Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.KUR'ÂN-I KERİM.::. > Kurân-ı Kerîm > Kur'ân-ı Kerim Genel

Konu Kimliği: Konu Sahibi FECR,Açılış Tarihi:  05 Nisan 2013 (18:49), Konuya Son Cevap : 03 Mayıs 2013 (17:12). Konuya 1 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 05 Nisan 2013, 18:49   Mesaj No:1
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Allah'ın mı?

Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Allah'ın mı?

Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Allah'ın mı?
Hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır!” diyorlar. Bu şekliyle çok yanlış bu. Tersi doğrudur bunun. Nasıl? “Kayıtsız şartsız hakimiyet Allah’ındır.” Bu doğru işte. Hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır demek yanlış, kayıtsız şartsız hâkimiyet Allah’ındır demek doğrudur.

Yani iki türlü hâkimiyet vardır: Bir kayıtlı şartlı hâkimiyet, bir de kayıtsız şartsız hâkimiyet. Hâkimiyetin kayıtlı şartlı olanı bize aittir, ama kayıtsız şartsız olanı Allah’a aittir. Bizim hâkimiyetimiz kayıtlı şartlı hâkimiyettir. Meselâ babanın evlat üzerindeki hâkimiyeti, kocanın kadın üzerindeki hâkimiyeti veya reisin tebaası üzerindeki hâkimiyeti kayıtlı şartlı hâkimiyettir. Neyle kayıtlı? Allah ve Resûlü ile kayıtlıdır. Kitap ve sünnete ters düşmemekle kayıtlıdır. Kitap ve sünnete ters düş-tükleri takdirde hiç kimseye itaat edilmez.

Ama kayıtsız şartsız hâkimiyet o sadece Allah’ındır. Allah’ın hâkimiyetinin hiçbir kaydı şartı yoktur. Allah ve Resûlü’ne mutlak itaat edilecektir. Öyleyse hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah’ındır cümlesi yanlıştır. O zaman Allah’ın başkalarına da hâkimiyet verdiği reddedilmiş olacaktır. Halbuki Rabbimiz biraz biraz insanlara da vermiştir o hâki-miyetinden. Az evvel saydığım kişilere de hüküm yetkisi, hâkimiyet yetkisi vermiştir Rabbimiz. Meselâ bakın Allah bizzat Kur’an’da bu hususu şöyle anlatır:
Aranızda hükmettiğiniz zaman adâletle hükmedin.”
(Nisâ 58)

Yani insanlar arasında hükmettiğinizde, hükmünüzü, hâkimiyetinizi gündeme getirdiğinizde adâletle hükmedin, adaletten ayrılmayın. Demek ki bize de biraz biraz hâkimiyetinden vermiştir Rabbimiz. Kur’an-ı Kerîm’de itaat mekanizmalarının anlatıldığı bölümlerde Rabbimiz diyor ki, “size bir şeyler emreden emir sahiplerini de dinleyin.” Yani idarecin, baban, kocan, arkadaşın, eşin, dostun sana bir şeyler emrediyorsa önce Allah’ı dinle. Mutlak kayıtsız şartsız olarak Rabbini dinle. Rabbin ne diyorsa mutlak doğru olduğuna inanarak O’nu dinle. Rabbini dinlerken, “ama ya Rabbi!” diye O’na akıl vermeye kalkışma. “İyi ama ya Rabbi benim şöyle bir konumum, benim şöyle bir duru-mum vardı, onu da düşündün mü?” diyerek O’na yol göstermeye kalkışma. Allah ne diyorsa mutlak dinle.

Sonra peygamberi de kesin dinle. “İyi ama ya Rasulallah şunu, şunu da düşündün mü?” filan diyerek peygamberi de şartlandırmaya, ona da nasihat etmeye kalkışma. Onu da kayıtsız şartsız dinle.

