Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > .::DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI.::. > Diyanet İşleri Başkanlığı > Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat

Konu Kimliği: Konu Sahibi Arasat,Açılış Tarihi:  23 Mart 2009 (13:37), Konuya Son Cevap : 23 Mart 2009 (13:37). Konuya 0 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 23 Mart 2009, 13:37   Mesaj No:1
Medineweb Sadık Üyesi
Arasat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Arasat isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 4597
Üyelik T.: 27 Ekim 2008
Arkadaşları:4
Cinsiyet:
Yaş:37
Mesaj: 589
Konular: 255
Beğenildi:114
Beğendi:26
Takdirleri:953
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Hutbe:Zekat

Hutbe:Zekat

Muhterem Müslümanlar !

Bu haftaki hutbemizin mevzûu İslâm dininin beş şartından biri olan zekâtın ehemmiyeti hakkında olacaktır… İstediğini istediğine verip istediği zaman almak kudretinin sahibi bulunan Cenâbı Hak, insanları değişik kabiliyetlerde yaratmıştır. Takdîri İlâhînin sır sahası içinde gizlenmiş hikmetlerinden biri de insanların rızık bakımından birbirlerinden farklı oluşlarıdır. Bu âlem bir imtihan sahasıdır. Cenâbı Hak yoklukla bazı kullarını; yoksulları ile zenginleri imtihana tâbi’ tutmaktadır. Malının zekatını verenler, imtihanı kazanmış ve İlâhî mükafatı almış olurlar. Şerefli dinimize göre, göklerde ve yerde bulunan her şeyin ilk ve son sahibi âlemlerin Rabbi Hazreti Allahtır. Bu sebeble dünyaya bir imtihan için gönderilen insan elinde emanet olarak bulundurduğu mal ve serveti Allahın emrine uygun olarak harcamak, Alahın tayin ettiği şekilde zekatını vermek mecburiyetindedir. Kelime manası temizlik ve çoğalmak olan zekat İslamın beş esasından biridir. Şer’i Şerifte ise, Müslüman zenginlerin seneden seneye mallarının kırkta birini Müslümanlardan fakir olanlarına vermelerinden ibarettir. Hicretin ikinci yılında farz kılınmıştır. Zekat ceza değil mâlî bir ibadettir. Hür, akıllı ve bâliğ olup nisab miktarı bir mala sahip olan her Müslümana nisaba malik olduktan bir sene sonra farz olur. Nisab ise, borçtan ve aslî ihtiyaçlardan fazla olarak dinimizin koyduğu bir ölçü olup altında 80.18 gr. gümüşte ise 561 gramdır. Nisâb miktarına ulaşan para, senet, altın, gümüş, ticaret malı, koyun, keçi, sığır, deve, ekin ve meyveler için her cinsin kendi ölçüsüne göre zekatını vermek icâp etmektedir. Bunların ölçüleri ve kimlere verileceği fıkıh kitaplarında îzâh edilmiştir. Bunları öğrenip gereğine göre hareket etmek de her Müslümanın vazifesidir.

Aziz Mü’minler !

İslamiyet, yoksulluğun ve onunla birlikte gelecek ahlakî çöküntünün önüne geçmek için zenginlerden alınıp fakirlere verilmesi gereken zekatı farz kılmıştır. Yüce Allah bir âyeti kerîmesinde buyuruyor ki : “Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin. O (şanlı) Rasûle itâat edin. Tâki rahmete kavuşturulasınız.”[1] Zekat, bir emri İlâhî olması itibariyle Allahın hakkı, fakirlere verilmesi cihetiyle de Müslüman yoksulun hakkıdır. Bu vazifeyi yerine getirmemek hem Cenabı Hakkın buyruğuna muhalefet hem de fakirin vebalini yüklenmek olur. Niekim bir hadisi şeriflerinde Peygamber Efendimiz (SAV), “Zekatı vermeyen kıyamet günü ateştedir” buyurmuşlardır.[2] O halde Mü’minler; Allahın ihsan etmiş olduğu mallarımızın zekatını verelim. Zekat vermemek suretiyle Allahın azabını davet etmeyelim. Zekat vermeyenlerin âhiretteki hallerinin perişan olduğunu bilelim. Bakınız, Allahü Teâlâ Kitâbı İlâhisinde buyuruyor ki : “Altını ve gümüşü yığıp ve biriktirip de onları Allah yolunda harcamayanlar, (yok mu?) işte bunlara pek acıklı bir azabı müjdele!”[3]

Muhterem Müslümanlar !

