Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Edebiyat > Makale ve Köşe Yazıları

Konu Kimliği: Konu Sahibi KARAKÖSE,Açılış Tarihi:  03Haziran 2010 (23:10), Konuya Son Cevap : 11 Ağustos 2010 (12:46). Konuya 59 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 05 Ağustos 2010, 06:12   Mesaj No:41
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Abdulhamit 1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 11167
Üyelik T.: 09 Aralık 2009
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Mesaj: 329
Konular: 17
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
Allah bir ayeti ayet ile nesh ettiği gibi hadis yada sünnet ile de nesh eder işte RECM ile ilgili Peygamberimizin (AS) uygulamalarıda buna örnektir. Nur süresindeki ayetin indirilmesinden sonra bu hüküm kısmen sünnet ile nesh edilmiştir.
ALLAH BİR AYETİ HADİS VEYA SÜNNETLE Mİ NESH EDER ? YOKSA KENDİ KELAMIYLA MI ?

ANLADIĞIM KADARI İLE ZİNA HÜKMÜNÜ AÇIKLAYAN NUR 2 AYETİN HÜKMÜNÜ PEYGAMBER NESH İLE KALDIRMIŞ VE RECMİ TATBİK ETMİŞTİR. YAZILANLARDAN ANLADIĞIM DOĞRU DEĞİL Mİ ?

MADEM Kİ BU HÜKÜM KALDIRILACAK İDİ NEDEN DOĞRUDAN RECM CEZASI KURANDA YER ALMADI VE KURAN AYETİ OLARAK GEÇMEDİ DE HADİS SÖZÜ OLARAK GEÇTİ. KURAN AYETİ OLARAK GEÇMEDİ DE HADİSLE Mİ AÇIKLANIR OLDU.

HADİS Mİ KURANA UYGUNLUK GÖSTERECEK YOKSA AYETLER Mİ HADİSE UYGUNLUK GÖSTERECEK ? KURAN MI HADİSLERİ NESH EDECEK YOKSA HADİS Mİ KURANI NESH EDECEK ?

KURAN AYETLERİ ÖYLE BİR HAZIRLANMIŞ OLMALI Kİ HADİS İLE HÜKMÜ ORTADAN KALDIRILABİLSİN ÖYLE Mİ ?

ÖYLE Mİ OLMALI !

BEN BU GÖRÜŞE ASLA ONAY VERMEM. ASLA BU GÖRÜŞTE DEĞİLİM VE ASLA DA OLAMAM, KURANA HAKARET VE İFTİRA SAYARIM. RABBİMİN KELAMINA SAYGISIZLIK SAYARIM.

BÖYLE BİR DÜŞÜNCE İLE BÖYLE BİR VEBALİ ÜSTLENEN VARSA BUYURSUN ÜSTLENSİN,

BİZİ BU KURANDAN HESABA ÇEKECEĞİNİ SÖYLEYEN ALLAHIN KENDİSİ İSE, KURANA UYAN HADİSLER OLMALIDIR. HADİSE UYAN AYETLER DEĞİL.

29/51 Bu kitabı sana indirmiş olmamız ve kendilerine okunması onlara yetmez mi? Bunda inanan bir toplum için bir rahmet ve öğüt vardır.

Biz Kitab'ı sana herşeyin açıklayıcısı, müslümanlara bir hidayet, bir rahmet ve bir müjde olarak indirdik. (Nahl Suresi, 89)

İşte siz de hesap günü Kuran'dan sorulacağınızı unutmayın. Allah bu gerçeğe;

"Şu halde, sana vahyedilene sımsıkı-tutun; çünkü sen dosdoğru bir yol üzerindesin. Ve şüphesiz o (Kur'an), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz (ondan) sorulacaksınız." (Zuhruf Suresi, 43-44) ayetleriyle dikkat çekmiştir.

