Cevap: Kuran'da Peygamber Kıssaları فَكَيْفَ إِذَا جِئْنَا مِن كُلِّ أمَّةٍ بِشَهِيدٍ وَجِئْنَا بِكَ عَلَى هَؤُلاء شَهِيدًا
: Artık her ümmetten bir şahit (resûl) getirdiğimiz zaman ve seni de onların üzerine şahit olarak getirdiğimiz zaman (halleri) nasıl olacak?4 / NİSÂ - 41 يَوْمَئِذٍ يَوَدُّ الَّذِينَ كَفَرُواْ وَعَصَوُاْ الرَّسُولَ لَوْ تُسَوَّى بِهِمُ الأَرْضُ وَلاَ يَكْتُمُونَ اللّهَ حَدِيثً
Kâfîrler ve resûle asi olanlar (karşı gelen kimseler), o izin günü (kıyâmet günü) kendilerinin yerle bir olmalarını temenni ederler. Ve (inkâr ettikleri hiçbir) sözü, Allah'tan gizleyemezler. 4 / NİSÂ - 42
“(Ey Rasûl!) Her bir ümmetten bir şâhid getirdiğimiz ve Sen’i de onlara şâhid olarak gösterdiğimiz zaman hâlleri nice olacak?!” mealindeki 41. âyete geldiğinde, Fahr-i Kâinât -sallâllâhu aleyhi ve sellem- (42. âyet-i kerîmedeki dehşetli ifâdeleri dinlemeye dayanamadığından) “Şimdilik yeter!” buyurarak kıraati durdurmuş ve Allâh Teâlâ’nın azameti karşısında ağlamıştır. (Buhârî, Fedâilü’l-Kur’ân, 32; Müslim, Müsâfirîn, 247)
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım...
Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... |