Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler

Konu Kimliği: Konu Sahibi ahmetmeydani,Açılış Tarihi:  27 Nisan 2013 (16:36), Konuya Son Cevap : 02 Mayıs 2013 (11:38). Konuya 5 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 27 Nisan 2013, 16:36   Mesaj No:1
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Kerbelaya zamanda Yolculuk

Kerbelaya zamanda Yolculuk

Bu da benim yeni hikayem. Kerbela olayını değişik bir metodla ele almaya çalışacağım inşaallah. Yararlandığım kaynak: Merhum M. Asım Köksal Hocanın (Allah cc ona rahmet etsin inşaallah) "Kerbela Faciası" adlı kitabı. Fiemanillah.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi ahmetmeydani 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Bolivya ABD’nin Yardım Kuruluşuna Kapı Gösterdi! Bilgi Dağarcığı ahmetmeydani 0 1313 02 Mayıs 2013 12:14
Ağrı`daki kutlamada Hizbullah hedef alındı Bilgi Dağarcığı ahmetmeydani 0 1645 02 Mayıs 2013 12:01
Myanmar`da İki camiye saldırı İslami Haberler ahmetmeydani 0 1464 02 Mayıs 2013 11:58
Varsın Muhammedi Sevdayı Yazmasınlar Serbest Kürsü Allahın kulu_ 1 1685 02 Mayıs 2013 11:52
Myanmar kutlu doğum İslami Haberler Allahın kulu_ 28 9966 30 Nisan 2013 12:31

Alt 27 Nisan 2013, 16:36   Mesaj No:2
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Kerbelaya zamanda Yolculuk

BİRİNCİ BÖLÜM

Yıl 2050! Zamanda yolculuk mümkün hale gelmiştir. Bizim kafadarlar da bu akşam bir araya gelip zamanda yolculuk yapmak için bir karar almak üzere sözleştiler. Yatsı namazını müteakip yolculuk merkezinde bir araya geldiler. Merkezde bir araya gelenler, Ahmet, Hüseyin, Cevad, Mahmud, ve Abdullah idi. Şimdi onların konuşmalarına kulak verelim. Ahmet söze başladı;
-Kardeşler, malumunuz zamanda yolculuk mümkün hale geldi. Şimdi yapmamız gereken şey, ilk yolculuğumuzu nereye yapacağımıza karar vermek.
Hüseyin söz aldı:
-Aslında ben buraya gelirken nereye gideceğimizi düşündüm ve gideceğimiz yer ve zamanı buldum. Şayet siz de uygun görürseniz ilk yolculuğumuzu oraya yapalım derim.
Herkesi bir merak almıştı. Ahmet merakla sordu:
-Anlat bakalım, merak ettik.
-Bence yolculuğu Kerbela’ya yapalım.
Hüseyinin bu fikri hepsi tarafından kabul gördü. Hep bir ağızdan:
-Evet çok isabetli bir fikir. Bizce de ilk yolculuğun oraya yapılması güzel olur.
Cevad söze girdi:
-Ne zaman yola çıkıyoruz?
-Kaç gün içinde hazırlığımızı tamamlarız?
-Sanırım iki gün yeter.
-O halde herkes hazırlığını yapsın Cuma günü Cuma namazını müteakip yola çıkarız. Yalnız bir mesele var.
-Nedir o mesele?
-Kim nereye gidecek?
-Görev taksimi yapalım. Bence merkezde sen kal. Teknik konuları senden iyi bilen yok. Bir aksilik olup da zamanda kaybolmayalım.
-Peki! Aslında ben de oralara gitmek isterdim ama Mahmud’un da dediği gibi teknik işlerden iyi anlamak çok önemli. En ufak bir aksilik istenmeyen sonuçlara neden olabilir.
-Peki kim nereye gidecek? Dedi Abdullah.
-Mahmud Mekke’ye gitsin. Hüseyin sen Hz. Hüseyin’i (ra) takip et. Cevad ırak senin. Abdullah sen de Medine ve diğer yerlere git. Herkes malzemelerini eksiksiz alsın. Telefonlar, uçan kaykaylar, kıyafetler, yani kısaca ne gerekiyorsa. Unutmayın bir iğne bile unutlmayacak. Evden almanız gerekenleri oradan diğerlerini de buradan alıp yola çıkarsınız inşallah. Sorusu olan var mı?
-Ne kadar kalacağız orada?
-Hz. Hüseyin (ra) ve diğer şehidlerin katilleri cezalandırılana kadar.
-Yani epeyce bir süre kalacağız anlaşılan.
-Kardeşler! Zaman zaman geri geleceksiniz. Yerinize gerekirse yeni elemanlar da gönderebiliriz. Ama şunu iddiayla söylüyorum ki oraları gördükten sonra geri gelmek istemeyeceksiniz.
-Aslında ben de bu şekilde düşünmüştüm, dedi Abdullah.
-Unutmayın ki gideceğiniz zaman Hz. Hüseyin (ra) dönemi. O zamanki dünya ile bu zamanki dünya arasında epeyce fark var. Efendimiz (sav) den hemen sonraki döneme gidiyorsunuz. Bazı sahabeleri (ra) görme imkanına da kavuşacaksınız inşallah. Hadi bakalım hazırlık yapmak üzere herkes dağılsın. Benim de yapmam gereken işler var.
Elemanlar hazırlık yapmak üzere dağıldılar. Cuma günü namaza kadar tüm hazırlıklarını yapıp cumayı da eda ettikten sonra merkezde bir araya geldiler. Son kontrolleri de yaptıktan sonra zaman makinesinin kabinine girdiler. Işınlama kabinlerinde herkes yerini aldıktan sonra

