Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 Arkadaşları:2 Cinsiyet: Yaş:48 Mesaj:
4.079 Konular:
315 Beğenildi:49 Beğendi:0 Takdirleri:149 Takdir Et:
| Cvp: ınşirah suresi tefsiri l-Sadr, ruhtaki darlık, sıkıntı, kaygı, üzüntü vb.anlamında:
Peygamberimizin, müşriklerin yaptıklarına ve görevi konusunda sadrının daralmasını, endişesini, hüznünü dile getirir (7/2,11/2,15/97,94/1) "Sadrlarında sıkıntı ve kaygı duyanlar!" (4/90). "Sanki semaya çekiliyor (oksijen azalıyor) gibi, inkarcı, sadrında daralma hisseder" (6/125). "Cennetliklerin sadrlarından, dünyada sıkıntı veren ne kadar olumsuz duygu-düşünce varsa çıkarılır" (7/43,15/47).
m-Sadr, tutum ve davranışlar anlamında:
İki yerde beden davranışı anlamında kullanılır. Birinde, müşriklerin Peygamberimizden yan dönmeleri gizlenmeleri, sadrlarıyla beraber bedenlerini çevirip gizlemeleri (11/5) ki büyük ihtimalle bu, beden dillerinin, yüzlerine yansıyan davranışlarının, Peygamberimiz tarafından çözülmesini ve okunmasını (47/30) engellemeye yönelikti. Diğerinde ise, Şuayb Peygamberin kızları, su başındaki çobanların, sadrlarını-bedenlerini çevirip, dönüp gitmeleri ni beklediklerini ifade ederler (28/23).
Öyle anlaşılıyor ki, "Sadr" kavramı, İnsanın Ruh ve Benliğinin, bütün varlık mekanizmalarındaki kaynak ve tezahürlerinin genel ismidir. Bu kavramın en büyük özelliği, kapsamının geniş olması, insanı bütünlük içinde ve derinlemesine ifade etmesidir. Bu kavramın, özellikle psikoloji ve Pedagoji ilimleri için son derece yararlı açılımlar sağlayabileceğini söyleyebiliriz.
Bu kavramın en büyük özelliği, kapsamının geniş olması, insanı bütünlük içinde ve derinlemesine ifade etmesidir. Bu kavramın, özellikle psikoloji ve Pedagoji ilimleri için son derece yararlı açılımlar sağlayabileceği söylenebilir.
Buna göre "Sadr" kavramı Ruhun tamamını kapsayan bir anlam içermektedir. "Şerh" de ruhtaki bütün tıkanıklıkların giderilmesi, iman ilim ve hikmetle donatılması, bunun sonucu olarak da ruhta sevinç, huzur ve saadetin hakim olmasıdır.
Şerh edilen bir sadr, inanç ve bilgiyle aydınlanmış akıl kalp ve nefis bütünlüğü içindeki ruhun, psikolojik olarak, duygu, düşünce ve davranışlar anlamında olumlu, yararlı, düzenli ve sistemli fonksiyonlara sahip olduğunu ifade eder.
Aslında her bir ayetin ayrı ayrı ele alınıp, farklı ayetlerle de irtibatlandırarak açıklanması yararlı olurdu. Ne var ki konumuzu aşmak, detaya inmek istemiyoruz. Genel bir fikir verdikten sonra çıkan sonucu belirleyelim.
Başta Peygamberimiz olmak üzere bütün Peygamberler, deyim yerindeyse, bütün Ruh Varlığı üniteleriyle birinci sınıf bir Ruha, diğer ifadeyle şerh edilmiş bir sadra sahiptirler. Çünkü seçilmişlerdir, süzüle süzüle kaymak, kaymağın özü haline gelmişlerdir. Allah, Adem'i, Nuh'u, İbrahim'i…ve diğer Nebileri saflaştırarak seçtiğini bizzat beyan etmektedir (3/33,22/75)
Birinci sınıf dedik, çünkü yukardaki "Sadr" bütünlüğünden parçalar koptukça, ana orijinal bütünlük parçalanmakta; saf altına demir, elmasa kömür katılması gibi, cevher değeri düşmekte, derecelenme kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. İnsanlar, bu genel "Sadr" şablonuna uyum sağladıkları oran da ruh dünyalarının aydınlanacağını ve insanlık skalasında durumlarına uyan bir yere sahip olacaklarını söylemek yanlış olmayacaktır.
Aynı şekilde ruh rahatsızlıklarından, kişilik ve davranış bozukluklarından kurtulmanın çaresi, açık akıl ve kalp ameliyatı geçirmek, duygu ve düşüncelerde operasyon yapmak, yaptırmaktır. Böyle liyakatlı, elleri Nurlu ve kadirli, "Sadr" hastalıkları uzmanı, cerrahlar bulursanız, en yakın tarihe gün almanızı öneririz!..Yoksa tabipler kervanı yol alır da ortada kalırız, yaralı halimizle sonra ıssız çöllerde ne yaparız?
Sonuç olarak: Allah'a yönelen, "Sadr"ını ona yöneltip açan insana Allah da yönelir ve huzur, mutluluk ve ferahlıkla ruhuna genişlik verir.
Bu ayet bize, insanın "Psikolojik yapısı" konusunu düşündürmektedir. |