Medineweb Forum/Huzur Adresi

Medineweb Forum/Huzur Adresi (https://www.forum.medineweb.net/)
-   Makale ve Köşe Yazıları (https://www.forum.medineweb.net/516-makale-ve-kose-yazilari)
-   -   MAİDE SURESİ 41-42-43 VE 44. AYETLER NE ANLATIYOR? (https://www.forum.medineweb.net/makale-ve-kose-yazilari/16733-maide-suresi-41-42-43-ve-44-ayetler-ne-anlatiyor.html)

HALUK GÜMÜŞTABAK 29 Kasım 2009 18:55

Maide suresi 41-42-43 ve 44. Ayetler ne anlatıyor?
 
Kuranı her okuyuşumda sanki ilk defa okuyormuş gibi, ondan yeni feyizler yeni ışıklar alıyorum çok şükür, Allah yanıltmasın. Beni her okuyuşumda daha çok bilgilendirdiğine ve düşünmeye sevk ettiğine şahit oluyorum. Bakın sizlerle aşağıdaki ayetleri paylaşmak ve üzerinde birlikte düşünmeye davet etmek istiyorum. Düşünmenizi ve ayetlerle karşılaştırmanızı istediğim konu, bizlere geleneksel İslam ın öğrettiği gibi acaba peygamberimiz topluma kuranın hiç bahsetmediği konularda hüküm koyma yetkisi vermiş midir? Peygamberler toplumu yalnız ne ile uyarmak ve hüküm vermekle görevlendirilmiştir, sanırım bu soruların cevabını bu ayetlerde bulacağız, önce ayetleri yazalım ve dikkatle okuyalım.

Maide 41: Ey resul! Kalpleri inanmamış olduğu halde ağızlarıyla "İnandık" diyenlerin küfürde yarışırcasına koşanları seni üzmesin. Yahudilerden bazıları yalancılık etmek için dinlerler; huzuruna çıkmamış olan başka bir topluluk için dinlerler. Yerlerine oturmuş kelimeleri, yapılarını bozup değiştirirler. "Size şu verilirse alın, eğer o verilmezse çekinin." derler. Allah birini fitneye çarptırmak isterse sen onun için Allah karşısında hiçbir şey yapamazsın. Bunlar o kişilerdir ki, Allah kalplerini temizlemek istemiyor. Dünyada bir rezillik vardır onlar için; âhirette de büyük bir azap var onlara.

42: Yalana iyice kulak verirler, haramı tıka-basa yerler. Sana geldiklerinde, ister aralarında hüküm ver, ister onlardan yüz çevir. Eğer onlardan yüz çevirirsen sana hiçbir şekilde zarar veremezler. Ama aralarında hükmedersen, adaletle hükmet. Allah, adaletle hükmedenleri/adaleti ayakta tutanları sever

43: İçinde Allah'ın hükmü bulunan Tevrat yanlarında iken, nasıl oluyor da senin hakemliğine başvuruyorlar? Daha sonra da verilen hükümden yüz çeviriyorlar. Bunlar inanan kişiler değillerdir.

44: Biz indirdik Tevrat'ı, biz. İyiye ve güzele kılavuz var onda, ışık var. Allah'a teslim olmuş peygamberler, Yahudilere onunla hakemlik yaparlardı. Kendini Rabbe adayanlarla ilim ve hikmette derinleşmiş olanlar da Allah'ın Kitabı'ndan korumakla görevli olduklarıyla hükmederlerdi. Zaten onlar Allah'ın Kitabı'na tanıklardı. Artık insanlardan korkmayın, benden korkun da ayetlerimi basit bir ücret karşılığı satmayın. Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir.


Yukarıdaki ayetleri anlamak için lütfen kuranın bütününü düşünelim. Acaba Rabbim bu ayetlerde bizlere ne anlatmak istiyor? Maide 41. ayetten başlayarak düşünmeye çalışalım. Bu ayeti okuduğumda peygamberimizin İslam ı yaydığı günlerde, bazı Yahudiler onu ziyaret ediyor olmalılar ki, kendi cemaat ve toplulukları adına peygamberimize gelenlerden bahsediyor. Bu insanların sırf art niyetle peygamberimizin huzuruna çıktıklarını söyleyen Rahman, sabitlenmiş yerlerine oturmuş sözleri anlamlarını bozup, değiştirip kendi topluluklarına kendilerince yönler verip yanılttıklarını söylüyor. 42. ayette ise bakın ne diyor, ama burada ne anlatmak istediğini anlayabilmek için yine kuranın bütününü düşünmeliyiz. ( Yalana iyice kulak verirler, haramı tıka-basa yerler.) Şimdi sizlere soruyorum burada geçen HARAMI TIKA BASA YERLER sözünden sizler ne anlıyorsunuz? Yenilen gerçekten boğazımızdan geçen haksız edinilen yiyecek mi, yoksa başka bir şeyden mi bahsediyor Yaratan? Bakın sizlere kurandan bir ayet hatırlatmak istiyorum, sanırım bu ayeti okuduğunuzda tıka basa yenen şeyin ne olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