Unutmayın ki, ancak samimi olarak Kuran'ın içindeki hükümlerini uyguladığınız takdirde sonsuz azaptan kurtulmayı ve cennete kavuşmayı umabilirsiniz.
Alıntı ile Cevapla
Alt 05 Ağustos 2010, 06:46   Mesaj No:42
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Abdulhamit 1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 11167
Üyelik T.: 09 Aralık 2009
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Mesaj: 329
Konular: 17
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
al sana mutevatir bir hadis ayeti neshetmiştir.
değil mi ?
konulara teknik olarak vakıf olmamız lazım...
ABDULMELİK KARDEŞİM,

Gönlümce ve samimiyetimle söylüyorum ki sizi tanıdığım kadar (yazdıklarınızla ) ilim sahibi bir kardeşimiz olarak görmekteyim. Burada Allah rızası için bir konuyu müzakere ediyor ve tartışıyoruz. Kimin haklı olduğunu en iyi elbette Allah bilir diyeceğiz . Ama bu yazdıklarımız belki bir ikna ile fikirlerimizin değişmesine vesile olur veya en azından bir bilgilendirme olur ki doğru ve yanlış nerede onu görebilelim diye . Öyle değil mi ?

MUTEVATİR HADİS AYETİ NESH ETMEMİŞTİR. BUYRUN SİZE AKSİ DÜŞÜNCE HEP BERABER DEĞERLENDİRELİM

BAKARA 240- Aranızdan vefat edip de geride eşlerini bırakanlar, bir yıl boyunca evden çıkmalarına ihtiyaç bırakmayacak (oranda bir ****'ı) eşlerine vasiyyet etsinler (bıraksınlar veya varislerine havale etsinler.) Eğer kadınlar kendiliklerinden evden çıkarlarsa kendileri ile ilgili yapacakları meşru bir davranıştan dolayı size sorumluluk düşmez. Hiç şüphesiz Allah üstün iradeli ve hikmet sahibidir.
241- Boşanmış kadınların geleneklere uygun bir şekilde geçimlerini sağlamak, takva sahiplerinin boynuna borçtur.
242-Allah ayetlerini size böyle açık açık anlatıyor ki, düşünesiniz.

Bu ayetlerin ilki, dul kadının ölen kocası üzerinde bir vasiyyet hakkının bulunduğunu belirtir. Erkeğin ölmeden önce yapacağı bu vasiyyette karısının bir yıl boyunca evinde oturabileceğini ve mirasından geçimini sağlayabileceğini ister. Eğer kadın şahsi duygularının telkini ile ya da çevresindeki şartların zorlaması ile ölen kocasının evinde oturmayı uygun görürse bu kararını uygular ve yeni bir evlilik yapmaz.

Bununla birlikte bir önceki ayette belirtildiği üzere, dört ay on gün bekledikten sonra kocasının evinden ayrılmakta da serbesttir. Başka bir deyimle dul kadının dört ay on gün beklemesi (iddet) farz, bunun yanısıra bir yıla kadar kocasının evinde oturması onun için bir haktır.

Bazı tefsir bilginleri bu ayetin, hükmünün bir önceki ayetle yürürlükten kalktığı (neshedildiği) görüşündedir. Oysa birkaç satır önce değindiğimiz gibi bu iki ayetin içerikleri farklı nitelikte olduğu için yürürlükten kalkma-kaldırma durumunun sözkonusu olması zarurî değildir. Çünkü şimdi okuduğumuz ayet, dul kadının istediği takdirde kullanabileceği bir hakkından sözederken bir önceki ayet onun kesinlikle yerine getirmekle yükümlü olduğu bir görevini belirtiyor.

"Eğer kadınlar kendiliklerinden evden çıkarlarsa yapacakları kendileri ile ilgili meşru bir davranıştan dolayı size sorumluluk düşmez."