BİRİNCİ BÖLÜMÜN SONU
Alıntı ile Cevapla
Alt 29 Nisan 2013, 12:08   Mesaj No:3
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Kerbelaya zamanda Yolculuk

İKİNCİ BÖLÜM

Işınlama işlemi başladı. Yolculuk başarıyla gerçekleşti. Herkes görevlendirildiği yere varmıştı. Ahmet yolcular hakkında bilgi almak üzere hepsini teker teker aradı.
-Mahmud neredesin şu an?
-Kabe-i Muazzamanın yanındayım. Allahım ne muhteşem manzara.
-Anlaşıldı. Seninle tekrar bağlantı kuracağım inşallah.
-Hüseyin sende son durum ne?
-Mescidi Nebevinin avlusundayım. İkindi namazı için hazırlık yapılıyor Sahabe-i Kiram ve diğerleri tarafından.
-Peki, seninle de irtibat kuracağız tekrar inşallah.
-İnşaallah.
-Cevad sen neredesin?
-Kufe sokaklarında geziyorum.
-Pekala!
-Abdullah!
-Efendim Ahmet!
-Gerçi Hüseyinle aynı yerdesin ama ben gene de nerede olduğunu sorayım.
-Ben Medineye geldim ama nasılsa Hüseyin de burada diye Medine ile Irak arasında bir gezinti yapacağım inşaallah.
-Anladım. Ama sen gene de Medine’ye dön. Çünkü Hüseyin Hz. Hüseyin’i (ra) izliyor. Sana Medinede ihtiyaç duyulabilir.
-Tamam, hemen Medineye dönüyorum.
-Hemen dönmene gerek yok. Ama çok fazlada geç kalma.
-Anlaşıldı.
-Hüseyin, henüz vaktimiz var. Sen bize Hz. Hüseyinle ilgili elde ettiğin bilgileri aktar.
-Ahmet, ben de onu söyleyecektim. Hz. Hüseyin (ra) ile ilgili bir miktar bilgi elde ettim. Onu aktarayım inşallah daha sonra diğer bilgileri de aktarmaya çalışacağım.
-Tamam, seni dinliyorum.
-Hz. Hüseyin (ra) ile ilgili genel bilgileri vermeye çalışayım inşallah. Hz. Hüseyin (ra) kimdir, nesebi nereye dayanıyor önce o bilgileri aktarayım inşallah;
“Hüseyin (Ebû Abdillah el-Huseyn b. Ali b. Ebî Tâlib el-Kureşî el-Hâşimî eş-Şehîd)
Hz. Hüseyin (ra), 5 Şaban 4 hicri (10 Ocak 626 Miladi) yılında Medine’de doğdu. Hz. Peygamber’in, kızı Hz. Fâtıma’dan (ra) ikinci torunu, Hz. Ali’nin de (ra) ikinci oğludur. Hz. Hüseyin’e bu isim Efendimiz (sav) tarafından kulağına ezan okunarak verilmiştir.
Hz. Hüseyin’in (ra) doğumunun yedinci gününde Dedesi olan Efendimiz (sav) tarafından akika kurbanı kestirildi. Hz. Fâtıma (ra) annemiz tarafından da saçlarının ağırlığı tarafından para dağıtılması talimatı verildi ve bu talimatı yerine getirilerek yoksullara para dağıtıldı.
Hz. Hüseyin (ra) doğumunun yedinci gününde de sünnet ettirildi.
Hz. Hüseyin (ra), Kureyşin Haşimoğulları Kolu’ndan olup, “Reyhânetü’n-Nebi” “el-Kisâ Ehli”nin de beşincisi olarak bilinir. “Eş_Şehid” diye anıldığı gibi “el-İmâmü’ş-Şerîfi’l-Kâmil” de ona ait ünvanlardan biridir.
Hz. Hüseyin’in (ra) künyesi Ebû Abdullah idi.
Hz. Hüseyin (ra), Hz. Osman (ra) devrinde yapılan Horasan seferine katıldı. Ayrıca asiler tarafından kuşatılan Hz. Osman’a (ra) Ağabeyi Hz. Hasan (ra) ile muhafızlık da yapmıştır.
Babasının hilafeti döneminde Kûfe’ye gitti. Yine Babasının yanında Sıffin ve Cemel vakalarına katıldı.
Hz. Ali’nin Şehid edilmesini müteakip ağabeyi olan Hz. Hasan’ın (ra) hilafet dönemini yaşadı. Hz. Hasan’ın (ra) Muâviye lehine hilafetten feragat etmesini herne kadar uygun bulmadıysa da Ağabeyine olan saygısı nedeniyle sesini çıkarmadı.
Bu arada Muâviye oğlu Yezid’i veliaht tayin etti ve diğer Müslümanlarla birlikte Hz. Hüseyin’den (ra) de biat etmesi talebinde bulunuldu. Hz. Hüseyin (ra) ise Yezid’in veliahtlığına karşı çıktığı gibi biat ta etmedi.
-Cevad Irak’tan herhangi bir haber var mı?
-Var Ahmet!
-Nedir o haber?
-Hucr B. Adiyy (ra) MUaviye b. Ebi Süfyan tarafından katledildi.
-Hcır b. Adiyy kim?
-Irklı Eshabın büyüklerindendi.
-Peki neden?

