Medineweb Site Yöneticisi Durumu: Medine No : 1 Üyelik T.:
14Haziran 2007 Arkadaşları:8 Cinsiyet:Erkek Yaş:50 Mesaj:
3.038 Konular:
340 Beğenildi:1441 Beğendi:480 Takdirleri:10498 Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir! | Cevap: ANKARA İLİTAM Din ve Ahlak Felsefesi Özetleri ÜNİTE 8 AHLAK-HUKUK VE DİN İLİŞKİSİ Hukuk, hukuk felsefesi ve hukukun amacı Hukuk kavramı üzerinde felsefe temelli tanımlarda en ortak vurgulardan biri, hukukun doğaya uygun akıldan ortaya çıkan kuralar bütünü olarak sayılmasıdır. Aristoteles: hukukun görevinin suçluları cezalandırmada uyulacak kurallar olduğunu söyler Thomas aquinas: ortak iyiliği gerçekleştirmeye yönelen akla dayalı emirler olarak görür. Kant: bir kişinin iradeye dayalı davranışları ile uzlaştıran şartların bütünü olarak tanımlar. Hukuk nedir;bireylerin dışa yansıyan davranışlarının düzenlenmesi olarak, siyasi, egemen iktidar tarafından belirlenen kurallardan oluşur. **Hukuk doğal ve pozitif başlıkta incelenir. Doğal hukuk; bütün insanlar ve toplumlar tarafından, bağlayıcı kabul edilen hukuk ilkeleri olarak, insanın aklıyla bulduğu, bağlayıcılığını devletten almayan, devlet hukukunun değerlendirilmesinde yararlanılan adalet ilkeleridir.Doğal hukukun temel yaklaşımı OLAN DEĞİL DE OLMASI GEREKEN HUKUKA ÖNCELİK TANIMASIDIR.Doğal hukuk Aristoteles ten itibaren 19. yy a kadar etkisini sürdürdü. Pozitif hukuk; Devletin yetkili organlarınca çıkarılan hukuk kurallarını, mahkemelerce kabul edilen ve uygulanan örf ve adet ilkelerini ve bağlayıcı mahkeme içtihatlarını kapsamına alan ve geçerliği bütün ülkede devlet tarafından sağlanan hukuktur. Hukuk felsefesi nasıl bir disiplindir; Hukukun kaynağını, hukuk kavramını, adalete uygun, hukukun özelliklerini inceleyen bir araştırma disiplinidir. Hukuk felsefesi, ahlaki değerleri, hukukla olan ilişkisi tarafından da ele almaktadır. Hukuk felsefesi hukukun amacını da belirlemeye çalışır. Hukukun amacı; Adalet ilkesine dayanarak, toplumsal düzeni kurarak, güvenliği saplamak ve bireylere ilişkin adalet ilkesinin gerçekleşmesini sağlayacak ortamı oluşturmak olarak belirlenmektedir. Ahlak-hukuk ilişkisi Ahlak ve hukuk birey ve toplumun 2 vazgeçilmez temel öğesidir. Ahlak ve hukuk; iyiyi, adaleti, insan temel hak ve özgürlüklerini hedeflemeleri açısından gaye birliğindedirler.Ahlak ve hukuk; davranışların ortaya çıkması, ödül ve cezalardaki etkenlerin nitelikleri açısından farklılık içindedirler. Hukuk neyi hedefler;Ortaya koyduğu emirler, açıklamalar, yasaklamalar ve yasaklamalarla toplumun düzenini sağlamayı hedefler. Ahlak ve hukuk neyi inceler;Ahlak; özgürlük, iyilik, ödev gibi pratik ilkeleri incelerken hukuk; pratik olarak insan davranışlarını düzenleyen ilkeleri inceler. **Ahlak kuralları bireysel ve toplumsal ahlak kuralları olmak üzere iki ye ayrılır . **Ahlakla hukuk arasındaki ilişki özdeşlik ve ayrılık olarak iki başlıkta ele alınır. Ahlak- hukuk özdeşliği Teorik açıdan hukuk yaptırımları maddileştirilmiş bir ahlak düzenidir. **Hukuk ve ahlak arasında genellikle konu ve içerik birliği vardır. Buna göre; adam öldürmenin yasaklanması, yükümlülüklerin yerine getirilmesi gereği, bireylerin ve devletlerin borçlarını yerine getirmeleri, hukuk ve ahlak alanında ortak olan gerekliliklerdendir. **Bireyler, hukuk sayesinde özgürce eylemde bulunabilecekleri alanda ahlaka uygun kararları oluşturup gerçekleştirme imkânına sahip olurlar. ** Hukukun amacı olan