Cevap: İSLAMA AYAKBAĞI OLANLAR
Yaşadığımız günümüz Türkiye'sine bakacak olursa karşımıza şöyle bir tablonun çıkması muhtemeldir.Misalen;Ezan okunabiliyor, cemaat namazları kılınabiliyor, cuma ve bayram namazları kılınabiliyor, hac ve umre ibadetleri rahatlıkla yapılabiliyor...
O takdirde burası Dar-ül İslamdır (mıdır)...?!
Öncelikle O halde bendenizde sormak isterim.
"Dar'ül Harb" olduğunu farzedersek şunları şunları yapmak zorunda kalırsınız diyerek insanları bir takım görüşler istikametine yönlendirmeye çalışmak ne kadar geçerli olur,yada ne derece de mantıklıdır?
Aşağıdaki sorulara net cevaplar verildiği takdirde konu biraz daha aydınlığa kavuşacaktır diye düşünüyorum;
1) Haksız yere insan öldüren katillere hadd uygulaması (kısas) uygulanıyor mu?
2) Akıl sağlığını tehdit,İslam'da kesin bir emirle yasak olan içki ve benzeri şeylerin fabrikaları açık mı değil mi ?
3) Bu vb İçki satan ve içenlere hadd (kısas)uygulanıyor mu?
4) Umumhaneler (fuhuş ve zina evleri) açık değil mi ? (Zina kanun teminatı altında değil mi?)
5) Faiz/Riba serbest değil mi? Bugün geçerli olan düzen faiz düzeni değil mi?
vs vs vs...
Bütün bu vb sorulara "Hayır" demek mümkün mü?
Değil...
Bugün Türkiyemizde katiller, zina ve fuhuş işleyenler, faizciler ve sarhoşların emniyeti direk yasalarla teminat altında değil midir?!
Bu memleket ezan okumanın, "Allah" demenin, Kur'an okumanın ve okutmanın yasak olduğu günler görmedi mi?
Allah Kelamı Kuranımız yeraltıında,depo ve samanlıklarda saklanmadı mı?
Halen Allah'ın emri başörtüsü bir çok kurumda yasak değil mi?
"Dar-ül İslam"da bunlar normal mi sayılıyor acaba?!
Şu anda tek parti diktasına göre kısmi bir rahatlığın yaşanıyor olması düzenin "İslami" olduğu anlamına mı gelir?
Değerli yorumcular, yanlış anlaşılma olmasın,amacım sizi sorularla boğmak değildir.Bu yönde fikir alışverişlerimizin sağlıklı bir şekilde karşılıklı galebe olmadan tartışılması yönünde birbirimize katkı sunmaya çalışmaktır...
İmdii, İslam dünyasında son yüzyılda var olan rejimler (daha doğrusu uzaktan kumanda ile ihdas edilen beşeri rejimler demek daha doğru olur) ve sözde yöneticiler Müslüman toplumlara değer vermeyip,ehemmiyet vermediği gibi onlara karşı hasım gibi davranıp İslam'a ve onun her türlü değerine karşı açık yada gizli bir savaş yürütüyorlar ve binlerce Müslüman'ı sadece İslami hakikatleri haykırdıkları için mapuslara,dehlizlere atmışlardır,halende atıyorlar...
Evet, Müslümanların tahminen son 100 senedir İslami bir Devleti olmadan Dar-ül Harb'te yaşamasının acı bir faturasıdır bütün bunlar. Ve Müslümanlar her geçen günde daha fazla acı ve ıztırab çekiyor ve daha da bitap oluyor. Bunun örneklerini gerek Türkiye’de gerek diğer Müslüman ülkelerinde her geçen gün farklı farklı şekillerde görüyoruz...
Bu acınası durumdan kurtulmanın tek yolu biz; Müslümanların İslam’ın düşüncelerini,emirlerini, sistemini ve kurallarını, hakikat derinlemesine inceleyerek ve İslam ile diğer sistemleri ve düşünceleri ayırt ederek İslam’ın metoduna göre İslam Devletini kurmak için ölüm-kalım mücadelesi vermemizdir... Eğer bizler, bu durumdan kurtulmanın İslam Devletini kurmayı hedeflemeden, başka işler yaparak yada bireysel ibadet yaparak gerçekleşebileceğini umuyorsak kesinlikle yanılıyoruz... |