Konu Başlıkları: ""said nursi kimdir?""
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Ocak 2011, 12:35   Mesaj No:21

HALUK GÜMÜŞTABAK

Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:HALUK GÜMÜŞTABAK isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 10862
Üyelik T.: 01 Ekim 2009
Arkadaşları:1
Cinsiyet:
Yaş:66
Mesaj: 489
Konular: 86
Beğenildi:3
Beğendi:0
Takdirleri:62
Takdir Et:
Standart Cevap: ""said nursi kimdir?""


Güzel bir yazı ve dikkat çekici, akılcı tespitler. Bunlardan başka o kadar çok kur'anın özüne uymayan bilgiler var ki, doğrusu zikir ehli hemen fark edecektir. Ben 1977 yıllarında İzmir de bu kardeşlerimizle tanıştım. O yıllarda ışık evleri diye anılıyordu bu yerler. İçimde ki Allah aşkı, elbette bu evlere gitmeme neden oldu. Birçok kez gittim ve bahsettiğimiz kitaplar okunuyordu. Detayına girmek istemiyorum, çünkü o zamanlar bazı şeylerin farkında olmadığım gibi, Kur’an dan bilgi sahibi de değildim. Gerçeklerden biraz uzak bazı şeylerin farkına varamadığımı itiraf etmeliyim. Kur’anı Arapçasından belki okuyordum, ama Rabbin ne söylediğini anlamadıktan sonra…..

O günlerde empoze edilenler, kabul ettirilmek istenen bazı şeyleri, çok daha sonra yanlışlığını fark etmeye başladım. Sizlere küçük bir örnek vermek istiyorum. O yıllarda aynı düşünceye gönül vermiş bayan kardeşlerimiz, İzmir in o sıcağında ellerinde eldivenler, yerlere kadar uzanan paltolarla dolaşıyorlardı. Tabi bunun Allah emri olduğu söyleniyor ve kadının ellerini dahi göstermesinin günah olduğu anlatılıyordu. İzmir in o sıcağında ellerinde eldiven olan bayan kardeşlerimin durumunu, siz düşünün lütfen.

Bir baktım aradan geçen 10–15 yıl sonra eldivenlerin Allah emri olmadığı söyleyip çıkartıp, hatta yerlere kadar sarkan kıyafetlerin yerine, daha rahat uygun kıyafetler geldi. Peki, ne olmuştu da eldivenler çıkmış kıyafet değişmişti? Onca genç kızımızın o sıcaklarda çektiklerinin hiç mi vebali yoktu? İşte İslam ı beşer odaklı yaşarsak, sonucuna da katlanmasını bilmeliyiz. Bu örnekte olduğu gibi, beşerin etkisiyle yaptığımız büyük yanlışlar varsa, hesap günü nice olur halimiz?

Bir başka örneği de, yakın geçmiş zamandan vermek istiyorum. Bu kardeşlerimizin küçük çaplı bir toplantısına gittim. Arkadaşımızın bahsettiği gibi okunduğunda, anlamadığımız dilde yazılan ve daha sonra bir kardeşimizin açıklama gereği duyduğu, bir toplantıda bazı bölümler okundu ve bitti. Bende kendilerine bana da on dakikanızı ayırır mısınız diye rica ettim ve kabul ettiler. Kendilerine elimden geldiğince kur’an ayetlerinden bazı örnekler verdim. Okudukları kitap hakkında hiç bir şey söylemedim. Tenkit etmedim. Çünkü bunu yaparsam, onlar ile arama duvar öreceğimi, beni dinlemeyeceklerini biliyordum. Verdiğim bazı ayet örneklerine karşı şu sözleri beni korkuttu ve inanın irkildim. Senin verdiğin şu ayet örnekleri kur’an da yoktur. Tabi çok şaşırdım ve ayet numaralarını vererek diğer meallerden de araştırmalarını istedim. Buradan da anladım ki bu arkadaşlarımız kur’anı anlayarak hiç okumamışlar. Bir kez okumuş olsalardı, verdiğim ayet örneklerine böyle bir cevap vermezlerdi. Beni toplantılarınıza her zaman çağırabileceğinizi ve bundan memnun olacağımı da söyledim.

Kendilerine şöyle bir öneri yapmıştım Allah şahittir. Sizin elinizdeki kitapları da okuyalım, her bilgiden faydalanalım ama Allahın rehberini de anlayarak okuyalım ki, okuduğumuz bilgilerin doğruluğunu karşılaştıralım, böylece yanılmış olmayız dedim. Bana ne cevap verdiler biliyor musunuz? Siz okuyun, bizim zamanımız yok. Bize elimizdeki kitap her şeyi çok iyi anlatıyor ve biz en doğrusunu buradan öğreniyoruz. Rabbim affetsin, hatalarımızdan cümlemizi. Yorum sizlerin.

Bu cevabı nefsinizde değerlendiriniz lütfen. Hesabın görüleceği gün, edindiğimiz veliler acaba bizlere fayda mı sağlayacak, yoksa köşe bucak kaçmamıza mı neden olacak? Doğrusu Allah hepimize akıl vermiş, birde elimize rehberi tutuş turmuş ki, işimiz kolay olsun. Acaba bu rehberi bir kenara koyarak, edindiğimiz velilerin rehberlerine dersimizi çalışmamız ne kadar akılcı olur? Bunun da yorumunu sizlere bırakıyorum.

SAYGILARIMLA Haluk GÜMÜŞTABAK
Alıntı ile Cevapla