Cevap: Prof. Dr. M. Hayri Kırbaşoğlu’nun Hz. İsa’yı (a.s) Gökten İndiren Hadislerin T Selamun aleykum Esadullah bey Öncelikle Sizin avatarınızın altına hz. Hamza ile ilgili yazılmış kahramanlık destanına bir kaç söz söylemeden geçemiyecem Birgün bir arkadaşım Samandırada dursun ali erzincanlı ve başka sanatçılarda gelmiş gidip izleyelim demişti merak ediyordum gittim. Muazam bir sahne yukarıda bir tarafta türk bayrağı diğer tarafta ataputun dev posteri vardı çokta yakışıklı bir posterdi. Derken bizim papyonlu yakışıklı güzel traj olmuş sanatçılarımız sahne aldı. Bu zatlardan biri başladı bedir savaşını anlatmaya öyle anlatıyorki salonda herkes nerdeyse baygınlık geçiriyordu. Ben bir müslüman olarak bu anlatımı dinledikten sonra şunu bir kes daha gördümkü geleneksel din anlayışı islam diye isimlenidirilen dinin neden bu kadar dejenere olduğunu çok daha iyi anladım. Elbetteki hz. Hamza şehitlerin efendisidir ve o bir müslümandır fakat şunu unutmayalım oda bizim gibi etten kemikten yaratılmış ademoğluydu. Onunda bizler gibi zaafları hataları ve kahramanlıkları vardı. Bir vuruşta dağı ikiye yarmıyordu hatta vahşinin attığı mızrakın farkına bile varmadı o mızraka karşı ölümüde kendinden savamadı. İslam dinini böyle ucuz abuk subuk hikayelerle basitleştirerek sahabileri insan üstü göstermeye çalışanlar şüphesiz yalancıdırlar. Bazen islamcı tvilerdede görürüm sözüm ona klip yapmışlar ve uhudları bedirleri şiirleştirip anlatıp asıl anlaşılması gereken tevhidi mücadeleyi perdelemeye çalışırlar. Bu işi yapanlar günü geldiğinde Allah’ın hükümleri ile hüküm vermeyen batı kuklası rejimleride (tağutlarıda) müslümanların başına musallat etmek için sandığa ilk koşanlarda bunlardır. Neyse biz konumuza geri dönelim. Bakın arkadaşlar bizler aylarca peygamberlik makamının ve peygamberin nasıl anlaşılması gerektiği ile ile çok makaleler yazdık çok tartıştık. Medineweb forumda bu konuyla ilgili çok sayıda mülaza vardır. Şimdi öncelikle sünnet ve hadis dediğimiz kavramları bir kere birbirinden ayıralım. Size şöye birşey teklif ediyorum. Bu konuya merakı olanlar esadullah beyin asmış olduğu yazının tamamını okusunlar sonra onara sorum şu. Yazıya bakmadan esadullah beyin yazdıklarını bena harfiyen aktarsınlar. İçinizde kim bu kadar uzun bir yazıyı bakmadan tam olarak aktarabilecek? Tabiki hiç kimse, bunu şunun için örnek verdim. Bazı sahabilere atfen binlerce hadis isnat ederlerler. Bu sahabilerin beyni kayıt makinası olsa yine o nakilleri Allah rasulunun (sav) ağzından çıktığı gibi aktarmaları imkansızdır. Fakat sünnet öyle değil bir örnek verelim. 100 tane sahabi ben rasulullah (sav) i namaz kılarken gördüm demesi asla ezber gerektirmeyen pratik bir uygulamadır. Bu sebeple sünnet kuranın pratiğe aktarılmış şeklidir. Fakat hadis öyle değildir. Her bir Muhadis hadisleri toplarken kendince belirlemiş olduğu kriterleri vardır. Kimi muhadisler ravi zincirine önem verirken kimi muhadislerde isnat edilen sözün (hadisin) kurana uygun olmadığına önem vermiştir. Sahih hadis kaynaklarının en muteberleri olan kaynaklara baktığımızda buhari dahil olmak öyle şeyler varki bunları kuran ile karşılaştırdığımız takdirde ne kadar uydurma oldukları peygamberin böyle birşeyi demediği, dediği takdirde şah damarının kesileceği açıkça anlaşılmaktadır. Bu sebepten dolayı peygamberin söylediği söylenen sözlerin dinin özünü teşkil etmez. Bu konuyla ilgili forumda çok çalışmalar vardır. Dileyen bakabilir. Esadullah bey bu astığınız yazı amacını çok aşmış müslüman insanlara iftira dolu zehir zemberek güyya birilerine reddiye olmuştur. Diyaceksinizki siz Muhammed bin Abdulvahabın avukatımısınız evet ben tüm tevhid ehli müslümanların avukatayım. Mezarlara kümbetler inşa ederek oraları şirk batağı haline getiren osmanlı furyasının ciğerlerini adeta söken onların şeyhulislamlarının DELİLLERİYLE fikirlerini paramparça eden Muvvahid müslümanların avukatlığını yapmak bir şereftir. Bugün bile yok terlik baba, yok