Araf suresi 33. ayet; De ki: Rabbim ancak açık ve gizli kötülükleri, günahı ve haksız yere sınırı aşmayı, hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi, Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ SÖYLEMENİZİ HARAM KILMIŞTIR

İşte Rabbim Allahın gönderdiği kitaplarda açıklamadığı tüm konularda fikirler yürütüp, uydurma sözler söylememizi HARAM KILDIĞINI SÖYLÜYOR. İşte burada bahsedilende Rabbin açıklamadığı konulara inanıp ardına düşenlerin durumundan bahsediyor ve onlar için ne diyor? ( Yalana iyice kulak verirler, haramı tıka-basa yerler.) Demek ki yalana kulak verip onlara inanmak, emin olmadığımız sözlerin ardına düşmek, açıkça haramı tıka basa yemekmiş, bu sözlerden çok net anlaşılıyor. Yoksa burada yenen haram kazanılmış yiyecek değil dikkat ediniz, yalana iyice kulak verenler yani onlara inananlardan bahsediliyor. Allah a isnat edilen rahmanın açıklamadığı uydurma sözlere inanmak olduğunu anlıyoruz. Şimdide bu sözleri günümüzde bizlere anlatılanları düşünün lütfen. Kuranda hiçbir hüküm verilmediği halde bunlar Allah katındandır dediklerinde, bunlara inananların durumunu sizlere bırakıyorum.

Şimdide 43. ayeti düşünelim, peygamberimizin yanına gelen Yahudiler bir konuda peygamberimizin hakemliğine başvuruyor ve ondan bu konuda karar vermesini istiyorlar. Bakın Rabbim in böyle bir olay sonucunda söylediği sözler gerçekten çok düşündürücüdür.
(İçinde Allah'ın hükmü bulunan Tevrat yanlarında iken, nasıl oluyor da senin hakemliğine başvuruyorlar.) Demek ki o devirde elde bulunan Tevrat da, hükmü açıkça belli olan bir konuda peygamberimize müracaat edilmiş. Rahmanın verdiği cevap çok düşündürücü. Demek ki bazı konular, Rabbin gönderdiği diğer kitaplarda da hepsi aynı hükümler veriyor. İnandıklarını söyledikleri Tevrat a bakma zahmetini göstermeyen ya da kendilerince değiştirdikleri için, insanları adeta uyarırcasına sen önce sana gönderdiğim kitaba bak, ondan sonra başkasından yardım iste dercesine o toplumu uyarıyor. Sen onlara kurandan hükmü hatırlatsan bile yine sana yüz çevirirler diyor. Düşünebiliyor musunuz Allah elçisine gelen topluluğu nasıl uyarıyor? Bunu sizce neden yapıyor ve bu sözlerle acaba Rahman ne anlatmak istiyor olabilir diye düşündüğünüzde, daha sonra gelen ayetlerden bunu daha iyi anlıyoruz.

Allah Tevrat ı biz indirdik ve onun tıpkı kuran için söylediği sözleri tekrarlayarak, O sizleri iyiliğe güzele kılavuzlar, O sizler için ışıktır diyor. Devamında yazdığı cümle ise sanırım çok daha iyi anlatıyor anlatılmak isteneni.( Allah'a teslim olmuş peygamberler, Yahudilere onunla hakemlik yaparlardı.) Demek ki Rabbim Tevrat’ı gönderdikten sonra o devirde görevlendirdikleri peygamberleri toplumu uyarması için yalnız ve yalnız gönderdiği, tebliğ edilmesini istediği Tevrat la uyarma ve onunla hakemlik yapma görevi vermiş. Yani hiçbir peygamber kendince dine bir şey ekleyemeyeceğini açık bir dille anlatıyor, bunun tersini yapan ve bunlar Allah katındandır diyerek söylenen, ama Rabbin gönderdiği kitaplarda hiç bahsedilmeyenlere inananlara ne diyordu Yaratan? ( Yalana iyice kulak verirler, haramı tıka-basa yerler.) Sanırım bu konuda çok dikkatli ve titiz olmamız gerekiyor. Bugün günümüze kadar gelen Tevrat ve İnciller ne yazık ki okadar ilave ve eklemeler yapılmış ki, kendileri bile hangisine inanacakları konusunda karar veremez olmuşlar. Allah gönderdiği kitaplarda birçok konuda hiçbir değişiklik yapmadığını açıkça belirtiyor bizlere. Bazı konularda ise hükmünü değiştirdiğini ve bizler için daha iyisini gönderdiğini açıklar Kuranda. Maide suresi 44. ayetin sonunda ise tüm söylediklerimin noktasını koyuyor ve bakın ne diyor Rabbim? (Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir.) Demek ki ister gönderilen peygamberler devrinde olsun, isterse onlardan sonra, toplumu yönetenler din ve yaşamımız hakkında hükümler verenler Allahın indirdiği ile hükmetmediği takdirde açıkça KÂFİRLERİN TA KENDİLERİDİR diyor Allah. Allah bizleri en son gönderdiği kitaptan hesaba çekeceğini söylüyorsa ve korumasını üstlendiğini açıklıyorsa, bizlere düşen Kuranı iyice anlayarak okuyup onun koyduğu kurallara uyup, ona göre yaşamaktır. Tüm bu yazdıklarımdan sonra lütfen bizlere din ve iman adına söylenenleri, öğretilenleri düşünün, birde kuranı anlayarak defalarca okuyun, gerçekleri o zaman göreceksiniz. Şu anda bize öğretilen, kuranda asla geçmediği halde söylenen sözlere inandığımızda, HARAMI TIKA BASA nasıl yediğimizi çok daha iyi anlayacaksınız. Allah yardımcımız olsun. Rabbim gönül gözümüzü açık, gerçekleri görebilen kulları arasına bizleri alması dileklerimle. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]