Bu ayetteki çoğul sığalı "sizin" zamirinin kullanılması, çevresinde olup biten her olaydan sorumlu, sıkı dayanışmalı bir cemaat varlığını düşündürür. Gerçekten bu inanç sisteminin yükü, bu şeriatın yükü ve kanatları altında yaşayan her ferdin yükü bu cemaatin omuzlarına bindirilmiştir. Bu cemaat, bu dayanışmalı toplum, fertlerinin her davranışı karşısında sorumlu olacak ya da olmayacak bir konumdadır. İslâm cemaatinin mahiyetini ve fonksiyonunun kavranması ve buna bağlı olarak Allah'ın şeriatını korumakla görevli fertlerinden herhangi birinin onun dışına çıkmaması için koruculuk yapacak böyle bir cemaatin oluşturulmasının kaçınılmaz gerekliliği açısından bu düşündürücü telkin son derece büyük önem taşır. Bu gerçek gerek toplumun kollektif vicdanında ve gerekse tek tek bütün bireylerinin vicdanlarında iyice yeretsin diye, cemaate bu niteliği önplâna çıkarılarak sesleniliyor. Arkasından da sonuç cümlesi geliyor:

"Allah üstün iradeli (aziz)dir ve hikmet sahibidir."

Bu cümle içerdiği korkutma ve uyarının yanısıra kalplerin dikkatini Allah'ın güçlü olduğu, farzlarının ve telkinlerinin mutlaka bir hikmeti bulunduğu gerçeğine çekiyor.
İkinci ayet ise genel olarak bütün boşanmış kadınların kocalarından geçim yardımı alma hakları olduğunu belirtiyor ve bu hakkı tümü ile Allah korkusuna (takvaya) bağlıyor:

"Boşanmış kadınların geleneklere uygun bir şekilde geçimlerini sağlamak, takva sahiplerinin boynuna borçtur."

Bazı tefsir bilginleri, bu ayetin hükmünün de daha önceki ayetlerde belirlenen hükümler tarafından yürürlükten kaldırılmış (neshedilmiş) olduğu görüşündedir. Oysa burada da yürürlükten kalkma-kaldırma durumunun sözkonusu olduğunu düşünmeyi gerektiren bir durum yok. İstisnasız her boşanmış kadın için geçim yardımı alma hakkını belirlemek, Kur'an'ın bu alana ilişkin daha önceki telkinleri ile uyumlu bir hükümdür. Bu kadın ister boşamadan önce kendisi ile cinsel ilişki kurulmuş, ister kurulmamış, ister mehri belirlenmiş ve isterse belirlenmemiş bir kadın olsun, farketmez. Çünkü bu geçim yardımı boşamanın burukluğunu hafifletici, ayrılık yüzünden zedelenen onurları okşayıcı bir anlam ve nitelik taşır. Bu ayette takva bilinci harekete geçirilmekte ve bu yardım konusu ona bağlanmaktadır. Çünkü en sağlam teminat, hatta tek teminat budur.
Üçüncü ayet, ise evlenme-boşanma konusunda yukardan beri okuduğumuz hükümlerin tümüne yaygın bir sonuç ve bağlama cümlesi niteliğindedir:
`
Allah size ayetlerini böyle açık açık anlatıyor ki, düşünesiniz."

"Böylece"... Yani "İncelediğimiz bu bükümleri açıklayışı gibi". Bu hükümlerdeki açıklayış kesin, ayrıntılı, düşündürücü ve etkileyicidir. Allah size ayetlerini böyle açıklıyor ki, bu ayetlerin içinde gizli olan nimeti, onların pratik hayatınızda açığa çıkan rahmetini ve bu ilahî nimeti düşünesiniz... Ayetlerin açık açık anlatılması ve gerekli kolaylığın gösterilmesi nimetini... İnsanı evrensel barışa götüren nimeti...
Eğer insan bu ilahi sistemi iyi niyetli ve samimi bir şekilde düşünebilme, onu gerçek yerine oturtabilme başarısını gösterebilse, bu nimete karşı tavırları değişir ve netleşirdi. O zaman teslim olup gerçeği kabullenir, itaat eder ve tüm varlıklarıyla barış ortamına girerdi kaçınılmaz olarak
alıntı
Alıntı ile Cevapla
Alt 05 Ağustos 2010, 11:23   Mesaj No:43
Medineweb Emekdarı
Yitiksevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Yitiksevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2
Üyelik T.: 10 Nisan 2008
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:MALAZGIRT
Yaş:47
Mesaj: 5.078
Konular: 295
Beğenildi:124
Beğendi:24
Takdirleri:153
Takdir Et:
Standart

Nesh ve Mensuh konuları teknik konuları bence çok fazla açmamak lazım...Hadisler mevzuunda ise kimseyi soğutmak istemem çünkü hadislere bakışım çok farklı ...
__________________
Sakın başkasının kölesi olma; çünkü ALLAH seni hür yaratmıştır .

