Cevap: arapça 4 konu özetleri TAACCUB
Arapçada korkunç,iyi kötü vb. durumlar karşısında gösterilen şaşkınlığa ya da şaşırmaya taaccub adı verilir.
Taaccup kıyasi ve gayri kıyasi olmak üzere iki şekilde yapılır.
KURALSIZ TAACCUB ÜSLUPLARİ
A)kuralsız
Taaccub anlamı taşıyan soru ile yapılır.
كيف تكفرون بالله و كنتم أمواتاً فاخياكم
Allah’ı nasıl yalanlarsınız! Hani siz ölülerdiniz de sizi diriltti.
B)لله درّ من
لله درمن طالب
Ne çalışkan öğrenci!
لله در من سيارة
Ne araba ama!
C) يا له من
يا له من رجل
Ne adam!
فيالك من قترة معمر
Me’merdeki tarla kuşu sen nasıl bir kuşsun!
KURALLI TAACCUB SİYGALARI
Kurallı taaccub siygalarına iki örnek vardır.
A)ما افعله B)افعل به
ما أعذب ماء النيل
أعذب بماالنيل
Nil’in suyu ne kadar tatlı.
ما أحسن منظر الرياض
Riyad’ın manzarası ne kadar güzel!
BU İKİ SİYGADA TAACCUB YAPMANINŞARTLARI
1=fiil sulasi fiil olmalınakıs fiil olmamalıdır. Yardımcı fiil olmamalıdır tam fiil olmalıdır. Kane ve gurubundan olmamalıdır.ma’lum fiil olmalı renk kusur,ayıp,sakatlık ifade eden fiilerden olmamalıdır.
2-camid fiil olmamalıdır.
نعم\بئس\عسي\ليس
Fiillerden birisi olmamalıdır.bu fiillerin mazi ve muzarileri yoktur.değişim ifade etmeyen fiilerde bu gruba girmez\مات\فني
3-eğer fiil sulasi değilse ya da renk kusur ifade ediyorsa ya da kane ve grubu gibi nakıs bir fiil ise bunların taaccubları daha değişik şekkilerde yapılır.
ما أجمل أن أصبح الجو معتدلا
Hava ne güzel ılıman oldu.
Meçhul fiil ile taaccub örneği:
ما أجمل أن يقال-هذا مجتهد
Bu çalışkandır denmesi ne kadar güzel.
4 harfli ise de:
ما أغظم أن تتخرج هذه الصحر
Bu kayanın yuvarlanması ne büyük bir şey.(‘en’yardımıyla taccub yapılmıştır.
Renk ifade ediyorsa:
ما أشد حمرة
ne kadar kırmızı
ما أكثر سوادًا
Ne kadar siyah
ماأكثر عواجًا
Ne kadar eğri
أقلل بجسارةً
Ne kadar cesaretsiz.
ماأحبَّ إليَّ هذه المنظرة
Bu manzara bana ne kadar sevimli geliyor.
أحبِبْ إليَّ بهذه المنظرةِ
Bu manzara bana ne kadar sevimli geliyor.
ECVEF FİİLLERDE VEYA İSİMLERDE TAACCUB
Ecvef fiillerde illetli olan harf atılmaz hareke verilerek kalıplara uygulanır.
Örnek:
طويل- ماأطوله
ميلٌ- أميل به
ما أطول ليل مريضٍ
Bir hastanın gecesi ne kadar uzundur.
اعللُ النفس بالآمال أرقبها- ماصيق العيش لو لا فسحة لآمال
Kendimi beklediğim özlediğim umutlarla oyalıyorum. Umutların genişliği olmasaydı hayat ne kadar sıkıcıolurdu.
EL-İSTİSNA
Cümlede çeşitli edatlar yardımıyla bazı isimleri yargıdan ayrı tutmaktır.
أثمر الأشجار إلاَّ شجرةً
Bir ağaç dışında ağaçlar meyve verdi.
İstisna edatından sonraki kısma müstesna,müstesnanın ayrı tutulduğu isme ise müstesna minhu denir.
1-إلاَّ
A)cümle olumluysa:
خضر الطلاب إلاَّ سالماً
Salim dışında öğrenciler geldi.
طارالحمام إلاَّ واحدة
Biri dışında güvercinler uçtu.