Üçüncü bir grup da senden bir şeyler isteyecek. Yarın şuraya gidelim, şöyle giyinelim, şuradan kazanalım, şuralarda harcayalım, şunu yapalım, bunu yapmayalım, şuralarda okuyalım, buralarda bulunmayalım, önce şunu yapalım, önce bunu okuyalım, evimizi şöyle tefriş edelim, çocuğumuzu şöyle eğitelim gibi sana bir şeyler emreden bir şeyleri yasaklayanlar olacak. Bunları da dinle. Ama bakın bunları dinlemek mutlak değildir. Burada bir kayıt var. O da bu emir sahipleri Allah ve Resûlü’ne itaat edecek ve senden istedikleri de Allah ve Resûlü’nün istekleriyle çatışmayacak.

İşte kayıtsız şartsız bir hâkimiyetten söz edilecekti ya, Allah burada ona başladı. İşte mutlak hâkimiyet sahibi olanın Rabb olması gerekecek, Hakim olanın İlah olması, Alîm olması, Kadir olması, Cebbar olması, Kahhâr olması, Rahmân olması, Hâdî olması, Rezzâk olması da gerekecek. İşte böyle bir hâkimiyet anlatılır burada.

Öyleyse anlayın ki Allah hayata hükmedendir. İşte dert bu zaten. Problemin odak noktası burasıdır zaten. Bugün birileri O’nu hayata karıştırmak istemiyor. “Tamam vardır, birdir, yücedir, âlîdir, kutsaldır ama hayatımıza karışmamalıdır! Kılık-kıyafetimize, eğitimimize, hukukumuza, ekonomimize, sosyal ve siyasal yapılanmamıza, kazanmamıza-harcamamıza, düğünümüze, derneğimize, yememize-içmemize Allah karışmamalıdır. Bütün bu konuları biz biliriz, Allah bilmez, veya biz O’ndan daha iyi biliriz” demeye ve hâkimiyeti Allah’tan koparıp kendi ellerine almaya, Allah yasaları yerine kendi yasalarını hakim kılmaya çalışıyorlar. Allah da diyor ki:
Ne oluyor? Ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu hâkimiyet anlayışlarınız ne böyle?

ALİ KÜÇÜK-Besairul Kur'an-Kalem Suresi 36.ayet tefsiri
__________________
Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir
(Müslim)
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi FECR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Yumurta Akı ve Yanık Tedavisi Pratik / Faydalı Bilgiler FECR 0 86 14 Ekim 2023 12:25
Düğünlerimiz İslam'ın neresinde? Adap-Edep-Ahlak Esma_Nur 1 271 02 Ağustos 2023 16:34
Mezuniyet Programı mı Meyhane Açılışı mı Belli... Adap-Edep-Ahlak FECR 0 179 13Haziran 2023 11:35
Evinize Kem Gözlü Ahmak Bir Adamı Davet Eder... Adap-Edep-Ahlak Esma_Nur 4 211 05Haziran 2023 10:15
Bizi Allah'tan Alıkoyan Kaç Şeyi Hayatımızdan... Muhtelif Konular FECR 0 190 10 Nisan 2023 20:38

Alt 03 Mayıs 2013, 17:12   Mesaj No:2
Kur'ân Kürsüsü

Medineweb Emekdarı
FECR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:FECR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 6340
Üyelik T.: 19 Ocak 2009
Arkadaşları:20
Cinsiyet:Erkek
Memleket:ANKARA
Yaş:56
Mesaj: 6.108
Konular: 546
Beğenildi:1003
Beğendi:221
Takdirleri:9161
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Mutlak Hakimiyet Allah'ın, Şartlı Egemenlik İnsanlarındır

