Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Genel Konular > Serbest Kürsü

Konu Kimliği: Konu Sahibi Fatıma-i Zehra,Açılış Tarihi:  23 Ağustos 2014 (23:05), Konuya Son Cevap : 02Haziran 2015 (21:14). Konuya 2 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 23 Ağustos 2014, 23:05   Mesaj No:1
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Fatıma-i Zehra isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 36712
Üyelik T.: 22 Aralık 2013
Arkadaşları:18
Cinsiyet:
Mesaj: 844
Konular: 67
Beğenildi:27
Beğendi:1
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya çalışacağım...

Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya çalışacağım...

Ey nefsim!

Yemeğe çağrıldığında heyecanla ve ne yiyeceğini merak ederek gidiyorsun. Sofranın başına geçtiğinde iştahla, hiç zaman endişesi taşımadan aheste aheste yiyorsun. Hatta yemek biraz gecikecek olursa homurdanıyor, şikayete başlıyorsun. Yemeğin veya yemek saatin azıcık ertelense tahammül bile edemiyorsun.

Ama aynı hassasiyeti namazında göstermiyor, ona da aynı iştiyakı duymuyorsun. Kalbinin gıdasını alırken heyecanlanmadan bir an önce huzurdan kaçma çabası içinde öylesine geçiştiriyorsun. Neden namazı geciktirmek seni rahatsız etmiyor. Sen O'ndan gelen nimetin gecikmesine şekva ededururken O'nu bekletmeyi nasıl kendine reva görüyorsun. Midenin beklemesine tahammülün yok ama ruhunun beklemesi seni pek üzmüyor nedense.

Ey nefsim!

Sorumluluk verdiğin kişilerin sorumluluklarını baştan savmalarına tahammül edemiyor, onları azarlıyorsun. Peki, sen ibadetlerini neden üstün körü, görev savma kabilinden yapıyor, onlara gereken önemi vermiyorsun?

Ey nefsim!

Bir iş görüşmesi öncesi görüşeceğin kişiyle neler söyleyeceğinin provasını önceden defalarca yapıyorsun. Nefsine pirim verecek bir sevgili ya da meşhur biriyle görüşmeden önce görüşme anını defalarca hayalinde canlandırıyor, heyecanla görüşme anını bekliyorsun. Acaba kainatın Yaratıcısı, tüm sevdiklerini sana ihsan eden Rabbin onlardan daha mı az ehemmiyetli de O'nun randevusunu iştiyakla beklemiyor, O'nun huzurunda O'na ne söylediğinin farkında bile olmadan huzurundan ayrılıyorsun? Bir kişi, çocuğu ya da öğrencisi onu dinlemedi diye öfkelenir de kendi dili aracılığıyla ona konuşan sonsuz merhametli Rabbinin ne dediğini bilmeden ve onun huzurunda ondan gafil olarak ayrılırsa bu kişinin hali ne kadar hazin olur bil ve ayıl.

Ey nefsim!

Üç öğün yetmezmiş gibi boş bulunduğun anlarda defalarca onu bunu atıştırıp yiyip içmeye devam edersin. Peki, neden aynı hassasiyeti kalb ve ruhunun ihtiyacı için göstermezsin? İbadetini hayatın tamamına yaymak yerine belli başlı amallere haps edersin. Halbuki midenin ihtiyacı olan bir dirhem yemek ve bir bardak su için ihtiyacının çok fevkinde ona yüklenirken baki nimetlere ihtiyaç duyan ruhunu ve her an doyurulmaya muhtaç olan kalbini neden ihmal edersin? Ebedi yolculuğunda onları aç-biilaç bırakmakla hangi akıla hizmet edersin?

Ey nefsim!

Elbisenin üzerinde küçük bir pisliği kabul etmez, derhal yıkanması için çıkarırsın ya da temizlersin. Yemeğe düşen bir kıldan bile kıl kaparsın. Arabanda küçük bir çiziğe bile razı olmazsın. Hele hele yüzünde ve bedeninde bir çirkinliğe; kötü görüntüye asla tahammül etmezsin. Peki, hala neden günahla kalbini kirletir, ruhuna eziyet edersin. Fani olanda gösterdiğin hassasiyeti bekaya açılan ve bakinin aynası olan kalbin için neden göstermezsin? Gelip geçici bir bez parçasına yapışan kirden kurtulmaya çalışıp da ebedi saadete müşteri kalbine ve baki ruhuna günahla niçin eziyet edersin? Aklını başına al, kalbini ve ruhunu ebedi azapta bırakacak günaha bulaşma. Bulaşırsan da Rabbin dergahında pişmanlık suyu ile gözyaşı dökerek temizlenmeyi bekle. Tövbe et. O'na yönel. Kalbini ve ruhunu kirletmemeye azmet.

