29 Ağustos 2011, 23:57
|
Mesaj No:7 |
Durumu: Medine No : 11916 Üyelik T.:
02 Mart 2010 Arkadaşları:2 Cinsiyet: Yaş:55 Mesaj:
487 Konular:
102 Beğenildi:6 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: Allah'a mı kul olacağız, şeyhlere mi? ALLAH´TAN BAŞKA ŞEFAATÇİ YOKTUR "Yoksa Allah'tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: Onlar hiçbir şeye malik olmayan düşünmeyen şeyler olsalar da mı?" (39/Zümer, 43)[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...] "Allah'ı bırakıp kendilerine ne zarar, ne de yarar vermeyen şeylere tapıyorlar ve 'Bunlar Allah katında bizim şefaatçilerimizde diyorlar" (10/Yunus, 18). Ortaklar ihdas edilen aracıların şefaatçi addedilerek meşrulaştırılmaya çalışıldığının anlatıldığı bu ve benzeri ayetlerde İslam'ın tevhidi karakterinin ahmak düşünce biçimleriyle bozulmak istendiğine dikkat çekilmektedir. Şefaat, sözlükte araya girmek, yardım istemek, destek olmak (4/85), bir işe tavassut etmek, aracı olmak anlamlarına gelmektedir. Aracılık itikadı, şefaate, iltimas yoluyla, ayrıcalıklı evliya düşüncesiyle Allah katında bazı insanların azabdan kurtarılacağını iddia etmiştir. Rasulullah (sav) Kur'an'ı tebliğ ederek kendi döneminde bu örtük şirki ortadan kaldırdığı halde, zamanla günahkar mü'minler için bu müesseseye yeniden işlerlik kazandırma gayretleri yaygınlık kazanmıştır. Konu ile ilgili ayetleri daha iyi anlamak için nüzul ortamına bir göz atmak gerekmektedir. Mekke müşrikleri taptıkları putları, Allah'ın kızları! olan meleklerin somut tezahürleri olarak ayrıcalıklı şefaatçiler olarak sunuyorlardı. Bu yüzden de aracısız Allah'a inanmaya davet eden Kur'an'ın tebliğine tepki gösteriyorlardı. Bağlı bulundukları ilah ve ilahelerin kendilerini azabdan kurtaracağını iddia ediyorlardı. Ayrıca Kureyş kabilesi, kendilerini Hz. İbrahim'im soyundan saydıkları için Kabe'nin mütevellileri olduklarını, bu yüzden de dünyada insanları yönetmek hakkına sahip olduklarını, Allah katında da bir zarara uğramayacaklarını iddia ediyorlardı. |
| |