-İmam Ali- (a.s)
Alıntı ile Cevapla
Alt 05 Ağustos 2010, 19:35   Mesaj No:44
Medineweb Site Yöneticisi
Medine-web - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medine-web isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 1
Üyelik T.: 14Haziran 2007
Arkadaşları:7
Cinsiyet:Erkek
Yaş:49
Mesaj: 2.985
Konular: 339
Beğenildi:1162
Beğendi:331
Takdirleri:7539
Takdir Et:
Standart

Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi ya-sakladıysa ondan sakının ve Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı şiddetlidir.(haşr7)

-------------------------------

Allah'a itaat edin, Resûle de itaat edin ve (kötülüklerden) sakının…….(maide92)

------------------------------------------------------
Aralarında hüküm vermesi için Allah'a ve Peygamberine çağrıldıklarında mü'minlerin sözleri: "Duyduk ve itaat ettik" demeleridir. İşte kurtuluşa erenler bunlardır(nur suresi 51).
---------------------------------------------------------------


Resule itaat yalnız kurana itaat ise, Allaha itaat edin yeterli olmazmıydı?neden o ayetlerde resul Ek'i eklenmiş?
eğer haklısın diyorsan Resululah sav görevi İslami tatbikattır.kuran açılımıdır.kuran ansiklopedi olamıyacağına göre,nubuvet makamıyla desteklenmiş bazı hukumler koymuştur.
hayır haksızsın diyorsan,o zaman resulullah sav ptt memuru konumuna düşürmüş olursunuz.

Allah eğer "Allaha itaat edin ve rasülüne de ...." şeklinde onlarca ayet kullanıyorsa ben burdan Allaha itaatin Kur'an'a uymak rasulüne itaatin de Rasulullahın Kuran hakkında yapmış olduğu açıklama ve uygulamalara uymak olduğunu anlarım.

Sünnet inkarcısı arkadaşlar her ne kadar sünneti inkarlarının sebebini takvalarının, Allah rızasının ve yapmış oldukları akademik çalışmaların bir sonucuymuş gibi gösterseler ve hatta kendileri de öyle olduğunu sansalar da aslında gerçek böyle değildir.Onların bu tavırlarının ya te sebebi ya da en büyük sebebi "kafirler ne der " korkusudur.
yani Rasulullahın bazı hadislerini Allah rızası için değil. sırf kafirler o hadisleri kullanarak islama saldırabiliyorlar diye reddediyorlar.Böylece o hadisleri ortadan kaldırırlarsa kafirlerin İslama saldıracakları bir açık kapı bırakmayacaklarını sanıyorlar ve kendilerine yazık ediyorlar.
mesala:
Rasulullahın Aişe validemizle evliliği ile ilgili hadislere karşı çıkıyorlar.Nedeni de Aişe validemizin yaşının küçük olması. iyi ama neye göre küçük, kime göre küçük ve ne zamana göre küçük?
Kur'an'da evlilikle ilgili bazı hükümlerde "marufa göre" diye bir ibare geçer. bu ibare toplumun örfüne göre demektir.yani nikah ile ilgili bazı işler Kur'an'a (ve tabii ki sahih sünnete) aykırı olmamak şartı ile toplumun örfüne göre düzenlenebilir.
şimdi; İslam tarihi kitaplarını iyice incelerseniz, Ebu Bekir (RA)'ın kızı Aişe (RA)'yı önce bir başkası ile nişanladığını fakat müşrik olan bu kişilerin yine müşrik olan babalarının isteği üzerine nişanı attığını bunun üzerine Ebu Bekir (RA)'nın kendisine yeni bir damat aradığını ve bu damadın da Rasulullah (SAV) olduğunu görürsünüz.
yani o toplumun örfü kız çocuklarını erken yaşta evlendirmekti.Tevratta da kızını 12 yaşına gelmeden evlendirmek emredilmiştir.
ayrıca Rasulullah'ın evlenmek istediği bir başka hanım sahabe de kendisinin 4 çocuk sahibi yaşlı bir bayan olduğunu söylemiştir.işin konumuzla ilgili kısmı bu hanımın o sırada 29 yaşında olmasıdır.
ayrıca dünyaca ünlü bir antropolog olan will durantın medeniyetin temelleri isimli harika kitabını okursanız bazı ilkel afrika toplumlarında erkek çocukların 6-9 yaşlarında kendi yaşıtları ile evlendirildiklerini zira o yaşa gelmiş bireylerin kendi başlarına yaşamak için lazım olan tüm becerileri kazanmış olduklarını yazdığını görürsünüz.yine aynı kitapta ilkel şartların hakim olduğu toplumlarda kadınların çok çalışmaktan ve bir de çocuklarla ilgilenmekten dolayı çok erken yıprandıklarını ve yaşlandıklarını ayrıca çok erken yaşlarda öldüklerini de okuyabilirsiniz.
15 yaşında çocukların savaşa gittiği 1400 yıl öncesinin Arabistanında bırakın da 9 yaşında kızlarla evlenilsin.
hadis inkarcılarının o zamanın şartlarını ve kültürünü şimdi ile kıyaslayan ve rasulullahı çocuk sevicilik ile suçlayan müsteşrik akıl hocalarına, tevrattaki 12 yaş emrini ve Rasulullah gerçekten çocuk sevici idiyse kayınababasını ısrarlarına rağmen neden karısının 3 yaş daha büyümesini beklediğini sorun ve morarmalarını seyredin.

