Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Edebiyat > Makale ve Köşe Yazıları

Konu Kimliği: Konu Sahibi BEDİİ HAMİT,Açılış Tarihi:  11 Ekim 2010 (18:29), Konuya Son Cevap : 23 Kasım 2010 (02:26). Konuya 25 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 22 Ekim 2010, 16:27   Mesaj No:21
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Dikkatimi çeken MAİDE 44 , ENAM 89 Ve BAKARA 87 ayetlerinin birbirleriyle son derece alakalı olduğu ve birbirini tefsir ettiğidir. Paylaşmak isterim.

BAKARA 87.Yemin olsun ki, Musa'ya Kitap'ı verdik.Ve arkasından da resuller gönderdik.Meryem oğlu İsa'ya da açık-seçik deliller verdik ve kendisini Ruhulkudüs'le güçlendirdik.Bir resulün size, nefislerinizin hoşlanmadığı birşey getirdiğinde her seferinde büyüklük taslamadınız mı? Bir kısmını yalanladınız, bir kısmını da öldürüyorsunuz.

SORU: Resul kendisine kitap verilen ise Bakara 87 ayeti hz Musanın arkasından da da resuler gönderilidiği söylüyor. kim bu resuller ? Ve resullere verilen kitaplar hangileridir. Bir tek hz davuta verilen zeburu nisa 163 ayeti ile biliyoruz. Ayrıca her kavme resuller gönderildiğini MU'MİNUN 44 ayeti ile bildirmekte, her kavme ard arda gönderilen ve musanın arkasından da gelen resuller yeni bir kitapla mı gelmişti. Yoksa önceki resul veya nebinin kitabını tebliğ edip onunla mı amel etmiştir.?

MAİDE 44 AYETİ BAKARA 87 AYETİNİ ŞÖYLE TEFSİR EDER.

MAİDE 44:
Şüphesiz Tevrat’ı biz indirdik. İçinde bir hidayet, bir nur vardır. (Allah’a) teslim olmuş nebiler, onunla yahudilere hüküm verirlerdi. Kendilerini Rabb’e adamış kimseler ile âlimler de öylece hükmederlerdi. Çünkü bunlar Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi. Onlar Tevrat’ın hak olduğuna da şahit idiler. Şu hâlde, siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendileridir.

TEVRATTAN SONRA NEBİLERE KİTAP VERİLMEMİŞ OLUP, TEVRAT İLE HÜKÜM VERDİKLERİ BU AYETLE AÇIKTIR.

HALBUKİ ENAM 83-89 AYETLERİ DE TEVRATTAN SONRA NEBİLERE KİTAP VERİLDİĞİNİ AÇIK SÖYLEMEKTE.

İki ayet arasında çelişki mi var. Olmayacağına göre resul ve nebinin anlamı nasıl anlaşılmalı, aralarındaki fark nedir. Aralarında fark var mıdır ?

ENAM 83-89 AYETLERİNDE Musadan sonra gönderilen nebiler arasında Hz. Yunus, Hz. Eyüp, Hz. İlyas, Hz. Davud, Hz. Süleyman, Hz. Zekeriya, Hz. Yahya da var . Ve bu sayılan isimlere kitap verildiği söylenmekte

Bakara 87 ayeti ne söylüyordu? ......Musa'ya Kitap'ı verdik.Ve arkasından da resuller gönderdik...

Bakara 87 ayetiyle Musanın arkasından Resullerin gönderildiği kesindir. Şayet Resul kendisine kitap verilen ise nebi de kitap verilmeyen ise ( Yani bu tanım doğru ise ) Musadan sonra gelen resullere kitap indirileceği, resullerin herbirinin yeni bir kitabı olacağıdır.Yani Tevratın haricinde , Tevratı onaylayan bir başka kitapla geleceklerdir.Tevratın haricinde , tevratı onaylayan bir başka kitapla (zebur ile ) gelen hz davuttan bir başka resul olduğunu biliyor muyuz

Musadan sonra gönderilen Resuller Tevratla HÜKÜM VERMEMİŞLER MİYDİ ?..
vermiş iseler bunlar aynı zamanda nebi olmalı..

