RE: HADİSLERLE İSLAMDA HOŞGÖRÜ VE KOLAYLIK
KÜÇÜKLERE MERHAMETİ “Küçüğümüze merhamet etmeyen, büyüklerimizi tanımayan bizden değildir”, “Merhamet etmeyene, merhamet edilmez”, çocuklarını hiç öpmeyen bedeviye “Allah kalplerimizden merhameti çıkardı ise ben ne yapabilirim ki” buyurması; Oğlu İbrahim'i, süt annesinin yanında ziyaret etmek için, Medine’nin bir ucuna gidip, İbrahim’i öpüp koklaması; Hz. Hasan ve Haz. Hüseyin’i sırtına alıp namaz kılması; [size=medium]Köle bile olsa anne ile çocuğun arasının açılmaması, ayrılmamasını emretmesi,[/size] küçüklere olan merhametinin birer nümü nesidir
İBADET VE MUAMELATTA RAHMET
[size=medium]İbadetlerde, fakat ölçüsünde mükellef kılınma[/size], prensibi hakimdir. İlk olarak, haram ve helal kılma yetkisi şariye aittir ağır yük ve takat üzerinde sorumluluğu ve böyle bir konuda gayretkeşliğe düşeni Hz. Peygamber (sav) hoş karşılamıyordu. “Müslümanların en büyüğü günahkarı haram olmayan bir şey hakkında soru soran ve sorusundan dolayı yeni bir haramın ihdasına sebep olan kişidir”. Çok soru sorma ve kendini ilgilendirmeyen konuda tekellüfe girme [size=medium]mekruhtur[/size]. [size=medium]“Ey iman edenler açıklandığı zaman hoşunuza gitmeyecek şeyleri sormayınız...”([/size]Maide,101).
İbadete tekellüf eden kadına Efendimiz (asm) “Allah hiç usanmaz ta ki siz usanırsınız, bıkarsınız. Gücünüz nispetinde ibadete sarılıp, ona tahammül ediniz”.
Visal orucunu da nehy edilmiştir. Efendimiz iki şey arasında muhayyer kaldığında, günah olmayan kolayını seçerdi. |