(bazı pasajlar bir kardeşimden alıntıdır)

Resulullah sav yok sayılırsa bana görecilik başlar;
1-kandil filan yoktur
2-kurana abdestsiz dokunurum.
3-kadın imam önümde namaz kılsın.nerdeyse kadın imam eşliğinde camileri diskoteklere çevirdiler
4-müslümanlar kıblesiz olsun.her taraf kıble zaten
5-oruç 10 gündür
6-namaz 3 vakittir ve duadır.sportif hareketler iptal.
7-dinde zorlama yoktur adı altında dinsizleştirme
8-kabir iptal edilmiştir
9-hayızlı nifazlı kadın ibadet etsin
10-boy abdestimi oda ne!.insan pis olurmu?
11-peygamber ümmidir biz biliriz.googlesi yoktu bizim var.
12-hadislerin çoğu uydurmadır hurafelerle savaş cihaddır.
13-4 mezhepmi oda ne?ben mezhepsizim arkadaş.aklım yokmu benimmm.yoksa kuranı inkarmı ediyorsunn?kuran demiyormu ben açığım seçiğim eksiksizim anlaşılırım.
14-şefaat miiii? onuda iptal ediyoruz.
15-peygamber benim asker arkadaşımdır.hello muhammed(haşa) demeye az kaldı :(((((((( ona salavat getirmek miii hadi ordan.
16-........
17-................


sizi tenzih ederim abdulhamid kardeşim.ama manzara budur.bu hanif denilen kişilerin dininden olmadığımı Allah melekler ve sizler şahid olun.
Alıntı ile Cevapla
Alt 05 Ağustos 2010, 21:01   Mesaj No:45
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Abdulhamit 1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 11167
Üyelik T.: 09 Aralık 2009
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Mesaj: 329
Konular: 17
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
sizi tenzih ederim abdulhamid kardeşim.ama manzara budur.bu hanif denilen kişilerin dininden olmadığımı Allah melekler ve sizler şahid olun.
Bu kişilerin dininden zaten ben de olamam. Benim dinim kurandaki ve hadisteki dindir. Kuran ve hadisler birbirini bütünler bunlar et kemik gibidir, birbirinden ayrılmaz bütünlerdir.

Tespitlerinize ben de katılırım.

Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi ya-sakladıysa ondan sakının ve Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı şiddetlidir.(haşr7)

O kendi heva ve hevesine göre emretmez ve birşeyi yasaklamaz ki, onun sözleri kurana uyumluluk arz eder.

Alıntı:
Resululah sav görevi İslami tatbikattır.kuran açılımıdır.kuran ansiklopedi olamıyacağına göre,nubuvet makamıyla desteklenmiş bazı hukumler koymuştur.
hayır haksızsın diyorsan,o zaman resulullah sav ptt memuru konumuna düşürmüş olursunuz
BU SÖZLERİNİZ KİME ?

RESULUN KOYDUĞU HÜKÜMLER DAİMA KURANA UYAN HÜKÜMLER OLMUŞ MUDUR YOKSA OLMAMIŞ MIDIR ?

KURANA UYMAYAN VE ZIT OLAN HÜKÜMLER OLABİLİR Mİ Kİ NUR 2 AYETİNİ NESH ETTİ VE RECM UYGULADI DENİYOR . BU KADARINA DA EL AKIL, EL İNSAF DEMEK GELİYOR İNSANA
Alıntı ile Cevapla
Alt 05 Ağustos 2010, 21:52   Mesaj No:46
Medineweb Emekdarı
Yitiksevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Yitiksevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2
Üyelik T.: 10 Nisan 2008
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:MALAZGIRT
Yaş:47
Mesaj: 5.078
Konular: 295
Beğenildi:124
Beğendi:24
Takdirleri:153
Takdir Et:
Standart

Hakkın geldiği anlamlardan biriside Kur'andır.Şüphesiz Kur'an her şeyi Haktır.Onu indiren haktır kendisine inen Peygamber haktır Kuran şüphesiz hakkın yegane ölçüsü hakkı batıldan ayıran insanları dalaletten batıldan küfürden şirkten zalimlikten nankörlükten kurtaran nur üstüne nurdur.

İnsanlara hakkın ne olduğu haktan inen ayetler ile öğreten mükemmel hayatı ile yaşayan en büyük insan hiç bir şüpheye yer bırakmayacak açıklıkta Allah Resulü Hz Muhammed (s.a.a) dir.


Odur, dinini bütün (batıl) dinlere karşı üstün kılmak üzere hidayeti ve hak dini (yaymak göreviyle) Elçisini gönderen; Allahtan başkalarına tanrılık yakıştıranlar bundan hoşlanmasalar da.
(Tevbe-33)


Ey insanlar! Elçi size Rabbinizden hakikati getirdi: o halde kendi iyiliğiniz için inanın! Ve eğer hakikati inkar ederseniz, bilin ki göklerde ve yerde olan her şey Allaha aittir ve Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir!
(Nisa-170)



Abdulmelik abi Allah Resulü hususunda tüm fikirlerinize canı gönülden katılıyorum,İlmi münazara adına bu hususların her daim gereksiz olduğunu beyan etmişimdir .Sanalda Alleme-i Cihan kesilip sokaklarda evlerde zerre emaresi olmayan Google Alimlerinide biliriz Tek sıkıntı noktam Allah Resulüne atfedilen ve hiç bir elemeye tabi tutulmayan her sözü ve rivayeti insaflıca Adalet ölçüsünü elden bırakmadan irdelemek gerektiğine inanıyorum .Kuran hususunda Abdulhamit abi ile aynı fikri paylaşmaktayım.Gereksiz tartışmalara girmeyeceğim Allah'ın ''El Adl' ismi her hususuta adaleti şüphesiz en iyi belirleyeci güçtür Allah hakimlerin hakimidir...
__________________
Sakın başkasının kölesi olma; çünkü ALLAH seni hür yaratmıştır .

-İmam Ali- (a.s)
Alıntı ile Cevapla
Alt 06 Ağustos 2010, 00:27   Mesaj No:47
Medineweb Site Yöneticisi
Medine-web - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medine-web isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 1
Üyelik T.: 14Haziran 2007
Arkadaşları:7
Cinsiyet:Erkek
Yaş:49
Mesaj: 2.985
Konular: 339
Beğenildi:1162
Beğendi:331
Takdirleri:7539
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
Abdulhamit 1 Üyemizden Alıntı Mesajı göster



BU SÖZLERİNİZ KİME ?

