Siz ey imana ermiş olanlar! Allaha, Peygambere ve aranızdan kendilerine otorite emanet edilmiş olanlara itaat edin ve herhangi bir konuda anlaşmazlığa düşerseniz, onu Allaha ve Peygambere götürün, eğer Allaha ve Ahiret Gününe (gerçekten) inanıyorsanız. Bu (sizin için) en hayırlısıdır ve sonuç olarak da en iyisidir.
Sen (ey Peygamber), sana ve senden öncekilere indirilene inandıklarını iddia eden, (ama öte yandan) şeytani güçlerin hâkimiyetine teslim olmakta beis görmeyenlerin farkında değil misin? Hâlbuki Şeytanın kendilerini derin bir sapıklığa yöneltmek istediğini görerek onu inkâr etmekle emr olunmuşlardı.
Böylece her ne zaman kendilerine, "Allahın indirdiğine ve Peygambere gelin!" denilse, bu ikiyüzlülerin senden nefretle yüz çevirdiklerini görürsün.
(Nisa 59-60-61)
Meallerde genel itibari ile ‘’Siz Ey İmana Ermiş Olanlar’’ olarak çevrilen ayetleri günümüze çevirecek olursak ‘’Ey İmana Erebilenler ‘’ demek daha mantıklı geliyor çünkü kime sorarsanız sorun iman ettiğini beyan eder ama bizim bakış açımız Kuran olduğu için İmanın merhalelerini göz önünde tutarak bakmak zorundayız. Allah’a iman demek Kur’anın tamamına iman demektir. Peygambere iman Kuran’a iman ile aynı bazda değerlendirilmeli beşer olduğu unutulmadan canlı kuran örneği olarak uyulmalı…
Sizden olan Emir sahipleri kısmında izah etmemiz gereken en önemli nokta Hüküm ayetlerinin içerdiği emirler göz önünde bulundurulmalı çünkü İslam tarihi içerisinde bir çok ekol siyasi ve ihtilafi meselelerden ötürü Emir sahipleri hususunda bir birleri ile tartışmış ve farklı görüşler sergilemişlerdir ama bizler tüm mevzulardan uzak Kurani bakış ile baktığımızda
‘’Sizden olan Emir Sahiplerine’’ kısmından anlayacağımız Kur’an hükümleri ile hükmeden, adil olan zalimlere karşı dik mazlumlara karşı merhametli olan emir sahiplerine itaatin farz olduğunu açıklamak zorundayız günümüz şartlarında bu özelliklere sahip olan ne emir sahibi ne de yönetim sistemi mevcut değildir var gibi gözükenler de ise RUHBAN din anlayışı mevcuttur…
Bu özelliklere sahip emir sahipleri ve yönetimlerin olmayışı bizlerin sorumluluk bilincini üzerimizden kaldırmayacağı gibi bu vasıfları kendi yaşadığımız âlemde en iyi şekilde sunmak farziyetini yükler AKIL ile sorumlu kılındığımız her hususta Kuran ile bakmak zorundayız.
Herhangi bir anlaşmazlık veyahut meselemizi Allah’ın kelamı ve Resulünün ortaya koymuş olduğu hükümlere götürme emri farz kılınmıştır. Ayeti kerimelerde özellikle Münafık kavramının en belirgin özelliklerinden Allah’ın hükümlerini kabul etmiş gibi gözüküp kabul etmeyenleri imanının reddi ele alınmıştır.
Bu karakter sahiplerinin belirgin özelliklerinden Hangisine sorarsanız sorun bir iddiadan öteye gitmeyecek şu sözleri duyarsınız Allah vardır Elhamdülillah bende Müslüman’ım Bizim dinimiz yüce bir dindir amma Hüküm içeren ayetlerin bugün uygulanması imkânsızdır o zaman kargaşa çıkar derler!
İslam dini yücedir sakın ola dinimizin siyaset yönünün olduğunu söylemeyin bunu söylerseniz dini siyasete alet etmiş olursunuz. Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur Kuranın indiği günden bugüne değin emrettiği hükümleri günümüz şartlarına uydurarak yontabiliriz zaten o hükümleri biz Resul gibi anlamak zorunda değiliz.
Kuran ilkeler kitabıdır. Hükümler kitabı değildir gibi kendi heva ve heveslerini tatmin etmek için menfaatlerini din edinenlerin ortaya atmış oldukları bu ve benzeri münafıkça görüşler ve fikirler günümüz dili ile en kaypakça davranış ve düşünce sistemidir.
Onlar hâlâ cahiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar? Kesin olarak inanacak bir toplum için, kimin hükmü Allah’ınkinden daha güzeldir?
(Maide-50)
Allah’ın hükümlerini basite indirgeyen tüm anlayışlara karşın Allah açıkça Kur’anın hükümlerinden herhangi biri hususunda kalplerinde en ufak bir burukluğun dahi inançta İtikatta iman olamayacağını beyan eder.
Ama hayır, Rabbine andolsun ki onlar, (ey peygamber), aralarında anlaşmazlığa düştükleri her konuda seni hakem yapmadıkça ve sonra da senin kararına kalplerinde hiçbir burukluk duymaksızın tam bir teslimiyetle tabi olmadıkça, (gerçekten) inanmış olmazlar.
(Nisa-65)
Hüküm ayetleri hususunda herhangi bir ikiyüzlülük göstermek Allah’ın hükümlerini basite indirgemektir.
Ey İmana Erebilenler eğer tevhide inanıyor ve tek olan Allah’a tapıyor ve boyun eğiyor isek neden dünya ehlinin önünde boyun bükülüyor ve onlara kulluk yapılıyor bunun nedeni egemen olan para ve zorbalıklarını kabul etmekten başka bir şey değildir.
Eğer İhlâslı olduğumuzu iddia ediyor isek! Allah’a karşı göstermemiz gereken ihlâsı samimiyeti dünyevi çıkarlar için değişmeyelim…
Rabbimiz kendi heva ve heveslerimiz uğrunda dalmış olduğumuz bu gaflet uykusundan uyandır gönlümüzü iman nurunla aydınlat aciz olduğumuzu idrak etmemizi nasip ederek bize acı ve merhamet et sen sonsuz lütfun ile bizleri sıratel müstakime ilet heva ve heveslerimizin pençesinden kurtar…
Mevlüt Hönül
Malazgirt.