Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11 Ocak 2013, 19:04   Mesaj No:88

bilinmez

Meal Gurubu Üyesi
Medineweb Emekdarı
bilinmez - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:bilinmez isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 13966
Üyelik T.: 27Haziran 2011
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 2.154
Konular: 309
Beğenildi:180
Beğendi:15
Takdirleri:560
Takdir Et:
Standart Cevap: Bu Haftanın Misafiri ''bilinmez'' Kardeşimiz

Alıntı:
ebda82 Üyemizden Alıntı Mesajı göster
Acaba sahabeler hakkında ne düşünüyorsunuz bu yazdıklarınızdan sonra sormaya korkuyorum onlarda küfür ehlidır inen kitabı Peygamberin yorumu ıle ogrendıklerınden dolayı dersiniz diye .size göre herkes kafir bir sız muslumansınız sanırım.Allahın hıdayetı ve imanı dıledıgıne verir haklısınız.
Allah ın son rasulunun güzide arkadaşlarıdır...

birde yukarda bi arakadaşa yazdığım şu cevabı sizde okuyun,HAK VE BATILIN KARIŞTIRILDIĞI bu zamanda ölçüsü hem hak olan,hemde karışık olmayanların kazanacağı ve kimliğinin müslüman olacağı kesinliklidir,gerisi karışık buruşuk olur,

İman özel bir nimettir Allah cc kişilere bağışladığı bu nimet ancak layık olana verilir, kişiler çok ilimli ve bilgili olabilirler ancak bu bilgi, bu ilim kişilerin özel nimete nail oldukları anlamına gelmez.
İman nimetine sahip olan bir muvahhit, inancını ve yaşantısını tevhid akidesi temelleri üzerinde inşa eder, hak ve batıl onun yanında net ve kesin çizgilerle ayrılmıştır. Allah ın hükümlerini uygulamada kesinlikle tereddüt etmez.
Ancak hak ve batılı bir birinden ayıramayanların ulema iddiaları kendilerine bir fayda vermez, bunlar okuduklarını anlamazlar çünkü bunların ölçüleri çoktur ve karışıktır. Bunlar gerçek ölçüden anlamazlar, en basit bir muvahhit bile bu kişilerin ne kadar karanlıklarda, dehlizlerde yüzdüklerini anlar.

örneğin,ibni teymiyye ile muhyiddin arabiyi aynı karografide anlatmaya çalışan belamlar gibi veya, Fetulah gülen ve papanın ilişkilerini bilen ve buna rağmen ikisini aynı akide içerisine koymayan veya vahdedi vucud şirkini bilen biri bunu savunanları aynı şirk bataklığında olduğu halde halen müslüman bilen,veya Allahın hükmüyle hükmetmeyen anayasası kuran ve yürürlüğünde idaresinde kuran olmayan yönetim ve devletleri kafir bilmeyen,dolaysıyla net bir hüküm veremeyen kişiler bırak akideyi hiçbir şekilde doğru bir anlayışa sahip değiller.

Hak ve batıl kesin çizgilerle net bir şekilde ayrı ayrı şeylerdir,aynı siyah, beyaz,gece ile gündüz gibi,mümin ve kâfir, Allah ın dostları ve şeytanın dostları arasında kesin ayrılık vardır, ancak şeytan ve yandaşları kimi zaman müminleri kandırmak için İslami kılıflar kullanmışlardır, işte burada müminin imanı,feraseti devreye girer.kendisinde iman ve feraset bulunmayan kimseler şeytanların bu tuzaklarına kapılıp giderler,çünkü bu gibi kimseler iyiyi kötüden kötüyü iyiden ayırabilme kabiliyetinden yoksundurlar .

Allah cc insana iyiyi kötüden kötüyü iyiden ayırabilme kabiliyeti vermiş iyiliği emredip kötülükten nehyetmiştir. Yeryüzünde adaletli bir şekilde yaşamaları için kendi hükmünü indirmiştir. Bu hükmü insanlara açıklamak ve insanların kıyamet gününde Allah a karşı öne sürebilecekleri bir mazeretleri kalmasın diye binlerce resul ve nebi göndermiştir, böyle olmasına rağmen kâfirler müşrikler nasıl oluyor da Allah katında mazeretli olabilirler!veya bu kadar açıkça küfür ve şirkte olanlar nasıl müslüman görülebilinir.
Dini sadece Allah a has kılmayanlar nasıl oluyor da İslam dini dairesi içerisinde kalabilirler!
Bu gibi kişilerin bilginliği, âlimliği onlar dini sadece Allah a has kılmadıkları müddetçe, hak ve batılın arasını tevhid akidesiyle ayırt edemedikleri müddetçe onlara Allah katında hiçbir fayda vermez, bilakis azaplarını artırır.

Selam hidayete tabi olanların üzerine olsun
__________________
önce yazdığım katılım yaptığım beğeni yaptığım paylaşımların arasında azda olsa kuran ve sünnete uygun olmayan düşünceler olabilir.Bunların bana sorulmadan dikkate alınmasından mesul değilim... ...