RESULUN KOYDUĞU HÜKÜMLER DAİMA KURANA UYAN HÜKÜMLER OLMUŞ MUDUR YOKSA OLMAMIŞ MIDIR ?

KURANA UYMAYAN VE ZIT OLAN HÜKÜMLER OLABİLİR Mİ Kİ NUR 2 AYETİNİ NESH ETTİ VE RECM UYGULADI DENİYOR . BU KADARINA DA EL AKIL, EL İNSAF DEMEK GELİYOR İNSANA

sadece recim konusunda değil(ben recimin uygulanamıyacağını zaten belirtmiştirm)..bırakalım onu bi tarafa..
Allah resulu nubuvet makamını kullanarak bizlere çeşitli hükümler uygulamamışmıdır?...
1-yahudilere muhalefet olsun diye sakalı uzatın bıyıkları kırpın..
2-yahudiler gibi adetli eşinizi dışlamayın,yemek yiyin,beraber yatın ileri gitmeme kaydıyla faydalanın..
3-evlenmem,her gün oruç tutacam,gecemi namazla geçirecem diyenlere; bu sünnetim değildir,benim gibi yapın..
4-kavli fiili ve takriri sünnetlerin lüğatımıza girmesi gibi..
vs vs vs ...
fıkıh kaynaklarımıza baktığımızda bu nebevi hükümlerin listesi uzar gider..
ve çoğuda kuran ruhuna uyumlu ama kuranda olmayan hükümler...
Alıntı ile Cevapla
Alt 06 Ağustos 2010, 11:13   Mesaj No:48
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Standart

Konu güncel ve çok da güzel bir tartışma var, bende düşüncemi yazacaktım fakat Abdulhamit dostum herşeyi yazmış, bana ilave edecek çok fazla birşey kalmamış. Bizlerin günümüzde yaşadığımız İslam ı gerçekten sorgulamamız gereken çok yönleri ile dolu. Rabbim açıkca sizlere rehber olsun diye gönderdim dediği kitabı bir kenara atmışız da, bizlere ulaşan bazı bilgilerin doğru olup olmadığını tartışıyor ve apaçık Rabbin ayetleri karşımızda dururken, beşerin sözlerini daha gerçekçi buluyoruz. Bu bana göre çok üzücü bir olay, üzücü kalmakla bitmiyor, Peygamberimizin söyleyeceği o üzücü sözün gerçekleştiğinide görüyorum. ( Benim ümmetim Kur'anı devre dışı bıraktılar.) Daha önceki Rabbin kitabında recm vardır yada yoktur onu bilemem. Günümüze ulaşan Tevratta var, fakat arada bir kitap daha varki o kitapta yani İncilde bunu göremiyoruz. Bunlarda olması zaten bizleri bağlamaz. Çünkü Allah kitaplar arasında nesh yaptığını daha iyilerini gönderdiğini açıkca söylüyor. Bizleri bağlayan şuanda sorumlu olduğumuz KURANDA OLMASIDIR. Sorumlu olduğumuz kitapta ise asla böyle bir hüküm yoktur. Tam tersine bu suçu işleyenlerin nasıl cezalandırılması gerektiği yazdığı halde üzücüdür ki rabbin sözlerini dikkate bile alan yok.

Anlatılan hikayede recm ayetini keçi yedi onun için kur'ana geçmedi sözlerine inanırsak, çok önemli bir ayeti göz ardı etmekle kalmıyor, Rahmana çok büyük saygısızlıkta yapıyoruz. Allah bu kitabı koruyacağını söylediği halde nasıl olurda bunu unuturuzda keçinin yediğini söyleyenlere inanırız? Sormak isterim buna inananlara acaba kitabı koruyacağı vadinde bulunan Rabbim, keçinin HAŞA yemesini engelleyemedimi? Ne kadar üzücü sözler ve düşünceler.