Mutlak Hakimiyet Allah'ın, Şartlı Egemenlik İnsanlarındır


Varlıkları yaratan, yaratmakta olan, engin bir ahenk içinde yaşatan, maziyi, hali, geleceği tüm ayrıntılarıyla iyice bilen, istediğini dilediği an, arzuladığı şekilde yapmaya/yaratmaya gücü yeten yalnızca Allah'tır. İnsanlarla ilgili olanları dahil bütün oluşlar, bilgisi ve takdiri altında cereyan eden; kayıtsız şartsız hâkim, biricik yasa koyucusu da O'dur. Yüce Allah'a bu ölçüler içinde inanmadıkça ve hayatımızı bu imanın sınırları içinde düzenlemedikçe, özü "Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Allah'ındır." gerçeği olan İslâm'î İman (Tevhîd) gerçekleşmez. Kabul etmek ve gereğini yaşamakla emredildiğimiz bu iman gerçeğini Kur'ân'ımızdan öğrenelim:

[«(Ey Peygamber! De ki: Allah her şeyi yaratandır. O birdir.»

«Sizi de, yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır ve O yaratmaktadır.»

«Gökten yere kadar (bütün kâinatı ve tüm) işleri Allah düzenler...»

«... Gökleri ve yerin düzenini korumak/ gözetmek O'na zorluk vermez. O çok yüce, çok büyüktür.»

«... O gizliyi de bilendir, aşikârı da...»

«... Gaybı, geleceği bilen de yalnız O'dur...»

«Yaratan bilmez mi? O, ayrıntılarıyla bilen ve tüm detaylardan haberdar olandır."

"Evet Allah bilir. Ancak O'nun bildiklerini Siz bilmezsiniz."

«... Allah, işitici ve görücüdür.»

«... Şüphesiz Allah dilediğini gerçekleştirir.»

«... O dilediğini yapandır.»

«... Bir şeyi dilediği zaman O'nun buyruğu o şeye sâdece ‘Ol' demektir. O da oluverir.»

«... O her şeye hakkıyla güç yetirendir.»](1)

Bütün eksikliklerden berî, tüm yüceliklerle vasıflı olan yalnızca Allah (c.c.)olduğu içindir ki, yarattığı varlıklar üzerinde hâkimiyet kayıtsız şartsız O'nundur. Üstün vasıflarla yarattığı insanlar için hayatlarını düzenleyecek yasalar yapmak; emirler vermek ve yasaklar kaymak hakkı yalnız ve yalnız Onundur.

Hâkimiyet İnsanın Değil, Onu Yaratan ve Yaşatanındır.

Varlık âlemine gelişi ve gidişinde iradesi olmayan, bilgisi ve gücü sınırlı, mevcudiyeti sonlu yaratık olan insan yöneten değil, yönetilecek olandır. Fert ve fertlerden kurulu cemiyet yaratıktır. Bu itibarla insan üzerinde öncelikli ve mutlak egemenlik/hâkimiyet hakkı insanın ve cemiyetin değil, onu yaratan ve yaşatanındır.

Bunun içindir ki, Allah ilk insanı ilk peygamber kılmış, insanların terbiyesi ve idaresini, peygamberleri aracığıyla gönderdiği şerîatlarle bizzat üzerine almıştır.

Allah (C.C), yalnız kendi zatına tahsis kıldığı hâkimiyeti, kendilerine irade hürriyeti verdiği kullarına Kurân-ı Kerîm'de şöyle açıklar:

[«... Dikkat edin, yaratmak ve kanun koymak hakkı O'nundur.»

«... Elbetteki emir vermek ve yasaklamak hakkı yalnız Allah'ındır. O, ancak kendi hâkimiyetini tanımanızı emretmiştir. İşte gerçek din ancak budur...»

«Allah hâkimler hâkimi değil mi?»](2)

Müslümanlar, Allah'ın varlığına ve yüce sıfatlarına inanmalarının gereği olarak mutlak hakimiyeti (egemenliği) Allah'ta görmek ve inanmakla mükelleftirler. Ancak mutlak hakimiyet sahibi olan Allah, emirleri ve yasakları ile belirlemediği alanlarda hakimiyet hakkını evrensel kıldığı elçisi Hz.Muhammed'e vermiştir.