Bir insan zekat verebilecek kadar zengin olup olmadığını şöyle hesaplar; önce zekat verilmesi gereken mallarını alt alta yazar. Bunlar: Elindeki altın ve gümüş, Nakit para, Ticârî eşyalar ve Sağlam alacaklar ki borçlunun inkâr etmediği veya çek senet karşılığı olup inkârı mümkün olmayan alacaklardır. Sonra bunların kıymetlerini karşılarına yazıp toplar. Vâdeli bile olsa ödenmesi lazım gelen borçlarını yekünden çıkarır. Eğer birine kefil olmuşsa o da onun ödeyeceği borç sayılır. Kalan miktar, eğer altının nisâbı olan 80.18 gr. altın değerine ulaşırsa kırkta birini zekat olarak vermesi farz olur.Ticârî eşya ise satmak için alınan her şey olup bugünkü alış fiyatı üzerinden hesaplanır. Kira getiren fazla ev, dükkan ve kazanç için çalıştırılan kamyon, taksi, iş tezgahları zekat hesabına girmez. Fakat bunlardan elde edilen gelir nisâba ulaşıyorsa gelirlerinden zekat vermek îcâp eder. Kısacası zekat, bir nevi cimrilikten temizlenme ameliyesidir. Allahın emrini yerine getirmek ve Onun rızasını kazanmak için Müslümanın ödediği zekat; onu bütün kirlerden husûsiyle cimrilik ve başkalarını hor görme gibi kötü huylardan arındırıp tertemiz kılar. Ebedî hayatı için, önden birşeyler göndermesi gerektiğini bilen ve düşünen mü’min elbette ki malını mülkünü burada yani geçici dünyada bırakmamaya gayret eder. Zekâtını verdiği gibi, asgarî bir o kadarını da mâlî cihâdı için sarfeder hatta tasadduk ve infaktan da geri kalmaz. Zîrâ Cenabı Hakkın, “Ey îmân edenler! Acıklı bir azaptan kurtaracak kazanç yolunu size göstereyim mi? Allaha ve Peygamberine îmân edip mallarınızla, canlarınızla Allah yolunda mücâhede edersiniz. Eğer bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır” îkâzını bilir ve elbette ki bunun iktizâsınca amel eder. Zekat vermemek, Allahın lütuf ve kereminden ihsan ettiği malda cimrilik etmek, hayır ve hasenâttan uzak durmak fert ve cemiyet için tehlikeli olduğu kadar, mal-mülk için de bir âfetttir. Zekat vermeyen, ictimâî yardımlarda bulunmayan kimseler, umûmiyetle cemiyet tarafından sevilip sayılmazlar. Böyle insanlarsa huzur ve saâdet yüzü görmezler. Servetlerinin hayrını-zevkini tadamazlar. Zekat verenler ise Allahın kendilerine ihsan ettiği varlıklarla muhtaç durumdaki kişi ve müesseselerin ihtiyaçlarının temini ve hayatlarının idâmesi noktasında vâsıtalık etmiş olurlar. O bakımdan zenginler zekatlarını verirken kime niçin nereye verdiklerine dikkat etmelidirler. Bu husuta ölçü Kur’ân-ı Kerîm olmalı, verilen kimseler, sarf olunan mahaller Onun gösterdiği yerler midir değil midir dikkat edilmelidir. Zîrâ, neticeden veren de mes’uldür. Sevap-günah, fayda-zarar bakımından o da pay sahibi olacaktır. Hutbemize bir hadisi şerif meâli ile nihayet verelim; “Mallarınızı zekatla koruyun. Hastalıklarınızı sadaka ile tedâvi edin. Belâ dalgalarına duâ ve tazarru ile karşı koyun.”[4]




[1] Nûr sûresi âyet 4

[2] Feyzül-Kadir C.5 S.505

[3] Tevbe sûresi âyet 34

[4] et-Tergîb vet-Terhîb C.1 S.520



ZEKÂT İBADETİ

Muhterem Müminler!

Bilindiği üzere Zekat, İslamın temel şartlarından biridir. Mali bir ibadet olan zekat, dinen zengin olanların yerine getirmesi gereken bir farzdır. Zekat; Hicretin ikinci senesinde, oruçtan önce farz kılınmıştır. Önemine binaen, Kuran-ı Kerimde otuz iki yerde, namazla birlikte zikredilmiştir.

Zekat, lugatte; artma, ziyadeleşme, temizlenme, temizlik ve bereket manalarına gelir. Dinimizde ise; bir malın belirli bir miktarını, üzerinden belirli bir zaman geçtikten sonra, ihtiyacı olan Müslümanlara zekat niyetiyle temlik etmek demektir.

