CUMA NAMAZI HANIMLARA FARZ MIDIR ?

[kamer34]

Yakuti arkadaşım

Ben zaten açıkladım tabiki bazı ayetler müteşabbihtir.Helal haram günlük muamelat ilgili ayetler Kur'an-ın çoğunluğnu oluştururlar.İslam devleti idari hukukunu işte bu ayetler üzerine bina eder.Yani, anlayacağımzı o ki, Kuranın her ayetini hereksin anlaması asla söz konusu olamaz diyorsunuz.

Bakın güzel abim bu anlayış doğru olmakla beraber bu anlayşın asıl amacı biz kuran-ı anlayamayızdır mantığıdır.Biz Kur'an-ı anlayamayız mantığı Kur'an-a aykırı bir anlayıştır.
Allah Kur'an da sizler bu kitaptan hesaba çekileceksiniz derken sadace alimlerin anlayabilceği bir kitaptan söz etmemektedir.Bu Allah'ın adaletine aykırı olmazmı.?

Mesele biz kullar mahşerde yarabbim sen bize öyle bir kitap gönderdinki biz onu anlayamdık tabi olduğumuz alimlerde bize doğru bilgi vermediler bunda bizim suçumuz ney dersek.
(Beylerimize şeyhlerimize yöneticilerimize ve) büyüklerimize itaat ettik de bizi yanlış yola götürdüler.» Rabbimiz! Onlara iki kat azap ver ve onları büyük bir lânetle rahmetinden kov.”33/Ahzab-67

İşte biz ahirette böye demeyelim diye Allah bizi önceden uyarıyor.
Arapçayı bilmek ayrı birşey islam hukukunu bilmek ayrı birşeydir bunları sanırım karıştırmaktayız.Bakın şimdi biz türkçe konuşuyor ve tükçe yazıyoruz bu bizim tc.nin hukuk sistemini bilmemiz anlamınamı geliyor? tabiki hayır.

Hiç kimse "Ben de müçtehidler kadar içtihad yapabilirim!" diyerek yeryüzünde arz-ı endam ve sanki Amerikayı yeniden keşfediyormuş gibi hareklet edemez ! Her işin bir erbabı vardır diyorsunuz. Bu sözünüz tabiki yerine göre doğru bir sözdür.


Bakın müctehid olmak ayrı birşey insanın kendi dininin temel kurallarını bilmesi ayrı birşeydir.Şöyle bir sesli düşünelim.

Günümüzde demokrasi ve laiklikle yönetildiğimiz bir gerçek şimdi size desem ki siz bana dört imamın fetvaları arasından bu rejimlerle ilgili bir hüküm buluverin siz bu durumda ne yaparsanız.
Yada günümüzde bir insanın menisi alınarak eşi olmayan başka bir dadına taşıyıcı anne adı altında çocuk peydahlamaktadırlar.Şimdi siz bana dört imamnın bu konuda fetvasını verebilirmisiniz.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz.İşte güzel abim bizim asıl sorunumuz bu düşünceleri taşımamızdır.Eğer bizler Kur'an-ı yaşadığımız çağa uygun olarak tefsir edemezsek doğruyu bulmuş olmayız.

Fatih çarşambaya gittinizmi bilmiyorum o ilçeye girdiğinizde sanki 1400 sene öncesinin dünyasına girmiş gibi olursunuz.Dükkanlar giyim kuşamlar konuşmalar hepsi güyya sünnet adı altında koskoca islam dinini küçücük bir ilçenin küçücük bir mahallesine sığdırmışlardır.

Bizlerin bu gibi islam dışı anlyayışları Allah'ın izni ile bırakarak Allah'ın kitabına sarılacak onu okuyacak onunla amel edeceğiz ki bizleri din tacirleri Allah'ın adını kullanarak aladatmasınlar.
Allah'a emanet ol ve olunuz

[yakuti]

Syn. Editör bendeniz kuranı anlayamayız mantığını değil, Kurana hiç kimse kendi heva ve hevesinden anlam vermemelidir mantığını taşıyorum. Bizler öte alemde Kurandan değil, imandan ve işlediğimiz amellerden hesaba çekileceğiz. Ypoksa, Kuran-ı kerimdeki bütün ayetlerin analmalarını neden öğrnemedin diye bir sual kimseye sorulmayacaktır. Çünkü, her müslüman elbetteki bu dünyada uymuş olduğu imamının sancağı altında olacaktır. Yani, bizim hak olan bir mezhepte ve sırat-ı mustakim olan bir imamın bayarğaı altında olma zorunluluğumuz vardır. Mealini yazdığın Ahzab Sûresi 67. ayet kafirlerle ilgili bir ayettir. Müslümanlarla bir ilgisi yoktur. Diğer örneklerle bahsettiğiniz laiklik ve taşıyıcı anne konusundaki sorularınızın cevapları İslâmda vardır ve bilinmeyen bu konularda tereddüde düşülecek herhangi bir durum yoktur. İslâmı ve müslümanları, sadece Fatih Çarşamba semtindeki insanlarla sınırlandırmanız hiç doğru değil !