adalet, barış ve insanların düzeni gibi ilkeler aynı zamanda ahlaki bir değeri de içermektedir. **Hukuk ve ahlakı yaşayıp uygulayan öznedir, hukuk ve ahlak özgür iradeye yöneliktir. Hukukun emirlerinin yapılmasını dışardan kurumlar zorlarken, ahlaki emirlerin yapılmasını emreden vicdandır. **Ahlak ve hukuk iyi ve adaleti ilke edinirler, öz bakımından birbirlerine karşıt olamazlar. **Hukuk ve ahlak toplumsal ilişkileri düzenleme fonksiyonunda ortaklık taşır.Seçme özgürlüğü ahlaka uygun davranışın esasını oluşturur. Ahlak-hukuk ayrılığı Ahlak kurallarını hukuk kurallarından ayıran hususlardan birisi de değişme faktörüdür. **Hukuk ve ahlak hukuk dışa, ahlak içe yöneliktir. Ahlakla doğrudan ilgili olmayan hukuk kuralları, trafik kuralları vs. Hukuk ulusaldır. Ahlak ideal anlamda evrenseldir. ** Quaker’lerin pozitif hukuk düzeninin kendi inançlarına aykırı bularak reddetmesi, pozitif hukuk ile ahlaki inançlar arasında çekişmenin ilginç bir örneğini sunmaktadır. ** Kant, hukukun vazgeçilmez ilkesi olan hak kavramını 2 açıdan tanımlar ilk; apriori, akli ilkelerden çıkarılan doğal haklardır. 2. pozitif hukukun doğurduğu kazanılmış haklardır. ** insanın tek doğal hakkı özgürlük. Ahlak-din ilişkisi. Ahlak ve din ilişkisinin en belirgin örneği;Ortaçağın dinden beslenen ve tanrıyı ahlaklılığın nihai gayesi olarak değerlendiren felsefi ahlak anlayışları ahlak ve din ilişkisinin en belirgin örneklerini teşkil etmektedir. ** Din ve ahlak ilişkisinde vurgulanması gereken bir diğer hususta, dini ahlak ile filozoflarca ortaya konulan felsefi etik arasında görülebilecek farklılıklardır. **Tanrı inancına sahip felsefeye dayalı tanrı ahlak teorileri, eleştirel sorgulama ve değerlendirme açısından dini ahlaktan ayrılır. Ahlak felsefesi teorileri, eylemleri tanrının buyruklarına göre değerlendirmez. ** Kant tanrının varlığını kanıtlamada ahlak delili kullanmıştır. ** Ahlak ve din arasındaki ilişki, düşünce tarihinde dinden ahlaka ve ahlaktan dine doğru giden bir metot olmak üzere 2 şekilde ele alınır. Dinden ahlaka doğru gider diyenler ahlakın dinden ortaya çıktığını ileri sürerler. **Bergsonahlakla dinin birlikte varolduğunu nasıl açıklar;ilkel dinlere ahlaksız diyemeyiz. Din, adetten uzaklaşmayı yasak ettiğine göre, ahlakla din birlikte vardırlar. Bergson’a göre ahlakla din birlikte ortaya çıkmışlardır. ** Nurettin Topçuahlakla dinin ayrılması konusunda ne söyler;Dini ahlaktan, ahlakı da dinden ayırmanın insanın iç dünyasını kendisinden ayırmakla aynı anlama geleceğini savunmaktadır. Ona göre ahlak, dini olgunluktan başka bir şey olmadığı gibi, hayvansal yaşamdan insani hayata yükseliştir. ** Nurettin Topçuahlakla din arasındaki ilişkiyi bir yandan doğum ve evrimi açısından ele alırken öte yandan yöneldikleri gaye bakımından inceler.Doğumu ve evrimi açısından bakılacak olursa, din ve ahlak ilk insanla birlikte ortaya çıkmıştır. İnsanlığın ahlak tarihiyle, dinlerin tarihi aynı olmaktadır. ** Nurettin Topçuahlak ve din arasındaki yöneldikleri gaye bakımından ilişkiyi nasıl ele alır; Ahlak ve din insanın güvenliğini, huzur ve mutluluğunu gaye edinip insanın kötü huylardan arındırılıp olgunluğa kavuşmasını hedefler. Peygamberler aynı zamanda büyük ahlakçıdırlar. ** Emile boutruxa göre; din ile ahlak birbirinden ayrı doğmuş ve gelişmiştir. Birbirinden bağımsız iki alandır. **Ahlak felsefesinde temel üç problemi aynı zamanda dinin de temel konularıdır.Bunlar 1- enyüksek iyi nedir? 