Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Namaz-Abdest-Teyemmüm (https://www.forum.medineweb.net/210-namaz-abdest-teyemmum)
-   -   NAMAZ VE ANNE (https://www.forum.medineweb.net/namaz-abdest-teyemmum/755-namaz-ve-anne.html)

Medine-web 05 Eylül 2007 20:53

NAMAZ VE ANNE
 
NAMAZ VE ANNE
Çocukların manevi dünyasında anne mi babamı daha çok etkili tam olarak bilemem. Bununla beraber kanaatim odur ki, annenin etkisi belki de daha çoktur. Zira çocuğun ilk yılları daha çok anne ile geçmektedir. Eğitimin ve hayatın şekillendiği ilk yıllar ki insan karakteri üzerinde çok etkilidir.
Çocuk eğitimi ilk önce doğru bir eş seçimiyle başlar, sonra aile yaşantısında ki iman şuuruyla devam eder. Zürriyetin besmeleli ve şeytandan korunması için istiaze edilişiyle temelleri atılır. Tabii ki istiaze sadece söylenilen bir cümle olmamalıdır. İstiazeye uygun olarak gerekenler yapılmalıdır.
Annelerin çocukları için söylediği ninnilerin dahi çocuk eğitimi üzerinde etkisi büyüktür. Annenin çocuğunu yedirmesinden giydirmesine, uyutmasından uyandırmasına kadar tüm hayatı kulluk şuuruyla yaşaması ve yaşatması çocuğun geleceğini inşa etmesinde en büyük eğitim modeli ve usulüdür.
Annelerin ezan ve namazla ilgi ve alakaları çocuk üzerinde önemli bir etki uyandırır. Annenin abdest alışından seccade sermesine kadar ki süreç çocuk için gerçek bir örnektir. Hayatı namaza göre programlaması çocuğun hayatında ki en önemli yaşantı modelidir. Anne sadece kendisi için namaz kılmaz, aynı zamanda aile içinde tebliğ amaçlı olarak da namazı gündemde tutar. Hangi anne ki yapacağı işleri namazdan önce ve sonra diyerek örnek oluyorsa çocuğun ve ailenin üzerinde en büyük etkiyi icra ediyordur.
En büyük ihtiyacımız namazlı annelere sahip olmaktır. Namazsız anneler sadece kendilerine değil, aynı zamanda geleceklerine de kıymaktadırlar. Öyle çocuklar var ki evlerinin kıblelerini bilmiyorlar. Seccadeye kaybetmiş, evinin temizliğini namaza endekslememiş anneler, ezanı beklememiş anneler evet namaz için büyük örtüsünü göz önüne koymamış anneler insanlığa karşı manevi cinayet işlemektedirler.
Namazla uyanan ve namazla yatan hatta çocuğun anlayamayacağı sebeple namaz kılamadığı dönemlerde dahi seccadesine abdestiyle oturan anneler eli öpülesidirler. Zira küçük çocuklar, annem bazen namaz kılıyor bazen kılmıyor şüphesine düşmesinler. Annenin namazını kılamadığı zaman ki hüznüne ve gözyaşına şahit olan çocuk, namaza ait derin bir sevgiye sahip olur. Evinden çıkarken namazını, vardığı yerde namazını eda eden anne ailenin üzerinde ki etkisi çok büyüktür. “Yavrum namazımı kılayım, namazdan sonra, namazı bekliyorum, namaza hazırlanıyorum” gibi cümleleri duymasıyla çocuk namaz aşığı haline gelebilir.
Evlerimizde ki yaşlılarımızın oturarak da olsa namaz kılmaları ayrı bir önem taşır. Zaten gerçek eğitim yaşanan hayat değil midir? Besmeleyle evinin perdesini açan ve besmeleyle kapısını ve perdesini kapatan anneler elleri öpülesidir.
“Baban namazdan gelsin, baban namaza gidince” gibi cümleler ise erkek çocuklar için cemaatle namazın önemini vermektedir. Evinde kaç kez nazmın adı geçiyorsa o kadar namaz tebliği yapılıyor demektir. Ezan ile iş hayatına nokta koymayı çocuk evde öğrenmeli, namazı ilk vaktinde eda etmeyi ailede görmelidir. “Yavrum ezan okunurken pencereyi aç” güzelce dinleyelim ve ezanı sünnet üzere tekrar ederek dinleyip ezan duasını da yapıp, seccadesine yönelen anneler ne mübarektir anlatmak mümkün değildir. Sizin anneniz öyle değilse, siz namazlı anne olamaya çalışınız lütfen, hem kendiniz, hem de aileniz için. Aile huzurunun ilk ilacı namaz, huzursuzluğun ilk sebebi de namazsızlıktır...

