Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 Ocak 2011, 17:18   Mesaj No:21

kamer34

Medineweb Sadık Üyesi
kamer34 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:kamer34 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13038
Üyelik T.: 14 Aralık 2010
Arkadaşları:9
Cinsiyet:
Memleket:istanbul
Yaş:54
Mesaj: 871
Konular: 41
Beğenildi:6
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: İslam Da Bilmemek Mazeretmi / Tebliği Edilmeden Tekfir Edilirmi.

Alıntı:
Zeynebİslamoğlu Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Tebliğ edilmeden sorumlu tutulmak Sünnetullaha aykırıdır.zaten değerli hocalarımız gerekli delil ayetleri vermişler.
müslümanlar adlı üye her konuya haricilerin mantığıyla yaklaşmaktadır.ezberlemiş olduğu dar kalıp ve kavramlardan kurtulamamaktadır kanaatimce.hatırlarmısınız hariciler müslümanların en muttakisi idiler.amelde zirvede,takvada zirvede idiler.ama düşünce tarzları çok sakat idi.önlerine geleni tekfir etmek ile adeta takvalarına takva kattıklarını sanırlardı.
islamda tekfir her ne şekilde olursa olsun doğru değildir ve bizlerin işi değildir.hesabımıza bir artı katkısıda olmaz bilakis eksiler ekler. bize düşen;küfrü tarif etmek,islamı tarif etmek ve bu tarfilere göre insanlar kendi konumlarını kendileri karar vermeleri.
müslümanlardan demiş ki ebu cehil ile ebu leheb arasında fark yoktur.küfür anlamında fark yoktur ama islama düşmanlıklarının tehlikesi bakımından ,ebu cehil ebu lehebden on kat zararlı.ebu cehilin küfrü inadı küfür idi,ebu lehebin küfrü ise kişiliksiz sefil karekterinden idi.
serendib adlı üye ikra ayetini örnek vermesi isabet olmuş.o ayet ve devamında ALLAHIN ADI İLE,ALLAH RIZASI GÖZETİLEREK cehaletten kurtulmayı anlatmakta iken,müslümanlardan adlı üye bilmeden anlamadan balıklama muhalefete girmesi,muzakerenin seyrini değiştiriyor.
Zeynebİslamoğlu arkadaşım sizin bu sözlerinize katılmamak mümkün değildir
daha önceki yazlarımın birinde şöyle bir anektod anlatmıştım şimdi o anektodu buraya almak istiyorum.

Yukardaki görüşler hakkında fikrimi beyan etmeden önce başımdan geçen bir anektodu izniniz ile anlatmak istiyorum.

Bir tarihte bizim bazı arkadaşlarımız,bazı arkadaşlarımızı gün be gün takip ederek onların günah ve hata işleyip işlemediklerini araştırmak için girişimler de bulunuyorlardı. Taki bu arkadaşları bir banka kapısında yahut müslüman kabul etmedikleri bazı esnafların dükkanların da yahut bu arkadaşlarının herhangi bir günahlarına tanık olduklarında bunları sohbet odalarına taşıyarak o arkadaşlarını bütün arkadaşları önünde rencide edecek şekilde eleştirir adeta sorguya çekerledi.Sorguya çekilen arkadaşlarda kendilerini savunmaya ve bulundakları bankada ne için gittiklerini müslüman olmayan esnafın yanında tebliğ için gittiğini vs savunma yaparlardı.Eğer bu savunmalarını düzgün yapamadıkları takdirde de tekvir edilirlerdi.

Şahsım ve bazı arkadaşlar ile birlikte bu işin yanlış olduğunu bu şekilde kendi kardeşlerini tekvir etmenin hastalık olduğunu anlatmaya çalışırdık.Gerçek tevhid inancına sahip kardeşlerimizin abidik kubidik gerekçelerle tekvir etmenin islam dini ile bağdaşmayacağını anlatmaya çalışırdık .Ecrin arkadaşım sanırım sizin bu yazıda vermek istediğiniz mesaj bu tarz düşünceler için olsa gerek.

kamer34 adlı üyeden alıntı

Bazı arkadaşlar yorumlara cevap haklarını kullanırken nedense dar bir pencereden bakmayı adeta bir meslek haline getirmişlerdir.

Ben sanki,biz insanları karşımıza alalım onlara,sen kafirsin,sen müşriksin,sen münafıksın diyelim demişim gibi bir anlayış içerisindeler bazı arkadaşlar.Halbuki islam olmuş bir insanı tekvir etmek büyük bir vebaldir.
Bir hadisde mealen nebi (sav) şöyle buyurmuştur.

"" Bir kimsenin küfrüne hüküm verilir ise ve o küfür o kişide yok ise
o söz sahibine geri döner""

Şimdi islam olmuş bir toplumu yada bir kişiyi olur olmaz şeylerle itham ederek tekvir etmek bir müslümanın yapacağı iş değildir. Bunu bir çok yazımda belirttim.


hesabımıza bir artı katkısıda olmaz bilakis eksiler ekler. bize düşen;küfrü tarif etmek,islamı tarif etmek ve bu tarfilere göre insanlar kendi konumlarını kendileri karar vermeleri.

Sizin bu cümlenizdeki gibidir olay

Israrla şunu belirtmeye çalıştım.İslam muhatab aldığı toplumların öncelikle hangi din üzere olduklarının tespiti ile tebliğe başlar.Onlara dinlerinin Allah katında geçerli bir din olmadığını anlatır ve o dinlerin içerikliğini aça bildiği kadar açmaya çalışır.Mekkede inen ayetler de Mekke puprestlerini konu etmekte ve onların batıl inançlarını taa geçmişten örnekler vererek anlatmaktadır.Ayetlerin bu şekilde bu dinleri anlatmasının hikmetlerinden biride şu olsa gerek.

Müslüman olmamış yada henüz yeni msülüman olmaya aday insanların kafasındaki şek ve şüpheyi kaldırmakdır.
Bu kaide Medine de de bu durum aynıdır.Sadece sahneyi bu kez yahudi ve hıristiyanlar almaktadır.
Mekke de yahudi ve hıristiyanlarla doğrudan ilişkili hiç bir ayet yoktur.Dolaylı olarak bir iki ayet var onuda ben
""Dünyada insanın başına bela getiren KELİME"" adlı yazımda vermiştim.

Özetle

Biz şunu söyledik günümüzde muhatab aldığmız toplumları tanımlamak onların inançlarını islam esaslarına göre isim koymak.
Bu olguyu kendi kafamızda iyice netleştirmek söylediğimiz bu.

Yoksa kimin haddineki olur olmaz sebeplerle din kardeşini tekvir etmek.
Alıntı ile Cevapla