Zekat; insanlar arasında sevgi, kardeşlik ve samimiyet bağlarını güçlendirir. Varlıklı kimselerden, yoksullara uzanan bir yardım eli olarak, muhtaçları sevindirir. Cimrilik ve haset hislerini giderir. Toplumu meydana getiren fertler arasında birlik ve beraberliğin doğmasına sebep olur.

Zekat; müminlerin, Allah (c.c.) sevgisini, mal ve servet sevgisinden üstün tuttuklarını gösteren bir özellik taşımaktadır. Çünkü, zekatını veren kimse, onu alan şahıslardan hiçbir karşılık beklememektedir. Bunu, sadece ibadet niyetiyle Allah rızası için yapmaktadır. Bu da, mümin olmanın güzel bir belirtisidir.

Bir de şunu unutmamak gerekir ki; her insanın kazancında, çevresinin de bir payı ve emeği bulunmaktadır. Onun için kişi, servetini kazandığı muhitte bulunan fakirlere vermeli ve içinde yaşadığı toplumun muhtaçlarına öncelik tanımalıdır. Zenginlerin mallarında fakir ve yoksulların hakları vardır"[1] mealindeki âyeti kerime, bizlere bu gerçeği anlatmaktadır.

Aziz Müminler!

Zekat ibadeti, müslümanı tembellikten kurtarır. Çünkü sevgili Peygamberimiz, Veren el, alan elden üstündür2 buyurmakta ve veren el olmamızı tavsiye etmektedir. Veren el olabilmek için de, çalışıp kazanmak gerekir. Dinimizde, Bir lokma, bir hırka anlayışı ile tedbirsiz tevekkülde bulunmanın yeri yoktur. O halde, Müslüman çalışkan, tutumlu, tedbirli, zekat alan değil, zekat veren olmaya gayret eden, dosdoğru insan demektir. Çalışma gücü olanlar, mutlaka çalışacak ve yoksulluktan kurtulmak için, meşrû her çareye baş vuracaktır. Zekat; ancak, çalışma gücünü ve kabiliyetini kaybetmiş, bakıma muhtaç duruma düşmüş olanlara verilmelidir. Yoksa sağlam ve iş yapma kuvvetine sahip kimselerin, çalışmayıp zekat veya fitre beklemeleri, dinimizce hoş karşılanmayan bir harekettir.

Hz. Peygamber (s.a.v.), Zekat İslamın köprüsüdür3 buyurmakla, zekât sayesinde toplumun, çeşitli kesimleri arasında bir bağ kurulmasına ve bu bağın güçlendirilmesine işaret buyurmuştur. Gerçekten zekât, sosyal dengenin sağlanmasında güzel bir vesile ve hoş bir örnektir.




[1] Zariyat 19.
2 İsmail bin Muhammed el Acluni, Keşifül Hafa 2/539 H.No:3199.
3 İsmail bin Muhammed el Acluni, Keşifül Hafa 1/530 H.No:14
__________________
Allahtan başka hiç birşeyi olmayan ben Allahtan başka herşeyi olanlara acırım..........
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Arasat 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Selamün aleyküm Taziye-İlan-Selamlaşma Arasat 7 1188 19 Şubat 2019 19:01
Karnabahar köftesi- Medineweb Köfteler Esma_Nur 3 1526 26 Nisan 2017 08:13
Medine'de bıraktığım iki güneş Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler Esma_Nur 6 2765 02 Mart 2015 00:30
Çalışmayan anne Çocuk ve Aile Sağlığı Arasat 0 1893 02 Mart 2015 00:23
pizza Börekler ve Hamur İşleri Allahın kulu_ 2 1970 15 Şubat 2015 10:25

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Zekat Kimlere Verilir, Zekat Verilecek Yerler/Muhsin İyi muhsin iyi Zekat-İnfak 1 13 Şubat 2019 07:06
Zekat ve zekat verilecek mala yönelik hükümler enderhafızım Zekat-İnfak 0 05 Temmuz 2012 13:59
Kur'andaki ZEKAT, mesheplerdeki ZEKAT.... HALUK GÜMÜŞTABAK Makale ve Köşe Yazıları 1 23 Aralık 2010 21:00
Hutbe:Zekat İbadeti Arasat Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat 0 22 Mart 2009 20:34
Hutbe:Zekat İbadeti Arasat Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat 0 20 Mart 2009 21:15

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.