2- doğru hareketin ölçüsü nedir? 3- insanın irade özgürlüğü var mıdır? ** Ahlaktaki iyi kötü gibi kavramlara karşı dinde sevap ve günah kavramı vardır. **Dinler inanç ilkelerini, ahlaki değerleri ön plana çıkararak inanç ilkelerini sistemleştirmektedirler. Ahlak din özdeşliği Ahlak ve din arasındaki özdeşliğe iki temel hareket noktasından ulaşılmaktadır. Buna göre ilk olarak; tanrının iradesi, ahlaki değer ve kanunun sebebidir. İkinci olarak da tanrının iradesi, ahlak alanına tamamlayıcı ve teşvik edici olarak etkide bulunmaktadır. ** Din ve ahlak arasında özdeşlik görenler davranışlara, ahlaki iyilik ve kötülük niteliklerini kazandıran, tanı buyrukları mı yoksa tanrının buyruklarından bağımsız olarak, davranışların, ahlaken iyilik ve kötülük gibi özellikleri var mıdır? Sorusuna tanrısal buyrukların davranışlara iyilik ve kötülük niteliklerini kazandırdığı şeklinde cevap verirler. **Hıristiyan dünyasında, ahlak ile din arasında özdeşlik ilişkisi görenler; Protestanlar iyi ve kötü hakkındaki bilginin, ancak vahiyle bilinebileceğini ileri sürerler. Katolikler ise ahlaki iyi ve kötüyü kavramak için, insanın vahye ihtiyaç duymadığını öne sürmüşlerdir. **Brunner e göre insan hakları; havada kalan ve hiçbir ikna gücü olmayan varsayımlar tezidir. Brunner protestandır. Mutezile kelamcılara göre; iyilik, kötülük, adalet gibi, ahlaki değerler, Allahın iradesinden bağımsızdır. Bir davranışın ahlaken iyi ve kötü olması, Allahın onu emir ve yasaklamasıyla değil, o davranışta bulunan faydalı ve zararlı gibi birtakım özellikler sebebiyledir. Gazali ve Eşari ye göre; adalet, iyilik kötülük gibi ahlaki değerlerin Allahın muradından bşka bir manaları olmadığını belirterek Allah tarafından emredilen davranışların ahlaken iyi, yasaklananların ise, ahlaken kötü olduğu kabul ederler, Maturidiye göre; insan davranışları bizzat iyi olanlar, bizzat kötü olanlar ve bu ikisi arasında bulunanlar olmak üzere üçe ayrılır.Bizzat iyi ve kötü olanların bilgisine insan aklı, vahiyden bağımsız olarak sahip olurken, sonuncular ise ancak vahiyle bilinir. Ahlak-din ayrılığı ** Ahlak ve diz arasındaki özdeşlik ilkesini reddedip, bu iki disiplinin birbirinden ayrı olduğunu savunan görüşlerin temel hareket noktası; dini ahlaka temel yapmanın, empirik karakterde olan ve hürriyeti esas alan bir alanı mutlak bağımsızlık isteyen bir otoriteye bağlamak anlamına geldiği bunun da kabul edilemeyeceğidir. **Paul Thiry d’holbach a göre; ona göre din, insan bilgisini bir adım bile ileriye götürememiştir. Güçlü bilim ahlakı gölgede bırakmıştır. ** Ahlak ve din ilişkisi konusunda Brunner, insan doğasının yozlaşması olduğu savından hareketle insan doğası ile ahlakın temellendirilmesini imkansız görmektedir. Holbach: ahlaka sadece insan doğasının kaynaklı ettiğini savunarak, dini, yararından çok zararı olan bir üstyapı olarak değerlendirmektedir. Ahlak-din bağımsızlığı S.Toulmin, inancın ahlak üzerindeki etkisi, daha çok ahlakı bunalımlar sırasında görülür. P.Geach a göre tanrıya inanmayan bir insan inanan bir insan gibi, yalan söylemenin, evlilik dışı cinsel ilişkinin kötü olduğuna inanabilir. İyi ve kötü hakkındaki bilgimizin sadece ve yalnızca tanrının varlığına inanmaya dayandığını söylemek eksik olduğu gibi, tanrıya inanmanın ahlakla hiçbir ilgisi olmadığını söylemek de daha büyük bir yanlış olarak ortaya çıkar.
__________________ Büyükler fikirleri, Ortalar olayları, Küçükler kişileri tartışır.
|