O HALDE NEDİR ARALARINDAKİ FARK ? İŞTE AYETLERİN BİLDİRİMİ İLE ARALARINDA HİÇBİR YOK.

MAİDE 44:....Allah’a teslim olmuş nebiler, onunla ( Tevratla ) yahudilere hüküm verirlerdi. .

Musadan sonra gönderilen Nebilerin Tevratla hüküm verdikleri ayetle sabittir.

Bakara 87 ......Musa'ya Kitap'ı verdik.Ve arkasından da resuller gönderdik...Musadan sonra gönderilen Resullerin de Tevratla hüküm verdikleri açık.

Bu Nebilerin herbiri aynı zamanda Resul. Her Resul daima yeni bir kitapla gelmez. Nebiye indirilen kitabı doğrulayan onunla amel eden Resuller olduğu gibi Resule indirilen kitabı tasdik eden ve onunla amel eden Nebiler de vardır.

__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Alt 25 Ekim 2010, 16:32   Mesaj No:22
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Maide 44 ayetinde belirtilen Tevrat indirildikten sonra Allaha teslim olmuş nebilerin kimler olduğunu Enam 83- 89 ayetleri açıklar. Hz. Yunus, Hz. Eyüp, Hz. İlyas, Hz. Davud, Hz. Süleyman, Hz. Zekeriya, Hz. Yahya.

Enam 83- 89 ayetileriyle isimleri açıkça zikredilen Hz. Yunus, Hz. Eyüp, Hz. İlyas, Hz. Davud, Hz. Süleyman, Hz. Zekeriya, Hz. Yahya peygamber

Bu peygamberler resul muydu, nebi miydi ? Sadece nebi veya sadece resul mu ? Yoksa her ikisi hem resul ve hem de nebi mi ?

Resul kendisine verilen veya indirilen kitap sahibi ise resulun yeni bir kitabı olacağıdır.
Ayette isimleri zikredilen peygamberler Resul değil, sadece Nebidirler diyenlere ( Nebilere kitap verilmez . Nebi ,resulun kitabını tasdik eder diyenlere ) kuran bu görüşe onay vermiyor.

İşte enam 83-89 ayetleri nebilere de kitap verildiğini apaçık söylüyor.( Bazı resullere verildiği gibi )

EN'AM 89.İşte bunlardır kendilerine kitap, hükmetme gücü ve NÜBÜVVET verdiklerimiz. Şimdi şu insanlar bütün bunları inkar ederlerse biz, bunları inkar etmeyecek bir topluluğu onlara vekil ederiz.


Ayetlerde görüldüğü gibi isimleri apaçık zikredilen Allahın elçilerine Kitap verilmiş yani Nebilik verilmiştir.Ayetten anlaşılacağı üzere kendilerine kitap verilenlerin nebi olduğu kuran kendisi açıklamaktadır..Kendilerine kitap verilen nebiler nasıl olur da elçilik görevinde bulunmazlar! Her Nebi kendisine verilen kitapla insanlara resullük görevi yapmakla yükümlüdür .

Nebilerin kitapla elçilik yapması Resullük Görevi değilse nedir ? Resul olma nebinin görevi değil midir ? Görevidir.

Maide 44 ayetinde zikredilen nebilerin aynı zamanda Bakara 87 ayeti ile ifade edilen resulerden olması pek muhtemel. Bakara 37 ayeti musadan sonra gönderilen resuller derken, maide 44 te bunların bazılarının kim olduklarını hem de nebi kimlikleriyle sayarak açıklar. Çünkü Resul ve Nebi arasında bir fark yok.

Kuranda Resul ve Nebi kavramları eş anlamlı olarak birbirinin yerine kullanılmıştır diyerekten de kavram kargaşası yapmayalım. Eğer Resul ve Nebinin her ikisi de eş anlamlı ise diğer kavramlara ihtiyaç duyulmaz tek kavramla herşey anlatılırdı .