-Salat ve selam üzerine olsun- O'nun buyruklarıyla açıklık getirmediği alanlarda ise hakimiyet toplumun imanlı fertlerinin kendi aralarından adalet, liyakat ve şûra(seçim) yöntemiyle seçip görevlendireceği bilgili yöneticilere bırakılmıştır.

Açıklamaya çalıştığımız gibi İslâm inanç sistemine göre Müslümanlar Allah Zülcelâli mutlak hâkim olarak kabul etmekle mükelleftirler. Koyduğu emirleri ve yasaklarını da zatını ve sıfatlarını kabul ettikleri ölçüde büyük tanımakla yükümlüdürler;

Aziz Peygamberimizin «Allah'ın Kelâmının (emirleri ve yasaklarının) insanların kelâmına (koyduğu yasalara) üstünlüğü, Allah'ın yaratıklarına olan üstünlüğü gibidir» buyurması, bu gerçeği açıklamak içindir.
Yukarıda özetle sunulan ölçüler ışığında özetlersek:

Müslüman, mutlak hâkimiyeti Allah'ta ve O'nun yetkilendirdiği Hz.Peygamberde; kayıtlı ve şartlı hakimiyeti de İslâmî kurallar ve değer yargılarına imanlı ve bağlı seçilmiş halk temsilcilerinde gören insandır.

Yüce Dinimize göre, kayıtsız şartsız mutlak Hâkimiyet hakkı Allah'a ait olunca pek tabiidir ki, Şanı Yüce olan Allah yaratan ve yaşatan olarak kabul edilse bile O'nu, emir verici - yasak koyucu , mutlak hâkim olarak kabul etmedikçe İslâmi iman oluşmaz. Bu gerçeği Rabbimiz Kur'ân-i Kerîm'de şöylece beyan ediyor:

[«Ey Peygamber! Onlara) de ki : Eğer biliyorsanız söyleyin bakalım: Yer ve ondaki bütün varlıklar kimindir? Onlar, Allah'ındır diyecekler. De ki: O halde iyice düşünmez-ibret almaz mısınız?

De ki: O yedi göğün Rabbi ve Büyük Arş'ın Rabbi kim? Allah'dır, diyecekler. De ki: O halde aykırı davranır olmaktan korunmaz mısınız?

Yine de ki: Her varlığa kudretiyle egemen olan, her varlığı koruyan ama kendisi korunmaya muhtaç olmayan kimdir?

Yine Allah'tır, diyecekler. Onlara de ki: O halde nasıl oluyor da aldanabiliyorsunuz? ] (3)

Yukarıdaki âyetlerde açıklandığı üzere Allah'ı bütün varlıkların yaratıcısı, maliki ve koruyucusu olarak kabul edenlere «düşünmez misiniz?», «korunmaz mısınız?», «nasıl oluyor da aldanabiliyorsunuz?» buyrulması, onların Allah'ı mutlak hâkim olarak kabul etmemeleri, hâkimiyeti O'nda görmemeleri sebebiyledir.
Bu gerçek En'am sûresinin 91. âyetinde daha açık bir şekilde şöylece açıklanıyor:

«Onlar Allah'ı gereği gibi tanıyamadılar. Çünkü Allah hiç bir insana (hiç bir Peygambere) bir şey (emirler ve yasaklar) indirmedi, (yasalarıyla hâkimiyeti üzerine almadı) dediler...»

Mutlak hâkimiyeti Allah'ta görüp kabul etmemek insanı Allah'a ortak koşmaya götürür. Allah'a ortak koşmak ise kişiyi ebedî Cehennem'liklerden kılacak en büyük günahtır. Bunun içindir ki Peygamberimiz bizleri şöylece ikaz buyurmuşlardır:

«Ümmetimle ilgili olarak korktuklarımın en korkutucusu Allah'a ortak koşmalarıdır. Dikkat edin. Ben size, onlar aya, güneşe ve puta tapacaklar demiyorum. Fakat onlar, Allah'tan başka kişiler ve kurumların emirlerine ve yasaklarına göre yönetecek/yönetileceklerdir. Allah'tan başka otoritelerin beğenisini kazanmaya çalışacaklardır..» (4)

