21 Mayıs 2011, 11:10
|
Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 Arkadaşları:2 Cinsiyet: Yaş:55 Mesaj:
487 Konular:
102 Beğenildi:6 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: Salih Amel İşlemeye ve Günahtan Kaçınmaya Teşvik Eden Ayetler 14/27. Allah (şirk ve tâğûtu reddederek) îman edenleri, dünyada ve âhirette sağlam bir söz (olan kelime-i şehâdet) üzere sâbit tutar. Allah (küfre sapan) zâlimleri de sapıklıkta bırakır/saptırır. Allah dilediğini yapar. 16/90. Muhakkak ki Allah adâleti, iyiliği ve (muhtaç olan) akrabaya vermeyi emreder; ahlâksızlığı/hayâsızlığı, fenâlığı, zulmü/azgınlığı yasaklar. İyice anlayıp tutasınız diye size (böylece) öğüt verir. 22/41. O (mü'min) kimseler ki kendilerine yeryüzünde iktidar, mevki (ve servet) versek (şımarıp sapmazlar,) namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler, (İslâmî ölçülerde) iyiliği emrederler ve kötülükten men ederler. (Çünkü bilirler ki, bütün) işlerin sonu ancak Allah'a ait(tir ve O'na dönecek)tir. 24/35. Allah, göklerin ve yerin nuru(nu, aydınlığını yaratan)dır. O'nun nurunun misâli bir hücre içindeki (kuvvetli) bir lâmba gibidir. O lâmba bir cam içindedir. O cam sanki inciden bir yıldızdır ki güneşin doğduğu yere de, battığı yere de nisbeti olmayan mübârek bir ağaçtan, zeytinden yakılır. Onun (zeytinin parlak) yağı, kendisine bir ateş değmese bile neredeyse ışık verir. (Bu da) nur üzerine nurdur (ışığı pırıl pırıl aydınlıktır). Allah dilediği (lâyık gördüğü) kimseyi nuruna kavuşturur. Allah insanlar için misâller verir. Allah her şeyi bilendir. 24/55. (Rasûlüm!) Allah, sizden îman edip de sâlih amel işleyenlere vaadetti ki: Kendilerinden öncekileri (kâfirlerin yerine) hükümrân kıldığı gibi, elbette onları da (dinlerini ve kitaplarını tahrif edenlerin yerine) yeryüzünde hükümrân yapacak (devlet-hilâfet verecek), onlar için beğendiği dinlerini (İslâm'ı) mutlaka kendileri için iktidar yapıp sağlam temellere oturtacak ve korkularının ardından onları kesinlikle tam bir güvene erdirecektir. (Çünkü onlar) hiç bir şeyi bana ortak koşmadan kulluk ederler. Artık kim bundan sonra nankörlük ederse işte onlar, yoldan çıkan (fâsık)ların ta kendileridir. 24/62. Gerçek mü'minler ancak, Allah'a ve Rasûlü'ne (tam) inananlar ve o (Rasûl) ile beraber topluca (veya topluma ait) bir iş için bulundukları zaman, ondan izin alıncaya kadar (ayrılıp) gitmeyenlerdir. (Rasûlüm!) Doğrusu senden izin isteyenler, Allah'a ve Rasûlü'ne gerçek anlamda inanan kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istedikleri zaman, onlardan dilediğine izin ver ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir. |
| |