30 Nisan 2011, 19:24
|
Mesaj No:125 |
Durumu: Medine No : 6340 Üyelik T.:
19 Ocak 2009 Arkadaşları:20 Cinsiyet:Erkek Memleket:ANKARA Yaş:56 Mesaj:
6.134 Konular:
555 Beğenildi:1087 Beğendi:252 Takdirleri:10770 Takdir Et:
| Cevap: "Dini Konular Hakkında Sorular/Cevaplar" Alıntı: mecnun Üyemizden Alıntı
hacizde olan malları almak satmak yada satışına vesile olmak caiz midir? | Öncelikle haciz olayının ne olduğu anlaşılması lazım ki cevap da daha sağlıklı olabilsin İki kişi arasındaki ya da kurum/şirket ile şahış veya başka bir şirket arasındaki bir anlaşmanın borçlu tarafından ihlal edilmesi neticesinde,alacaklı kişinin alacağını icra yoluyla tahsil etmek amacıyla borçlunun mallarını satışa çıkarmasıdır. Gönül isterki borçlu borcunu zamanında ödesin,alacaklı alacağını zamanında tahsil etsin,insanlar bir birlerine verdiği sözde ve yaptıkları alışverişlerde dürüst olsunlar,verdikleri ahid ve akidlere sadık olsunlar. İki kişi arasındaki ticari akitleşmede alacaklının borçludan alacağını tahsil etmesi,ya da tahsile çalışması gerek islami gerekse insani hukuk kurallarına uygun bir davranıştır.Alacaklı kendi imkanlarıyla alamıyorsa alacağını,yetkili kurumdan alacağını tahsil için haciz yoluna gidebilir.Asrı Saadet döneminde buna örnekler vardır.: Peygamberimizin Muaz b. Cebel’in iflasına karar vererek mallarına haciz koyup sattırması ve satıştan elde edilen parayı alacaklılara dağıttığı rivayet edilir. (Şevkânî, Neylü’l-Evtâr, c: 5, s: 275-276; ayrıca bkz: Müslim, Müsâkât, 18) Hz. Ömer de Üseyfi’ el-Cühenî adında bir kişinin mallarına haciz koyup sattırmış ve elde edilen paraları alacaklılara dağıttırmıştır. (Serahsi, el-Mebsût, c: 24, s: 164) Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Ödeme gücü bulunan bir kimsenin borcunu ifa etmeyip geciktirmesi onun cezalandırılmasını ve kınanmasını helâl kılar.”(Buhari, İstikraz, 14) İbrahim en-Nehai, İbn Sirin, Zeyd b. Ali, Ebu Hanife, İmam Züfer gibi âlimlere göre borçlu hacredilemez ve malı haciz konularak satılamaz. Çünkü haciz, borçlunun mallarının onun rızası olmadan satılması demektir. Mal sahibinin rızası bulunmayan akid ise sahih değildir. Bu âlimlere göre uygulanacak ceza, borçluyu borcunu ödeyinceye kadar hapsetmektir. Ebu Hanife, haciz yoluyla satışın caiz olmadığı yolundaki hükmüne varırken özellikle “Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret olması hali müstesna mallarınızı batıl yollarla aranızda yemeyin.” (Nisa, 4/29) mealindeki ayetle “Müslüman kişinin malı ancak gönlünün rızası ile helal olur.” (Darekutni, III, 26) mealindeki hadisi gösterir. Ancak Ebû Hanîfe, borçlunun malına haciz konulup cebrî icra yoluyla satılmasını kural olarak caiz görmemekle birlikte bazı durumlarda borçlunun malının cebren alınarak alacaklıya verilebileceğini kabul etmiştir. Şöyle ki: Alacağın cinsiyle borçlunun malının cinsi aynı ise, meselâ alacak altın ise borçlunun da altını varsa borçlunun borcu cebren ödetilir. Hatta Ebû Hanîfe, para alacaklıları için istihsânen ikinci bir çözüm şeklini de kabul etmiştir. Buna göre meselâ borçlunun borcu altın ve malı da gümüşse hâkim borçlunun gümüşünü satarak altın alır ve bu altını alacaklıya verir. (Fahrettin Atar, “Haciz”, Diyanet İslam Ansiklopedisi, c: 14, s: 518-519) Haczedilen bir malı satın almak ya da satış ihalesine girmek caizdir.Ama satış ihalesine malın sahibi de girerse o malı almak ona münasiptir.Diğerlerinin ihaleye iştirak etmeleri güzel bir davranış olmaz.Halk arasında şöyle bir söz vardır:"Ağlayanın malı gülene hayır etmez".Ama malın sahibi ihaleye iştirak etmezse o zaman isteyen kimse alabilir.
__________________ Selam Hidayete Tabi Olanlara
Kur'an Senin Lehinde ve Aleyhinde Hüccettir(Müslim)
|
| |