Mutlak hâkimiyetin, bizi ölümden sonra tekrar diriltecek, huzurunda muhakeme ederek ceza veya mükâfat verecek olan Allah'a ait olduğunu bilelim. Bu bilgi Tevhîd'in esası, nura çıkışın tek yoludur.
Okulda, fabrikada, iş yerinde, camide, caddede, hülâsa her zaman ve her yerde Allah'ın emir ve yasaklarını ölçü alarak hâkimiyetin Allah'a ait olduğunu tasdik edelim.

Kâinatımızdaki tabiat düzeni gibi muhteşem bir madde ve mânâ nizamına, huzur ve saadete ulaşmak istiyorsak Allah'ın emirleri ve yasaklarını zâtı gibi mukaddes tanıyalım. Tanımakla da yetinmeyelim. Hayatımızı bu ilâhî kurallara göre yaşayalım. Zira bu tanıma ve uygulama İslâm Dini'ni hayat düzeni olarak kabul etmeyenlerin iddia ettiği gibi hür irade ve düşünceyi zincire vurmak hayatı çıkmaza sokmak değildir. Allah'a ve Peygamberine has mutlak, mü'min insanlara özgü kayıtlı hakimiyet çizgisinde en iyiyi, en güzeli ve en doğruyu yaşamak, dünya ve âhiret hayatını mutlu kılmaktır. Çünkü mutlak Hakimiyeti yansıtan ilahi bildiriler, emirler ve yasaklar insan hayatı ile ilgili ana konularla sınırlıdır. Kayıtlı hakimiyete bırakılan özgü alanlar ise sınırsızdır.

Yazımızı âyet anlamlarıyla bitiriyorum.

[«Allah, (Hâkimiyet kayıtsız şartsız Allah'ındır diyerek) iman eden mü'minlerin mevlâsıdır...»

«... O ne güzel mevlâ, ne güzel yardımcıdır.»

«Şüphesiz Allah, (emirleri ve yasakları doğrultusunda) güzel amellerde bulunan mü'minleri, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyar. ( Mutlak Hâkimiyet hakkının Allah'ta ve Peygamber'inde olduğuna inanmadığı için) Kâfir olanlara gelince; onlar yararlanır/eğlenirler. Davarların yediği gibi yerler. Onların yeri de Cehennem ateşidir.»] (5)


1} Sırasıyla bak. Ra'd, 16; Saffat, 96; Secde, 5; Bakara, 255; Haşr, 22; Neml, 65; Mülk, 14; Bakara, 216; Mümin, 20; Maide, 1; Buruc, 16,; Yasîn, 82; Mülk, 1.
2)Sırasıyla bak. Araf, 54; Yusuf, 40; Tin, 8.
3)Müminûn, 84-89.
4) İbn Mace, Hn. 4205.
5)Sırasıyla bak. Muhammed 11, Hac78; Muhammed, 12


Ali Rıza Demircan
__________________
Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir
(Müslim)
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Rabbin seni şartsız sevdi..... _bülbül_ Şiirler ve Şairler 11 18 Ocak 2023 14:42
Allah'ım, kanadı kırık kuşlar gibiyiz! Bizi sensiz bırakma Allah'ım! enderhafızım Videolar/Slaytlar 0 25 Aralık 2013 13:42
Allah Yarattıklarından Aşkındır, Yücedir, Allah’ın el-Müteâlî İsmi/Muhsin İyi muhsin iyi Makale ve Köşe Yazıları 0 10 Kasım 2011 18:15
Kadının kocasının her dediğine kayıtsız şartsız uyması görevi midir, sevap mıdır? MERVE DEMİR Evlilik-Nikah Konuları 0 13 Nisan 2009 22:08
Çocuklarınızı şartsız sevin İmamHüseyin Çocuk ve Aile Sağlığı 0 13 Nisan 2009 16:48

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.