Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > İlmihal Bölümü

Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi:  18 Ekim 2008 (10:00), Konuya Son Cevap : 25 Aralık 2011 (14:56). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 18 Ekim 2008, 10:00   Mesaj No:1
Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:MERVE DEMİR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5587
Üyelik T.: 05 Aralık 2008
Arkadaşları:14
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:35
Mesaj: 2.537
Konular: 2038
Beğenildi:114
Beğendi:0
Takdirleri:270
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Mudarabe - Ticari Ortaklık

Mudarabe - Ticari Ortaklık

[FONT=georgia]Mudarabe kısaca; sermaye bir taraftan, bunu işletmek diğer taraftan olmak üzere kurulan “emek-sermaye ortaklığı” olarak da tarif edilmiştir
Mudarabe şu şekilde tarif edilmiştir: Sermaye sahibinin belli miktar sermayeyi işletmeciye ticaret yapmak üzere vermesi ve elde edilecek kâra, belirledikleri şartlara göre ortak olmalarıdır. Zarar ise yalnız sermaye sahibine aittir. İşletmeci zarara katlanmaz, ancak emeği boşa gitmiş olur. Burada sermaye sahibi kâra sermaye sebebiyle, işletmeci (mudarib) ise emeği karşılığında hak kazanır.

Başkasına sermaye verip kullandırmada kârın tamamının sermaye sahibine ait olacağı şart koşulursa, bu muamele “bidaa” adını alırken, kârın tümü işletmeciye şart koşulmuşsa “karz-ı hasen” muamelesi söz konusu olur.

Mudarabenin meşruluğu Kitap, Sünnet ve İcmâ’ya dayanır.

İslâm'da faizin her türlüsü yasaklanmıştır. Faiz oranının azlığı veya çokluğu ve borç paranın ister tüketime, isterse üretime yönelik olması, faizin haramlığı konusunda hiçbir şey değiştirmez.

Yatırımların risklerle dolu olması ve kâr edilip edilemeyeceğinin; edilse bile ne kadar edileceğinin önceden tespit edilememesinden dolayı sabit faiz, borçlu ve alacaklı açısından haksızlıklara sebep olmaktadır. Kur'ân-ı Kerîm'in ifadesiyle "Ne haksızlık yapmak, ne de haksızlığa uğramak" için faiz esası değil de, riskin paylaşılması ve kâr ve zarara ortak olunması prensibine göre hareket etmek gerekir. (Özsoy, İsmail, Türkiye'de Özel Finans Kurumlan ve İslâm Bankacılığı, 84.)

Parasını faize yatıran kişi, ana para ve faizini sağlama bağladıktan sonra, paranın kullanımına karışmadığından iktisadî faaliyetlerden kopması sözkonusudur. Yani faizde faaliyet yerine sabit, risksiz ve sadece sermayenin gerektirdiği bir gelir olmasına karşılık, mudarabe ortaklığında faaliyetin sonucu, her durumda değişken ve sermayenin yeni bir emek ilâvesi veya risk unsuruyla beraber getirdiği bir gelir vardır. Ayrıca, faizde zarar edilmesi halinde, müteşebbis, zararına katılacak bir ortağı ve yardımcısı olmadığından iflâs edecektir. Mudarabe ortaklığında ise, zararı sermayedâr ortak yükleneceğinden mudarip ortağın yıkılması sözkonusu değildir.

Mudarabe ortaklığı, uzun ve kısa vâdeli her çeşit kredi temin etmek için elverişli bir ortaklık çeşididir. Toplumda, elinde büyük meblağlara ulaşan nakit parası olan birçok kimse bunu işletmek ve ticârî bir işte kullanmak ister. Ancak, bilgisi ve tecrübesi olmadığı için bu arzusunu gerçekleştiremez. Yine toplumda bilgili, kabiliyetli ve ticarete yatkın birçok kimse de, sermaye yokluğundan dolayı ticarete atılamaz. İşte, mudarabe ortaklığı, birbirine muhtaç olan bu iki unsuru bir araya getirir ve her iki taraf da bundan kârlı çıkar. Böylece, toplumda muattal kalan sermayeler ve iş bulamayan kabiliyetler de değerlendirilmiş olur.

