Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Muhtelif Konular (https://www.forum.medineweb.net/657-muhtelif-konular)
-   -   Bir Kur'ân mucizesi: Ebu Leheb (https://www.forum.medineweb.net/muhtelif-konular/19458-bir-kuran-mucizesi-ebu-leheb.html)

YaŞuHa 08Haziran 2011 13:24

Bir Kur'ân mucizesi: Ebu Leheb
 
Bir Kur'ân mucizesi: Ebu Leheb
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla.
Ebu Leheb'in iki eli de helâk olsun—nitekim oldu da.
Ne malı bir fayda verdi ona, ne kazandıkları.
Yakında o alev alev bir ateşe girecek.
Karısı da beraber girecek: O odun hamalı,
Boynunda liften örülmüş urganıyla.
Tebbet (Mesed) Sûresi

KUR'ÂN, hayatın en önemli gerçeklerini, yine hayatın kendisi içinden alınmış gerçek kesitler halinde bize sunar. Bunu yaparken de bir olay veya bir şahıs içinde, pek çok ibret nümunelerini birden toplar. O canlı vak'aya ibret gözüyle bakanlar, geçmişte yaşanmış bir olayın veya orada sözü edilen fâni bir şahsın kendisine takılıp kalmaz; o vak'anın içinden, kıyamete kadar bütün insanlık için geçerli olacak dersler çıkarırlar.

Ebu Leheb ile ilgili sûre de Kur'ân'ın bize sunduğu canlı ibret levhalarından birisidir. Burada, biz iman ehline düşmanlıkta sembolleşen bir tiple karşılaşırız. Bir defa bu sembol kişinin adı, 'alev babası' anlamına gelmektedir ki, onun kişiliğine de, hak ettiği âkıbete de bundan daha doğal bir isim düşünülemez. Kur'ân da zaten onu 'alev alev bir ateşle' müjdeliyor.

Ayrıca bu kişi, kendisinden düşmanlık beklenebilecek en son kişilerden birisidir. Eğer Hz. Peygambere kendi yurdunun insanları da dahil olmak üzere bütün dünya karşı çıkacak olsa, herhalde onun yanında yer alacak birkaç kişiden birisi, yahut en başta geleni, kendi öz amcası olmak gerekirdi. Peygamber Efendimizin yetimliğini de dikkate alırsak, Ebu Leheb'den beklenecek şeyin bir baba şefkat ve himayesinden başka birşey olmayacağı açıktır. Lâkin o, Peygambere yakınlığına hiç mi hiç yaraşmayacak ve ona nesep itibarıyla en uzak kimseden bile beklenmeyecek bir şekilde, Hz. Peygambere ve onun getirdiği dine karşı düşmanlık gösterdi—karısı da onunla beraber. Akrabalığın en yakın ve samimî noktasında düşmanlığın en uç noktası olarak beliren bu ibret levhası, bizi, hayatın çok önemli bir gerçeğiyle karşı karşıya getirir ve her zaman, her yerde görülebilecek düşmanlıklar karşısında hazırlıklı bulunmamız gerektiğini hatırlatır.

Bu dersi verirken, Kur'ân, aynı zamanda, mucizelerinden birini de sergiler:

Ebu Leheb'in istikbalini, dosdoğru bir şekilde bize haber verir.

Bu âyetler indiği zaman, Peygamberimizin etrafındaki bir avuç Müslüman, Mekke döneminin ağır şartları altında var olma mücadelesi veriyordu. Daha sonra İslâm adım adım ilerledi. Müslümanlar birer ikişer çoğaldı. Bu arada, inkârda ve Müslümanlara düşmanlıkta en ileri giden kimselerden bile birçoğu kendi iradeleriyle İslâmı seçti. Ve tabii, bu kimseler, Allah ve Resulünün vaadlerine uygun şekilde, Müslüman olmakla geçmiş günahlarını affettirdiler. Hattâ onlardan birçoğu da hayatlarını İslâm uğruna feda ederek şehidlik mertebesine erişti.

Onların elindeki fırsat, aslında, Ebu Leheb'in elinde de vardı. Diğerleri gibi, Ebu Leheb de birgün gelip 'Ben de Müslüman oldum' diyebilirdi. Bunu içtenlikle söylediği anda da geçmiş günahları bağışlanır, anadan doğmuşçasına tertemiz bir şekilde yeni bir hayata başlardı.

Tabii ki, o zaman, Kur'ân'ın Ebu Leheb hakkındaki haberi—hâşâ—asılsız çıkmış olurdu.

Lâkin Ebu Leheb, bu sûrenin inişinden sonra on beş sene kadar daha kâfir olarak yaşadı ve kâfir olarak öldü.

Pek garip ve ibret verici bir durumdur: Ebu Leheb'in elinde, Müslüman olmak suretiyle Kur'ân'ın bir haberini yalanlamak ve kendi bâtıl iddiasını ispat etmek imkânı vardı.

Fakat o kâfir olarak yaşamak suretiyle Kur'ân'ın haberini tasdik etti.

Böyle bir istikbali, sûrenin ilk âyeti 'Nitekim oldu da' ifadesiyle vurguluyor. Zira Kur'ân'ın âyetlerinde geçmiş zaman kipiyle geçen ifadeler, çoğu zaman, istikbale ait ince işaretler taşır. Bazan bu işaretlerde geleceğin bilimsel buluşlarına, bazan da ileride doğruluğu anlaşılacak haberlere göndermeler bulunabilir ki, burada da Ebu Leheb'in istikbaldeki helâki, zamana ezel tarafından bakan Kur'ân tarafından, gerçekleşmiş bir hadise şeklinde haber verilmiştir.

Evet, Kur'ân bir haber verdiği zaman, onu yalanlayabilecek kimse olmaz.

Zaman da onu tasdik eder, dost da, düşman da.

Hattâ Ebu Leheb ile karısı da.


SAAT: 03:40

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306