Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Ocak 2011, 18:07   Mesaj No:6

BEDİİ HAMİT

Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:BEDİİ HAMİT isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 12750
Üyelik T.: 19 Eylül 2010
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:HATAY
Yaş:68
Mesaj: 395
Konular: 20
Beğenildi:4
Beğendi:0
Takdirleri:60
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cevap: Tagut düzende oy kullanmak şirk midir ?

Kötülerin arasında en kötüsünü değilde, iyisini seçmeye itina gösteriyorsa.İslami söyleme ve islami ilkelere yakın duran partileri veya şahısları desteklemesi onu müşrik yapmaz.

Nasıl yapmaz ? Bu sözleri açıklamak ve kurana uygun örneklendirmek lazım.

İDDİA :Mevcut sistem içinde en iyisi en kötüsü farketmez hepsi islam dışıdır
kötünün iyisi tabiri vardır bilirsiniz
saf iyi islam varken neden kötünün iyisi kandırmacası ile kötüye talip olalım ?

REDDİYE: İslam elbette en üstündür, İnsanlar için en ideal ve en iyi idare sistemidir. Mevcut düzen içerisinde ehil olan en iyisini seçmek de Allahın emridir ( Emaneti ehline verin ayeti ).

Örnek bir BELEDİYE Başkanlığı seçimi düşünün, mahallenize hizmet gelecek, yol, su köprü vs gelecek. Şimdi bu göreve talip olanlar arasında en iyi ehil kim diye bir seçim yapılamaz mı ? Yapılırsa, oy kullanırsa da yine şirk mi olur ?

Kur’ân, Emaneti Ehline Vermeyi Emretmektedir.
Kur’ân’da, “Şüphesiz ki Allah, size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman, adaletle hükmetmenizi emrediyor.” (Nisâ, 4/58) buyurulmaktadır.

Bazı âlimler, bu ayetin, özellikle yöneticiler, hâkimler hakkında indiğini söylemişlerdir.Her işin başına ehlini, erbabını getirmek icap eder. Millet yapısında en büyük emanet, milleti idare edenleri seçerken işi ehline vermektir. Bu, devlet başkanından mahalle bekçisine varıncaya kadar idarî sistemin her kademesinde yasama, yürütme ve yargı organlarında geçerli ve tazeliğini hiçbir devirde kaybetmeyen ilâhî bir emirdir. Kur’ân, bu felsefeyle devleti bütün kademe ve kuruluşlarıyla değerlendirir. Kendine sahip olamayan, ruhuyla bedeni, dünyasıyla ahireti, işiyle ibadeti arasında denge kuramayan; hayatı sadece yeme, içme, eğlenme ve para kazanma çerçevesinde düşünen kişilerin başa geçmesine, idarî işlerin ağırlığını yüklenmesine cevaz vermez. Çünkü bu vasıfları taşıyanlar iş başına getirildiği takdirde, önce o memleketin kıyameti kopar. Bir defasında Efendimiz (s.a.s)’e soruldu: “Ey Allah’ın Peygamberi! Kıyamet ne zaman kopacak?” Efendimiz bu soruya şu cevabı vermiştir: “İş, ehli olmayan kişilere verilince kıyameti bekle, kıyametin kopması pek yakındır.” (Buharî, İlim 2)

EMANETİ VERECEĞİMİZ KİMSE, İSLAM VE AYNI ZAMANDA BU İŞİ BİLEN KİŞİ YANİ EHİL OLMALIDIR.

ŞAYET SEÇİMLERDE İSLAMA YATKINLIĞI OLAN HİÇ BİR ADAY YOKSA DA EMANETİ YİNE DE EHİL OLANA VERMELİYİZ.

YANİ ÜLKEYİ- ŞEHRİ- MAHALLE VEYA KÖYÜ YÖNETECEKLER ARASINDA ( KÖTÜLERİN ARASINDAN EN İYİSİNİ SEÇMEKLE, BİZE DOLAYISYLA İSLAMA DAHA AZ ZARAR GELİR DÜŞÜNCESİ DOĞRU BİR MANTIK DEĞİL MİDİR ? )

Örnek bir BELEDİYE Başkanlığı seçimi düşünün, mahallenize hizmet gelecek, yol, su köprü vs gelecek. Şimdi bu göreve talip olanlar arasında islama en yakın duran ve aynı zamanda en iyi ehil kim diye bir şeçim yapılamaz mı ? Yapılırsa, oy kullanırsa da yine şirk mi olur ?

devamı var
__________________
EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE
Alıntı ile Cevapla