alıntı

iklimya 05 Eylül 2007 21:15

Re: Namaz ve anne
 
Türkan Hanım dindar bir ailede büyümüştü. Annesi her fırsatta ona ve kardeşlerine namaz kılmalarını söyler, hatta kızarak onları uyarırdı. Türkan Hanım namazın kılınması gerektiğine inanır, ama yine de kılmazdı, çünkü kılmak nefsine zor geliyordu. Bazen başlar, sonra terk ederdi.


Evlendi ve çocukları oldu. Annesi her geldiğinde aynı şekilde namaz kılmaları için ikaz etmeyi sürdürüyor, o da ısrarla kılmamaya devam ediyordu. Çok istemesine rağmen bir türlü nefsine galip gelemiyordu. Bir gün arkadaşları ona oturmaya geldi. İçlerinden biri annesini de yanında getirmişti. Teyze çok mübarekti. Öyle tatlı konuşuyordu ki, onu dinleyen saatler geçse usanmazdı. Teyze bir ara namaz konusuna değindi. O anlatırken, Türkan Hanım annesini hatırlamış ve annesinin eski günlerdeki namaz ikazlarını düşünüyordu. Misafirler de teyzeyi zevkle dinliyordu.

Türkan Hanımın küçük oğlu Zekeriya, dört yaşındaydı. Oynadığı oyunu bırakmış, teyzenin koltuğu dibinde iki elini yumruk yapıp yüzüne dayamış bir şekilde, kıpırdamadan dinliyordu. Annesi ikram için mutfakla salon arasında koşturup dururken mevzu değişmişti. O da onların yanına oturup sohbetin güzelliğine kapılarak çayını yudumlamaya başladı.

“Anne, senin yerine ben namaza başlayacağım”

Tam bu sırada mutfaktan bir gürültü geldi. Arkasından da oğlunun çığlığı duyuldu. Telâşla mutfağa koştu Türkan Hanım. Misafirler de korkuyla peşinden gittiler. Oğlu bir sandalye koyarak lavaboya çıkmıştı. Bir ayağı lavabonun içinde, diğeri ise dışarıdaydı. Sandalye devrilmiş yerde dururken, oğlu da lavabonun kenarında korkmuş bir şekilde asılı duruyordu. Koşup kucağına aldı. Su içeceğini zannederek:

“İsteseydin ben verirdim yavrum, ya düşüp bir yerine zarar verseydin” diye çıkıştı.

Türkan Hanım oğlunun verdiği cevabı, uzun yıllar geçmesine rağmen hâlâ unutamaz; çünkü şöyle demişti çocuğu:

“Anne, ben abdest alacaktım. Teyze dedi ya, namaz kılmayanlara ceza verecekmiş diye. Ben de, sen ceza almayasın diye senin yerine namaza başlayacaktım.”

O an Türkan Hanım, tepeden tırnağa titrediğini hissetti. , yıllarca namaz kılmayan Türkan Hanıma oğlunun davranışıyla müthiş bir ders vermişti. Yavrusuna sarılıp dakikalarca ağladı.

Bu hikâye birçok bakımdan ders verici. Aslında çocuklar büyüklere değil, anne babalar evlâtlarına namazı öğretmeli. Çünkü, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocuklarımıza yedi yaşına geldiklerinde namaz kıldırmamızı ve on yaşına geldiklerinde ise ciddi bir şekilde üzerinde durmamızı emreder.

Çocuklarımıza -küçük yaşlarda gerek camilere götürerek, gerek ise evde cemaat yaparak- namazı sevdirmeli ve onlara örnek olmalıyız. Namaz çocuklara tatlı bir üslûpla, sevdirilerek anlatıldığı takdirde çocukların namaza karşı ilgi ve sevgileri kaçınılmaz olur.

Emekdar Üye 05 Eylül 2007 21:17

Cvp: NAMAZ VE ANNE
 
Ulen Bu Söz Ciğerime İşledi

Hasan bey şöyle anlatıyor....