RESUL VE NEBİ EŞ ANLAMLI KELİMELER DEĞİL FAKAT HEPSİ AYNI ZATI İŞARET EDER. AYNI PEYGAMBERİN HER İKİ VASFIDIR

DEVAMI VAR




__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Alt 12 Kasım 2010, 16:47   Mesaj No:23
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Bakara (136) Nebilerin hiç biri arasında ayrım yapmayız.(mâ ûtiyen nebiyyûne min rabbihim, lâ nuferriku beyne ehadin minhum)

Bakara (285) Elçilerin hiç birisi arasında ayırım yapmayız. (nuferriku beyne ehadin min rusulih(rusulihî),

Resullerden kimisini kimisine üstün kıldık.) [Bekara 253]

(Nebilerden bazısını bazısından üstün kıldık.) [İsra 55]

Yukarıdaki ayetler aynı manada değil midir ?

EVET AYETLER AYNI ANLAM VE MANADADIR.

Yukarıdaki Ayetler farklı manada anlaşılırsa sanki peygamberlerden nebi ve resul olanlar birbirinden farklı ikiye ayrılmış, sanki resul ve nebi birbirinden iki farklı kavrammış, .Sanki peygamberlerden resul ve nebi olanlar ikiye ayrılmış gibi hem resullerin kendi arasından kimisi kimisene üstündür. Nebilerde kendi aralarından kimisi kimilere üstündür bu anlam mı çıkar yoksa bunların hepsi aynı zatlar olarak hem resul ve hem de nebi olarak aynı kişiler değil midir.

Allah’ın Kur’an’da Peygamberlere hitabında, bazen yalnız Resûl bazen de yalnız Nebi diye hitap etmesi onların aynı zamanda hem Resûl hem de Nebi olmadıkları manasında değildir, zaten onların aynı zamanda hem Resûl hem de Nebi olduklarının Kur’an öğretisiyle bilinen bir durum olmasından dolayıdır.
Dini Tebliğ olayında Resûllük ve Nebilik iki ayrı şahsiyet olsaydı bir şahısta birleşmezdi, halbuki Kur’an ayetlerinde her iki kavramın aynı şahısta birleştiğini görüyoruz,

Resulun iletişim kanalı nebiliktir..Bu kesin .Resul Allah ile iletişimde bulunmadan nasıl görevini yapacak.

Nebilik Resuluğun iletişim kanalı ise resulun da iletişim kanalı nebiliktir.

Resul kesin nebiliği barındırır ise nebi de kesin resulluğu barındır.

devamı var


__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Alt 13 Kasım 2010, 17:03   Mesaj No:24
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Alıntı:
Kuranda Resul ve Nebi kavramları eş anlamlı olarak birbirinin yerine kullanılmıştır diyerekten de kavram kargaşası yapmayalım. Eğer Resul ve Nebinin her ikisi de eş anlamlı ise diğer kavramlara ihtiyaç duyulmaz tek kavramla herşey anlatılırdı
Nebi ile resul kavramları birbirleriyle içiçe kavramlardır. Her Nebi bir Resuldur ve her Resulde bir Nebidir. Yani biri olmayınca diğeri de olmuyor. Hemen hemen aynı anlama gelmektedir. Peki O halde Madem ki aynı anlama gelmektedir Kuran bu iki kelimeyi neden ayırmış aynı kelimlerele değil de farklı kelimelerle izah etmiş ?

Resul Allah tarafından görevlendirilmiş elçi olanlardır...
Bunlar insan cin veya meleklerden olabilir.Nebi Allahın kendisiyle iletişim halinde olduğu kimsedir.
Nebilik Risaletin tabii bir parçası olunca ki,Allah, Resulu ile iletişim halinde olduğuna göre Zorunlu olarak Resul haliyle Nebi olmak zorundadır.

Bu diğer bir ifadeyle Her Resul tabii olarak Nebidir ancak her Nebi de Resuldur....