Ey nefis!

Iztırap içinde inleyen bedenin sesine kulak verip doktora koşuyor, doktora teslim olup onun reçetelerini kayıtsız şartsız uyguluyorsun. Fani bedenin geçici rahatsızlığı için böyle bir itaati gösteriyor da neden baki ve ebedi ruhunun, ebediyete müştak kalbinin ıztırabından kurtulmak için Rabbinin huzuruna koşup nefsini O'na teslim edip Resulüyle gönderdiği reçetelere uymuyorsun? Şifada tesiri olmayan bir sebebe bu derece sarılan insanın hakiki tesir sahibi ve tüm dertlerin ilacını elinde tutan Rabbine sarılmaması ne tuhaf…

Ey nefis!

Sıradan bir insanın sıradan küçük bir iltifatı seni memnun ediyor, gün boyu aklından çıkmıyor. Hatta o kişiye o iltifattan dolayı belki günler, aylar boyu minnet duyuyorsun. Bir amirin, bir büyüğün senden hoşnut olup razı olması seni mutluluklara gark ediyor, memnun ediyor. Halbuki o kişi daha sonra seni kırıp incitebilirken, neden sen ey nefis semavi seda ile gelen “Ey itminana ulaşmış nefis! Sen O'ndan razı O senden razı olacak surette Rabbine dön.” iltifatına kulak verip O'na yönelmiyor, O'nu razı etmeye çalışmıyorsun ?

-Abdurreşid Şahin-


Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Fatıma-i Zehra 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
O daha çocuk... Çocuk ve Aile Sağlığı su damlası 2 1840 09Haziran 2015 21:35
Nureddin Yıldız'ın Kaleminden: Mücahide Kadın İslamda Kadın ve Erkek Mihrinaz 16 10155 29 Ocak 2015 09:04
Kek mi Tesettür mü ? Tesettür Konuları Mihrinaz 2 2195 14 Ocak 2015 20:28
Ahireti Yaratmak Allah İçin Çok Kolaydır ! Ölüm-Ahiret-Sırat-Mizan-Kader Fatıma-i Zehra 0 2056 10 Ocak 2015 21:43
Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya... Serbest Kürsü su damlası 2 1719 23 Ağustos 2014 23:05

Alt 24 Ağustos 2014, 12:34   Mesaj No:2
Medineweb Emekdarı
Allahın kulu_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Allahın kulu_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 33478
Üyelik T.: 09 Kasım 2013
Arkadaşları:29
Cinsiyet:
Memleket:sıratı mustakım
Yaş:48
Mesaj: 2.632
Konular: 164
Beğenildi:1153
Beğendi:1570
Takdirleri:5244
Takdir Et:
Standart Cevap: Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya çalışacağım...

__________________

Vakit namazinizi kildiniz mi?
Ebu Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:
Mü'minin durumu yeşil ekin gibidir. Rüzgar ne taraftan gelse onu eğer. Rüzgar durduğunda doğrulur. Mü'min de böyledir. O da bela ve musibetlerle eğrilir. Kafirin durumu ise çam ağacı gibidir. Allah dilediği zaman sert ve dik durur. ][Bela ve musibetlere uğramaz.
Alıntı ile Cevapla
Alt 02Haziran 2015, 21:14   Mesaj No:3
Medineweb EDİTÖRÜ
su damlası - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu: su damlası isimli Üye şuanda  online konumundadır
Medine No : 13055
Üyelik T.: 18 Aralık 2010
Arkadaşları:18
Cinsiyet:-
Memleket:sivas
Mesaj: 10.588
Konular: 696
Beğenildi:8167
Beğendi:9375
Takdirleri:25979
Takdir Et:
Standart Cevap: Gel, bugün sana anladığın dilden konuşmaya çalışacağım...

Allah razı olsun..
Tefekkûr ettirdi ..Gûzel ve etkiliyici konu..
Emeğine sağlık..
__________________

"Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα...
Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα...
Â'râftα.....
Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..."
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Sevda Sana Hasret Sana Vuslat Sana Sevgili su damlası Şiirler ve Şairler 4 31 Ocak 2017 10:40
Bugün Pazar nurşen35 Gönülden Dökülen Nağmeler 1 06 Aralık 2015 02:24
Günahsız Bir Dilden, Efendimize Hitaben... enderhafızım Şiirler ve Şairler 4 03 Mart 2014 00:32
Sabır Düştü... Dilden Düşmeyen Ezgilerimiz enderhafızım İlahiler/Ezgiler 0 06 Mart 2013 15:38
İnsanlar nasıl konuşmaya başlamışlardır bilgi verirmisiniz MERVE DEMİR Soru Cevap Arşivi 0 07 Nisan 2009 21:19

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.