Peygamberlik tanımı
Nebinin kişisel ve peygamberlik durumları birbirlerinden farklı olmasına rağmen ikisede aynı kişide birleşiyor ve bunlar arasında fiilen ayrım yapmak imkansızdır.
Peygamberlik öyle hepimizin bildiği sıradan makamlardan değildirki,onlar bu makamda bulundukları sürece peygamber,bundan iner inmezde normal bir lider olsunlar?Bilakis,bir peygamber göreve çağrıldığı andan ölümüne kadar sürekli görevde sayılır.Bir peyganber,temsilcisi olarak gönderildiği
saltanatın ruh ve yapısına aykırı herhangi bir harkette bulunumaz.
Ömründe yaptığı bütün işler,ister imam veya hükümdar olarak olsun,ister toplumun bir bireyi,bir koca,bir baba,bir kardeş,bir akraba veya bir dost olarak olsun,hepsi peygamberlik damgasını taşır.
Her ne iş yaparsa yapsın, her neyle meşkul olursa olsun,heran her zaman bir peygamberdir ve örnek olması bakımından layıktır.Nitekim zevcesiyle birlikte yatakta olduğu sırada bile ,camide namaz kıldırdığı sırada olduğu Allahın rasulüdür.Hayatın çeşitli alanlarından yaptığı işleri Allah'ın hidayeti ile yapar.O heran sıkı bir şekilde Allah'ın koruması altındadır.
Bu sebeple herhan Allah'ın çizdiği yol ve sınırlarını içinde harekete mecburdur.Kendi sözleri ile hareketleri ile ve hayati yaklaşımı ile adeta insanlığa bakın bireysel ve toplumsal düzeninizi bunların üzerinde kurulmalısız der.
Peygamberin bir konuda en ufak bir hatası Allah'ın katında derhal müdehele edilip düzeltilir.Çünki onun küçük bir hatası ümmetinin büyük bir hatasına yol açabilir.Peygamber ancak masum ve hatasız olmak suretiyle müslümanların sosyal ekonomik siyasal ve kültürel alanlarda mükemmel sistem düzen kurmalarına yardımcı olabilecektir.
Buraya kadar peygamberi tarif ettikten sonra şu hususu gözden kaçırmamak gerekir.Elbetteki peygamberin sözlerine ve fiillerine sadakat ve itaatin çeşitli dereceleri vardır.Bazıları farz ve vacip iken bazılarınada uymak için ağır şartlar getirilmemiştir
Sonuç:
Fakat umumi olarak peygamberin bütün hayatı ümmeti için bir model ve örnektir.En doğru ve emin yol bu modele uymaktaır gerçekten her kim bu modele en çok uymuş ve yakalaşmışsa o gerçekten mükemmel insan ve dindar bir müslümandır.
Aynı şekilde bu modelden uzaklaşan kişi sapıklık ahlaksızlık ve dinsizlik çukuruna yuvarlanır.Ben hem kuranı kerimi hem de aklımın ışığı altında bu konuyu düşündükçe yukarda vermiş olduğum bu görüşün haklılığına inancım giderek güçleniyor.
Peygamberin vefat etmiş olması onun hakkındaki bu görüşümü hiç bir şekilde etkilememiştir.
Eğer biraz samimi olur bu konuya bakarsak bugün gerek kuran gerek hadisler gerek sünnet dediğimiz peygamberin hayatı hepsi tarih olarak günmüze gelmiştir.Biz bugun kalkmış üç bin yıl önceki tarih hakkında dahi sağlam bilgilere ulaşabilme imkanlarına sahibiz.O halde ben kimim ki peygamberin hayatını araştırmadan ona attıfta bulunulan sözleri filleri elimin tersi ile bir kenara atabileyim.
Allah'ın rızasını kazanmaktaki en yüksek mertebe o değilmi.En yüksek ahlak mertebesi o değilmi.Kuranı okuyupta bu vasıflardaki bir peygamberi görmemek hakikaten hayret verici bir durumdur.
Haluk arakaşım şimdi net durum ortaya çıkmıştır.Biz ya şunu diyeceğiz peygamber bize kitabullahı bıraktı gitti bizi ötesi bağlamaz tıbki birinci görüşteki gibi,yada peygamber bizi bağlar her yönüyle bağlar.
Başka da çaremiz yok.
Tekrar ediyorum hadislerin toplanma mantığına birşey diyemem fakat peygamberin hayatı yaptıkları ve yapmadıkları dört halife döneminde olabildiğince yaygın idi bunu kanıtlarım.İnsanın fıtratına aykırı olan şeylerin yasaklanması ve bunlara dair bir tekzibin yapılmamış olması onların helal olduğu yada haram olduğu anlamına gelir.
Bu kurana aykırı bir görüş değildir.Ha şunuda belirteyim diyelimki bu haramlar arap kültüründe olsun yinede bu durum değişmez.Araplar fare sincap kedi köpek etleri yememiş olabilirler .Ki yediklerine dair bir bulgu da bilmiyorum.Eğer Allah bunu sakıncalı örmüş olsaydı bakın bize kurandan nasıl bildirecekti.
“”..kendisne o ama geldi diye ne bilirsin? Belki o temizlenecekti””Abese/2-3
“”Hiç bir peygamberin yeryüzünde zafer kazanıncaya kadar esirler alması vaki olmamıştır””Enfal/67
“”Onlar için istiğfar etsende etmesende bir,eğer onlar lehinde yetmiş kere af dilesende Allah onları af etmez””Tevbe/80
“”Onlradan ölen bir kimse üzerine katiyyen namaz kılma””Tevbe/84
“”Ey peygamber zevcelerinin rızasını kazanmak için Allah'ın sana helal kıldığı şeyleri niçin kendine haram ediyorusun””Tahrim /1
Bu konu ilegili daha bir çok ayetler vardır.
Son: Şimdi haluk abim sözlerini maalsef çok dolaştırıyorsun
Halbuki islam net anlatılır.Sen peygamberi dışlamıyorum diyorsun fakat sözlerinden onu dışladığın anlaşılıyor.Peygamberin uygulamaları senin için zaman aşımına uğramış yalan dolan sözlerden
ibarettir.
E vallahi ben atatürk döneminde yaşamadım ama bugün atatürkün ayakkabı numarasını dahi biliyorum.Allah'ın rasulünün hayatı büyük kitleler tarafından kayıt altına alınmıştır, ha bu kayıt altına alınırken bir takım yalan yalnış şeylerde katılmıştır bu doğrudur.
E onuda ayıklamak temizlmek biz müslümanaların işidir.
Fakat hep şunun arkasına sığınmamak lazım bak dört halife döneminde peygamberin sözleri fiilleri toplatılmamıştır.Dört halife döneminde kuran da kitap haline getirilmemiştir.O halde kuranıdamı bir kenara atacağız,yada kurana haşa biri biz onu indirdik biz onu koruyacağız diye bir ayette sokmuş olabilir.Yine haşa
Neyse yazım uzadıkça uzadı ben şimdilik bununla yetineyim sorumu tekrar ediyorum
Biz nasıl bir peygambere iman etmeliyiz kurandaki tanım nedir.