Cvp: Kur'an-ı Kerimi Anlama Noktasında Dün İle Bugün ki Uygulamalar Kâinat kitabının tercümesi Kur’an’dır. Kur’an’daki hakikatleri de tabiat kitabı açıklar. Fizik, tıp, astronomi gibi ilimler, Şeriat-ı garra’yı anlatır. Çiçeklerin dili başka, hayvanların dili başka, denizlerin, yıldızların dili başka… Hepsinin tercümanı Kur’an-ı Kerim’dir… Kâinatta maddî hazineler gibi manevî hazineler de vardır. İbrahim Aleyhisselam’ı yakmayan ateş ile ilgili yorumlarda “Allah sizin için toprakta bir madde yaratmıştır; o maddeyi ateş yakmıyor. Bu maddeyi bulun, çıkarın, giyinin.” diye maddî bir hazinenin yolu gösterilirken, ibadetler gibi manevî hazineleri de Kur’an bildiriyor. Harama girmeyen parasının bereketini görür. Çalışan kazanır, zengin olur. Zekât veren felaketlerden kendini korur. Burada da manevî zenginliği gösteriyor. Yıldızlar, gezegenler fezada ipsiz direksiz duruyor. Astronomi bunları bilimsel olarak çok güzel açıklıyor. Bilimden mâneviyata geçtik, Allah’ın kudret sıfatını anladık. Kur’an, gizli hakikatlerin altında gelişen gerçeklerin anahtarıdır. Adam ölen birini görünce, “Kayboldu.” diyor. Kaybolan bir şey yok. İnsanın bedeni ölür, ruh ebedîdir. Tohumu toprağa gömdük. Zamanı gelince filizlenip yeşerecektir. Kış gelince tabiat, kefenini giyer ve ölür, bahar gelince her şey eksiksiz ve yanlışsız yeniden dirilir. Tabiattan, haşir-neşir gerçeğini anladık… Dünyayı ve ahireti anlatan bir kitaptır Kur’an. Ahiret bu dünyada var! Nasıl var? Ruhumuz var çünkü. Ruh, ahiretin malı. Öldüğümüzde bedenimiz ölecek, ruhumuz ölmeyecek. Bedenle ruh nasıl bir aradaysa, dünya ile ahiret de beraberdir. Adam şöyle diyor: “Şöyle çok güzel bir evim olsa. Çok güzel bir bahçem olsa. Çok da güzel bir eşim olsa…” Kardeşim sen ahireti istiyorsun. Dünyada yok bunlar. Bunları istemek, ahireti hissetmektir. Kur’an, ahiretin varlığını bize dünyadayken hissettiriyor, bildiriyor. Allah cenneti Kur’an’da müjdeliyor. “Bu dünya perdesinin arkasında cennet var.” diyor. Kur’an’a uyanın dünyası ve ahireti cennet olur. Kur’an, Allah’ın kelâmıdır. Kur’an okuyan Allah’ın sözünü tekrar ediyor. Allah Kur’an’la bize bunu nasip ediyor. Kur’an Allah’ın makamından bizim evlere geliyor. Lamba dış dünyamızı aydınlatır, Kur’an nuru iç dünyamızı aydınlatır, hakla batılı gösterir. Kur’an insanların terbiyecisidir. Bizi Kur’an terbiye etmiş ki alkollü içki içmiyoruz, kumar oynamıyoruz, haram daireden uzak durup helal dairede yaşıyoruz. Kur’an’daki deliller sarsılmayan, yanlışı olmayan hükümlerdir. Hikmet, zamanla esasları değişmeyen hükümler demektir. Her daim faydalıdır. Bütün insanlar için değişmez, faydalı kaideler Kur’an’dadır. Bir insandan, insanlık adına ne bekleniyor, bütün o beklenenler Kur’an’dadır. İnsan beyninden sonsuz fikir çıkar. Her kafadan bir ses çıkıyor diyorlar ya, o seslerin hangisi doğru, Kur’an gösterir. İnsanın manevî ihtiyaçlarını karşılayacak bir sığınaktır Kur’an. Kur’an’ın en büyük özelliği ona tâbi olanların hayatını kötülükten iyiliğe doğru götürmesidir. Kur’an, insanların hayatını bütünüyle değiştirmiş ve değiştirmeye devam ediyor. Milletlerin, devletlerin hayatı Kur’an’la değişmiştir. Kur’an öyle bir bahçedir ki herkes elinin yetiştiği kadar meyve toplayabilir. Hekimoğlu İsmail... |