Konu Başlıkları: Anasır-ı Erbaa
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Mayıs 2008, 23:31   Mesaj No:1

MERVE DEMİR

Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:MERVE DEMİR isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 5587
Üyelik T.: 05 Aralık 2008
Arkadaşları:14
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:35
Mesaj: 2.537
Konular: 2038
Beğenildi:116
Beğendi:0
Takdirleri:270
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Anasır-ı Erbaa

Anasır-ı Erbaa

ANASIR-I ERBAA

Dört unsur. Unsurların çoğul haline anasır denmektedir. Çeşitli cisimlerin kendisinden meydana geldikleri asıl'a unsur adı verilir.
Anâsır-ı erbaa felsefî bir terimdir. Anâsır-ı erbaa, yaşanılan alemde var olan nesnelerin asılları olarak farzedilen ateş, su, hava ve topraktır. Bu terim, felsefe tarihi içerisinde çeşitli teorilerin kalkış noktası olmuştur. Bu terime ilk defa eski Yunan düşüncesinde rastlanır. Sicilyalı Empedokles'in ilk olarak bu fikri ortaya attığı söylenmektedir. Empedokles'e göre, sevgi ve nefret kâinattaki devamlı ve değişmez unsurdur. Heraleitos da kâinatta değişme ve hareket olduğunu; bu dört ana unsurdan biri olarak düşündüğü ateş'teki değişmeden ilham alarak öne sürmektedir.
Eski inanç ve felsefeler, insan ve kâinatın, toprak, su, hava ve ateş gibi dört temel maddeden hasıl olduğunu ileri sürmüşlerdir. Bu dört temel unsurdan; kuruluk, rutubet, sıcaklık ve soğukluğun da ortaya çıktığı söylenmiştir .
Bu görüş bazı İslâm filozoflarına da tesir etmiştir. Fârâbî'ye göre bu alem, göklerdeki feleklerin yardımı ile ilk dört unsurun varlığının illetidir. O, bu dört unsurun madde ile ilgileri bulunmayan saf suretler olduğunu belirtir ve devamlı hareket halinde bulunan fikirler olduğunu söyler. Bunun sonucu olarak faal aklın Ay'ın altında ve arzın üzerinde bulunan alemi idare etmekte olduğu sonucuna varır. Aynı şekilde on aklın doğrudan veya dolayısıyla Vacibü'l-Vücut'tan geldikleri için ilâhî mahiyette oldukları kabul edilir. Alemin kendisinden meydana geldiği anâsır-ı erbaa da, bu ilâhî iradeye tâbi olur. Çünkü bütün eşya ve akıllar, varlıklarını ve kudretlerini bir olan yaratıcıdan almışlardır. Sonuç olarak Fârâbî, bu âlemin ilâhî iradenin bir tecellisi olarak dört unsurun birbiriyle karışımı, bileşimi veya çözülmesinden meydana geldiğini söyler.
Ana çizgisi itibariyle vahdet-i vücudcu bir anlayış özelliği gösteren bu mesele, Batı tesirinde kalan felsefî bir kâinat açıklaması olarak göze çarpmaktadır. Dikkati çeken yönü, müslüman ilim adamlarının bu "faraziye" niteliğindeki görüşe dayanarak bazı açıklamalar yapmış olmasıdır.
Şamil İA
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi MERVE DEMİR 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ülke tv Canlı... Videolar/Slaytlar Medine-web 1 2893 23 Ağustos 2013 00:41
İran Emperyalizmi Makale ve Köşe Yazıları Medine-web 6 3638 26 Ocak 2013 22:53
gerekli gereksiz bir şiir.. Makale ve Köşe Yazıları MERVE DEMİR 0 3281 06 Aralık 2012 10:48
olmamış kayınbiradere mektup :) Komik Paylaşımlar Allahın kulu_ 10 7787 03 Kasım 2012 23:19
İslamın kurtuluşu bilinçlenme ile mümkündür Makale ve Köşe Yazıları Esadullah 11 7253 02 Ekim 2012 21:16