Konu Başlıkları: ihlas
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 Şubat 2008, 22:48   Mesaj No:12

Emekdar Üye

Medineweb Emekdarı
Emekdar Üye - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Emekdar Üye isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 16627
Üyelik T.: 11 Şubat 2012
Arkadaşları:2
Cinsiyet:
Yaş:47
Mesaj: 4.081
Konular: 315
Beğenildi:48
Beğendi:0
Takdirleri:149
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Cvp: İhlas

TAM BİR TESLİMİYETLE ALLAH'A TESLİM OLUR
Kuran'da, "Deyin ki: "Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız." (Bakara Suresi, 136) ayetiyle Allah Müslümanlardaki teslimiyetin önemine dikkat çekmiştir.
Gerçek ihlas da zaten Allah'a karşı tam bir teslimiyetle teslim olmayı gerektirir. Ancak bu teslimiyetin şartsız olması gerekir. Belirli şartlar söz konusu olduğunda Allah'tan razı olan, şükredici ve boyun eğici bir tavır gösteren, ancak bu şartlar değiştiğinde hemen isyankar, itaatsiz bir ahlaka bürünen insanların teslimiyeti yaşamaları mümkün değildir. Örneğin işleri son derece iyi giden ve tatminkar miktarlarda para kazanabilen bir kimse, kendisine bu şartları oluşturanın, rızkını verenin ve işlerinin rast gitmesini sağlayanın Allah olduğunu sık sık dile getirir. Ancak işleri ters gitmeye başladığı anda o güne kadar Allah'a göstermiş olduğu bu teslimiyetli tavrını hemen unutur. Bir anda bambaşka bir karakter gösterir; ne kadar iyi bir insan olduğunu, başına gelenleri hak etmediğini, işlerinin neden ve nasıl bozulduğunu bir türlü anlayamadığını söyleyip durur. Hatta daha da ileri gidip Allah hakkında çeşitli zanlarda bulunmaya başlar ve kaderin en mükemmel ve en hayırlı şekilde işlediğini unutarak "Neden böyle oldu?", "Niçin benim başıma bunlar geldi?" gibi isyan dolu sözler sarf eder.
Oysa Allah Katında makbul olan insanın iyi ya da kötü, lehte ya da aleyhte görünen her türlü olayda tevekküllü bir tavır göstermesidir. Kişi dıştan nasıl görünürse görünsün tüm bunların hayır ve hikmetle yaratıldığını bilerek teslimiyetli davranmalıdır. Çünkü "Eğer bir yara aldıysanız, o kavme de benzeri bir yara değmiştir. İşte o günleri Biz onları insanlar arasında devrettirip dururuz. Bu, Allah'ın iman edenleri belirtip-ayırması ve sizden şahidler (veya şehidler) edinmesi içindir. Allah, zulmedenleri sevmez" (Al-i İmran Suresi, 140) ayetiyle de bildirildiği gibi zorluklar ve sıkıntılar insanlar için bir denemedir. Bunlar insanlardan hangilerinin ihlasta ve Allah'a olan teslimiyetlerinde kararlılık göstereceklerinin denenmesi için özel bir imtihan olarak yaratılmaktadır.
Samimi iman etmiş olanlar mutlak bir teslimiyetle Allah'a dayanıp güvenir, hiçbir zaman için başlarına gelenler dolayısıyla şüpheye kapılmazlar. Kalpleri Rabbimizden gelecek her türlü denemeden yana mutmain olmuştur. İmanları şartlı değildir. Aksine, başlarına gelebilecek her türlü zorluğa karşı dayanıklı, köklü, sağlam ve sarsılmaz bir imandır. Allah'a karşılıksız olarak teslimiyet gösterirler. Kuran'da müminlerin teslimiyet konusundaki bu keskin ve kararlı tavırları şöyle ifade edilmiştir:
Rabbi ona: "Teslim ol" dediğinde (O "Alemlerin Rabbine teslim oldum" demişti. (Bakara Suresi, 131)
Bir başka ayette ise Allah en güzel dinin kendini Allah'a teslim edip, Allah'a bir olarak iman eden kimselerin dini olduğunu belirterek, kayıtsız şartsız teslimiyetin önemine şöyle dikkat çekmiştir:
İyilik yaparak kendini Allah'a teslim eden ve hanif (tevhidi) olan İbrahim'in dinine uyandan daha güzel din'li kimdir? Allah, İbrahim'i dost edinmiştir. (Nisa Suresi, 125)
Alıntı ile Cevapla