[kamer34]

Güzel abim ben onları fatih çarşambaya ben haps etmedim onların taşımış oldukları islam dedikleri anlayış onları oraya hapis etmiş.İşte bende bunu eleştiryorum.

Birde sizin değil bazı insanların kuranı bakışını eleştirdim yoksa sizin dedğiniz doğrudur biz insanlar kuranın müteşabbih ayetlerini anlayamayız.Mealini yazdığın Ahzab Sûresi 67. ayet kafirlerle ilgili bir ayettir diyorsunuz işte tam olarak eleştirdiğim nokta budur.

Bakın şuna emin olun biz böyle düşündüğümüz müddetçe kurandan tam manasıyla faydalanmış olmayız.Eğer böyle düşünür isek Kur'an-ın üçte ikisini bize hitap etmiyor diye görmezlikten gelmemiz gerekmektedir.

Çünkü kuranın bir çok ayeti müşrikler bir çok ayetleride Ehl-i kitap hakkında inmiştir.Hayır Kur'an-ın tüm ayetleri ister müslüman olsun ister müslüman olmasın insan olan herkese hitap etmektedir.

Şimdi eğer islam kaidelerine müracaat edecek olursak iki temel unsur görbiliriz.
1-) İnsanın dinin temel unsurlarını kendi şahsi hayatında yaşama şekli
2-) islam dininin temel unsurlarının kaideleri devlet idaresi altında yaşamsal kılnıması.

Birinci durum kişinin kurandan çıkaracğı hükümler sadece kendisini bağlar

İkinci durum devlet ulemasının çıkaracğı hükümler tüm ümmeti bağlayıcıdır.eğer kişiler kendi heva ve heveslerine göre hüküm çıkarıyorlarsa bu sadece onları bağlar.

Diğer örneklerle bahsettiğiniz laiklik ve taşıyıcı anne konusundaki sorularınızın cevapları İslâmda vardır ve bilinmeyen bu konularda tereddüde düşülecek herhangi bir durum yoktur.

Bu soruların cevapları evet doğru söylüyorsunuz islamda vardır fakat mezhep imamlarımızın fetvaları arasında yoktur bende bunu söylüyorum güzel abim.fakat biz eğer insanları bir mezhebe hapis edecek olursak işte bu söylediğimiz ile tenakuz halinde kalırız.

imam malik-in muvattasını devletin idare biçimi olarak konulmak istenmesi karşısında imam siz nasıl böyle birşey düşünebilirsiniz diyerek red etmiş ve eziyetlere maruz kalmıştır.

Alimlerimiz bizim için çok önemli ve güzel çalışmalar yapmışlardır hepsinden Allah razı olsun fakat onları imanın bir şartı gibi sunmak inanın islami yaklaşım değildir.

Biz müslümanlar ilet bizi yarabbim salih amel işlemişlerin yoluna diyerek her namazda dua ederiz.Onların hepsi dinde kardeşlerimiz ilimdede başımızın tacıdırlar.Onları ne haketmedikleri şekilde değersizleştirelim nede dinin önüne koyalım hepsininde ilminden yararlanalım inşaAllah

[yakuti]

Farz-u muhal tutalım ki, kadınların da Cuma kılmalarına cevaz verilmiş olsun ! Şimdi, ortaya çıkacak olan şu manzarayı umumiyeyi böyle bir duruma sebep olanların gözleri önüne seriyorum.

--- Bir çok camide Cuma Günleri bırakın kadınlara yer kalmasını erkekler dahi cami avlularına sokaklara taşarak namazlarını eda edebilemktedirler. Bu durumda erkek cemaatin yarısı kadar kadın gelmiş olsa cemaat nereye sığabilecektır ? Kadınlar erkekelerden daha geride saf bağlamaları gerektiğine göre, büyük bir ihtimalle bütün Cumaları sokaklarda namaz kılmak zorunda kalacaklardır! İkinci olarak pek çok camide kadınlara ait şadırvan veya tuvalet dahi yoktur. Bu porblemlerin halli nasıl olacaktır ? İslâmın genetiğini değiştirmek adına yapılan böyle sorunlu ve problemli teklifleri bile konuşmaya çekinmeyenler, acaba neyi amaçlamaktadırlar hiç düşündünüz mü ?