Yitiksevda 29 Kasım 2009 23:06

RE: MAİDE SURESİ 41-42-43 VE 44. AYETLER NE ANLATIYOR?
 
Ayeti kerimelerde Allah azze ve celle Allaha karşı yalan uydurarak haram yediklerinden söz ediyor. Münafıkları baktığımızda Ü ç esas özelliğinden biri Yalan söylemektir. Emanete ihanet eden ve ahde vefa etmeyenler yalancıdırlar ve yalanı dinlemeyi çok severler. Peygamberler yeryüzünde Adaleti hakim kılmak için Allah’ın emirlerini tebliğ ve uygulama ile görevlidirler. Aynı durumu üstlenmiş Mümin kişiliklerde bunu yerine getirebilmelidir.

Konuya katılım amaçlı Şu ayetler ile bakalım:

O, itikadi konularda, Nuh'a emrettiğini -ve sana (ey Muhammed,) vahiy aracılığıyla öğrettiğimizi ve aynı zamanda İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya emrettiğimizi- sizin için uygun gördü. (Sahih) itikada sağlam bir şekilde sarılın ve o konuda bütünlüğünüzü bozmayın. Onları çağırdığın bu (itikad bütünlüğü) başka varlıkları veya güçleri Allah'a ortak koşanlara ağır gelse (bile). Allah dileyen herkesi kendine çeker ve O'na yönelenleri doğru yola ulaştırır. (Şura 13)


(Ama) onların hepsi aynı değil: Geçmiş vahyin izleyicileri arasında, gece boyunca Allah'ın ayetlerini okuyan ve (O'nun huzurunda) secdeye kapanan dosdoğru insanlar da vardır.
(Ali İmran 113 )


Onlar, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanırlar; doğru olanı emreder, eğri olandan alıkoyarlar ve hayırlı işlerde birbirleriyle yarışırlar: işte bunlar dürüst ve erdemli kimselerdendir.
(Ali İmran 114 )


Peygamber efendimiz dönemi ve sonrasında Kurtuluşa ulaşmaya çalışanlar Allah’ın indirdiği hükümler ile hayatlarını biçimlendirdikleri gib.Asrımızda da Vahyi örnek almış topluluklar mevcuttur. Tevratta aynı hükümler var iken Peygamber efendimizin Hakemliği isteniyor,Çünkü hükümleri tatbik etmek istemiyorlar zengin ve fakir ayrımı yapıyorlar ve Peygamber efendimizin onların arasında vermiş olduğu hükümden de geri dönüyorlar. Bu durum onların 2 defa Allah’ın emirlerine isyan etmeleri anlamına geliyor 1. sinde Tevratın hükümlerini yok saymak 2. sinde Hüküm veren Peygamberimizin hükmünden dönme isyandır.

Kuran’i kerimde gerçek manada iman edenler ile etmeyenlerin vasıfları Nur Suresinin 48-51 ayetlerinde belirtilmektedir.


Ve (böyleleri) aralarında (ilahi kitap hüküm versin diye Allah'a ve O'nun Resul'üne çağırıldıklarında, onlardan bir kısmı hemen yüz çevirir;
(Nur 48)


Aralarında (ilahi kitap) hüküm versin diye Allah'a ve O'nun Elçisi'ne çağırıldıkları zaman müminlerin söyleyeceği tek söz:"İşittik ve itaat ettik!"sözü olmalıdır;kurtuluşa, esenliğe ulaşan kimseler de işte böyleleri dir:
(Nur 51)

Allah’u teala ayeti kerimeler de Tevrattan bahsederek İlahi kaynaklı olduğunu Yahudilerin İlahi kitaba sadık kalmalarını ve Peygamberlerin Kitaptaki hükümler ile İnsanlar arasında Adaleti yerine getirdiklerini belirtmektedir. İlahi emirlerin şahitliğini yapanlardır.Allah’ın indirmiş olduğu Hükümler ile hükmetmeyenlerin kafirler olduğunu açıkça beyan ediyor.Bu kadar apaçık hükümler var iken Kuran’ı Temel kaynak olarak almayıpta Heva ve Hevesler doğrultusunda hareketlerin elbette cezası vardır Allah’ın vaadi haktır.

Allah biz kullarına basiret versin Hakkıyla yaşayıp yaşatanlardan oluruz İnşallah.


SAAT: 06:25

vBulletin® Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

User Alert System provided by Advanced User Tagging v3.2.6 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306