir kelime olarak çevriliyor.Ama Allah onları farklı farklı yerlerde kullanmıştır ki burda inceliği ortaya koymuştur.
Kur'an kavramları konusunda zikr,mücrim,fesad,felah,fasık,hidayet gibi kavramların farklı açılımlarını gördüm.
Alt 24Haziran 2009, 13:25   Mesaj No:30
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Standart RE: 28 haftanın misafiri fecr abimiz

Alıntı:
Gönderen YitikSevda - Bugun 08:25:02 AM
1:Fecr abim Kuran kıssaları hakkında okuduğum bir çok kaynakta İsrailiyat olduğu bildirilmekte ve Mimarının Kab'ul Ahbar gibi Hz Osman döneminde Müslüman olan zatlar olduğu bildirilmekte ve bir çok kıssanın tevratta geçtiği belirtilmekte ama yaptığım araştırmalarda tevrat'a ulaşamadım?

2:Sahabe dokunulmazlığı ile ilgili hadisler ne kadar sahih.

3:Benim sahabem gökteki yıldızlardır hangisine uyarsanız hidayete erersiniz diye nakledilen hadis gereği muaviyenin yaptığı katliamların aynısına uyman uygun duruma gelmezmi?
1-İsrailiyat denilince sadece aklımıza Yagudiler gelmemelidir.Hıristiyan veya diğer inançlarından gelen kültürlerin İslama sokmuş olduğu hikayeler/masallar/rivayetler de israiliyat kapsamındadır.İsrailiyat genel bir addır.İlla Tevratta olacak diye bir kayıt yoktur.Yahudilerin meşhur TALMUD diye kitapları vardır.Oradaki bilgileri İslami eserlere,tefsirlere sokmuşlardır
2-Sahabe'nin dokunulmazlığı ilgili bir rivayet okumadım.Hangi hadisi kastediyorsun bilmiyorum.Fakat Allah Rasulu a.s kızı Fatıma'ya bile babanın Peygamber olduğuna güvenme diye ikaz ettiğine göre hiç kimse dokunulmaz değildir.Hatasıyla sevabıyla sahabe de bir insandır.Nasıl ki Allah Peygamberleri sorguya çekeceğini bildirdiğine göre sahabenin sorguya çekilmemesi veya dokulmaz olacağı konusu da abesle iştigaldir.

3-Benim sahabem gökteki yıldızlardır hangisine uyarsanız hidayete erersiniz
Bu konuda hadis kritercileri şunları söylemiştir.
Bu hadis uydurmadır.
Ravilerinden olan Sellâm b. Suleym yalancı olup, İbn Hibban'ın da dediği gibi uydurma hadisler rivayet etmiştir. Diğer bir râvi olan Hâris b. Gusayn ise bilinmemektedir.
Buna rağmen Şa'rânî şöyle der:« Bu hadis hakkında muhaddisler (zayıflığına dair) konuşmuş olsalar bile, keşf ehline göre sahihtir! »
Ancak Şa'rânî'nin bu sözü hiç şüphesiz batıldır! Çünkü keşf yoluyla hadislerin tashih edilmesi tasavvufi bir bid'attır. Bunu asıl kabul etmek, biraz önceki hadis gibi aslı olmayan batıl hadislerin sahih olduğunu kabule götürmesi demektir. Keşf, sahih olarak vukû bulur ise, en iyi durumda bile, rey ile aynı derecededir. Rey ise, hata da eder isabette edebilir. Tabi ki buna heva karışmamış ise bu böyledir. Allah'ın rızası olmayan herşeyden selâmet dileriz.
El-Hatib'in rivayet ettiği daha uzun metinden oluşan diğer bir uydurma hadis hakkında es-Suyutî şöyle der: « Bu hadiste bazı faideler vardır, şöyle ki ; Resûl (s.a.s)'in kendisinden sonra furu'da ki ihtilafları haber vermesi onun mucizelerindendir, çünkü bu gaybtan haber vermektir. Ve onun buna rızası ve onayı sözkonusudur. Öyle ki bunu rahmet kılmış ve mükellefi istediğini almakta serbest bırakmıştır...»!
Buna cevap olarak şöyle denir; önce es-Suyutî'nin rivayetin sahih olduğunu isbat etmesi gerekir ki, sonradan da o rivayetten hükümler çıkarabilsin.
Bu rivayetin uydurma olduğuna bir başka delil de; nasıl olur da Peygamber (s.a.s) sahabeden olan her bir ferde uymamızı tavsiye edebilir? Kaldı ki sahabe arasında âlim olduğu gibi, ilimde orta seviyeli ve daha da aşağı olanlar vardı. Konuyla ilgili gelen rivayetlerin uydurma olduğunu söyleyen İbn Hazm şöyle devam eder: « Çünkü Allah Teala Peygamberi (s.a.s)'i ( O, arzusuna göre konuşmaz. O (bildirdikleri) vahyedilenden başkası değildir)şeklinde nitelendiriyor ise, Peygamber (s.a.s.)'in şeria'ta dair bütün sözlerinin gerçek ve şüphesiz olarak Allah'tan geldiği anlaşılır. Allah'tan gelen şeyde de ihtilaf olmaz. Çünkü ayette ( Eğer o (Kur'an), Allah'tan başkası tarafından gelmiş olsaydı onda birçok tutarsızlık bulurlardı )buyurulmuştur. Allah ( Birbirinizle çekişmeyin ) ayetiyle bizlere tefrika ve ihtilafı yasaklar. Dolayısıyla sahabeden her birine tâbî olmamızı Allah Resulu (s.a.s)'in bizlere emretmesi imkansızdır. Çünkü sahabenin içerisinde birisinin helal kıldığını haram kılan bulunabilmektedir. Eğer durum böyle olsaydı, Semure b.
Cundup'a uyarak içkinin satışı helâl olurdu. Ebû Talha'ya uyarak ta oruçlunun dolu yemesi helâl olurdu (orucu bozulmazdı). Bunlar diğer sahabelere tâbî olunduğunda da haram oluyor. İbn Hazm Allah Resulu (s.a.s)'in ölümünden önce ve sonraki dönemde sahabe'den sadır olan sünnete isabet edemedikleri bazı görüşleri uzunca anlattıktan sonra şöyle der; « Nasıl olurda hem hata hem de isabet eden bir kavmi taklid etmemiz caiz olur »?
Konuyla ilgili diğer bir uydurma rivayette:
Ehli beytim yıldızlar gibidir, hangisine uyarsanız hidayet bulursunuz
Uydurma
Ravilerinden olan Ahmed b. Kâsım er-Reyyân hakkında ez-Zehebî, yalancı olduğunu söyler. Bu rivayet yalancı olan Ahmed b. Nubeyt nüshasındadır. Dolayısıyla İbn Arrâk rivayetin uydurma olduğunu beyan eder.
Konu Kapatılmıştır


Konuyu Toplam 5 Kişi okuyor. (0 Üye ve 5 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Haftanın misafiri Gül âsası Hafta'nın Misafiri 5 07 Şubat 2013 16:53
Haftanın Misafiri Ravza'm Esma_Nur Hafta'nın Misafiri 20 01 Ocak 2012 18:51
29.Haftanın Misafiri 2.Kez Abdulmelik MERVE DEMİR Hafta'nın Misafiri 82 16 Aralık 2011 22:29
31.Haftanın Misafiri YuSuF MERVE DEMİR Hafta'nın Misafiri 19 17 Temmuz 2009 09:43
26.Haftanın Misafiri Nas Yitiksevda Hafta'nın Misafiri 37 11Haziran 2009 10:27

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.