Kur'anda farklı bir kelime varsa onun mutlaka bir farklı anlamı vardır...

O kelimeyi oradan çıkarırsanız büyük bir eksilik etmiş olursunuz...

Nebe kelimesi lügatte önemli haber manasına gelir. Nebi de haberci manasındadır. Nübüvvet yani peygamberlik ise Allahın kendisine yüklemiş olduğu ilahi haber ve şeriatı insanlara taşıma, onlara bildirme görevidir. Nebi müstakil olarak haberin sahibidir. Haberi yüklendiğinde nebi olur. İnsanlara gönderildiğinde ise resul adını da alır.

Tebliğ, Nebi ile Resulun müşterek vasfıdır. Tebliğ, nebi ile resulun müşterek vasfı olduğuna göre her Resul Nebidir ve her Resul de Nebidir. O bakımdan kuran da hem resul ve hem de nebi için peygamber anlamı da çıkar.

Kur'an ve hadislerde çok defa resul ile nebi kelimeleri -mefhumları arasında bir fark belirtilmeden-birbiri yerine kullanılmıştır.

Kur'an-ı Kerim'de bir ayette nebi kelimesi resul kelimesine atf olunur:

"Biz senden evvel hiç bir resul ve hiç bir nebi göndermedik ki... ' (el-Hacc: 22/52 )

Sonuç : Nebi haber alan vahiy alan, allahtan haber getiren ,Allahla iletişim halinde olan Resul ise aldığı bu haberi kullara duyuran ve tebliğ eden kimsedir. Görüldüğü gibi aralarında pek az detay vardır.

O halde her Nebi resul ve her Resul da Nebidir ve her ikisi de peygamberdir.

Yalnız her Resul Resulullah değildir. Her vahiy alan da Nebi değildir.


Devam edeceğim







__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Alt 22 Kasım 2010, 23:23   Mesaj No:25
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

Sonuç : Nebi haber alan vahiy alan, Allahtan haber getiren ,Allahla iletişim halinde olan Resul ise aldığı bu haberi kullara duyuran ve tebliğ eden kimsedir. Görüldüğü gibi Resul ve Nebi kelimeleri arasında pek az detay vardır.

Kuran ayni zatı fakli kelimelerle tanimlar. Istilahi acidan dusunursek Kuran anlam dairesinde Nebi Vahiy haberini getirendir. Resul vahiy mesajini BİR BAŞKASINA ( Toplumlara ) İLETENDİR.

Resul ve Nebi madolyonun iki yüzü gibi. Ayrılmaz bir bütün. Özel göreve atanmış tek bir insanın iki farklı fonksiyonuna verilen isim .

Bu seçilmiş insanın iki iletişim kanalı mevcut. Bizimle ve Allah ile. Olayın Peygamberden bize bakan yönünün adı Resullük, Allah'tan peygambere bakan yönünün adı ise Nebi'lik.

Kişi Nebi olmadan yani Allah'tan haber almadan Resullah olamaz. Resullah olan her insan da mutlaka Allah'tan özel kanal ile haber almaktadır. Bir bütünün iki parçası...

O halde her Nebi resul ve her Resul da Nebidir ve her ikisi de peygamberdir.

Yalnız her Resul Resulllah değildir. Her vahiy alan da Nebi değildir.

Kur'anda sıradan insanların resullerinden yani elçilerinden de bahsedilir. Melek elçilerden de.

Vahiy alan Hz. Musa'nın annesinden, Hz. İsa'nın havarilerinden de bahsedilir.

Kişi Allah'tan bireysel değil kurumsal vahiy almalıdır ki ünvanı Nebi olsun. Haliyle elçi de olmuş olsun.

Bazılarının şöyle bir iddiası var: Son bulan Nebiliktir, Resulllahlık değil. Ve hemen ardından kendi Resullerini Resulllah olarak etiketliyorlar. İnanmayanları da gafiller...

ŞARTEL KAPATILDI

Evet ayette Nebiliğin Hz. Muhammed ile sona erdiği belirtiliyor.