koyun baba, yok telli baba, yok oruç baba vs. Lerin manevitlarına sığınıp onları Allah’a ortak koşanlar tabiki müslüman alimleride ingiliz ajanı olarak lanse etmekten geri durmazlar. Çünkü yeryüzünde en büyük zulüm şirktir. Allah’a karşı şirk işleyen bir zihniyet elbetteki müslümanlarada çamur atmaktan geri durmyacaktır. Muhammed bin Abdulvahabın günümüze ulaşmış kendi yazdıklarından islama aykırı bir fikir bir düşünce veya yaşantısından islama aykırı bir amel bilen varsa onu buraya aktarsın birlikte eleştirelim. Eğer bunu yapamzasanızki ki yalancılar asla sözlerini yerine getiremezler o halde Allah’ın laneti müslüman alimlere iftira atanların üzerine olsun. Muhmammed bin Abdulvahahabları eleştirenlerin hayatlarına baktığımızda kendi tağuti rejimleri ile nasıl barışık olduklarını görebiliyoruz. Dertleri sadece müslüman alimler olan zihniyetler her nedense Allah’ın hükümleri üstüne hüküm koyan tağutlarla hiçbir sorunları yoktur. Ben Muhammed bin Abdulvahabın tüm kitaplarını okudum Seyyid kutubun İbn-i Teymeyyenin ibn-i Kesirin ibn-i Kayyımın imamların imamı Ahmed bin Hanbelin imam Şafiinin daha doğrusu birçok müslüman alimin kitaplarını okudum bu kitaplarda ne şirk gördüm nede küfür. Esadullah bey eğer siz benim bilmediğim bir kaynaktan Muhammed bin Abdulvahhabın kitaplarını okuduysanız o okuduğunuz islama aykırı olan görüşlerini lütfen yazında bizde bilelim. Ama bazı insanların hocalarının şirk küfür dolu fikirlerini bu sitede çok yazdım yazmayada devam edeceğim inşallah. 4- Mekke, Medine ve diğer şehirlerde Müslümanların ziyaret ettikleri türbeleri, mezarları putperestlik işareti ve Allah’a şirk olduğu, Hz. Muhammed (s.a.v) ve halifelere ve islam’ın seçkin şahsiyetlerine ihanet olduğu gerekçesiyle tahrip etmek.(Nitekim bunu da yaptılar Vehhabi olan Abdülaziz bin Suud hicri 1215 yılında Mekke, Medine ve Taifi ele geçirerek yakıp yıkmış, kadın, çocuk, ihtiyar demeden işkencelerde bulunmuş ve bu maddeleri aynen uygulamıştır. Geniş bilgi edinmek isteyenler Eyüp Sabri Paşanın Tarihi Vehhabiyyan adlı eserine bakabilirler) Alıntı Öncelikle bilmeyen arkadaşlara şunu hatırlatayım Muhammed bin Abdulvahhab 1700lü yılının başında doğmuş 1700 lü yılı sonlarına doğruda müslüman olarak vefat etmiştir zahirine göre. 1-Şimdi sizin osmanlıdan miras aldığınız halen mevcut olan şu türbeleriniz islamın hangi emrinde mevcuttur delillendirimisiniz? 2- Bu türbelerde namaz kılmak hangi hadise uygundur bunu delillendirmisiniz? 3- Bu türbelerde yattığı söylenen zatların ruhlarından yardım istemek islamın hangi emridir bunun deillerini yazarmsınız? 4- Medine ve taifi ele geçirerek insanlara işkence yaptılar diyorsunuz Allah’tan korkun hiçbir müslüman başka bir insana işkence etmez bunu bilemeyecek kadar aciz olan insanlar bu sözlerinide delillendirmek zorundadırlar. 5- Eyüp Sabri Paşa dedeğin zat ikinci abdülhamid zamanında yani 1800lü yıllarda yaşamış bir denizcidir. Bu zat osmanlının bir askeri olduğundan dolayı osmanlının borusunu ötmüş yalan yanlış iftira dolu şeyler yazmıştır. Şimdi bize delil olarak bu zatın yazdıklarınımı gösteriyorsunuz. Daha evvelde söyledim Muhammed bin Abdulvahhab osmanlı islam! Ulemasını getirmiş olduğu delilleri ile alt etmiştir. Irakın üzerine yürümüş tüm şirk kümbetlerini yerle bir etmiştir. Eline sağlık diyorum her müslümanın imkanları yettiği takdirde yapması gerekeni bundan asırlar önce o müslüman yapmıştır. Bu islama uygun bir ameldir. Muhammed bin Abdulvahhab ile savaşan ister islamcı ister gayri islamcı olsun osmanlı uleması tarafından yüksek mevkiler verilerek ödüllendirilmişlerdir. Eğer zahmet edip Muhammed bin Abdulvahhabın kitaplarını okumuş olsa idiniz onunla osmanlı uleması arasındaki ihtilafları daha iyi analiz eder onada iftira atmazdınız. Sadece şunu söylüyorum Allah’tan korkun, Allah’tan korkun ,Allah’tan korkun Allah sizlere hidayet nasip etsin inşallah.
__________________ Kimin Ne Dediği Değil / Allah'ın Ne Dediği Önemli. |