İKİNCİ BÖLÜMÜN SONU
Alıntı ile Cevapla
Alt 30 Nisan 2013, 12:47   Mesaj No:4
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Kerbelaya zamanda Yolculuk

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

-Hucr b. Adiyy Hz. Ali (ra) taraftarlarındandı. Muaviye onu kendi tarafına çekmek için Eş’as b. Amr’ın yerine onu Kindelerin başına getirmek istedi. Hucr da kabul etmeyince Ziyad b Ebih, Hucr ve bazı adamlar Şama gönderdi. Muaviye de onları katletti.
-Peki ne oldu bunun üzerine?
-Bu olay Kufelileri çok üzdü. Onlarda durumu Hz. Hüseyin’e (ra) bildirdiler.
-Anladım. Daha sonra sana döneceğim inşallah.
-Hüseyin beni duyuyor musun?
-Evet, buyur!
-Az önce Cevadla görüştük. Kufede bazı olaylar olmuş. Bu olayların Medineye yaznsıması nasıl oldu?
-Ahmet, sanırım Hıcr b. Adiyy olayını soruyorsun.
-Evet.
-Kufeden bazı şahıslar Medineye gelerek durumu Hz. Hüseyin’e (ra) bildirdiler.
-Peki Hz. Hüseyin (ra) ne yaptı?
-Henüz bir şey yapmış değil. Bu arada, Medine valisi Mervan b. Hakem de olaydan haberdar oldu. Buraya gelen Kufeliler üzerine durumu Muaviye’ye bir mektupla bildirdi.
-Peki sonra ne oldu?
-Bunun üzerine Muaviye Hz. Hüseyin’e biraz da tehdit kokan bir mektup gönderdi. Yaptığı biata sadık kalması için.
-Hz. Hüseyin’in (ra) tepkisi ne oldu?
-Hz. Hüseyin (ra) şu cevabı verdi: “Yazın bana ulaştı. Sana, benden erişen haberden, ben, beriyim. Ahdimde sonuna kadar durucuyum.”
Yalnız iyi ve güzel olan işler, sahibini, Allah’a (cc) ulaştırır.
Benim seninle ne çarpışmak ve ne de aleyhine kalkışmak isteğim vardır.
Ben; seninle uğraşmayı bırakmaktan başka Allah (cc) katında benim için bir mazeret bulunduğunu sanmıyor, şu ümmetin işlerinden senin idarenden daha büyük bir ibtila ve imtihan bulunabileceğini de bilmiyorum.”
-Cevad, Hz. Hüseyin’in (ra), Muaviye’ye mektup gönderdiğini biliyorsun sanırım.
-Ahmet, evet. Mektup Muaviye’ye geldi.
-Peki Muaviye ne dedi, bu konuda?
-Muaviye ; “Abû Abdullah’a kötülükten başka bir şey yapmış olmadık!” dedi.
-

ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜN SONU
Alıntı ile Cevapla
Alt 01 Mayıs 2013, 12:13   Mesaj No:5
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Kerbelaya zamanda Yolculuk

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM


-Ahmet beni duyuyor musun?
-Evet Cevad! Hayırdır yeni bir gelişme mi var?
-Evet, hem de çok önemli.
-İyice meraklandım şimdi. Nedir bu gelişme?
-Muaviye ölüm döşeğinde.
-Peki neler oluyor orada?
-Şu an Muaviye’nin odasındayım. Yanında oğlu Yezid var.
-Ne geçiyor aralarında?
-Muaviye Yezid’e vasiyette bulunuyor.
-Ne var bu vasiyette?
-Hz. Hüseyin (ra) hakkında vasiyette bulunuyor.
-Neler söylüyor peki?
-Muaviye aynen şunları söyledi az önce: “Irak’lılar, Hüseyin b. Ali’yi ayaklandırmadan bırakmazlar.
Eğer, o senin üzerine yürür de, sen ona galebe çalarsan, onu affet.
Çünkü O, akrabalık yönünden başkasına benzemeyen, hakkı, en çok gözetilecek olan bir zattır.
Hüseyin’i kolla. Çünkü, O, insanların, insanlara en sevgilisidir.
Ona karşı akrabalık hakkını gözet. Kendisine yumuşak davran.
Ondan herhangi bir muhalefet görürsen, Onun babasını öldüren, kardeşini geri durduran Allah, sana kafî gelecektir!” dedi. Ve şu anda da vefat etti.
-İnna lillahi ve inna ileyhi raciun. Muaviye’nin bu vasiyeti iyi ama oğlu Yezid’i halife ilan etmesinin hesabını elbette ki Allah’a (cc) verecektir. Ve biz daha fazla bu konuya girmeyelim. Çünkü bu konu zaten Mahkeme-i Kübra’ya intikal etmiştir. Peki Şam’da neler oluyor, bu ölüm olayının üzerine?
-Şam’lılar camide toplanıp Yezid’e bey’at ettiler.
-Desene felaketin başlangıcındayız. Peki Yezid, en çok kimlerden çekiniyor?
-Yezid dört kişiden çekiniyor. Bunlar; Hz. Hüseyin (ra), Hz. Abdullah b. Zübeyr (ra), Hz. Abdullah b. Ömer (ra) ve Hz. Abdurrahman b. Ebî Bekir (ra).
-Neden bu dört sahabiden çekiniyor peki?
-Çünkü bu sahabiler, ileri gelenlerden ve sözleri de dinlenenlerdendir. Halk bunlarla birlikte olursa Yezid’in başı ağrır.
-Anladım. Sana sonra döneceğim inşallah.
-Abdullah, Medine’de durum ne?
-Yezid’den Medine valisine bir mektup geldi.
-Hangi konuda?
Mektupta aynen şunlar yazılmakta. “Yazım sana gelince, Hüseyin b. Ali ile Abdullah b. Zübeyr’i buldur. Onların, bana bey’atlerini al.
Şayet beyât etmekten kaçınırlarsa, boyunlarını vur! Başlarını bana gönder. Halkın da bey’atını al.
Bey’attan kaçınanlar hakkında ise Hüseyin b. Ali ile Abdullah b. Zübeyr’e uyguladığını uygula, vesselam.”
-Peki Medine valisi Velid b. Utbe ne yaptı?
-Velid b. Utbe bir fitne çıkmasından korktu ve araları olmamasına rağmen, Mervan’a adam gönderdi. Mervan geldiğinde, ona Yezid’in mektubunu göstererek, ne yapması gerektiğini sordu.
Mervan bunun üzerine;…


DÖRDÜNCÜ BÖLÜMÜN SONU

Alıntı ile Cevapla
Alt 02 Mayıs 2013, 11:38   Mesaj No:6
Avatar Otomotik
Durumu:ahmetmeydani isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 27144
Üyelik T.: 08 Nisan 2013
Arkadaşları:0
Cinsiyet:Erkek
Memleket:Diyarbakır Ama Adana'dayım
Yaş:63
Mesaj: 255
Konular: 45
Beğenildi:0
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Kerbelaya zamanda Yolculuk

