[kamer34]

Selamun Aleykum:

Eşyada asl olan helalliktir.Eşyanın haramlığı kesinlikle kullanım şeklindedir.Müslüman kesinlikle şiddetli baskı yerine kendi çocuklarını islami bir ahlak içerisnde yetiştirmeli gerektiğine inanıyorum.Hayatlarını İslami esaslar üzererine oluşturmayan toplumlarda yaşamak bir müslüman için çok zor bir durumdur. Müslüman böyle toplumlarda yaşarken en çok zorlandığı durumlardan biride,kendi çocuklarını bu toplumların bozulmuş olan ahlaklarından korumak durumundadır.Bu çocukların eğitimini çok ciddi bir program dahilinde uygulayarak ancak gerçekleştirebililerr.


Herşeyi yasaklayıcı bir mantıkla çocuklarını korumaya çalışmak,belkide onları ileride telafisi zor bir hatanın içerisine itecektir.Halbuki günümüzde tv bilgisayar başka teknolojik aletleri Allah'ın bir lütfu olarak kabul edip,bu tarz kullanım araçlarını müslüman çok güzel bir taktik uygulayarak çocuklarına hem kötüyü,hemde bu kullanım araçlarını nasıl faydalı kullanması gerktiğini onlara en güzel şekilde öğretmektir.
İslam aile yapısına çok ehemmiyet vemektedir,çünki aile toplumları toplumlar milletleri ortaya çıkarırlar.

Bu sebeple aile toplumların en küçük bireyi olarak çok mühim bir mevzudur.

İslami esaslara dayalı yetişen aileler bünyesi sağlam güçlü toplumlar ve devletler meydana getirirler.Bu gün avrupada yada dünyanın herhangi bir yerindeki bazı ülkeler,sosyal refah düzeylerini en üst seviyelere çıkarmış olsalarda,kendi toplumlarının içerisnde sosyal adaleti sağlayamamış,ahlak yönünden çökmüşolduklarını görebilmekteyiz.İslami esaslara dayalı toplumlar ancak hem bu dünyada hem de ahirette mutlak manada kurtuluşa eremk anlamına gelir.


Müslüman kendi çocuklarını bu bilinç içerisinde yetiştirmeli ve islama aykırı söz ve fiillerden korumalıdır.Henüz çocuk yaşta onlara Allah'ı Allah'ın peygamberlerini ve müslümanlığı Allah'ın kitabına uygun şekilde anlatmalı, bu konuda asla pes etmemelidir.Biz insanlar kendi çocuklarımıza kulaktan dolma bilgilerle din adına o kadar yalan yanlış şeyler anlatmışızki çocuklar büyüdüklerin de tamamen yahudi ve hıristiyanların ilah olarak kabul ettikleri ses sanatçılarını,sinema sanatçılarını,sporcularını adeta birer taklitcisi haline getirmişlerdir.

Yaşamış olduğum şehirde şunu nerdeyse hergün görmekteyim.Çocuk 13-14 yaşlarında pantolunu nerdeyse aşağı sarkmış,saçının yarısı bir renk,öbür yarısı başka bir renk,yada kız çocuklarımız nerdeyse vucüt hatlarının büyük bir kısmını olduğu gibi sergilemekten geri kalmazlar, bu çocuklarla konuştuğumuzda da amca bu modadır deyip amcayı geri kalmışlıkla suçlamaktadırlar.


Bu sebeple ulu'l emr bacımızın da üzerinde durduğu gibi çocuklarımızın eğitimi anne baba tarafından muhakkak bir program dahilinde eğitime tabi tutulamlıdırlar.Bazı müslüman arkadaşlarla karşılaşırım , derlerki biz çocuklarımza hep anlatıyoruz fakat çocuklarımız bizi dinlemiyorlar,bu tarz söylemler yenilgiyi ta baştan kaybetmekten başka birşey değildir.Halbu ki biz çocuklarımızı bir porogram dahilinde ve zamana yayarak eğitimini yapacağız,onlara oyun oynama fırsatınıda tanıyacağız,sonuçta onlar çocuk.


Bu islami eğitimi verdiğimizde çok dikkat edilmesi gereken hususlardan biride bizim kararlılığmızdır.Onlar sözü dinlemiyor deyip eğitimleri hususunda kararlı olduğumuzu onlara gösteremez isek inanın onları müslüman olmayan güçlere daha çocuk iken teslim etmiş oluruz.Bu konuda kanımca annelere çok daha fazla iş dşmektedir.Anneler kesinlikle dinlerine gerek bilgi yönünden gerek amel yönünden çok hakim olmalıdırlar, annelere çoook görev düşmektedir.

Allah tüm müslümanlaın yardımcısı olsun.