Ahzab 40. Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir; O, Allah'ın resulü ve nebilerin sonuncusudur. Allah herşeyi gereğince biliyor.

Fakat zaten "Nebilerin sonuncusu" denilmesi anlamlıdır.

Çünkü şartel yukarıdan kapatılmaktadır.

Elektrik merkezden kesilmektedir. Nebilik varsa Resullük anlam kazanmaktadır. Nebilik mekanizmasının sonlandırılması demek Resullüğün de otomatikman sonlandırılması demektir.

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]
BEDİİ HAMİT


__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Alt 23 Kasım 2010, 02:26   Mesaj No:26
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:67
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart

RESUL VE NEBİ EŞ ANLAMLI KELİMELER DEĞİL FAKAT HEPSİ AYNI ZATI İŞARET EDER. AYNI PEYGAMBERİN HER İKİ VASFIDIR.

NEBİ VE RESUL AYNIDIR. AYNI ZATI DEĞİŞİK SIFATLARIYLA İŞARET EDER

Geleneksel anlayışın dışında bugün yeniden Kur’an çerçevesinde “Nebi-Resul” kavramları yeniden ele alınmalıdır. Kadim geleneksel bakış açısında bu iki kavrama yakınlaştırıcı değil, farklılıkları derinleştirici bir anlam yüklenmiştir: “Her resul nebîdir, fakat, her nebî resul değildir.” Bu anlayışa göre, nebî ve resul arasında fark vardır: “Nebî, Allah’tan vahiy getiren ya da kendisine melek vasıtasıyla vahyedilen; resul ise, yeni bir şeriat getiren ya da önceki şeriatlerin hükümlerinin bir kısmını nesheden kimsedir.”

Halbuki bu iki kavram arasındaki fark, gramer bakımındandır, Kitap ya da şeriat verilme bakımından değildir. Nebî ve resul kelimelerine Kur’an’ın bütünlüğü açısından baktığımız zaman kavramsal bir farkın gözetilmediği görülür. Kur’an’da birçok âyette “Nebî” kavramına Kitap nispet edilmiştir. (Bakara, 247; Âl-i İmran, 81).

Dolayısıyla “Nebî” Kitap ve şeriat almayan, kendisinden önceki resulün şeriatını uygulayan demek, doğru bir tanım değildir. Çünkü Kur’an, “şu peygamber resuldür, şu peygamber nebidir” şeklinde bir ayırım yapmamaktadır. Her peygamber vahiy alır ve onu duyurur.Vahiysiz peygamberlik olmaz. Nebîlik ve resullük gibi bu iki vasıf, bütün peygamberlerde mündemiçtir. Geleneksel tanımlamaların aksine, Kur’an’ın bütünlüğü gözönünde tutulduğu taktirde, “Her nebi resuldür, Her resul de nebîdir” sonucuna ulaşılır. Ahzap Sûresi’nun 40 ayetiyle resulluk ve nebilik de sona ermiştir.

Alıntıdır
__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
AMERİKA’YI ’’TEKÂSÜR’’ KRİZİ HELAKE SÜRÜKLEYECEK Mustafa İslamoğlu sevginin_bedeli Serbest Kürsü 1 19 Nisan 2014 00:34
‘’ Evladı-Ekrâd’’ Değerlerini Batılılaşma Adına Yitiriyor. Yitiksevda Makale ve Köşe Yazıları 1 18 Şubat 2013 14:37
Kur’an’da Şirke Açılan Kapı: “Allah’ı Hakkıyla Takdir Edememe” bilinmez Tevhid Ve Şirk Konuları 0 20 Ekim 2012 13:54
Hiçbir İnsan Köleleştirilemez ‘’ La Yüsteraqu İnsanun ’’ Yitiksevda Makale ve Köşe Yazıları 2 12 Nisan 2011 13:21
Kur’an-i kavramları nasıl anlamalıyız? ABDULLAH ALMAZ Makale ve Köşe Yazıları 1 02 Kasım 2009 18:53

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.