Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp (https://www.forum.medineweb.net/824-tibbi-nebevi-ve-alternatif-tip)
-   -   İnsan Vücudundaki Azami Tasarruf !!! (https://www.forum.medineweb.net/tibbi-nebevi-ve-alternatif-tip/23314-insan-vucudundaki-azami-tasarruf.html)

İnceSızı 01 Kasım 2012 00:53

İnsan Vücudundaki Azami Tasarruf !!!
 
Kainatta herşey isafsızlık esası üzerine cereyan ederken, bilhassa azami tasarruf prensibinin mihrakı insandır. Bu prensibin manası, en az yer işgali ve en az enerji sarfiyatı ile en fazla randıman almaktır.

Şimdi bu prensibi vücuda müşahede etmeye çalışalım: Mesela, hücre zarı, 100 angstrom gibi çok ince bir levhadır. Kondansatör, elektrik depo eden ince levhalardan meydana gelmiş yalıtkandan ibaret bir filettir. Levha ne kadar ince olursa, o kadar fazla elektrik depo eder. Bu prensibe uygun olarak hücre zarı son derece ince yaratıldığından fazlaca elektrik depo etmesine elverişlidir.

Bir sinir, saniyede 2500 haber götürür. Yani sinir sistemindeki, beyindeki zerre, bir saniyede 2500 haber alır ve mükemmel şekilde hiç şaşırmayarak değerlendirir, cevabını da ilgili yere hemen gönderir.

Omurlar niçin bitişik değiller de, parça halindedirler? Eğer bitişik olsaydılar, her yürüyüş esnasında beyne tesir ederek zedeleyeceklerdi.

Beyinde 14 milyar hücre ve iki hücre arasında da 3000 bağlantı vardır. Eğer bu kadar bağlantı P.T.T. santralında olmuş olsaydı, bütün P.T.T.ciler ta yapacaklarını şaşırırlarda. Hâlbuki beyin şaşırmıyor!

İnsan beyninde bir hücre, 200 elektronik beyine denktir. Yani insanın beyin kabuğu 2,8 trilyon elektronik beyne denktir. Beynin bu kadar dar bir sahaya yerleştirilmesi, tasavvurların üzerinde harika bir teknik ve sanat şaheseri olduğunu ispatlar...

Sinirlerin boğum boğum olması, iletimi hızlandırıp, haberlerin çak çabuk gidip gelmesini Sağlar. Dolayısıyla de elektriğin bunun üzerine sıçraması 10 kat daha ekonomik olur. Gram başına enerji sarfiyatını da 10 kat daha aşağı düşürür. Sadece omuriliğe gidip gelen iki milyondan fazla sinir için bunu düşünürsek ne kadar çok enerji iktisadi yapıldığı ortaya çıkar.

Karaciğer, küçük bir organ olmasına rağmen 500 ün üzerinde değişik iş yapar. Bu 500 işin her birinin ayrı ayrı uzmanı da yine karaciğerdir. Biz akıllı insanlar olarak kaç sahada uzman olabiliyoruz?

Bir gözün vazifesini yapabilmesi için, T.B.M.M. büyüklüğünde bir fabrikanın çalışması lazımdır.

Kalb, bir günlük çalışması ile iki tankeri doldurup boşaltır. Dolu bir vagonu 10 metre yukarıya kaldırır.

İnsandaki sinirler, uç uca eklense, 480 bin km. damarlar uç uca eklense 200 bin km. eder. Acaba bu kadar dar bir sahaya, böyle geniş bir yer kaplayacak organlar nasıl sığdırılabiliyor?

Gözyaşı bezleri, gözün burun tarafında olmayan kenarındadır. Gözyaşları buradan göze akar. Azami tasarruf prensibine göre minimal enerji sarfı olacağına göre, gözyaşının göze akabilmesi için motor kullanılmamalıdır. İşte bunu da, kılcallık hadisesi hiç enerji sarf etmeden yapar. Gözyaşı, gözün nemliliğini sağladığı gibi, gelecek mikropları da öldürür.

Gözyaşının buruna akışında da azami tasarruf prensibinin tatbik edilerek, minimal enerji kullanıldığını görüyoruz. Bu işi burnun üstündeki bir sifon sağlar. Sifonun çalışması sarfiyatsızdır. Çünkü gözü açıp kapamak sifonu salgılatır. Buruna gelen gözyaşı, burundaki mikroplan öldürür. Ayni zamanda burnu nemlendirdiği için, akciğere gidecek havayı da nemlendirmiş olur.

Pekâlâ, burundaki gözyaşı nasıl buharlaşır? Hâlbuki burundaki ısı, 37 derece civarındadır. Biliyoruz ki, düşük basınçta su, düşük derecede buharlaşır. Hatta 100 derecede bile su buharlaşabilir. İşte vücudun en düşük basınçlı yeri burun olduğu için, gözyaşı buruna akar.

Ağaçlarda olduğu gibi kemiklerdeki dayanıklılık, en mükemmel şekildedir. Yani kemiklerde iç yarıçapın, dış yarıçapa nispeti 8/11 dir. Bu, fizik açısından dayanıklılığın en yüksek seviyesidir. Mühendis Culman, vücuttaki kemiklerin düzenine bakarak bir vinç hazırlamıştır.

Barsaklarda, yiyeceğin barsağa temas edeceği saha ne kadar fazla olursa, o kadar iyi emilir. Bundan dolayı barsak iç yüzünü büyütmek için barsakta birçok kıvrım (binlerce plika ve milyonlarca villüs) vardır. Bu villüsler olmasaydı, barsakların uzunluğu 35 – 40 metre olması gerekecekti. İnsan vücudunun her tarafında olduğu gibi, barsak yapısında da madde ve saha bakımından azami tasarruf prensibi vardır.

Diş, içinde bulunduğu yuvada bazı liflere bağlıdır. Bunlar çiğneme sırasında diş üzerine yapılan basıncın yalnız kök uçları ada toplanmayıp, daha büyük bir safin dağılmasını sağlar. Aksi takdirde kök ucunun yaptığı basınç, dişin bulunduğu yuvanın dibinde tahribata sebep olurdu. Üst dişin kavisi, alt dişin kavisine nispeten daha büyüktür. Bunun için dişler kapandığı zaman, üst d.işlerin kavisi, alt dişlerin kavisini her taraftan biraz aşarlar. Bu ise, çiğneme için çok elverişli bir durum meydana getirir.

Kemikler, tahtaya nazaran, mukavemet bakımından 8 misli, gerilme direnci bakımından 5 misli fazladırlar.

Uyluk kemiği eğer aralıksız ve kompakt bir dokudan yapılmış olsaydı, sağlamlık bakımından fazla birşey kazanmış olmazdık. Fakat madde sarfiyatı ve kemiğin ağırlığının artması yönünden çok şey kaybetmiş olurduk. Böylece kemiklerde az madde kullanılarak dayanıklı yapıların elde edilmiş olduğu meydandadır. Acaba bu nasıl olmuştur? Bir sanatkârın, maharetli parmakları kendisini hissettirmekte değil midir?

Dr. Polat HAS


SAAT: 03:08

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306