Cevap: Medresei Yusufiyeden Anılar 5 ...bizi askerlere teslim ettiler. Bu arada askerler gelen polislere çay verdiler. Ben:
--Sizi bize çay içmeye bekliyorum.
--ALLAH etmesin. Çoluk çocuğumuz var.
--Olsun, siz yine de çay içmeye gelin.
--Askerler sizden önce verdiler çayı.
Neyse uzatmayalım. Askerler bizi teslim aldı. Parmak izimiz aldılar. Gerekli kaydı yaptıktan sonra bizi gardiyanlara teslim ettiler. Onlar da kaydımızı yaptıktan sonra bizi kapı altına gönderdiler. (Kapı altı yeni içeri girenler ile tahliye olanların konduğu küçük bir odanın adıdır.) Oraya gittik ki üç kişi daha var. Biri lacivert takım elbiseli, gözleri yarıya kadar kapalı. Kırmızı bir kaşkol (buna atkı diyenler de çoğunlukta) var boynunda. Aklı sıra bize hava atıyor. Başladı konuşmaya. Bir yandan konuşuyor, bir yandan da volta atıyor. (Yani odanın içinde bir aşağı bir yukarı gidip geliyor).
--Ben, Bayrampaşada yattım. İzmir de yattım. Bandırmada yattım. Biri de içki içmiş birileriyle kavga etmiş. Ve kavga ettiği kişilerden birini yaralamadan gelmiş. Üçüncüsü ise Almanya da karısı ve bir almanı öldürmüş. Ben üçüncüsü ile sohbete başladım. Suçunu sordum. O da durumu anlattı.
--Peki sizin suçunuz ne?
--Hizbullah! Ben öyle deyince... Arkası Ba'dehu İnşaALLAH. |