Sen,geç kaldığımız yerde
Yusuf sözlümüz bekle bizi
Geç kalmıştı...Geç kalmaya dair lügatllerde ,meydanlarda,köşelerde,şiirlerde ne kadar
[LEFT]acı söz söylenmiş ve yazılmışsa,hepsi birden amansız arı vızıltıları gibi dolmuş kulaklarına.kaçırılmış şeylerin hepsi ,ama hepsi,bir gülücük,bir güzel
kucaklaşma,bitatlı
bakış,kardeşçe bir dokunuş,omuzlarına indi.Soğuk ve katı bir taş gibi.Kaçırdığına
ağlayanların göz yaşları deniz olup gözlerine hücum etti.Geç kalmışlıkların cümle
pişmanlıkları alev alev cehennem olup yakasına yapıştı.Dudakları kurudu .Sesi iç
çekişlerine söz olamadı utancından.Geç kalmışların,gafillerin,haksız yere unutanların,
kadir kıymet bilmeyenlerin yanı başında,eşsiz bir kadirşinaslıkla suskunca bekleyen
o"Ah"sesi bile,korkup geri çekildi dudaklarından."Ah ki ,ah çekemediğime ah"Çöllerin
bile birbirine eklenerek anlatamayacağı,dağların omuz omuza verseler de güç
yetiremeyeceği uğursuz bir uzaklığın öte ucunda kalakalmıştı......
[LEFT][B]
Senai Demirci.Selam sana ey Nebi den.