BEŞİNCİ BÖLÜM

-Abdullah b. Ömer (ra) ile Abdurrahman b. Ebi Bekir (ra) bu hususta bir şey istemezler.
-Hüseyin b. Ali (ra) ilke Abdullah b. Zübeyr’e (ra) gelince, hemen adam gönderip onları çağırt ve Yezid’e bey’atlarını al.
Bey’at etmezlerse, Muaviye’nin ölüm haberi yayılmadan önce, onların boyunlarını vur!
Yoksa, onlardan her biri bir tarafa çekilir, muhalefete başlarlar!
-Hüseyin, Mervan ile Velid görüştüler ve Mervan Hz. Hüseyin (ra) ile Hz. Abdullah b. Zübeyr’i (ra) bey’at için çağırmasını önerdi. Hz. Hüseyin’e (ra) gelen oldu mu?
-Ahmet, Velid henüz yeni büluğ çağına ermek üzere olan Abdullah b. Amr b. Osman’ı gönderdi. Abdullah, Hz. Hüseyin (ra) ve Hz. Abdullah’ı (ra) mescide bularak Velid’in talebini iletti.
-Onlar ne cevap verdi peki?
-Sen git biz sonra geliriz diye cevap verdiler. Daha sonra da Velid’in neden kendilerini çağırttığı hususunda fikir yürüttüler.
-Ne dediler peki?
-Hz. Hüseyin (ra) “Muaviye ölmüştür. Bey’at için çağrılıyoruz” dedi.
-Hz. Abdullah’ın (ra) yorumu ne oldu?
-Hz. Abdullah (ra) da “Ben, bundan daha başka bir maksad bulunduğunu sanıyorum.” Dedi.
-Peki gittiler mi Velid’in yanına?
-Hayır, gitmediler. Velid birkaç kere yine adam gönderince, Abdullah’ın (ra) kardeşi Cafer, Velid’in yanına giderek adam göndermekten şimdilik vazgeçmesini, çünkü Abdullah’ın (ra) çekindiğini söyleyince Velid bir süreliğine adam göndermekten vazgeçti. Diğer yandan, Hz. Abdullah (ra) Hz. Cafer (ra) ile beraber Şaban ayına 3 gün kala, Cumartesi gecesi Mekke’ye hareket etti. Velid, onu arattıysa da bulduramadı. Ve onların Mekke’ye gittiklerini haber aldı.
-Velid, arkalarından adam gönderdi mi peki?
-Gönderdi ama Onlara yetişmeleri mümkün olmadı.
-Hz. Hüseyin (ra) ne yaptı bu arada?
-Hz. Hüseyin (ra) yanına , Köleleri ve Oğullarından bazılarını alarak Velid’in konağına gitti. Onlara kapıda kalmalarını, sesini işitir işitmez içeri dalmalarını tembihleyerek içeri girdi.
-İçeride kim vardı?
-İçeride Velid ve Mervan bulunuyordu.
-Velid ve Mervan’ın araları bozuk değil mi?
-Evet araları bozuk. Hz. Hüseyin (ra) onları böyle görünce Velid’in yanına oturdu ve :” Şimdi, siz, bir araya geldiğinize göre, her halde, Allah (cc), aranızı düzelitmiştir.” Dedi.
Onlar cevap vermeyip sustular.
-Velid ne yaptı?
-Velid, Yezid’in mektubunu okuduktan sonra, Hz. Hüseyin’i (ra), Yezid’e biat etmeye çağırdı.
-Hz. Hüseyin (ra) “Benim gibi bir adama gizli bey’at yakışmaz. Zaten halkın önünde yapılmayan bir bey’attan da sen razı olmazsın.
Sen çıkıp halkı bey’ata davet ettiğin zaman, bizi de çağırırsın.”
-Velid bunu kabul etti mi peki?
-Velid sulh-u selameti seven bir adam olduğundan, bu teklifi sevinçle kabul ederek, Hz. Hüseyin’e (ra) şimdi gitmesini daha sonra halk toplandığı zaman da gelip bey’at etmesini istedi.
-Mervan, ne tepki verdi?
-Mervan hain bir adam olduğundan, bu teklife karşı çıkarak Hz. Hüseyin’i (ra) göndermemesini, hapsedip bey’at almasını, bey’at etmezse boynunu vurdurmasını isteyince. Hz. Hüseyin (ra)…


BEŞİNCİ BÖLÜMÜN SONU

Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Zor zamanda Adanmak Nebevi Sevda Nebevi Sevda/Kişisel 1 28 Mayıs 2023 16:54
Yolculuk Namazı NUR Oruç-Ramazan 5 27 Temmuz 2018 14:45
yolculuk ayücel Hadis-i Şerif 0 11 Mayıs 2013 00:25
Nasıl bir zamanda yaşıyoruz biz malikelşahbaz Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler 3 05 Kasım 2010 22:51
Zor zamanda kadın olmak KuM TaNeSi İslamda Kadın ve Erkek 0 14 Nisan 2009 13:18

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.