Ayet örnekleri vermek istemiyorum çünkü Abdulhamit kardeşim gereken herşeyi söylemiş. Bundan sonrası herkezin kendi özgür iradesine, inancına kalmıştır, çünkü herkez kendisinden sorumludur. Tüm Dünya islam alemini bu olay ile ilgili nasıl bir gözle görüyor dersiniz? Nasıl davet ederiz İnsanlığı İslam dinine ben düşünemiyorum. Fuhuş yaptığını söyledikleri kadınlar acaba kiminle fuhuş yapmış, erkek nerede duyanınız varmı? Ben yıllardır bu tür haberleri duyuyorum ama her nedense savunmasız kadınlarımızdan başka recm edilen görmedim. Acaba bunlar kimlerle fuhuş yapmış diyen bir Allah ın kuluda çıkmıyor nedense.

Rabbim bizlere acı ne olur. Artık gözlerimizdeki perdeyi, gönüllerdeki mührümüzü kaldırda senin nurundan ışığından faydalanalım, yoksa öyle bir meçhule gidiyoruz ki karanlık ve acılarla dolu. SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
Alıntı ile Cevapla
Alt 06 Ağustos 2010, 19:19   Mesaj No:49
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Abdulhamit 1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 11167
Üyelik T.: 09 Aralık 2009
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Mesaj: 329
Konular: 17
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Alıntı:
Abdulmelik
fıkıh kaynaklarımıza baktığımızda bu nebevi hükümlerin listesi uzar gider..
ve çoğuda kuran ruhuna uyumlu ama kuranda olmayan hükümler...
Liste uzar gider. Bir tane de ben ilave edeyim . Kuranda olmadığı halde Resmi de yasaklamıştır.

Çoğu Kuran ruhuna uyumlu, uyumlu ise baştacı ve amenna, ya kuran ruhuna uyumlu olmayanları ( RECM gibileri ) ne yapalım ?

Gerekenleri söyledik bundan sonrasına ALLAH ŞAHİTLİK EDECEK ve biz de göreceğiz inşallah.
Alıntı ile Cevapla
Alt 07 Ağustos 2010, 10:33   Mesaj No:50
Medineweb Aktif Üyesi
EbdA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:EbdA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 458
Üyelik T.: 23 Ekim 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Van
Yaş:42
Mesaj: 156
Konular: 13
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart

Müslümanlardan kardeş konuyu okumamışsın Peygamberimiz (AS) RECM cezasını sopa ayeti indirildikten sonra uygulamıştır[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] ve [Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] yazıya bakabilirsiniz. Haluk kardeş şimdilerde bazılarının yaptığı yanlışı İslama mal etmesi İslam'da olan bir cezanın yanlış olduğunu gösterir mi? Şimdilerde RECM adı altında yapılanların HİÇBİRİ RECM DEĞİLDİR olsa olsa idam gibi o ülkenin ceza biçimidir.

Sorulması gereken soru şu: Allah madem bizim sadece Kuran-ı Kerim'e uymamızı istiyor neden birçok ayette ikinci kaynak olarak Resulunu gösteriyor neden "Kim Resulullah’a itaat ederse, gerçekte Allah’a itaat etmiş olur..." (Nisa Suresi, 80) diyorda "Kim Kurana’a itaat ederse, gerçekte Allah’a itaat etmiş olur..." dememiştir?
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Kişi okuyor. (0 Üye ve 2 Misafir)
 
Seçenekler
Konuyu değerlendir
Konuyu değerlendir:

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Müslümanlarda Sahabe Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL KARAKÖSE Makale ve Köşe Yazıları 6 04 Ocak 2012 14:20
Müslümanlarda Tarafsızlık Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL KARAKÖSE Makale ve Köşe Yazıları 1 29 Aralık 2010 22:52
Müslümanlarda Garibanlık Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL KARAKÖSE Makale ve Köşe Yazıları 2 25 Kasım 2010 00:04
Müslümanlarda İbadet Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL KARAKÖSE Makale ve Köşe Yazıları 1 18 Eylül 2010 22:29
Müslümanlarda Kurban Paradoksu/M.METİN ADIGÜZEL KARAKÖSE Makale ve Köşe Yazıları 0 03Haziran 2010 23:08

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.