Şöyle anlatiyorlar; Bizim mahallede, inşaat ustalığı yapan, orta yaşlarda, çok fazla sigara içen, caminin önünden dahi geçmeyen bir arkadaşı, bir gün kahvede yakaladım.

-Neden hiç camiye gelmiyorsun? dedim.

-Ben namaz kılmıyorum dedi.

-Fazla sigara içiyorsun herhalde? dedim.

-Evet, çok içiyorum dedi.

-En pahalı sigara hangisi? Ben pek fiyatları bilmiyorum dedim.

-O da, Şu marka... Dört milyon küsûr dedi.

-Eğer vaktin varsa, istersen konuşalım dedim;

-Müsaitim, buyur konuşalım dedi.

Kahveciye, İki çay getir bize dedim, kahveci çayları getirdi, içiyoruz...

Buna;

Farzet bir sigara bayiinin önünden geçiyorsun. Biraz önce söylemiş olduğun o en pahalı ... marka sigarayı istedin.

Adam sigarayı sana verdi. Sen tam paraya davrandın ki, adam Yok, istemez, benden olsun dedi. Sigaranın parasını senden almadı.

Sen, ikinci defa o sigara bayiinin önünden geçerken nasıl geçersin?

Dört milyon küsûr para almadı diye, elini göğsünün üstüne koyarsın da geçersin değil mi? dedim.

Bu, Tabii dedi.

Peki, yarın Cenab-ı Hak, huzuru ilahide;

Kulum, ben seni yokluk âleminden varlık âlemine getirdim. Seni ağaç yapmadım, taş yapmadım, hayvan yapmadım, insan yaptım. Bahusus Müslüman anne-babadan dünyaya getirdim.

Dağlarda koyunlara, keçilere ot yedirdim, ama sütünü, yoğurdunu, peynirini sana yedirdim.

Akşama kadar ineklere saman yedirdim, yağını peynirini, çökeleğini sana yedirdim.

Kulum, akşama kadar tavuklar gübre deşti, ama doğurduğu yumurtayı ona değil de sana yedirdim.

Bir paket sigara verip de para almayan o adamın önünde eğilerek geçmeyi aklın kabul etti de, bu kadar nimet veren Rabbine karşı niçin Ezan-ı Muhammedî okunduğu zaman namaz kılıp benim huzurumda eğilmedin? derse, yüzün kızarmayacak mı?

Bırak cenneti-cehennemi, yüzün kızarmayacak mı? dedim.

Ben böyle söyleyince; adam,

-Ulen bu söz ciğerime işledi. Ben bir daha namazımı geçirmem deyip bir eve gidiyor, gidiş o gidiş.

O günden sonra Allah'ın izniyle beş vakit namaza başlıyor...

GÖKCEN_AZRA 30 Temmuz 2014 01:59

Cevap: NAMAZ VE ANNE
 
Namaz;
dinin direği,
Anne evin!!

Allahın kulu_ 05 Ağustos 2014 14:09

Cevap: NAMAZ VE ANNE
 
Gercekten bbnmde cigerime isledi

Mihrinaz 20 Mayıs 2017 14:04

Toplam 1 Eklenti bulunuyor.
[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]



Hayatı namazla yoğrulan bir büyük âlimin, Bediüzzaman Said Nursî'nin dediği gibi, kâinatta 'imandan sonra en yüksek hakikat'tır namaz. Öyledir; çünkü hem iman ağacının bir meyvesidir, hem de bir çekirdek gibi İslâm'ın bütün şartlarını içinde barındıran küllî bir ibadet niteliğindedir.

Bir annenin kucağını bütün yavrularına açıp hepsini bağrına basmasına benzer şekilde, namazın nasıl da bütün ibadetleri özünde taşıdığını gösteriyor. Abdestten tekbire, kıyamdan sücuda, tahiyyattan selama, namazın her rüknü ana kucaģına benzer...


"Namaz, anne kucağıdır. Anne nasıl çocuklarının hepsini koşulsuz sever, onları kucağına alır, göğsüne bastırırsa; namaz da bütün ibadetleri kucağına alır, göğsüne şefkatle bastırır. Namaz kocaman bir kalp gibidir. Bütün ibadetleri içine alır. (...) Namaz, hayat ve disiplin programı olarak, bulunduğumuz anı ve bütün bir hayatı düzenliyor."


SAAT: 02:45

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306