Mudarabe ortaklığında, sanayici, iş adamı, çiftçi ve tüccar durumunda olan mudarip ortağın ihtiyaç duyacağı sermayenin maliyeti sıfırdır. Bunun aksine faizli yatırım yapıldığında maliyete faiz de bineceği için fiyatlar otomatikman yükselir. Ve pazarlama şansı azalır. Mudarabe ortaklığı ise, üretimin ucuza maliyetini sağlayacağından, pazarlama imkânlarını artırır. Ayrıca, sıfır (0) maliyetli sermaye, müteşebbisi teşebbüslerinde daha canlı ve girişken yapacak, bu da yeni iş sahaları açılmasını sağlayacak, sonuçta kaynakların kullanılma kapasitesi artarak, işsizliğe büyük ölçüde çözüm bulunabilecektir.

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

4955 - Zeyd İbnu Eslem radıyAllahu anh babasından naklen anlattığına göre, "Ömer İbnu'l-Hattab'ın iki oğlu Abdullah ve Ubeydullah radıyAllahu anhüm, Irak'a giden bir orduya katılıp sefere çıktılar. Bu seferde, Basra emiri olan Ebu Musa el-Eş'ari radıyAllahu anh'a uğradılar. Ebu Musa onlarla merhabalaşıp, kolaylık diledikten sonra:

"Size faydası dokunacak bir şey yapabilmeyi ne kadar isterdim!" dedi ve az sonra hatırladı: "Evet evet! Şurada Allah'ın malından mal var. Onu Ebirü'l-Mü'minin (Hz. Ömer)'e göndermek istiyorum. Ben onu size karz olarak vereyim. Siz onunla Irak mallarından satın alın, sonra da Medine'de satın. Sermayeyi emiru'l-mü'minin'e ödeyin, kâr da sizin olsun!" dedi. Abdullah ve Ubeydullah:

"Bunu yapmak isteriiz" dediler ve yaptılar. Ebu Musa, Hz. Ömer radıyAllahu anhüma'ya onlardan malı almasını yazdı.

Medine'ye geldikleri vakit malı sattılar, kâr ettiler. Parayı Hz. Ömer'e verdikleri zaman:

"Ebu Musa, her askere size yaptığı gibi borç veriyor mu?" diye sordu. Oğulları, "Hayır!" dediler. Bunun üzerine Hz. Ömer:

"Ebiru'l-mü'minin'in iki oğlu olduğunuz için borç vermiş. (Olmaz böyle şey!) Sermayeyi de, kârı da getirin!" diye gürledi. Abdullah sükût etti. Ubeydullah ise:

"Ey Emiru'l-mü'minin, bu davranış sana yakışmaz! Eğer bu sermaye noksanlaşsa veya kaybolsa idi, biz tazmin edecektik" dedi. Fakat Hz. Ömer:

"Kârı da getirin!" diye ısrar etti. Abdullah yine sesini çıkarmadı. Ubeydullah (önceki söylediklerini tekrar ederek) karşılık verdi. Bunun üzerine Hz. Ömer'in meclis arkadaşlarından bir adam:

"Ey Emiru'l-mü'minin! Bunu mudârabe saysan!" teklifinde bulundu. Hz. Ömer de:

"Evet, onu mudarabe kıldım!" deyip, sermayeyi ve kârın yarısını aldı. Abdullah'la Ubeydullah da diğer yarısını aldılar."

Muvatta, Kırâz 1, (2, 687, 688).

4956 - Alâ İbnu Abdirrahmân babası vasıtasıyla dedesi (Yakub el-Medeni)'den naklediyor: "Osman İbnu Affan kendisine, çalıştırması için, mudârabe olarak mal verdi ve kâr ikisinin oldu."

Muvatta, Kırâz 2, (2, 688).
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... Videolar/Slaytlar Medine-web 1 2743 23 Ağustos 2013 00:41
İran Emperyalizmi Makale ve Köşe Yazıları Medine-web 6 3334 26 Ocak 2013 22:53
gerekli gereksiz bir şiir.. Makale ve Köşe Yazıları MERVE DEMİR 0 3084 06 Aralık 2012 10:48
olmamış kayınbiradere mektup :) Komik Paylaşımlar Allahın kulu_ 10 6907 03 Kasım 2012 23:19
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür Makale ve Köşe Yazıları Esadullah 11 6352 02 Ekim 2012 21:16

Alt 25 Aralık 2011, 14:56   Mesaj No:2
Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mahsun isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13707
Üyelik T.: 12 Nisan 2011
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Mesaj: 127
Konular: 0
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cevap: Mudarabe - Ticari Ortaklık

__________________
Yurdum insanına batıl hak gibi zulumde adelet miş gibi yutturulmuş

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Ticari Ahlaksızlığa Dönüşen Evlilikler muallime Evlilik-Nikah Konuları 3 29 Ağustos 2012 22:47

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.