فر الجنود إلاَّ القائد
Komutan hariç askerler kaçtı.
a)eğer cümle olumluysa müstesna mansup olur.
b)eğer cümle olumsuz olursa:
لم تتفتح الأزهار إلاَّ بنفسج
Menekşe dışında çiçekler açmadı.
ما سلمت القادمين إلاَّ الأول
Eğer cümle olumsuz ise müstesna olan isim mansup ya da merfu olabilir.
c)müstesna minhu cümlede anılmamışsa yani cümlenin öğelerinden birisi eksikse:
لا يصغى النصيحة إلاَّ المخلصون
ما صاحبت إلاَّ الأخيار
لاتسود الشعوب إلاَّ بالأخلاق
Nasihate samimi olandan başkasıkulak vermez.
Hayırlı kişilerden başkasıyla arkadaşlık etmedim.
Uluslar yalnızca ahlak ile hakim olur.
Bu kısımda yani müstesna minhu’nun cümlede olmadığı durumlarda yapı genelde olumsuzdur.
ما رفع سأن الأمم إلاَّ العلم
Halkların durumunu bilimden başka bir şey yüceltmez.
لا يستذل إلاّ الصعيف
Zayıftan başkası küçük görülmez.
ما قرأْت الكتاب إلاَ صحفتين
İki sayfa dışında kitabıokumadım.
ماجاءَ الناس إلاّ حمارُهم
Eşekleri dışında insanlar gelmedi.
ما جاء الناس إلاّ حمارَهم
Eşekleri dışında insanlar gelmedi.
ما بلغني إلاَ رسالة ٌ
Bana mektuptan başka bir şey ulaşmadı
2-غير \سوى
Kendisinden sonra gelen kelime ile tamlama oluştururlar. Harekesi ‘illa’ dan sonra gelen müstesnanın harekesidir. Cümledeki yerine göre harekeleri değişebilir.
قرأت الصحفَ إلاَّ صحيفة ً
قرأْت الصحف غيرَ صحيفة ٍ
قرأت الصحف سوى صحيفةٍ
Yukarıdaki üç cümle de biri hariç tüm gazateleri okudum anlamına gelmektedir.
فاز السباحون غير سباح
Biri dışında bütün yüzücüler kazandı.
ما فاز السباحون غير سباح
Ğayra veya ğayru şeklinde yazılabilir çünkü cümle olumsuzdur.
ما كافات غير سباح
Bu cümledeki ğayra istisna edatıdır mefulun bihtir ve mansubtur nasb alameti fethadır.
ما فاز سوى سباح
Bu cümledeki siva ise yine istisna edatıdır. Takdiri bir damme ile merfudur çünkü fail konumundadır.
ما كافأت سوى سباح
Bu cümledeki siva ise takdiri bir fetha ile mansubtur.çünkü mefulun bih konumundadır.
3-حاشا\خلا\عدا
bu edatlar bazen harf bazen fiil olarak kullanılırlar.başlarında ise bir ‘ma’ bulunur. Bu ‘ma’ ya ma el mastariyye adı verilir.ma ile kullanıldıkları zaman fiil olarak alınmalarıuygundur.
طار الحمامات عدا حمامةٍ
Bu edatlar bazen harf-i cer bazen de fiil olarak kabul edilirler.
طارت الحمامات عدا حمامة ٍ
Biri dışında güvercinler uçtu.
طارت الحمامات ما عدا حمامة ً
4=ليس و يكون
İle yapılan istisna…
إجتمع القضاء ليس واحدًا
إجتمع القضاء لا يكون واحدًا
Biri dışında kadılar toplandı.
لكلِّ داءٍ و دواءٌ يستطبُّ بهِ =إلاَّ الحماقة أعيت من يداويها
Ahmaklık dışında her hastalığın tedavi edildiği bir ilaç vardır. Ahmaklık onu tedavi etmeye yarar.
الاَ كلِّ شئٌ ما خلا اللهَ باطلٌ= وكل نعيم لا محالة زائل
Allah dışında her şey boştur.her nimet mutlaka yok olur.
لم يبق سيئ من الدنيا بأيدينا إلاَّ بقية دمع ماقينا
Göz pınarlarındaki göz yaşıkalıntılarından başka elimizde dünyadan başka hiçbir şey kalmadı.
تزكرت من يبكي عليّ فلم أجد سوى السيف والرمح باكيا
Bana ağlayan birisini aradım ağlayan kılıç ve mızrap dışında bir şey bulamadım.
alıntı |